Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/91 E. 2023/101 K. 26.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/91 Esas – 2023/101
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2022/91 Esas
KARAR NO : 2023/101

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/11/2021
KARAR TARİHİ: 26/01/2023
K. YAZIM TARİHİ: 03/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; Müvekkili şirketin inşaat iskele ve kalıpları imalatı yaptığını ve davalıdan 04/01/2021 tarihi itibariyle 14.095,10-TL alacaklı olduğunu, davalının borcunu ödememesi üzerine aleyhine Ankara … İcra Dairesinin … sayılı takip dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalıya 7 günlük ödeme emri tebliğ edildiğini, ancak davalının takibe itiraz ettiğini, yapılan arabuluculuk görüşmesinden de sonuç alınamadığını, müvekkilinin yasaya uygun tutulmuş ticari defter ve kayıtları incelendiğinde, davalıdan alacaklı olduğu ve itirazın haksız olduğunun tespit edileceğini, tüm bu nedenlerle, davalının Ankara … İcra Dairesinin … sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile davalı borçlunun %20’den az olmamak üzere icra tazminatına mahkum edilmesine ve takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı cevap dilekçesi ile özetle; Davacı tarafından Ankara … İcra Dairesinde başlatılan … Esaş sayılı icra dairesine yapmış olduğu itiraz neticesinde iş bu davanın açıldığını, HMK’nın yetkiye ilişkin kurallarında da belirtildiği üzere yetkili mahkemenin … Mahkemeleri olduğunu, iş bu davanın ticari bir dava olmadığını, bu nedenle arabuluculuğa tabi bir dava olmadığını, arabuluculuğa tabi olmayan bir davada ara buluculuğa başvuran tarafın davayı kaybetmeleri durumunda ara buluculuk masraflarına katlanması gerektiğini, davanın ticari bir dava olmaması nedeniyle görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, davacı tarafa herhangi bir borcu olmadığını, davacı tarafla yapmış olduğu alışverişler nedeniyle tüm borcunu ödediğini, davacı tarafa bir borcu olmadığı halde hakkında kötü niyetle takip başlatan davacı tarafın %40’dan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesi gerektiğini, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın görevsiz mahkemede açıldığından davanın görevsizlik kararı ile dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine, dava yetkisiz mahkemede açıldığından yetkisizlik kararı ile dosyanın … Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, mahkemece usule ilişkin itirazları yerinde görülmezse davacının açmış olduğu davanın reddine, davacının kötü niyetle dakip yapması nedeniyle İİK 72/5 maddesi gereğince %40’dan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası, tarafların ticaret sicil kayıtları, BA-BS formları, SGK kayıtları, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
Bilirkişi 02/06/2022 tarihli raporu ile özetle; davacının Ankara … İcra Dairesi’nin … esas sayılı icra dosyası ile 05.04.2021 tarihli ilamsız takiplerde ödeme emri ile 14.095,10 TL asıl alacağını ve alacağın tahsili tarihine kadar 16,75 avans faizi ile birlikte talep ettiği, davacıya borcunun bulunmadığını savunan davalının 2020-2021 yılları BA formalarında davacının davalı adına düzenlediği faturaların beyan edilmediği, davacının kayıtlarına göre; dava konusu alacağın dayanağı faturanın BS formu ile beyan edildiği, faturanın kayıtlarda yer aldığı, icra takip tarihi olan 05.04.2021 itibariyle davacının davalıdan 14.095,10 TL alacaklı olduğu, dava konusu alacağın dayanağı e-arşiv faturanın dosya kapsamına kazandırılan suretinde “İrsaliye yerine geçer”, “…”, “Sevk yeri: …” ifadelerinin yer aldığı bildirilmiştir.
GEREKÇE :
Dava, ticari satımdan kaynaklı borç bulunduğu iddiası ile yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Tarafların dosya kapsamındaki BA-BS formları incelendiğinde dava konusu alacağın dayanağı faturaların ne davacı ne de davalı tarafından BA-BS formları ile beyan edilmediği (dava konusu fatura yasal bildirim sınırının altında olduğu için bildirim zorunluluğu bulunmadığı) görülmüştür.Taraflar arasındaki ilişki kapsamında davacının fatura konusu malları davalıya teslim etmiş olduğunu ispatı gerekli olup (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi nin 2019/65 E 2019/4829 K sayılı ilamı); davacı tarafça teslime dair yazılı delil sunulmamış, yemin deliline de başvurulmamıştır. Bu nedenle, bir satım ilişkisinde davacı taraf sattığı malın miktarını ve alıcıya teslimini, davalı taraf ise yaptığı ödemeleri usulüne uygun bir şekilde ispat etmek zorundadır.Uyuşmazlık konusu kapsamında davacının faturaya dayalı alacağı olduğu iddiasından kaynaklı teslimi yerine getirdiğini ispat etmesi gerekmektedir. Faturalar irsaliyeli fatura şeklinde düzenlenmiş olup malları teslim alan kısmında “İrsaliye yerine geçer”, “…”, “Sevk yeri:…” ifadelerinin yer aldığı “…’nün davalı şirket adına taşıma yaptığı hususu davacı tarafından ispatlanamadığı nitekim SGK ya yazılan müzekkere cevabında da davalı şirket çalışanı olarak kaydı bulunmadığından satıma konu malların davalı şirket çalışanı tarafından teslim alındığı belli değildir. Tüm bu açıklamalara göre; her ne kadar davacı tarafından alacak isteminde bulunulmuşsa da; alacağın dayanağı faturaya konu malın davalı şirket tarafından teslim alındığının ispatlanamadığı, davacının kayıtlarına göre alacak bulunduğu ancak davacının kendi ticari defter ve kayıtlarının tek yanlı olarak lehine delil teşkil etmediği, davacının fatura konusu malların davalıya teslimi ile işin davalıya yapıldığını ve taraflar arasında hukuki ilişki bulunduğunu ispat edemediği anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 170,23 TL harcın mahsubu ile bakiye 9,67 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davalının kendisini vekil ile temsil ettiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, tarafların yokluğunda, miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi.26/01/2023

Katip Hakim
E-imzalıdır. E-imzalıdır.