Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/130 E. 2023/234 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/130 Esas – 2023/234
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2023/130 Esas
KARAR NO : 2023/234

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/02/2023
KARAR TARİHİ: 23/02/2023
KARAR YAZIM TARİHİ: 27/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan 26/10/2022 tarihli sözleşme uyarınca müvekkilinin alt yüklenici/taşeron sıfatıyla “… İli, … ada, … parselde” yer alan inşaatın soğuk demir, kalıp, beton ve bahçe duvarının yapımı işlerini üstlediğini ve bu işin %80-85ini kapsadığını, daha sonra müvekkili ve davalının anlaşarak işin yapılan kısmı üzerinden ücretin ödenmesini kararlaştırdığını ve ilgili inşaata dair aralarındaki ilişkiyi noktalandırdıklarını, yapılan işten geriye kalan ödenmesi gereken ücret hakkında tarafların görüşmelerinde davalının, müvekkiline borcunun ne kadar olduğunu sorduğunda, davacının 360.000,00TL kalan ödemesi olduğunu söylediğini, akabinde davalının bu miktarı çok bulması üzerine tarafların pazarlık yaptığını ve davalının 250.000,00TL teklif ettiğini, davacının ise bu teklifi 300.000,00TL’ye kadar çektiğini, daha sonra tarafların bu ücret ödemesi hakkında şifahen birkaç kez daha görüşüldüğünü ve davalı tarafın davacıya 27.000,00TL çek ile 6.000,00TL kadar da elden ödeme yaptıktan sonra kendisinin bir borcunun olmadığını söyleyerek davacının telefonlarına bakmamaya başladığını, eksik olarak ödenen ücret alacağı talebiyle davalı tarafa ihtarname çekilmesine karşın eserin eksik bedelinin davacıya ödenmediğinden, bahse konu bakiye ücret alacağının işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını dava ve talep etmiştir.
GEREKÇE :
Dava, taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesi kapsamında davacının yapmış olduğu işin bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
30/06/2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6335 sayılı Kanunla, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda değişiklik yapılmıştır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 5. maddesinde yapılan değişiklikle, Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisine dönüştürülmüştür.
Göreve ilişkin kurallar, dava şartıdır. (HMK m.114/1-c) Mahkeme, dava şartlarının yerinde olup olmadığını yargılamanın her aşamasında gözetir. Bu nedenle somut uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olup olmadığı hususu re’sen değerlendirilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin görev kapsamına giren ticari davaların neler olduğu 6102 sayılı TTK’nun 4. maddesinde belirlenmiştir.Buna göre:
a-TTK 4/1 maddesinde altı bent halinde sayılan hususlardan doğan davalar,
b-Özel kanun hükümleri gereği ticari sayılan davalar, (Kooperatifler Kanunu m. 99 gibi)
c-Her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan davalar ticari dava sayılır ve Asliye Ticaret Mahkemesinin görev sahasına girer.
Eldeki davada; uyuşmazlık, taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesi kapsamında davacının yapmış olduğu işin bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Tarafların gerçek kişi olduğunun görülmesi üzerine ilgili vergi dairesi ve ticaret sicil müdürlüğüne müzekkere yazılarak tarafların tacir olup olmadığı araştırılmıştır. Yapılan yazışma sonucunda davalının bilanço esasına göre defter tuttuğu ve bu suretle tacir olduğu, ancak davacının potansiyel mükellef olduğu ve tacir olmadığı anlaşılmıştır. Eldeki dava mutlak ticari dava niteliğinde de değildir. Diğer taraftan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hâl böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. Bu bağlamda, davacının tacir olmadığı ve davanın mutlak ticari dava olmadığı, somut uyuşmazlığa bakma görevinin genel mahkemeler olan Ankara Batı Asliye Hukuk Mahkemelerine ait olduğu değerlendirilmekle 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu dikkate alınarak, davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine,
2-Yasal sürede başvurulması halinde dosyanın görevli Ankara Batı Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2. madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
5-Kararın taraflara tebliğine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, istinaf kanun yolu açık olmak üzere (kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle istinaf yoluna başvurulabileceği, istinaf incelemesinin Bölge Adliye Mahkemeleri İlgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı) karar verildi.23/02/2023

Katip Hakim
E-imzalıdır. E-imzalıdır.