Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/818 E. 2023/667 K. 06.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/818 Esas – 2023/667
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2022/818 Esas
KARAR NO : 2023/667

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/08/2022
KARAR TARİHİ: 06/06/2023
K. YAZIM TARİHİ: 16/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;Müvekkili şirket ile davalı şirketten 27.12.2021 tarihli fatura içeriğinde belirtilen “…” makinesini 16.000,00 EURO bedelle satın aldığını, bu makine 3 ton/saat kapasiteli taşıma sistemli olarak alındığını, ancak, makinenin kullanılması ile kapasitenin düşük olduğu ve 900 kilo/saat taşıma kapasiteli olduğunun görüldüğünü, davalı tarafından istenen nitelikte makine teslim edilmemesi nedeniyle davalı firmaya yazılı ve sözlü olarak birden fazla uyarılar yapıldığını ancak, davalı şirketin bu uyarılara karşı bir cevap vermediği gibi makineyi 3 ton/saat kapasiteli makine ile değiştirmediğini ya da makine bedelini ödemediğini, bu nedenle davalı şirkete izah edilen hususlarda Beyoğlu … Noterliğinin 09.02.2022 tarih, … yevmiye sayılı evrağıyla ihtar gönderildiğini, bu ihtarın 10.02.2022 tarihinde davalı şirkete tebliğ edildiğini, davalı şirketin test için ürün talep ettiğini, müvekkili şirketçe ürün gönderilmesine rağmen davalı şirket tarafından daha sonra herhangi bir dönüş yapılmadığını, müvekkili tarafından davalıya ödenen 16.000 EURO makine bedelinin davalı şirket tarafından geri ödenmemesi nedeniyle ilgili dava açmadan önce davalı şirketle arabuluculuk görüşmeleri yapıldığını ancak anlaşmaya varılamadığını, bu nedenlerle, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000 EURO alacağın ihtarın tebliğ tarihi olan 10.02.2022 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine ilişkin Kanunun 4/a maddesine göre devlet bakanlarında EURO ile açılmış 1 yıl vadeli mevduat hesabına uygulanan en yüksek faizi ile birlikte tahsiline, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili ıslah dilekçesi ile özetle; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, ıslah ettikleri 15.000 Euro ile birlikte toplam 16.000 EURO alacağın ihtarın tebliğ tarihi olan 10.02.2022 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine ilişkin Kanunun 4/a maddesine göre devlet bakanlarında EURO ile açılmış 1 yıl vadeli mevduat hesabına uygulanan en yüksek faizi ile birlikte tahsiline, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; müvekkili şirket ile … arasındaki ticari ilişki kapsamında yapılan görüşmeler üzerine ilk olarak 14.10.2021 tarihinde kendilerine bir teklif metni iletildiğini, bu teklifin kabul edilmesi üzerine müvekkili tarafından teklif metnine uygun şekilde üretim yapılarak makina teslimi gerçekleştirildiğini, Teklif Metninin “3 Ton/Saat Kapasiteli Taşıma Sistemi ” başlıklı kısımda yer alan teknik detaylarda makinada kullanılacak hammadde malzemesi açıkça belirtildiğini, Makinada “Toz PVC, Kalsit” malzeme kullanılacağını, ancak davacı şirket tarafından makinanın üretim şekline aykırı olarak makinada toz malzeme yerine granül malzeme taşındığını, şayet var ise taşıma kapasitesinde düşüklük olması hatalı kullanımdan kaynaklandığını, nitekim makina tesliminden sonra firma yetkilisi … bey tarafından konu müvekkili şirkete intikal ettirildiğinde bu durum kendisine izah edilerek mevcut kullanım şekline göre makinada revizyon yapılması gerektiğinin iletildiğini, … bey de 03.03.2022 tarihinde gönderdiği mail de hammaddedeki farklılıktan dolayı makinada revizyon yapılması gerektiği konusunda … firmasının da hemfikir olduğunu kendileri tarafından açıkça beyan ederek revizyonun fiyatını sorduğunu, davacı yana revizyon için 14.03.2022 tarihinde teklif gönderildiğini ancak firma tarafından fiyat yüksek bulunduğu için revizyon yapılamadığını, ancak davacı tarafın makinayı aldığı tarihten buyana makinayı üretim şekline aykırı olarak toz malzeme ile değil granül malzeme ile kullanmaya devam ettiğini, istediği verimi alamamasının kendi kusurundan kaynaklandığını, müvekkilinin basiretli bir tacir olarak üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiğini, davacı tarafından da kabul edilen, vermiş olduğu teklif metnine uygun şekilde üretim yaparak teslim ettiğini, teklif metninin Diğer Hususlar başlıklı kısmında hammadde yapısında olabilecek farklılıklardan kaynaklı arıza ve performans kayıplarının garanti kapsamı dışında olduğunun açıkça belirtildiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla makinanın geri teslimi sözkonusu olacak ise bu durumda davacının kullanımdan kaynaklı elde ettiği menfaatin belirlenerek bedelden mahsubu gerektiğini, makinanın teslim tarihinden sonrasında makinanın korunması, doğru kullanımı, bakımı gibi işlemlerin davacının sorumluluğunda olduğunu, 14.10.2021 tarih … REV1 numaralı teklifin davacıya iletildiği ve teklifin davacı tarafından onaylanarak 15.10.2021tarihinde avans ödemesini yaptıklarını, makinanın özelliklerinin anlatıldığını, davacıya satın alacağı makina ile ilgili bütün bilgiler teklif aşamasında açıkça ve anlaşılır şekilde verildiğini, firma yetkilisi … Bey’in 19.01.2022 tarihinde ilk denemeyi yaptığını fakat kapasitenin düşük olduğunu bildirdiğini, 19.01.2022 tarihinde davacının attığı mailde granül malzeme transfer edeceklerinin açıkça yazıldığını, makina ile transfer ettiği hammaddeyi fabrikaya göndermesinin talep edildiği, makina … firmasında kullanılmaya devam edildiğinden gönderilmediğini, ayrıca 09.02.22 tarihinde makinayı iade almaları için müvekkiline yazı gönderildiğini, … makina ile telefon ve online toplantılar tekrar yapıldığını, toplantılardan çıkan ve karşı tarafın da kabul ettiği sonuç teklifteki hammadde ile gerçekte transfer edilen hammaddenin farklı olduğu ve makinada revizyon yapılması gerektiği olduğunu, 03.03.2022 tarihinde … Bey’den gelen cevapta hammaddedeki farklılıktan dolayı makinada revizyon yapılması gerektiği konusunda … firmasının da hemfikir olduğu kendileri tarafından açıkça beyan edildiğini, davacının ücret mukabilinde makinada revize gerektiğini kabul etmekte olduğunu, 15.03.2022 tarihinde firma teklifi pahalı bulduğu için revizyondan vazgeçtiğini ve makinayı iade etmek istediğini söylediğini, tüm bu gelişmelerden sonra dava açılmadan önce müvekkilinin talebi üzerine numune malzeme gönderilmiş olup, uhdelerinde bulunan numune malzemenin de granül malzeme olduğunu, tüm bu nedenlerle; haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Tarafların ticaret sicil kayıtları, BA-BS formları, tanık beyanları, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
Talimat yolu ile aldırılan 20/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davaya konu makinenin bulunduğu … Şirketi’nin … adresinde yerinde incelme yetkisi ile yapılan açık keşif icrası neticesinde dava konusu makinenin sözleşmede belirtilen nitelikte olmadığının tespit edildiği, dava konusu makinenin kullanımından kaynaklı davacının kusurunun bulunmadığı, MVP3 pnömatik taşıma makinasının sözleşmede sunulan teknik özelliklere sahip olmadığının tespit edildiği bildirilmiştir.
GEREKÇE :
Dava, satıma konu makinenin sözleşme kapsamında belirlenen niteliklerde bulunmadığı iddiası ile sözleşmeden dönme ile makine bedelinin iadesi istemine ilişkindir.
Somut olayda, taraflar tacir olup uyuşmazlık ticari satışa konu makinanın 6102 sayılı TTK’nun 23.maddesindeki ayıplı mal satışına ilişkin özel hükümlerin uygulanması gerekir.
6102 sayılı TTK’nin 23/1-c maddesine göre; “malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde malı incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda TBK’nun 223.maddesinin ikinci fıkrası uygulanır.” Konu ile ilgili, 6098 sayılı TBK.’nun 219. maddesine göre; “…satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur. Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile, onlardan sorumludur.” şeklinde düzenleme mevcut olup, Dava konusu makinanın ayıplı olup olmadığının tespiti ve ayıplı ise niteliğinin belirlenmesine yönelik olarak alınan bilirkişi raporunda Talimat yolu ile aldırılan 20/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davaya konu makinenin bulunduğu … Şirketi’nin … adresinde yerinde incelme yetkisi ile yapılan açık keşif icrası neticesinde dava konusu makinenin sözleşmede belirtilen nitelikte olmadığının tespit edildiği, dava konusu makinenin kullanımından kaynaklı davacının kusurunun bulunmadığı, MVP3 pnömatik taşıma makinasının sözleşmede sunulan teknik özelliklere sahip olmadığının tespit edildiği davacı tarafın üründen beklenen faydayı elde edemediği, kullanım hatasından kaynaklanan bir arızanın tespitinin yapılmadığı ve satın alınan malın TBK 219 maddesine göre ayıplı mal olarak değerlendirilmiştir.Davacının Ayıp nedeniyle makinadan beklediği yararı elde edememiştir. Davaya konu makine faturada belirtildiği üzere 16.000 Euro fiyata satıldığı fatura ile anlaşıldığından davanın kabulü ile satış bedelinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesi ve makinanın davalıya iadesi yönünde karar vermek gerektiği kanaatine varılmıştır. Faiz talebi yönünden yapılan değerlendirmede de birlikte ifa kuralı gereğince makinenin davalıya iade edileceği tarihten itibaren faize hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.( Dava değeri kapsamında yapılan değerlendirmede 1000 EURO yönünden dava dilekçesinde belirtilen ve harçlandırılan miktar 18.330,70 TL, kalan 15.000 EURO kalan tutar yönünden yatırılan ıslah harcı kapsamında binde 68,31 miktar hesaplanarak 310.724,638 TL (ıslah harcının yatırıldığı tarih ve davacının yatırdığı kur :20,7149 TL) toplam 329.055,338 TL toplam dava değeri üzerinden yargılama giderleri hesaplanmıştır.)
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, ayıplı makinenin iade masrafları davalıya ait olmak üzere davalıya iadesine, 16.000 Euro makine bedelinin makinenin davalıya iade edileceği tarihten itibaren 3095 sayılı Kanunun 4/a maddesi uyarınca yabancı para borcunun faizinde devlet bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı uygulanarak davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 22.477,77 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 313,05 TL harç ile ıslah harcı olarak yatırılan 5.306,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 16.858,32 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.295,58 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 313,05 TL peşin harç, 80,70 TL başvuru harcı, 11,50 TL vekalet harcı ve 5.306,40 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 5.711,65 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, 266,50 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere 1.266,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 49.067,75 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 06/06/2023

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı