Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/118 Esas – 2023/492
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2023/118 Esas
KARAR NO : 2023/492
HAKİM :
KATİP :
DAVACILAR : 1-
2-
DAVALI : HASIMSIZ
DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 01/02/2023
KARAR TARİHİ: 18/04/2023
K. YAZIM TARİHİ: 19/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;Muris …ün ortak olduğu ve miras nedeniyle tamamının davacılar olarak kendilerine ait olan … Vergi numaralı … Mah. … Üssu … Blok No: … …/… adresindeki … Uluslararası Nakliyat Ticaret ve Limited Şirketi isimli, … ticaret sicil nolu ticari işletmelerine ait olan pay defterinin tüm aramalara rağmen bulunamadığını, şirket ortağı ve şirketi idare eden …’ün vefatı nedeniyle pay defterinin nerede olduğunun bilinmediğini, olabilecek tüm adreslerde ve kapalı alanlarda yapılan aramalarda da ortaya çıkmadığını, söz konusu vefat nedeniyle, pratikte ortak değişikliği olmaması halinde hiç kullanılmadığı için, muris tarafından nerede tutulduğu tespit edilemeyen pay defteri zayi olduğundan TTK madde 82 (7) numaralı fıkra uyarınca pay defterinin zayi olduğuta dair taraflarına zayi belgesi verilmesini talep etme zarureti hasıl olduğunu, tüm bu nedenlerle … Vergi numaralı … Mah. … Üssu … Blok NO: … …/… adresindeki … Uluslararası Nakliyat Ticaret Ve Limited Şirketi’nin Pay Defterinin zayi olduğuna dair taraflarına zayi belgesi verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Dava hasımsız olarak açılmıştır.
DELİLLER :
Ticaret Sicil kayıtları, vergi kayıtları ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava; 6102 sayılı TTK’nun 82. maddesi uyarınca hasımsız olarak açılan zayi belgesi verilmesi talebine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun “Belgelerin saklanması, saklama süresi” başlıklı 82. Maddesinde, ‘Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir.’ hangi sebeplerle zayi belgesi verilmesinin talep edileceği düzenlenmiştir.
Bir sübjektif hakkın sahibinin ve o hakka uymakla yükümlü kişinin kimler olduğu, eş söyleyişle bir davada davacı ve davalı sıfatının kimlere ait olduğu tamamen maddi hukuka göre belirlenir. Dolayısıyla, bir sübjektif hakka ilişkin davada davacı olma sıfatı o hakkın sahibine (aktif husumet) ait olup, bir sübjektif hak kendisinden istenebilecek olan kişi o hakka uymakla yükümlü olan kişidir (pasif husumet). Taraf sıfatının (husumetin) usul hukukunu ilgilendiren yönü ise, taraflardan birinin taraf sıfatına sahip olmaması durumunda mahkemece dava konusu hakkın esasına ilişkin inceleme yapılıp karar verilememesi ve davanın sıfat (husumet) yokluğundan reddi yönünde verilen kararın, şüphesiz o davada taraf olarak gösterilmiş bulunan kişiler arasında kesin hüküm teşkil etmesidir.
Bir kimsenin davacı veya davalı sıfatına sahip olup olmadığı tıpkı hakkın mevcut olup olmadığının tayininde olduğu gibi maddi hukuka göre belirlenir. (15.H.D. 2016/5078 Esas, 2018/227 Karar) Taraf sıfatının bu anlamda önemli özelliği ise def’i değil itiraz niteliğinde olması Taraf sıfatı (husumet) ve sıfat yokluğu, davada taraf olarak görünen kişiler arasında dava konusu hakkın doğumuna engel olan bir itiraz niteliğinde olup, HMK. Madde 116’da yer alan ilk itirazlardan olmadığından, 6100 sayılı HMK’nun 114/1-d maddesi uyarınca, aktif husumet ehliyeti dava şartı olup, aynı Kanunun 115. maddesi uyarınca, dava şartı noksanlığını taraflar her zaman ileri sürebilecekleri gibi, mahkemelerin de yargılamanın her aşamasında dava şartlarının mevcut olup olmadığını araştırması gerekir. Bu nedenle somut dosyamızda dava sıfatının … Uluslararası Nakliyat Ticaret ve Limited Şirketine ait olduğu davacıların, davada aktif husumeti bulunmadığı, bu nedenle davacıların dava açma yetkisi olmadığından davanın usulden reddine dair aşağıda gösterilen şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Peşin alınan harcın mahsubu ile başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 18/04/2023
Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı