Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/760 E. 2022/888 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/760 Esas – 2022/888
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/760
KARAR NO : 2022/888

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
2-
VEKİLİ :
DAVALI : 3-

DAVA : Devir İşleminin İptali
DAVA TARİHİ : 18/07/2022
KARAR TARİHİ: 12/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/11/2022

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin babası ve davalılardan diğeri …’nın uzun yıllar … Şirketi’nin yöneticiliğini yaptığını, şirketi … vatandaşı … ile birlikte kurduğunu, davalı …’nın daha sonra ilerleyen yaşı, işlerin temposu ve iş içerisindeki sorumluluklar nedeniyle şirketten müsaadesini isteyerek … Şirketi’ne ait tüm paylarını oğlu …’ya devrettiğini ve bu süreçte şirketin yalnızca yöneticilik görevini sürdürdüğünü, daha sonra müvekkilinin gerek işleri büyütmek için …’ne gittiğini, …’de tüm hisseleri ve payları üzerine bulunan … Şirketi’nin, …’da yapacağı işlerde vergi yönünden kendisine sorun açacağını öğrendiğini, müvekkilinin gerek …’daki gerekse …’deki işlerini devam ettirebilmek adına …’de bulunan … Şirketi’nin hisselerini başka birinin üzerine yapması gerektiğini öğrendiğini, yapılacak bu devir ile …’daki vergilendirme ile yükümlülüklerin hafifleyebileceğini öğrendiğini,…’ndeki bir noter vasıtasıyla babası olan davalı …’ya tüm alma
e-imza e-imza e-imza e-imza

satma ve devretme yetkilerini içeren vekaletname gönderdiğini, bu şekilde …’ye dönmesine gerek kalmadan, şirket hisselerini usulü olarak bir tanıdığına devredip, bu vesile ile de …daki işlerini yoluna koyacağını düşündüğünü, işler yoluna girdikten sonra da şirketini geri alacağına inandığını, davalı …nın şirketi hisselerini diğer davalı …’a devrettiğini, daha sonra davalı …’dan hisselerini geri talep ettiğini, ancak her ne kadar müvekkilinin kendi şirketini, tekrardan talep ettiğinde istediği zaman alabileceği yönünde … tarafından taahhüt verilmiş olsa da gerçeğin böyle olmadığını, davalının şirket hisselerini geri vermeyeceğini öğrendiğini, davalı …’ın taahhüdüne uygun davranmayacağını beyan etmesi üzerine huzurdaki devir işleminin iptali davasını açtıklarını belirterek, davanın kabulü ile devir işleminin iptali ile müvekkili üzerine tescil edilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalılar … Şti. ve … vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkili şirket hisselerinin noterlik nezdinde şekil şartlarına uygun olarak 17.03.2017 tarihli taraflar arasında yapılmış olan yazılı sözleşme ve ticaret sicil kayıtlarından da anlaşılacağı üzere devredildiğini, şirket ortaklarınca aynı gün ve aynı yönde karar alındığını, Limited şirket hissesini devir edenlerle devir alanlar arasında hisse devir sözleşmesine dayalı işbu davanın zamanaşımı TBK’nun 147/4’de düzenlenen 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu, açılan davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, esasa ilişkin olarak da Şirket hisselerinin davacıya ait vekaletname ile devrine ilişkin davacı iddialarının gerçeği yansıtmadığından ve hukuki hiç bir dayanağı bulunmadığından, müvekkili ile davacı arasında mevcut şirket hisselerinin geri iadesine dair hiçbir inançlı anlaşma, sözleşme olmadığı gibi bu konuda delil de olmadığından davacının inançlı işlem iddiaları da gerçeği yansıtmadığından davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:Dava, 27/03/20217 tarihinde yapılan hisse devir işleminin iptali istemine ilişkindir.
Dosya incelendiğinde, davacı tarafın 27/03/2017 tarihinde davalı şirketin hisselerinin davalılardan …’a devredilmesi işleminin iptal edilmesini talep ettiği, davalılar vekilinin cevap dilekçesi ile süresinde zamanaşımı itirazında bulunduğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, öncelikle zamanaşamı itirazının değerlendirilmesi gerekmektedir.
TBK’nun 147/4 maddesinde; “Bir ortaklıkta, ortaklık sözleşmesinden doğan ve ortakların birbirleri veya kendileri ile ortaklık arasındaki; bir ortaklığın müdürleri, temsilcileri, denetçileri ile ortaklık veya ortaklar arasındaki alacaklar.” şeklinde belirtilmiştir.
Dava, limited şirket hisse devir sözleşmesinin feshi ile şirketin davacı adına hükmen tescili istemine ilişkindir. Limited şirket hissesini devir edenlerle devir alanlar arasında hisse devir sözleşmesine dayalı işbu davada zamanaşımı TBK. 147. maddesinde düzenlenen 5 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. Bir payın devri, şirket hakkında ancak şirkete bildirilmek ve pay defterine kaydedilmek şartıyla hüküm ifade eder. Devir hususunun pay defterine kaydedilebilmesi için, devre ilişkin mukavelenin yazılı şekilde yapılmış ve imzasının noterce tasdik edilmiş olması ve ortaklardan en az dörtte üçünün devre muvafakat etmesi ve bunların esas sermayenin en az dörtte üçüne sahip olması şarttır. Anlaşılacağı üzere birbirini takip eden üç işlemin yapılması halinde pay devri gerçekleşir. Bu durumda, pay devri şirket pay defterine tescil ile tekemmül ettiğinden zamanaşımının başlangıç tarihi de devrin pay defterine tescil tarihinden başlar.
Bu itibarla, dava konusu hisse devir sözleşmesinin ve pay defterine işlenmesinin 17.03.2017 tarihli oluşu dikkate alındığında ve davanın da 18.06.2022 tarihinde açılmış bulunması nazara alındığında 5 yıllık zaman aşımı süresinin geçmiş olması sebebiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermek gerekmekle, aşağıda belirtilen şekilde hüküm kurulmuştur.
e-imza e-imza e-imza e-imza

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN ZAMANAŞIMI NEDENİYLE REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 80,70TL karar ve ilam harcı peşin alındığından, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davalılar … Şti. ve …’ın kendilerini vekil ile temsil ettirdikleri görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalılara ödenmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.12/10/2022

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza