Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/909 E. 2023/316 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/909 Esas – 2023/316
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2022/909 Esas
KARAR NO : 2023/316

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/08/2022
KARAR TARİHİ: 14/03/2023
K. YAZIM TARİHİ: 22/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;Davalı-borçlu aleyhine Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın takibe karşı borca itiraz ettiğini ve yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli itirazları üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini, davalının itiraz kötü niyetli, hukuki dayanaklardan yoksun, hiçbir delile dayanmayan, haksız ve yersiz bir itiraz olup iptali gerektiğini, müvekkili şirketin borçlu şirketten hayvan yemi satın aldığını, son döneme kadar müvekkili şirketçe ödeme yapılmakta iş bu ödeme tarihinde ki yem fiyatları sabitlenmekte ve ödemesi yapılıp fiyatı sabitlenmiş olan yemlerin müvekkili şirkete teslim edilmekte olduğunu, müvekkili şirket tarafından yapılan 02.03.2022 tarihli 50.000TL lik son ödemeden 11748,98TL bakiye alacak kaldığını, söz konusu ödeme ile yapılan yem bağlantısının fiyatlarının (… Süt Yemi:2,514TL, … Besi Yemi: 1,83TL, … Besi Yemi: 1,94TL) şeklinde olduğunu, bakiye alacak miktarı(11748,98) kadar hayvan yemininin yukarıda belirtilen fiyatlardan faturalandırılarak teslim edilmesi borcunun, borçlu şirket tarafından yerine getirilmediğini, müvekkili şirketçe söz konusu yemlerin teslim edilmesi için sözlü olarak talepte bulunulmasına rağmen davalı şirketin bu talebi dikkate almadığını ve müvekkili şirketten habersiz olarak bakiye borcunu (11748,98tl) müvekkilin banka hesabına havale ettiğini, davalı şirketin bu davranışı neticesinde müvekkili şirketin aşırı fiyat artışı neticesinde büyük bir zarara uğradığını ve bu zararın giderilmesi için davalı şirkete 07.04.2022 de noter kanalıyla ihtarname gönderildiğini ihtarnamenin 15.08.2022’de tebliğ edildiğini, fakat davalı şirketin 12.08.2022 tarihli cevabi ihtarnamesinde müvekkili ile aralarında herhangi bir sözleşme ve anlaşma olmadığını belirttiğini, ancak borçlunun müvekkili şirketten ödeme aldığını, müvekkil ile aralarında olan anlaşmaya aykırı davrandığını müvekkilini zarara uğrattığını, dürüstlük kuralına aykırı hareket ettiğini, bu süreçte hayvan yemi fiyatlarının yüksek enflasyon neticesinde üç dört katına çıktığını ve müvekkili şirketin zamlanmış olan yem fiyatlarından yem almak zorunda kaldığını, müvekkilinin besi yemini davalıdan 1,83TL’den satın aldığını ve ödemesini yapmış ve söz konusu fiyattan bir kısım yemi de teslim almış olamasına rağmen davalının anlaşmaya aykırı hareket etmesi neticesinde müvekkilinin maddi olarak zarara uğradığını, taraflarınca noterden gönderilen ihtarnamenin gönderildiği tarihde yapılan hesaplamalar neticesinde müvekkili şirketin zararının 20929,87TL(zarar normalde 32678,95 iken davalı şirketin müvekkiline havale etmiş olduğu 11748,98tl düşülerek bu miktar hesaplandığı) olarak hesaplanmış olup davalı şirketten bu bedelin taraflarına ödenmesinin talep edildiğini, ödenmemesi akabinde de Ankara Batı İcra Dairesi … esas sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığını, icra takibi ile talep edilen alacağın likit menfi zarar alacağı olduğunu, likit alacağa haksız şekilde itiraz eden borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, İİK 67/2 maddesi gereğince davalı aleyhine takip konusu miktar üzerinden %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ettiklerini, arabuluculuk görüşmelerinin de olumsuz sonuçlandığını tüm bu nedenlerle, davanın kabulüne, davalı-borçlu tarafından, Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün …-Esas sayılı dosyasına yapılan vaki itirazının iptaline, takibin devamına, haksız ve kötüniyetli olarak takibe itiraz edilmiş olması, alacağın likit (bilinebilir) olması ve takibin durmuş olması da dikkate alınarak davalı borçlunun asıl alacağın % 20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini talep ettiklerini, müvekkili hakkında Ankara Batı İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibine girişildiğini, somut olayda müvekkilinin iade ettiği 11748,98 TL karşılığında yem vereceğine dair ne yazılı ne de sözlü bir taahhüdü bulunmadığını, dolayısıyla bu paraya karşılık yem alınacağı iddiasının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkilinin yerine getirmesi gereken herhangi bir edimi ve taahhüdü söz konusu olmadığından davacının iddialarının reddi ile davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, tüm bu nedenlerle, itirazın iptali davasının reddine ve haksız ve kötü niyetli takip yapan alacaklı hakkında takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası, tarafların ticaret sicil kayıtları, tarafların BA-BS formları, faturalar, ihtarname, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
Mali Müşavir bilirkişi 02/01/2023 tarihli bilirkişi raporu ile özetle; dosya kapsamındaki taraflara ilişkin 2022 yılı BA-BS formlarına göre, taraflar arasında 2022 yılında herhangi bir fatura bazında işlem olmadığından tarafların BA-BS formu ile beyanının bulunmadığı, taraflar arasındaki ticari ilişkinin 2020 ve 2021 yıllarında gerçekleştiği, tarafların ticari kayıtlarının birbirini teyit ettiği, davacının öncelikle davalıya verilen sipariş avansı niteliğinde ödemeler yaptığı ve akabinde sabit nitelikte fiyatlarla yem aldığı, davalının en son alınan sipariş avansları niteliğindeki tutardan 11.748,98 TL’yi 18.03.2022 tarihinde davacıya iade ettiği, bu iade ile birlikte her iki tarafın kayıtlarında borç alacak ilişkisinin sıfırlanmış olduğu, taraflar arasındaki borç alacak ilişkisi sıfırlanmış olmakla birlikte Sayın Mahkemece davacı iddiaları kapsamında karar verilmesi halinde davalı faturalarında yer alan en son birim yem fiyatları dikkate alındığında, davalı tarafından alınan sipariş avansı niteliğindeki tutardan davacıya iade edilen 11.748,98 TL’nin karşılığının …, … Bitiş Yemi için (11.747,98 TL / 1.94 TL =) 6.055,66 kg olduğu, …, Süt Yemi için (11.747,98 TL / 2,514 TL =) 4.673,02 kg olduğu, …, Besi Yemi için (11.747,98 TL / 1,83 TL=) 6.419,66 kg olduğu, … Besi Yemi için (11.747,98 TL / 2,10’TL=) 5.594,28 kg olduğu tespitlerine varıldığı bildirilmiştir.
GEREKÇE :
Dava, icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı alacaklı, davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla alacağının tahsili için icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 24/04/2022 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 7 günlük yasal süresi içinde 19/04/2022 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir. İtirazın iptaline yönelik olarak açılan iş bu dava hak düşürücü yasal süresi içerisinde açıldığından işin esasına girilerek inceleme yapılmıştır.
Davacının takibe konu talebi; taraflar arasında akdi ilişkiden kaynaklı yükümlülüğün yerine getirilmemesi sebebiyle akdin ifası sonucu elde edilecek müspet zarara yani sözleşme nedeniyle cebe girmesi gereken paranın, girmemesi nedeniyle meydana gelen zarardır. Bu niteliği gereği, bu zararın tespiti için davacının taraflar arasında akdi ilişki bulunduğunu ispat etmesi gerekmektedir.
Akdi ilişkinin tespitine yönelik değerlendirmede öncelikle İrade beyanları açık (sarih) olabileceği gibi, örtülü (zımnî) de olabilir. Beyanın anlam ve konusu hiçbir yoruma ve karışıklığa meydan vermeyecek şekilde beyan vasıtalarından, yani kullanılan söz, yazı veya işaretlerden anlaşılıyorsa, bu, açık bir irade beyanıdır. Zımnî irade beyanı ise, iradenin varlığını gösteren davranışı ifade eder. Bu anlamda, açık olmayan her türlü irade beyanı, zımnî irade beyanıdır. İrade beyanının anlamının, yani sonuç iradesinin doğrudan doğruya söz veya işaretlerden çıkmaması, anlaşılmaması hâlinde, zımnî irade beyanı söz konusu olur. Başka bir deyişle, zımnî irade beyanlarında beyan sahibinin davranışı, işlem iradesini dolaylı bir şekilde ifade eder; onun davranışından, dolaylı olarak işlem iradesine sahip olduğu sonucu çıkar (Eren, Fikret: Borçlar Hukuku, Genel Hükümler, 11. Baskı, İstanbul 2009, s. 124) İcap, bir akdi meydana getirmek amacı ile bir şahsın teklifini ihtiva eden ve karşı tarafa yöneltilen bir irade beyanıdır. Kabul ise, yapılan bir öneriye karşılık karşı tarafça önerene yöneltilen ve sözleşmeyi öneriye uygun olarak meydana getirme arzusunu kesin olarak ifade eden irade beyanıdır. Kanunun veya tarafların anlaşması ile, yapılacak sözleşme için bir şekil öngörülmüş olmadıkça ya da önerene kabul için bir şekle uyulmasını şart kılmış olmadıkça, kabul beyanı bir şekle bağlı değildir; sözle, yazı ile veya kanaat verici bir davranışla yapılabilir (Oğuzman, Kemal/Öz, Turgut: Borçlar Hukuku, Genel Hükümler, İstanbul 2012, s. 51, 66).
Dosya kapsamındaki taraflara ilişkin 2022 yılı BA-BS formlarına göre, taraflar arasında 2022 yılında herhangi bir fatura bazında işlem olmadığından tarafların BA-BS formu ile beyanının bulunmadığı, taraflar arasındaki ticari ilişkinin 2020 ve 2021yıllarında gerçekleştiği, tarafların ticari kayıtlarının birbirini teyit ettiği, davacının öncelikle davalıya verilen sipariş avansı niteliğinde ödemeler yaptığı ve akabinde sabit nitelikte fiyatlarla yem aldığı, davalının en son alınan sipariş avansları niteliğindeki tutardan 11.748,98 TL’yi 18.03.2022 tarihinde davacıya iade ettiği, bu iade ile birlikte her iki tarafın kayıtlarında borç alacak ilişkisinin sıfırlanmış olduğu bilirkişi raporu ile tespit edilmiştir. Davalının iade ettiği 11.748,98 TL karşılığında davacıya sabitlenmiş birim fiyatı üzerinden yem vereceğine dair ne yazılı ne de sözlü bir taahhüdü bulunmadığı, nitekim ödemelerin sipariş avanslar üzerinden kaydedildiği, Yem siparişine yönelik yem miktarı ve fiyatı yönünden icap ve kabulün oluşmadığı, akdi ilişki ispatlanamadığı ve belli birim fiyatı üzerinden yem satışı yapıldığına yönelik taraflar arasında yazılı bir belge olmadığı nitekim buna ilişkin ticari teamül oluşacak sürede ticari alışveriş de tespit ve ispatlanamadığından Davacının 11.748,98 TL iade edilen tutar yönünden davalının yem teslim borcu bulunduğu hususunu ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 357,43 TL harcın mahsubu ile fazla yatırıldığı anlaşılan 177,53 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.295,59 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, 6-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 14/03/2023

Katip Hakim
E-imzalıdır. E-imzalıdır.