Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/200 E. 2023/558 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/200 Esas – 2023/558
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2023/200 Esas
KARAR NO : 2023/558

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/02/2023
KARAR TARİHİ: 11/05/2023
K. YAZIM TARİHİ: 01/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;Müvekkili … Şti.’nin davalı şirketin alt taşeronu olarak prekast kaplama işini yerine getirdiğini, davacı tarafından, prekast kaplama işinin karşılığında;11.12.2020 tarihli … seri nolu 199.851,87 TL bedelli, 05.08.2020 tarihli … seri nolu 3.065,35 TL bedelli, 03.06.2020 tarihli … seri nolu 92.090,52 TL bedelli faturaların e-arşiv fatura üzerinden keşide edildiğini, buna karşılık davalı şirketçe; 03.06.2020 tarihli … seri nolu 92.090,52 TL bedelli fatura alacağının 4.209,55 TL bakiye alacağı, 11.12.2020 ve 05.08.2020 tarihli faturaların tamamı alacağın kabulüne ilişkin olarak davalı tarafından müvekkili şirkete mail gönderilmesine rağmen ödenmediğini, davalı tarafça faturaların alacağının ödenmemesi sebebiyle müvekkilinin, alacağının tahsili amacıyla davalı şirket aleyhine Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası ile fatura alacağına dayalı ilamsız icra yoluyla takip başlattığını, davalı şirket tarafından haksız ve kötü niyetli olarak borca ve fer’ilerine yapılan itirazı sebebiyle icra takibinin durduğunu, arabuluculuk görüşmelerinin de olumsuz sonuçlandığını, davalının yapmış olduğu itirazının haksız ve mesnetsiz olduğunun açık olması ve alacağın da muayyen olması sebebiyle itirazın iptali ile davalının asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminat ödemeye mahkum edilmesi gerektiğini, tüm bu nedenlerle davanın kabulüyle, davalı-borçlunun Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline ve icra takibinin takip tarihindeki koşullarla devamına, davalı-borçlunun asıl alacağın %20’ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; davacı tarafından başlatılan icra takibi ve işbu davanın haksız ve her türlü yasal dayanaktan yoksun olduğunu, taraflar arasındaki ihtilafların çözüm yeri, sözleşmeler uyarınca Ankara Mahkemeleri olarak belirlendiğinden işbu davanın Ankara Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, davanın öncelikle yetki yönünden reddi gerektiğini, Ankara Mahkemelerinin yetkili olduğu yönünde yetki itirazının kabulü ile yetkisizlik kararı verilmesini, esas yönünden haksız ve dayanaksız davanın reddi ile kötü niyetli davacının alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere haksız takip tazminatına mahkum edilmesini, ayrıca yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası, tarafların ticaret sicil kayıtları, tarafların BA-BS formları, taraflar arasında düzenlenen sözleşmeler ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava; taraflar arasında düzenlenen hizmet sözleşmesi kapsamında faturaya dayalı alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı vekili süresi içerisinde sunmuş olduğu cevap dilekçesi ile yetki ilk itirazında bulunmuş, yetkili mahkemenin ise Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu beyan etmiştir. Davanın esasına girilmeden önce davalı yanın yetki ilk itirazı öncelikli olarak incelenmiştir. Somut uyuşmazlığın çözümü için alacaklının kendi ikamet yerinde dava açma yetkisinin bulunup bulunmadığı belirlenmelidir. Sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri ile ilgili düzenlemeyi içeren ve kamu düzenine ilişkin olmayan özel yetki kuralı niteliğinde bulunan 6100 sayılı HMK’nın 10. maddesinde; “Sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir” düzenlemesi bulunmaktadır. Sözleşmenin ifa edileceği yerin taraflarca açık veya zımni olarak belirlenmediği durumlarda, şayet borç bir para borcu ise, sözleşmenin ifa edileceği yer 6098 Sayılı TBK.89 maddesine göre belirlenecektir.
6098 Sayılı Borçlar Kanunu’nun (TBK) 89.maddesinde; “Borcun ifa yeri, tarafların açık veya örtülü iradelerine göre belirlenir. Aksine bir anlaşma yoksa, aşağıdaki hükümler uygulanır;
1.Para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde,
2.Parça borçları, sözleşmenin kurulduğu sırada borç konusunun bulunduğu yerde,
3.Bunların dışındaki bütün borçlar, doğumları sırasında borçlunun yerleşim yerinde, ifa edilir.
Alacaklının yerleşim yerinde ifası gereken bir borcun doğumundan sonra alacaklının yerleşim yerini değiştirmesi sebebiyle ifa önemli ölçüde güçleşmişse borç, alacaklının önceki yerleşim yerinde ifa edilebilir .” şeklinde düzenlemeyi içermektedir.Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacı tarafın talebinin ticari ilişki kapsamında teslim edilen mal bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, davanın konusunun para alacağı olduğu anlaşılmaktadır.
Dava bir miktar para alacağına ilişkin olduğuna göre davalı borçlu tarafından süresinde, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş ise de, akdi ilişki inkar edilmeyerek, davacı ile aralarında alım satım akdinden kaynaklanan ticari ilişki bulunduğu, bu ilişki kapsamında alacaklı olduğu, taraflar arasındaki akdi ilişkinin doğrulandığı kabul edilerek, bu halde taraflar arasındaki akdi ilişkinin varlığı çekişmesiz olup TBK’nin 89/1. ve HMK’nın 10.maddeleri uyarınca davacı alacaklının şirket merkezinin dosya içerisindeki bilgilere göre Ankara/Çankaya olduğu, davalı da cevap dilekçesinde yetkili mahkemenin Ankara Mahkemeleri olduğunu beyan ettiğinden davalının yetki ilk itirazının kabulü ile mahkememizin yetkisizliğine, yasal sürede başvurulması halinde dosyanın yetkili Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Yetkiye ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nın 114/1-ç ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın USULDEN REDDİNE,
2-Yasal sürede başvurulması halinde dosyanın yetkili Ankara Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
5-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, istinaf kanun yolu açık olmak üzere (kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle istinaf yoluna başvurulabileceği, istinaf incelemesinin Bölge Adliye Mahkemeleri İlgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı) karar verildi.11/05/2023

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı