Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/219 E. 2023/986 K. 28.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/219 Esas – 2023/986
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2023/219 Esas
KARAR NO : 2023/986

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/01/2023
KARAR TARİHİ: 28/09/2023
K. YAZIM TARİHİ: 06/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının, müvekkilinin işlettiği … isimli dükkanı devir almak istediğini devir bedeli olarak nakit parası olmadığını … plakalı aracıyla başa baş takas edebileceğini beyan ettiğini, müvekkilinin bu teklifi kabul ettiğini ve taraflar arasında şahitler huzurunda sözleşme başlıklı 05/09/2022 tarihinden itibaren … bütün giderlerinin …a ait olduğu yazılarak devir sözleşmesi imzalandığını, dükkanın içerisindeki tüm malzemelerle birlikte davalıya teslim edildiğini, aynı gün Sincan … Noterliğinin … Yevmiye nolu araç satış sözleşmesiyle davalıya ait … plakalı aracın müvekkiline devredildiğini, 05/09/2022 tarihinden itibaren davalı ve ailesinin dükkanı işletmeye başladığını, yaklaşık 2 ay ailesiyle birlikte dükkanı işlettikten sonra müvekkiline dükkanın beklediği gibi kazanç elde etmediğini çok ağır ve yorucu işler olduğunu, kendisinin bu işi yapmayacağını ileterek dükkanı devretmek istediğini bildirdiğini, dükkan resmi olarak halen müvekkilinin adına olduğundan davalının isteğiyle “…” aracılığıyla dükkanın devren satılık olduğunun müvekkili tarafından facebookta paylaşıldığını ve dükkanı davalının anlaştığı kişiye bedel alınmaksızın devredileceğinin teminatı olarak da müvekkilinden 150.000 TL bedelli teminat senedi aldığını, Müvekkilinin dükkanı davalıya devrettikten yaklaşık 1 ay sonra işe girdiğini, dükkana karşılık davalıdan aldığı aracı sattığını, davalının ise 04/11/2022 tarihinde dükkanı işletemediğini bildirerek dükkanın anahtarını … isimli esnafa bırakarak bir daha dükkana gelmediğini, müvekkilinin durumdan haberdar olması üzerine davalıyla görüştüğünü, davalının bu işi yapamadığını arabasını iade etmesini ve dükkanı teslim almasını aksi halde senedi işleme koyacağını telefonda müvekkiline bildirdiğini, müvekkilinin de Sincan … Noterliğinin 07/10/2022 tarihli … Yevmiye numaralı ihtarnamesi ile 150.000 TL bedelli teminat senedinin kendisine iadesi için davalıya ihtarname gönderdiğini, davalının da cevabi olarak müvekkiline gönderdiği ihtarnamede dükkanı teslim aldığını, müvekkiline devrettiği … plakalı aracın devir bedelinin ödenmediğini bu nedenle senet bedelinin derhal ödenmesini istediğini, oysa ki söz konusu senetin aracın bedeli için değil, dükkanın davalıya devrinin teminatı için verildiğini, ancak davalının kötü niyetli olarak müvekkilinden dükkanın ruhsatının devrinin teminatı olarak aldığı 150.000 TL bedelli senet için ihtiyati haciz kararı aldığını ve icraya koyduğunu, daha sonra da Ankara … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile esas takibe geçtiğini, müvekkilinin davalıya hiç bir borcu olmadığını, takibe konu senedin teminat senedi olduğunu, müvekkilinin de dükkanın ruhsatını davalıya devretmeye her zaman hazır olduğunu, ancak davalının beklediği gibi kar etmemesi nedeniyle devre yanaşmadığını ve kötü niyetli olarak teminat senedini icraya koyduğunu beyan ederek, müvekkilinin Ankara … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına konu senetten dolayı borçlu olmadığının tespitine, takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğine rağmen davalı tarafça yasal süre içerisinde cevap dilekçesi sunulmamış, Davalı vekili 27/09/2023 tarihli beyan dilekçesinde ve mahkememizdeki beyanlarında özetle; Dükkanın devrinin gerçekleşmesi için davacının … ile yaptığı 5 yıllık sözleşmesini iptal ettirmesi gerektiğini, ancak davacının … ile yaptığı sözleşmenin feshi neticesinde ödeyeceği ceza /cayma bedelini ödemek istememesinden dolayı deviri gerçekleştirmediğini, müvekkilinin dükkan devrini almak istemediği yönündeki beyanların gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin aracını davacıya devretmesine rağmen, davacının dükkanı devretmediğini ve senet bedelini de ödemediğini, Müvekkilinin, … Marketin sözleşmenin feshinden doğacak cezayı ödemekten imtina eden davacının bu eylemi nedeni ile o zaman ki değeri 160.000,00 TL. eden arabasının devrini yaparak zarara uğradığını, dava konusu senedin teminat senedi olduğuna ilişkin senet üzerinde bir ibare bulunmadığı gibi buna ilişkin bir protokol de düzenlenmediğini, yasa hükmü gereğince senedin illetten mücerret olduğunu, bu haliyle karşı tarafın davasını ispatlayamadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, taraflar arasında imzalanan 05/09/2022 tarihli sözleşme, Sincan …Noterliğince düzenlenen 05/09/2022 tarih … yevmiye sayılı araç satış sözleşmesi, dava konusu senet, noter ihtarnameleri, tanık anlatımları ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, Ankara … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına konu 150.000,00 TL bedelli senet nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti talebine ilişkindir.
Ankara Batı … Asliye Hukuk Mahkemesinin 01/02/2023 tarih … E-K.sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilerek gönderilen dava dosyası mahkememiz esasının yukarıdaki sırasına kaydedilmiştir.
Davacı taraf dava konusu işletmenin devri nedeniyle 150.000 TL karşılığında davalıdan araç aldığını ancak davalının 2 ay süre işletmeyi işlettikten sonra ruhsat devri vs. Yapamadan işletmeyi terk ettiğini, ruhsat devri yapana veya davalının işletmeyi başka birine devredene kadar teminat amaçlı 150.000 TL bedelli senet verdiğini bu senetten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı taraf ise senedin teminat olarak verilmediğini, illetten mücerret olduğunu beyan ederek iddiaları reddetmiştir.
Kıymetli evrak, içerdiği hakkın senetten ayrı olarak ileri sürülemediği ve başkalarına da devredilemediği vasıflı ve soyut bir borç ikrarıdır (Öztan, F.: Kıymetli Evrak Hukuku, 2.b., Ankara 1997, s.975; Kınacıoğlu, N.: Kıymetli Evrak Hukuku, 5.b., Ankara 1999, s.247). Bononun keşidecisi bonoda gösterdiği belirli bir bedeli kayıtsız ve şartsız olarak bizzat ödemek konusunda soyut bir taahhütte bulunmaktadır. Soyutluk (mücerretlik) ise senedin içerdiği hakkın doğumuna sebep olan temel hukuki ilişkinin senet metninden anlaşılamaması anlamına gelir. Soyutluğun senede yüklediği ilk özellik, hamilin artık senette gösterilen alacağın alacaklısı olduğu konusunda, senetten başka bir delil sunmasına gerek bulunmaması; alacağını sadece bu senetle ispatlayabilmesidir (Öztan, s.173; Poroy, R./Tekinalp, Ü.: Kıymetli Evrak Hukuku Esasları, 15.b., İstanbul 2001, s.25). Türk hukuk öğretisinde kambiyo senetlerinin içerdiği hakkın doğumu konusundaki baskın görüş sözleşme teorisi ile açıklanmakta bu da güven ilkesi ile desteklenmektedir. Bu teoriye göre kambiyo senedinin düzenlenmesi ile içerdiği hak derhal vücut bulmaz, borcun doğumu için ayrıca senedin borç altına girmek kastıyla lehdara da verilmesi yani teslime ilişkin bir de ayni sözleşmenin mevcudiyeti gerekir (Bozer, A./Göle, C.: Kıymetli Evrak Hukuku, 7.b., Ankara 2017, s.21; Yılmaz, A.L.: Kambiyo Senetlerinde Def’iler, İstanbul 2007, s.51; Öztan, s.106; Kınacıoğlu, s.30 vd.). Bu sözleşmenin kurulması Türk Borçlar Kanunu’nun genel hükümleri gereği karşılıklı ve aynı yöndeki iradelerin açıklanması ile mümkündür. İradelerin açıklanması ve sakatlanması konusunda da aynı Kanunun hükümleri dikkate alınır.
Bonoyu düzenleyen borçlunun ödeme vaadini içeren bir tür kambiyo senedi olan bonoda taraflar 688. maddede belirtilen şekli koşulların yanında bononun ihdas nedeni (malen/nakden ya da teminat kaydı ile alındığını), uyuşmazlık durumunda aralarındaki anlaşmaya göre yetkili olacak mahkeme, faiz gibi bononun geçerliliğine etki etmeyecek ihtiyari unsurları belirleyerek senede ekleyebilirler.
Somut olayda davacı tarafından davalıya verilen bononun nakden ahzolunduğu, 05/09/2022 tarihli 10/10/2022 vadeli 150.000,00 TL bedelli senedin soyut borç ikrarını içerdiği anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklandığı üzere bu senedin teminat senedi olduğu ve bir protokole bağlı olduğu, eş söyleyişle soyut borç ikrarı içermediğini ispat yükü davacıya aittir.
Davacı bu kapsamda sözleşme sunmuş ve sözleşmenin incelenmesinde, senede ilişkin bir ibare yer almamaktadır. Yargıtay 11.HD 2020/3237 esas, 2021/5787 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere; taraflar arasında imzalanan sözleşmede, takibe konu bonoya açık atıfta bulunulması veya bono üzerinde teminat için verildiğine dair bir açıklamanın bulunması gerekmektedir. Burada açık atıftan anlaşılması gereken senet bilgilerinin vade tarihi, düzenleme tarihi ve bedelinin açıkça yazılmış olmasıdır. Yukarıda belirtildiği şekilde sözleşmede senet yazılmamış ve somutlaştırılmamıştır Bononun üzerinde teminat senedi olduğuna ilişkin bir ibarede yoktur. (Ankara BAM 22.HD 2018/1762 esas, 2021/673 karar sayılı ilamı da aynı doğrultudadır.
Davalı yan yargılama boyunca senedin teminat senedi olmadığını ve illetten mücerret olduğunu beyan etmiştir.
Davacı tarafın bildirdiği tanıklar dinlenmiş, tanıklar dava konusu senede ilişkin bir bilgilerinin olmadığını, yanlarında düzenlenmediğini beyan etmişlerdir.
Davacı yanın dava dilekçesinde yemin deliline de dayanmadığı görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı ile kayıt ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde; yukarıda ayrıntılarıyla açıklandığı üzere davacının dava konusu senedin bedelsiz ve teminat senedi olduğuna yönelik iddiasını ispat edemediği anlaşıldığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 269,85TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 2.561,13TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.291,28TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 24.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 28/09/2023

Katip Hakim
e-imza e-imza