Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/181 E. 2023/427 K. 04.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/181 Esas – 2023/427
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2023/181 Esas
KARAR NO : 2023/427

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/02/2023
KARAR TARİHİ: 04/04/2023
K. YAZIM TARİHİ: 07/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;kendisi ve ailesinin ikamet ihtiyacı için mesken satın almak isteyen davacının ” … ” adlı internet sitesinde ” … ” adlı firmanın ilanını gördüğünü, bunun üzerine ilandaki …’ın telefon numarasıyla irtibata geçtiğini, daha sonra davalının ortağı … ve aynı yerde çalışan … ile ilana konu taşınmazı görmeye gittiğini, taşınmazın, … İli … İlçesi … Mahallesi … ada … parsel … numaralı bağımsız bölüm olduğunu, taşınmaz sahibi …’ın da katılımıyla tarafların davalının sahibi olduğu ” … ” adlı işyerinde 07.05.2022 tarihinde gayrimenkul satış sözleşmesini imzaladıklarını, bu sözleşmenin hukuken geçersiz olduğunu, taşınmaz satış sözleşmesinin ancak tapuda yapılabileceğini, buna rağmen davacının 10.000 TL kaporayı taşınmaz sahibi …’a ödediğini, fakat bu esnada davacının dalgınlığından yararlanılarak hata ve hile neticesinde sözleşme ile birlikte 50.000 TL’lik senetin de davacıya imzalatıldığını, bu husus senedin icra takibine konmasıyla davacı tarafından anlaşıldığını, gerek taşınmazın ilan metninde kat mülkiyetine geçildiği ve iskanın alındığı belirtilmesine rağmen bu hususların doğru olmaması gerekse davacının taşınmaz alımı için bankadan ( … Bankası … Şubesi ) kullanması gereken kredinin onaylanmaması nedeniyle satış işleminin gerçekleşmediğini, davacının satıcıdan öğrendiği kadarıyla davalı satıcıdan da 50.000 TL’lik senet aldığını, davacının ödediği kaporanın kendilerine verilmesini aksi takdirde satıcıya karşı icra takibi yapılacağı baskısıyla satıcıdan davacının ödediği kaporayı tahsil ettiklerini, ayrıca satıcı tarafın davacıya da senet imzalatıldığını fark ettiğini söylediğini, geçersiz satış sözleşmesinde alıcı ve satıcı için 50.000 TL’lik cayma cezası konulduğunu, davacının satıştan cayması söz konusu olmayıp fiili imkansızlık nedeniyle satışın gerçekleşmediğini, buna karşılık 50.000 TL’lik teminat alındığından bahsedildiğini, fakat senedin üzerinde teminat olduğuna dair hiçbir ibare yer almadığını, senedin üzerine nakit karşılığında verildiğinin yazıldığını, fakat taraflar arasında böyle bir nakit para alış verişi olmadığını, davalı ile dava dışı ortağı … fikir ve eylem birliği içinde karşılıksız senedi …’ın …’a ciro etmesi neticesinde Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin … D. İş sayılı dosyası üzerinden ihtiyati haciz kararı alarak Ankara Batı İcra Dairesinin … sayılı takip dosyası üzerinden davacı aleyhine icra takibine geçtiğini, davalı ile dava dışı …’ın iş ortağı olup tüm olayları ve eylemleri birlikte planladıklarını, icra dosyasında …’ın da borçlu olarak gösterildiği halde kendisine yapılmış hiçbir işlem olmadığını, bunun da tarafların kötü niyetini ve senedin davacı zararına bilerek ciro edilip devredildiğini gösterdiğini, geçersiz sözleşmeye dayanarak alınan ve cayma şartlarının da gerçekleşmediği olayda icra takibine ve davaya konu senetin (07.05.2022 tanzim 13.05.2022 vade tarihli 50.000 TL bedelli bono) bedelsiz olduğunu, bu nedenle 08.12.2022 tarihinde davalı ile dava dışı … aleyhine Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/1314 Esas sayılı dosyası üzerinden menfi tespit ve istirdat davası açıldığını, hukuki ve fiili bağlantı nedeniyle işbu davanın Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/1314 Esas sayılı davası ile birleştirilmesine, cebri icra yoluyla tahsil edilen 8.965,00 TL’nin tahsil edildiği tarihlerden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalı …’tan tahsiliyle davacıya ödenmesine; yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine; karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
GEREKÇE :
Dava, kambiyo senedinden kaynaklı istirdat talebine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nun 166. maddesinin 1. fıkrasında “Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar.” hükmüne yer verilmiş, 4. fıkrasında ise davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantının var sayılacağı düzenlenmiştir.
Mahkememizin 2022/1314 esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacısının …, davalıların … ve … olduğu, davanın konusunun davamız konusu ile aynı senetten kaynaklı menfi tespit ve istirdat davası olduğunu, bu itibarla delillerin usul ekonomisi açısından birlikte değerlendirilmesi gerektiği, her iki dosya arasında HMK’nun 166. maddesi kapsamında bağlantı bulunduğu anlaşılmıştır.
Bu durum karşısında dava dosyasının 6100 Sayılı HMK’nun 166/1. maddesi gereğince Mahkememizin 2022/1314 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesi gerektiği kanaatine varılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Aradaki hukuki ve fiili irtibat nedeniyle dava dosyasının mahkememizin 2022/1314 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine, mütakip işlemlerin üzerinde birleştirme kararı verilen mahkememizin 2022/1314 esas sayılı dosyası üzerinden yürütülmesine, dosyamızın esasının da bu suretle kapatılmasına,
2-Harç, masraf ve vekalet ücreti hususlarının 2022/1314 Esas sayılı dosyasında takdir edilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, esas hükümle birlikte istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.04/04/2023

Katip Hakim
E-imzalıdır. E-imzalıdır.