Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/341 E. 2023/748 K. 20.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/341 Esas – 2023/748

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2023/341 Esas
KARAR NO : 2023/748

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
VEKİLİ :
2-
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/03/2023
KARAR TARİHİ : 20/06/2023
K.YAZIM TARİHİ : 04/07/2023

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; … plakalı araç sahibi olan müvekkilinin 11.12.2022 tarihli kazada uğramış olduğu haksız fiil tazminatı için davalı sigorta (ZMMS) şirketine başvuruda bulunulduğunu ve 20.02.2023 tarihinde 34.455,58TL ödeme yapıldığını, akabinde zorunlu arabuluculuk süreci de gerçekleştirildiğini ancak anlaşmaya varılamadığını, işbu nedenle müvekkilinin uğradığı zararın tazminine ilişkin olarak dava açılması zarureti hasıl olduğunu, sürücü … yönetimindeki … plakalı araç ile 11.12.2022 günü saat 15.40 sıralarında Ankara İli … İlçesi … Bulvarı üzerinde seyri esnasında aracının arka kısımlarına, sürücü … idaresindeki … plakalı aracın çarpması sonucu meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasında, ayrıca; … plakalı araç sürücüsü …’ın kusursuz, … plakalı araç sürücüsü …’nın kusurlu olduğunu, … plakalı aracın … numaralı poliçe ile 18.07.2023 tarihine kadar … Sigorta A.Ş.’ye trafik sigortalı bulunduğunu, 11.12.2022 tarihli kazada müvekkilinin aracında 75.000,00TL değer kaybı gerçekleştiğini, bu nedenle müvekkilinin aracı üzerinde ikinci el piyasasında oluşan reel değer kaybının araç sahibi ve sigorta şirketinin zararı ödenmesi gerektiğini, trafik kazası neticesinde müvekkiline ait aracın onarım çalışmaları için serviste kaldığını ve müvekkilinin bu süre içinde aracını kullanamadığını, müvekkilinin aracından mahrum kaldığı bu süre sebebi ile zarara uğramasına davalının kusuru ile sebep olduğunu, müvekkilinin aracında meydana gelen değer kaybı zararının tespiti için yapılan ekspertiz incelemesi sonucu ödenmek zorunda kalınan K.D.V. dahil 750,00TL’nin davalı tarafından karşılanması gerektiği beyan ederek, müvekkiline ait araçta meydana gelen değer kaybı alacağından şimdilik 1.000,00TL’nin (belirsiz alacak davası olarak) kaza tarihi olan 11.12.2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere şimdilik 100,00 TL araç mahrumiyet bedelinin kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalı …’dan tahsiline, yargılama giderlerinden sayılan 750,00TL eksper ücretinin de yine davalılar tarafından müştereken ve müteselsilen ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili; dava dilekçesinde bahsi geçen … plakalı aracın, müvekkili şirkette 18/07/2022- 18/07/2023 tarihleri arasında, … poliçe numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik Sigortası) Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, hiçbir şekilde davayı ve davacının iddialarını kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili şirketin bu poliçeden doğan sorumluluğunun, kaza tarihi itibariyle maddi araç başına azami 100.000,00TL ile sınırlı olduğunu, işbu dava konusu trafik kazası nedeniyle davacı tarafa ait araç için davacıya; müvekkili sigorta şirketi tarafından 10/03/2023 tarihinde 34.455,58TL tutarında değer kaybı tazminatı ve davacının kasko sigorta şirketine 31/03/2023 tarihinde 32.299,13TL hasar bedeli ödemesi yapıldığını, yapılan ödeme nedeniyle müvekkili şirketin tüm sorumluluğunu yerine getirmiş olup, haksız ve kötü niyetli olarak açılan işbu davanın reddi gerektiğini, müvekkili şirketin sorumluluğundan bahsedebilmek için, öncelikle sigortalı araç sürücüsünün kusurunun ispat edilmesi gerektiğini, davayı hiç bir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydı ile değer kaybının ZMSS genel şartları ile ek-1 de belirtilen usul ve esaslara göre belirlenmesi gerektiğini, araç mahrumiyeti bedeli talebinin teminat kapsamı dışında olduğunu, haksız fiilden kaynaklanan olayda ancak yasal faiz istenebileceği gözetilerek, davacının ticari faiz talebinin de reddi gerektiğini beyan ederek, müvekkili şirketin sorumluluğunu yerine getirdiğinden işbu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili; yetki ilk itirazında bulunduklarını belirterek, müvekkilinin 11.12.2022 tarihinde Ankara ili … ilçesi … Bulvarı üzerinde … plakalı araç ile seyir halindeyken, sürücü … yönetimindeki … plakalı araca arkadan çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, söz konusu kaza sonucu taraflar arasında Trafik Kazası Tespit Tutanağı düzenlendiğini, müvekkiline ait … plakalı aracın … numaralı poliçe ile … Sigorta A.Ş tarafından teminat limiti 100.000,00TL olmak üzere sigortalandığını, sigorta şirketine davacı tarafça müracaat edildiğini ve 10.03.2023 tarihinde davacının aracında meydana gelen 32.299,13TL hasarın ZMMS kapsamında sigorta şirketince karşılandığını, ayrıca işbu kaza sonucunda, davacının aracında meydana gelen değer kaybının da 20.02.2023 tarihinde 34.455,58TL olarak … Sigorta A.Ş. tarafından davacıya ödendiğini, davacının meydana gelen kaza nedeniyle aracında oluşan hem hasar bedeli hem de değer kaybı bedelinin müvekkilinin sigorta şirketince karşılanmış olmasına rağmen yeniden değer kaybına ilişkin dava açmasının dürüstlük kuralına açıkça aykırı olduğunu beyan ederek, öncelikle yetki itirazının kabul edilmesine, mahkeme aksi kanaatte ise; davacının tüm zararları ZMMS kapsamında karşılandığından müvekkili aleyhine açılan işbu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, davacıya ait aracın tramer kaydı ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklanan değer kaybı, araç mahrumiyet bedeli ve ekspertiz ücretinden oluşan maddi tazminat talebine ilişkindir.
Davalı … vekili süresi içerisinde sunmuş olduğu cevap dilekçesi ile yetki ilk itirazında bulunmuş, yetkili mahkemenin davalının adresinin bağlı bulunduğu Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu beyan etmiştir.
Davanın esasına girilmeden önce davalı yanın yetki ilk itirazı öncelikli olarak incelenmiştir.
Eldeki dava trafik kazasından kaynaklanan tazminat davası olduğundan yetkili mahkemenin, 6100 sayılı HMK’nun 6. Maddesi ve 16. Maddesi gereğince belirlenmesi gerekmektedir.
6100 Sayılı HMK’nun 6/1 madde ve fıkrasında “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Haksız fiilden doğan davalarda yetki” başlıklı 16. maddesinde ise, haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesinin de yetkili olduğu düzenlenmiştir.
Dosya kapsamından davalı …’nın adresinin “… Mah. … Sk. No:… İç Kapı No:… …/Ankara” olduğu, davacının yerleşim yerinin … Mah. … Cad. … …/Ankara olduğu, kazanın meydana geldiği yerin ise … mahallesi, … Bulvarı …/Ankara adresi olduğu, bir diğer davalı … Sigorta A.Ş.’nin ise adresinin … Cad. No. … …/İstanbul olduğu anlaşılmıştır. Gerek genel yetki gerekse özel yetki kuralı gereği mahkememizin yetkili olmadığı, davalının süresinde sunduğu cevap dilekçesiyle yetki ilk itirazında bulunduğu, birden fazla yetkili mahkeme bulunduğundan 6100 sayılı HMK’nun 19/2 maddesi gereği davalının yetki itirazında bulunurken seçtiği yetkili mahkemeyi de gösterdiği, bu durumda yetkili mahkemenin 6100 sayılı HMK’nun 6. maddesi gereğince davalının yerleşim yerinin bağlı bulunduğu Ankara Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla davalı yanın süresinde yaptığı yetki itirazı kabul edilerek mahkememizin yetkisizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı …nın yetki ilk itirazının kabulü ile mahkememizin yetkisizliğine,
2-Karar kesinleştiğinde ve yasal sürede başvurulması halinde dosyanın yetkili Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.20/06/2023

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı