Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/616 E. 2022/685 K. 19.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/616 Esas – 2022/685
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2022/616 Esas
KARAR NO : 2022/685
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/06/2022
KARAR TARİHİ: 19/07/2022
K.YAZIM TARİHİ: 22/07/2022
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; müvekkili ile davalı arasında 25.06.2021 tarihli sözleşme yapıldığını, müvekkilinin davalıya ait … İli … İlçesi … Mahallesi … ada … parselde bulunan taşınmazın çitlerinin ve tel örgülerinin yapılması konusunda anlaşma yapıldığını, müvekkilinin sözleşme gereğince işini yapıp tamamlamasına rağmen davalı taraf söz konusu işin bedelinin sadece bir kısmını ödediğini, fakat bakiye 5.000 TL’i ödemediğini, bunun üzerine bakiye tutarı ödenmeyince davalı taraf aleyhine Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalı tarafın söz konusu icra takibine karşı sadece ‘itiraz ediyoruz’ diyerek takibi durdurduğunu, davalının, borcunun sabit olduğunu, takibi durdurmasındaki amacın süre kazanmak olduğunu, bu nedenle de itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu beyan ederek, davalının Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasına yaptığı haksız ve kötü niyetli itirazının iptaline ve takibin devamına, davalı aleyhine alacağın %20’ından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
GEREKÇE :
Dava; taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesi kapsamında ödenmeyen bakiye iş bedelinin tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
30/06/2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6335 sayılı Kanunla, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda değişiklik yapılmıştır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 5. maddesinde yapılan değişiklikle, Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisine dönüştürülmüştür.
Göreve ilişkin kurallar, dava şartıdır. (HMK m.114/1-c) Mahkeme, dava şartlarının yerinde olup olmadığını yargılamanın her aşamasında gözetir. Bu nedenle somut uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olup olmadığı hususu re’sen değerlendirilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin görev kapsamına giren ticari davaların neler olduğu 6102 sayılı TTK’nun 4. maddesinde belirlenmiştir.Buna göre:
a-TTK 4/1 maddesinde altı bent halinde sayılan hususlardan doğan davalar,
b-Özel kanun hükümleri gereği ticari sayılan davalar, (Kooperatifler Kanunu madde 99 gibi)
c-Her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan davalar ticari dava sayılır ve Asliye Ticaret Mahkemesinin görev sahasına girer.
Eldeki davada; uyuşmazlık, taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesi kapsamında ödenmeyen bakiye iş bedelinin tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın haksız olup olmadığı ve iptalinin gerekip gerekmediğine ilişkindir. Mahkememizce, ilgili vergi dairesi ile yapılan yazışma sonucunda davalının tacir olmadığı, potansiyel mükellef kaydının bulunduğu, ticaret sicil müdürlüğü ile yapılan yazışma sonucunda davalının tacir kaydına rastlanılmadığı, bu itibarla davalının tacir sıfatının bulunmadığı anlaşılmıştır. Eldeki dava mutlak ticari dava niteliğinde de değildir. Diğer taraftan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hâl böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. Bu bağlamda, somut uyuşmazlığa bakma görevi genel mahkemeler olan Ankara Batı Asliye Hukuk Mahkemelerine aittir. 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu dikkate alınarak, davanın usulden reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nun 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Yasal sürede başvurulması halinde dosyanın görevli Ankara Batı Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.19/07/2022

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı