Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/764 E. 2023/86 K. 24.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/764 Esas – 2023/86
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2022/764 Esas
KARAR NO : 2023/86

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/07/2022
KARAR TARİHİ: 24/01/2023
K.YAZIM TARİHİ : 23/02/2023

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; davalı şirket aleyhine müvekkili şirketin alacaklarının tahsili amacı ile Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibi başlatılan 40.185,10 TL’lik cari hesap alacağının 30.765,58 TL’lik kısmına itiraz ettiğini, takibi durdurduğunu, borçlu şirketin itirazlarının haksız nitelikte olduğunu ve bu itirazlarında kötü niyetli olduğunu, müvekkili şirketin …, … ve … markalarının yetkili bayisi olduğunu, araç alım satımı ve yetkili servis hizmetleri sunan otomotiv sektörünün öncü firmalarından olduğunu, davalı tarafın müvekkili şirketin araç servis hizmetlerinden yararlandığını, davalının, müvekkilinin kendisine sağladığı servis bakım onarım hizmeti karşılığında müvekkiline ödenmemiş borcu bulunduğunu, bu nedenle de Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, borçlunun borcun 30.765,58TL’lik kısmına ve tüm ferilerine yönelik kısmi itirazları yerinde olmadığını, söz konusu alacağın bir para borcu olduğunu, ilgili icra dosyasındaki alacağın dayanağı olarak gösterilen cari hesap tablosu ile de borcun sabit olduğunu, borçlunun cari hesapta yer alan bu faturalara herhangi bir açıklama getirmediğini, ödeme belgesi de sunmadığını, bu neticede, taraflar arasındaki ticari ilişkinin sabit olduğunu, TTK. Madde 21/2 “Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.” hükmünü amir olduğunu, borcun kaynağı olan servis hizmetinin dayanağı olan faturaların tamamı davalı tarafından itirazsız olarak kabul edildiğini, davalının borcunu ödemeyip zaman kazanmak maksadıyla ilgili icra dosyasına konu olan borca itiraz ettiğini, müvekkilinin alacağı, tahsil edilememe tehlikesi altına girdiğini, açıklanan nedenlerle müvekkilinin alacağının tahsilinin tehlikeden kurtarılması ve ticari hayatında alacağını tahsil konusunda belirsizliğin yarattığı kaygıdan kurtulabilmesi için müvekkilinin alacağına karşılık olarak ihtiyati tedbir talep etmek zarureti hasıl olduğunu beyan ederek, davalının Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasına yapmış olduğu haksız ve mesnetsiz itirazının iptali ile icra takibinin devamına, davalının takip konusu borcu işlemiş ticari faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın %40’ından az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili; müvekkili firmanın bu iş ve faaliyetleri yerine getirirken bir süre araç alım satımı, araçların hasara uğraması halinde veya bakım işleri için servis hizmetlerinin bir kısmını davacı firmadan karşılamaya çalıştığını, taraflar arasında cari hesap ilişkisi şeklinde işleyen bir ticari ilişki mevzubahis olduğunu, müvekkilinin, davalının kendi ticari defter ve kayıtlarına da işlenmiş olan 2021 yılı sonu
itibariyle cari hesap ilişkisinden kaynaklı 9.419,52 TL borcu bulunduğunu, bu borç ise daha önce yıl sonu itibariyle hesap mutabakatı ve hesap kapama yapılmadığından ödenmediğini, ne zamanki davacı tarafından Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasında takibe konu edildiğinde, takip dosyasına fer’ileriyle birlikte ödendiğini yani anılan icra takibinde davacı tarafından istenilen 40.185,10 TL gibi müvekkilinin bir borcu bulunmadığını, aradaki fark kadar davacı talebi haksız ve daynaksız olduğunu, davacı ile müvekkili şirket defter ve kayıtlarında, cari hesap bakiyesinin farklı görünmesinin nedeni, daha önce elektronik posta suretiyle yapılan yazışmalardan ve yansıtma faturalarından belirli olduğu üzere, müvekkili firmaya ait araçların sigortalı olması nedeniyle, hasar bedellerinin sigorta şirketlerinden talep edilmesi yerine davacının, müteaddit defalar uyarılmasına rağmen bu uygulamayı yapmayıp hasar bedellerini müvekkili davalı şirketten tahsil etmek istemesinden kaynaklandığını, davacının, cari hesap ilişkisine ve faturalara dayandığını, o vakit düzenlemiş olduğu faturaların içeriğindeki ürün ve hizmeti de sağladığını, fatura bedellerine hak kazandığını geçerli delillerle ispatlanması gerektiğini, cari hesap ilişkisine dayanak faturalardaki sigortadan tahsil ettiği miktar var ise bunu da açıklaması gerektiğini, sigorta şirketlerinin davacıya ödeme yapıp yapmamasına göre rücu ve davanın ihbarı haklarını saklı tuttuklarını, esasa ve usule ilişkin itirazlarının saklı tutulup, kabul anlamına gelmemek üzere, davacı tarafça işbu davada alacağın % 40’ından az olmamak üzere icra inkar tazminatı talep edilmesinde de yasaya uyarlık bulunmadığını beyan ederek, öncelikle zamanaşımı nedeniyle davanın usulden reddine, davacının haksız, dayanaksız ve hatta kötü niyetli işbu davasının esastan da reddine, kötü niyetli davacı aleyhine %20′ den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmolunmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, tarafların ticaret sicil kayıtları, tarafların 2020 yılına ait BA-BS formları, davalı şirkete ait ticari defter ve kayıtlar, 26/12/2022 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
Bilirkişi raporunda, iddia ve savunma, dosyaya sulan delillerin ve davalıya ait ticari defter kayıtlarının incelenmesi ve değerlendirilmesi neticesinde; davalı … A.Ş.’ye ait ticari defter kayıtlarına göre; davacı … A.Ş.’nin, 21.01.2022 tarihinde Ankara Batı İcra Müdürlüğü’ne … E. sayılı dosyası ile davalı … A.Ş. aleyhinde başlatmış olduğu ilamsız icra takibinin takip tarihi olan 21.01.2022 tarihi itibariyle davalı şirketten alacaklı olmadığı, bununla birlikte davacı şirkete ait ticari defterlerin incelenme imkânı elde edilemediğinden, davacı şirkete ait ticari defter kayıtlarından hareketle taraflar arasındaki borç-alacak ilişkisine ilişkin bir tespitte bulunulamadığı rapor edilmiştir.
GEREKÇE :
Dava; taraflar arasında düzenlenen servis bakım onarım hizmet sözleşmesi kapsamında bakiye cari hesap alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı alacaklı taraflar arasında düzenlenen servis bakım onarım hizmet sözleşmesi nedeniyle davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla ilamsız icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 30.01.2022 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 7 günlük yasal süresi içinde 31.01.2022 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir. İtirazın iptaline yönelik olarak açılan iş bu dava hak düşürücü yasal süresi içerisinde açıldığından işin esasına girilerek inceleme yapılmıştır.
Davacı vekili 24/01/2023 tarihli duruşmada, alacak hakları saklı kalmak kaydıyla takipten vazgeçtiklerini, dosyanın konusuz kaldığını beyan etmiştir.
Davalı vekili 24/01/2023 tarihli duruşmada, davacı yanın icra takibinden vazgeçmesi sebebiyle konusuz kalan davanın reddine karar verilmesini, ayrıca %20 tazminat ile yargılama gideri talepleri bulunduğunu beyan etmiştir.
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasının uyap sistemi üzerinden yapılan incelenmesinde alacaklı vekilinin vazgeçme beyanı uyarınca takip dosyasının kapatılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Taraf vekillerinin beyanları gözetilerek dava devam ederken icra dosyasının alacaklı vekilinin vazgeçme beyanı uyarınca takip dosyasının kapatılmasına karar verildiği anlaşılmakla konusuz kalan davada davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. HMK’nın 331. Maddesine göre esastan sonuçlanmayan davalarda yargılama giderleri davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre hüküm altına alınır. Bu suretle taraf iddia ve savunması, dosyadaki mevcut delil durumu gözetilerek davacının dava açmakta haklı olmadığı değerlendirildiğinden yargılama giderleri ve vekalet ücreti davacı üzerinde bırakılmıştır. Ayrıca davacının takip başlatmakta kötüniyetli olduğu sabit olmadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Dava konusuz kaldığından esas hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Davalı vekilinin kötü niyet tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından reddine,
3-Alınması gereken 179,90TL karar ve ilam harcının peşin alınan 525,40TL harçtan mahsubu ile artan 345,50TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.295,58TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davalının kendisini vekil ile temsil ettiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 6 uyarınca 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.24/01/2023

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı