Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/10 E. 2023/620 K. 25.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/10 Esas – 2023/620
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2023/10 Esas
KARAR NO : 2023/620

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/11/2022
KARAR TARİHİ : 25/05/2023
K.YAZIM TARİHİ : 23/06/2023

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; müvekkilinin, davalı alacaklıyla uzun zaman önce ticaret yaptığını, bu ticaret esnasında, teminat amacıyla, davalı alacaklıya boş senet verdiğini, davalı alacaklının, kötü niyetli olarak bu senedi doldurduğunu ve icra takibi başlattığını, ancak müvekkilinin, davalı alacaklıya karşı borcu bulunmadığını, davalı alacaklının, davaya konu icra takibinden yaklaşık 20 gün sonra müvekkili aleyhine bir icra takibi daha başlattığını, … İcra Dairesinin …E. dosyası üzerinden başlatılan takipte, carî hesap alacağı sebebiyle, müvekkilinden alacak talep edildiğini, söz konusu icra takibine, carî hesap sebebiyle de borcu bulunmadığından, yasal süre içinde itiraz edildiğini, davalı alacaklının, huzurdaki dava bakımından olası bir carî hesap alacağı iddiasında bulunması durumunda, mükerrer talepte bulunmuş olacağına dikkat edilmesi gerektiğini, davada ispat yükünün davalı alacaklıda olduğunu, ancak müvekkilinin, davalı alacaklıya herhangi bir borcu bulunmadığını, hatta müvekkilinin, davalı alacaklıyla yaptığı ticarette fazlasıyla zararı olduğunu beyan ederek, müvekkilinin … İcra Dairesi’nin …E. sayılı dosyası bakımından borçlu olmadığının tespiti ile icra takibinin iptaline, davalı alacaklı haksız ve kötü niyetli olduğundan %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili; davacı tarafından tanzim ile müvekkiline teslim edilen bononun gününde ödenmemesi üzerine davacı hakkında … İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı icra dosyası ile takip başlatıldığını, takibin dayanağı 19.11.2018 tanzim tarihli 10.09.2020 ödeme günlü 150.000,00TL bedelli bono olduğunu, davacı takip dayanağı bononun teminat amacı ile davalıya verildiğini, takibin kötü niyetli olarak başlatıldığını ileri sürmekte ise de dayanak bononun teminat olarak verildiği iddiası gerçek dışı olup, bononun teminat olarak verildiğini ispat yükü davacı borçlu tarafa ait olduğunu, takibin dayanağı bono olup, illetten mücerret olduğunu, taraflar arasında kambiyo ilişkinin bulunduğu hususu bono ibrazı ile alacaklı /davalı tarafından ispat edilmiş olmakla, bono nedeniyle borcunun bulunmadığını ispat yükü davacı borçlu tarafa ait olduğunu, müvekkili şirketin, davalı ile ikili ilişkileri gözeterek borcun ödenmesi için bir süre beklediğini ancak borcun ödenmemesi neticesinde … İcra Dairesi’nin … sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını, takibe konu olan senet dava dilekçesinde iddia edildiği gibi teminat senedi olmayıp borç karşılığı verilmiş bir senet olduğunu, davacı yanın iddiaları haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu beyan ederek, davanın reddine, davalı müvekkili lehine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
… İcra Müdürlüğünün … esas ve … esas sayılı takip dosyaları, tarafların BA-BS kayıtları, yemin ile tüm dosya kapsamı.
Davacı yanın yemin deliline dayanmış olduğu anlaşıldığından, davacı vekiline verilen kesin süre içinde yemin metni sunulmuş olup, davalı şirket yetkililerine yemini yaptırılmıştır.
Davalı şirket yetkilisi … tarafından, “bana sormuş olduğunuz 19/11/2018 tanzim tarihli 30/09/2020 vade tarihli 150.000,00TL bedelli lehtarı … Tur. Nak. Ve Tic. AŞ olan keşidecisi … olan uyuşmazlık konusu senet dolu bir şekilde tanzim edilerek davalı şirkete verilmiştir, bu senet borca istinaden düzenlenmiştir, teminat senedi olarak düzenlenmemiştir, davalı şirket davacıdan alacaklıdır, bildiğim kadarıyla 170.000,00 TL nin üzerinde davalı şirketin davacıdan alacağı vardır ancak tam tutarını bilmiyorum muhasebe bölümü daha iyi bilir senet muhasebe birimindeki çalışanlar tarafından alınmıştır, senedin düzenlendiği anda orada değildim ancak senedin dolu bir şekilde alındığını üzerinde düzeltme yapılmadığını dolu hali ile icraya konulduğunu biliyorum ” şeklinde beyanda bulunulmuştur.
Davalı şirket yetkilisi … tarafından, “bana sormuş olduğunuz 19/11/2018 tanzim tarihli 30/09/2020 vade tarihli 150.000,00 TL bedelli lehtarı … Tur. Nak. Ve Tic. AŞ olan keşidecisi … olan uyuşmazlık konusu senet dolu bir şekilde keşide edilmiştir, boş olarak düzenlenmemiştir, senet borca istinaden düzenlenmiştir teminat senedi değildir, davacının davalı şirkete iş bu uyuşmazlık konusu takip haricinde daha fazla borcu vardır bu borçları da başka takip dosyaları ile tahsil edilmeye girişilmiştir, senet muhasebe birimi tarafından alınmıştır ancak daha sonra senedi görme fırsatım olmuştu senet dolu bir şekilde keşide edilmişti” şeklinde beyanda bulunulmuştur.
GEREKÇE :
Dava, davacının …İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyası kapsamında davalıya borçlu olmadığının tespiti ile icra takibinin iptali istemine ilişkindir.
… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilerek mahkememize gönderilen dava dosyası mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilmiştir.
Davacı yan, davalı ile uzun zaman önce ticaret yaptıklarını, bu ticaret esnasında davacının davalıya teminat amacıyla boş senet verdiğini, davalının bu senedi kötüniyetli olarak doldurarak icra takibi başlattığını iddia ederek davalıya borçlu olmadığının tespitini talep etmiş; davalı yan ise, senedin kambiyo senedi olduğunu ve illetten mücerret olduğunu, ispat yükünün davacıda olduğunu, senedin teminat senedi olmadığını, borç karşılığı tanzim edildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Uyuşmazlık, davacının davalıya … İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyası kapsamında borçlu olup olmadığı hususundadır.
… İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; takibin kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip olduğu, takibe konu alacağın dayanağının 19/11/2018 tanzim 30/09/2020 vade tarihli 150.000,00TL tutarlı bono olduğu, takibin kesinleştiği tespit edilmiştir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 6. maddesine göre, kural olarak bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf o vakıayı ispat etmeye mecburdur.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) “İspat Yükü” başlıklı 190. maddesinde; “(1) İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.
(2) Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.” şeklinde düzenleme getirilmiştir.
Menfi tespit davası 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir. Maddeye göre; borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. İspat yüküne ilişkin yukarıda açıklanan genel kural menfi tespit davaları için de geçerlidir. Yani, menfi tespit davalarında da, tarafların sıfatları değişik olmakla beraber, ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir.
Davacı yan takibe konu bononun teminat amacıyla boş olarak verildiğini iddia etmektedir. Senedin kambiyo vasfını haiz bono olduğu, kambiyo senetlerinin illetten mücerret olduğu, teminat amacıyla boş olarak verildiğinin ispat yükünün davacıda olduğu, davacı yanın dosya kapsamında iddiasını ispata yarar delil sunmadığı, ticari defter ve kayıtların incelenmesinin esasa etkili olmayacağı, senede karşı senetle ispat kuralı gereği davacının aynı nitelikte delil sunması gerektiği ancak sunamadığı, bu itibarla son çare olarak dava dilekçesinde dayanılan yemin delilinin hatırlatıldığı, davacı taraça yemin deliline başvurulduğu ve yemin metni hazırlanarak dosyaya sunulduğu, davalı şirketin üç adet yetkilisinin bulunduğu ve herhangi iki yetkilinin atacağı müşterek imza ile şirketin temsil ve ilzam olunduğu, bu itibarla davalı şirket yetkililerinden … ve …’un duruşmada yeminli beyanlarının alındığı, yetkililerin yeminli beyanlarından senedin teminat senedi olmadığı ve borç için dolu olarak tanzim edildiği anlaşıldığından davacının davasını ispatlayamadığı kanaatine varılarak menfi tespit talepli davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Tedbir talebi kabul edildiğinden davalının tazminat talebinin kabulü ile %20 oranında tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Asıl alacak tutarının %20’si olan 30.000,00TL tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Alınması gereken 179,90TL karar ve ilam harcının peşin alınan 3.388,79TL harçtan mahsubu ile artan 3.208,89TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davalının kendisini vekil ile temsil ettiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 30.765,34TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 25/05/2023
Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı