Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/601 E. 2023/485 K. 18.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/601 Esas – 2023/485
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2022/601 Esas
KARAR NO : 2023/485

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/06/2022
KARAR TARİHİ: 18/04/2023
K.YAZIM TARİHİ: 17/05/2023

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; taraflar arasında düzenlenen satış sözleşmesi gereğince ikinci el 800’lük tersiyer kırıcı iş makinesinin müvekkili şirket tarafından 125.000,00TL bedelle davalı şirketten satın alımdığını, makine teslim alındığında gözden geçirildiğini ancak olağan gözden geçirme ile makinede herhangi bir sorun tespit edilmediğinden makinenin müvekkilince kullanılmaya başlandığını, ayıplı mal kullanılmak üzere inşaat mahallinde kullanılmaya başlandıktan kısa bir süre sonra bilinmeyen bir sebeple müvekkili şirketin hiçbir kusuru ve ihmali olmaksızın 18.07.2021 tarihinde makinede arıza meydana geldiğini, müvekkilinin arızaya ilişkin davalıya şifahen bildirimde bulunması ve seçimlik haklarından olan ücretsiz onarım hakkını kullanmak istemesi sebebiyle arızanın davalı şirket tarafından giderildiğini, ancak davalının arızayı gideröikten sonra müvekkilinin ücretsiz onarım hakkı olmasına rağmen 18.08.2021 tarihinde … numaralı 53.104,00TL tutarındaki onarım bedelini haksız ve mesnetsiz bir şekilde müvekkili şirkete fatura ettiğini, her ne kadar müvekkilinin ücretsiz onarım hakkı olduğundan onarım bedelinin davalı şirketçe karşılanması gerekse de davalı tarafça müvekkili şirkete haksız ve mesnetsiz olarak fatura edilen onarım bedelinin müvekkili şirketçe ödenene kadar davalı şirketin ayıplı malı müvekkile teslim etmediğini, ayıplı maldaki ilk arızarım üzerinden kısa bir zaman geçtikten sonra 05.10.2021 tarihinde makinenin tekrar arıza yaparak mil balans, pandül astarları’nın kırılma, eğilme arızalarını verdiğini, bu arızanın da müvekkili şirketçe davalıya bildirildiğini, TBK’nın alıcının seçimlik hakları başlıklı 27. maddesinin “… Aşırı bir masrafı gerektirmediği taktirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz. onarılmasını isteme..” hükmü gereğince davalı şirketten ayıbın giderilmesinin talep edildiğini, ancak davalınım bu talebi reddettiğini, makinenin tamiri halinde tamir bedelinin müvekkili şirketçe ödenmesinin talep edildiğini, bunun üzerine müvekkilince davalıya Ankara … Noterliğinin 21.10.2021 tarih … Y. Numaralı ihtarnamesinin keşide edilerek 53.104,00TL tutarındaki ilk onarım bedeli ile 105.751,00TL tutarındaki ikinci onarım bedeli olmak üzere toplamda 141.604,00TL’nin müvekkili şirkete iadesinin istendiğini ve davalının müvekkili şirkete satmış olduğu makinenin ayıplı olduğunun ihtar edildiğini, davalı şirketçe Kahramankazan … Noterliğinin 27.10.2021 tarih … Y. Numaralı ihtarnamesi ile ihtara cevap verilerek makinenin ikinci el olarak satıldığı, sertifikasız personel ile kurulumunun yapıldığı ve bu şekilde sorumluluğu müvekkilin aldığını ardından da kullanma talimatına uygun olarak davranılmadığı, kullanıcı hatasından dolayı makinede arızanın meydana geldiği şeklinde gerçekle bağdaşmayan cevaplar verildiğini, ihtar gönderilmesinin akabinde müvekkilinin ikinci onarım işlemini gerçekleştiren şirket ile onarım bedeli üzerinden indirim yapılabilmesi amacıyla bir kez daha görüştüğünü ve yapıları görüşme neticesinde … Makine tarafından talep edilen 105.751,00TL tutarındaki onarım bedelinin müvekkili şirket ile … Makine arasındaki ticari ilişkilere istinaden … Makine tarafından 88.500,00TL’ye düşürüldüğünü, davalı tarafça müvekkilinin onarım bedellerinin tarafına ödenmesi talebi reddedildiğinden ve müvekkili şirketin işlerinin devamı için makinenin inşaat sahasında kullanılması gerektiğinden ikinci onarım bedeli olan 88.500,00TL’nin de müvekkili şirketçe karşılanmak zorunda kalındığını, ayıplı malın ikinci onarımı için müvekkili tarafından 88.500,00TL masraf yapıldığını, tamir masraflarına ilişkin … şirketinin 16.10.2021 tarihli … numaralı eski fiyat teklifi, … numaralı fatura ve fatura bedelinin müvekkili şirketçe karşılandığını gösterir ödeme belgelerinin dilekçe ekinde sunulduğunu, dolayısıyla açıklandığı üzere satış sözleşmesine konu maldaki gizli ayıptan kaynaklanan zararların davalı şirketten talep edilmesine karşın davalı tarafça giderilmediğini, bu nedenle onarım bedellerinin müvekkilince karşılandığını, mahkememizin … D.İş dasyasında da bilirkişi tarafından yapılan inceleme neticesinde satış sözleşmesine konu makinedeki gizli ayıbın davalı taraftan kaynaklı olduğunun bilirkişi raporuyla tespit edildiğini, bilirkişi raporunda; “..tespit yapılan iş makinasının arızalı ve hasar görmüş parçalarının demante edilerek fabrika önünde oldukları tarafınca görülmüş ve fotoğraflanmış olup, yapılan tespitte pandüllerin kama girişlerinin kırılmış olunduğu ve pandüllerin kama girişleri kırılınca da pandüllerin direk kırıcının içine girip kırıcıyı parçaladıkları anlaşıldığını, yine sonradan dosyaya sunulan kayıtlardan, her iki Kasnaklar’ın da çalışması video kaydına alınmış olup, tahrik mili kasnağının dönüşü esnasında yalpa yaptığı izlendiğini, bunun da salgı komparatörünün sabit kalmayıp salgı yapmasından dolayı milin eğriliğinden kaynaklı olduğu değerlendirildiğini, sonuç olarak tespite konu iş makinasının problemsiz çalışacak şekilde tasarlanmadığı, çalışma koşullarına göre projelendirilmediği (keza projesinin de olmadığı), çalışma şartlarına uygun malzeme seçimi ve imalat yapılmadığı ve dolayısyla da çalışmakta gizli ayıplı olduğu ortaya çıkan bir iş makinası olduğu sonuç ve kanaatine varıldığını, ifadelerine yer verildiği ve yine raporun “Sonuç ve Kanaat” kısmında ise tespite konu iş makinesinin ayıplı olduğu ve onarım bedelinin de ilk fiyat teklifinin 105.751,00TL olması sebebiyle 105.751,00TL olabileceği görüş ve kanaatine varıldığını, söz konusu onarım bedeli hususunda onarım işlemini gerçekleştiren firma ile müvekkili şirket arasında anlaşılacak onarım bedelinin 88.500,00TL’ye düşürülmesinde mutabık kalındığını ve söz konusu 88,500,00TL tutarındaki bedelin müvekkili şirketçe ödendiğini, her ne kadar delil tespitinde tespitin konusu olmadığı gerekçesiyle 18.07.2021 tarihinde meydana gelmiş, davalı şirket tarafından giderilmiş ve 18.09.2021 tarihinde … numarasıyla müvekkili şirkete fatura edildiğini 53.104,00TL tutarındaki onarım bedeli için inceleme yapılmamışsa da söz konusu masraf da yine davalının kusurundan kaynaklanmakta olup makinedeki mevcut gizli ayıbın sebebiyle yapılan onarım masrafının davalı şirketçe karşılanması gerektiğini beyan ederek; Davalı ile müvekkili şirket arasında gerçekleştirilen satış işlemine konu makinede müvekkili şirketin hiçbir kusur ve ihmali olmaksızın kendiliğinden ortaya çıkan gizli ayıplar sebebiyle davalı şirketçe karşılanarak daha sonra müvekkili şirkete fatura edilen 53.104,00TL onarım bedeli ve müvekkili şirketçe karşılanan 88.500,00TL onarım bedelinin tahsili için fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00TL’nin ayıplı malın satıcısı konumunda bulunan davalı şirketten ihtar tarihi olan 21.10.2021 tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek olan ticari avans faiziyle birlikte tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 16/03/2023 tarihli dilekçe ile davasını ıslah etmiş ve talebini 141.604,00TL’ye artırmıştır.
CEVAP :
Davalı vekili; davaya konu makinenin ikinci el olarak satıldığını ve bu durumdan davacının haberdar edildiğini, davaya konu makinenin ve hatta müvekkili şirketçe satılan tüm makinelerin her türlü son kontrollerinin yapılmakta olduğunu ve makinenin durumu hakkında gerekli bilgilerin alıcıya verilmekte olduğunu, fiyatlandırmanın da ikinci el kullanılmış makine olması nedeniyle piyasa koşullarına göre uygun olduğunun açık olduğunu, bu bilgiler ışığında karşı taraf ve müvekkili şirketin şartları konuşmuş olduğunu ve makineyi mevcut haliyle satın almak konusunda mutabık kaldıklarını, daha sonra davaya konu olanrı makinede hatalı kullanım sonucu bazı arazların meydana şşelmiş olduğunu, müvekkilinin arızaları ve kaynağını tespit ederek sorunun hatalı kullanımdan kaynaklandığının davacı şirkete bildirildiğini, davacının hatalı kullanımı kabul ettiğini ve mevcut arızaların giderimi için müvekkili şirket tarafından davacı yana teklif formu gönderildiğini, davacının formu kabul ederek imza altına aldığını ve kendilerine ait olan … mail adresi aracılığıyla müvekkiline gönderildiğini, bu nedenle davacının dava dilekçesinin ikinci paragrafında isnat ettiği “.. 53.104,00TL tutarındaki onarım bedelini haksız ve mesnetsiz müvekkili şirkete fatura etmiştir. … Ödenene kadar ayıplı mal müvekkili şirketçe ödenene kadar davalı şirket ayıplı malı müvekkile teslim etmemiştir.” gibi söylemlerin gerçekle hiçbir alakası olmadığının da aşikar olduğunu, makinenin ikinci defa tesliminden sonra 05.10.2021 tarihinde, kullanım hatası ve periyodik bakım eksikliği nedeniyle makinenin yeniden arızalandığını, gerekli ayarlamalar yapılmadan bilinçsizce çalıştırılan makinenin arızalanmasının gizli ayıp olarak değerlendirilemeyeceği gibi bu durumun sorumluluğunun da müvekkili şirkete yüklenemeyeceğini, ayrıca, davacının dayandığı alıcının seçimlik haklarından olan TBK hükmünün açık olduğunu, ilgili maddeye dayanarak davacının hak talebinin bir hakkın kötüye kullanımını oluşturacağının açık olduğunu, ilgili TBK 227. maddesinin “Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme…” hükmünün temelinin bahse konu onarımın aşırı bir masraf gerektirmemesi olduğunu, davacırım onarım neticesinde talep ettiği tutarın 141.604,00TL olduğunu, bu tutarın ilgili makinenin satış bedeli olan 125.000,00TL (KDV dahil)’nin dahi üzerinde olduğunu, ilgili kanun maddesinde aşırı bir masraf gerektirmemesi halinin açık ve kesin bir dille kaleme alımmış olduğunu, bu nedenle huzurda görülmekte olan dayanaktan yoksun davanın reddinin gerektiğini, davacı dava konusu makinenin kasnak boyutunun projesine aykırı olduğunu ileri sürmüş olsa da müvekkilinin bu makineyi üreten, projelendiren, imal eden firma olmadığını, dava konusu makinenin ikinci el olarak alındığım ve davacıya bilgilendirme yapılarak satıldığını, makinenin ikinci el olması nedeniyle fiyatının da piyasa fiyatlarına oranla uygun olarak belirlendiğini, marka ve modeli bulunmayan davaya konu makinenin sadece ülkemizde anlarca farklı imalatçısı ve onlarca farklı projelendirmesinin mevcut olduğunu, bu nedenle makineye ait olduğu iddia edilen kataloğun karşı yan tarafından ilgili tespit dosyasına sunulması ve mevcut makine ile karşılaştırlarak değerlendirme yapılmasının taraflarınca kabul edilemez olduğunu, katalogda bulunan makinenin fiyatı ile müvekkilinin satışını gerçekleştirdiği makinenin fiyatı arasında da olağanüstü fark olduğumun da aşikar olduğunu, Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası üzerinden alınan bilirkişi raporuna taraflarınca itiraz edildiğini, ancak itirazların dikkate alınarak yeni bir bilirkişi raporu tanzim edilmediğini, bu nedenle tarafları hariç tutularak yapılan bu tespit ve buna ilişkin tanzim edilen bilirkişi raporuna itibar edilmemesi gerektiğini, işbu durumun söz konusu incelemeyi eksik kıldığını ve hukuki sorunun tam olarak açığa kavışmasını engellemekte olduğunu, ayrıca tespit dosyasının yanlı bir biçimde düzenlenmiş olduğunu, bilirkişi incelemesinin … Makine Firmasında yapıldığını, keşif esnasında … Firmasının çalışanlarının beyanlarının zapta geçirilmiş olduğunu ve daha sonra düzenlenen bilirkişi raporunda farklı bir bakış açışı olmaksızın tamamen … Makine çalışanlarının beyanları doğrultusunda hazırlanmış olduğunu, yine tespitin sonuç bölümünde onarım bedeli olarak, saym bilirkişi tarafından fiyat ve piyasa araştırması yapılmaksızın … Makine tarafından sunuları fiyat teklifi, görüş ve kanaat olarak sunulmuş olduğunu, bu nedenle bahse konu bilirkişi raporunun dikkate alınmaması ve haksız davanın reddinin gerektiğini, satılan makinede 18.07.2021 tarihinde oluşan hasarın, satılan makinenin alıcı tarafından yaklaşık 4 ay kullanıldıktan sonra ortaya çıktığını, müvekkili şirketin yine de karşı tarafı mağdur etmemek adına tüm iyi niyetiyle makineyi normal piyasa koşullarının altında bir fiyata tamir ettiğini, arızası giderilmiş olarak makinenin karşı tarafa tekrar teslim edildiğini, her ne kadar davacının ilk kullanımda arızanın meydana geldiğini beyanı etse de arızanın nedeni hakkında kendilerine müvekkili şirket tarafından gerekli incelemeden sonra bilgilendirme yapıldığımı ve kullanıcı hatası olduğunun davacı tarafırıdanı kabul edildiğini, davacımımn ayıplı olduğunu iddia ettiği makineyi müvekkili şirkete tamir ettirerek ücretini ödemeyi kabul ve taahhüt etmesinin ayıp iddialarında haksız ve kötü niyetli olduğunun bir ispatı niteliğinde olduğunu beyan ederek; haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Mahkememizin … değişik iş sayılı dosyası, tarafların ticaret sicil kaydı, tanık beyanları, 22/01/2023 tarihli mali müşavir bilirkişi raporu, 25/05/2022 tarihli makine mühendisi bilirkişi raporu, 10/03/2023 tarihli makine mühendisi bilirkişisi ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
Tanık … duruşmadaki beyanında; “Ben davacı şirkette şantiye şefi olarak çalışırım inşaat mühendisiyim sahada gerekli olan makinenin ne olduğunu ben beyan ederim satın almacılarda alırlar, uyuşmazlık konusu makinenin alımını da ben talep ettim bunun üzerinde davalıdan söz konusu iş makinesi alınmıştır iş makinesi tarafımıza teslim edildikten sonra hemen kurulumu gerçekleştirilip enerji verilmiştir enerji verilir verilmez makine dağılmıştır hemen telefon ile davalıya durumu bildirdik hatta ben görüntülü arayarak makinenin durumunu davalı yana gösterdim bunun üzerine makineyi davalı yana götürmemiz söylendi makineyi davalıya götürdük, tamiri yapıldı, makinenin denenmesini istedik ancak tamir masrafı ödenmeden denememize izin vermediler bu sebeple tamir bedelini ödedik makineyi alarak iş yerine geldik ikinci kez kurulumu yapıldı enerji verildiğinde yine aynı arıza meydana geldi, bu sefer makineyi davalıda değil … makine isimli firmada tamirini yaptık tamir sonrası makineyi yaklaşık bir yıldır kullanıyoruz herhangi bir arızaya rastlamadık. iş makinesini ikinci el olarak satın aldık, bu iş makinesi fabrika ortamında yalnızca enerji verilerek denenecek bir makine değildir kurulumu gerçekleştirilip içine taşlar atılmak suretiyle üretim sahasında çalıştırılması gerekmektedir.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanık … duruşmadaki beyanında; “Ben davacı firmada satın alma yetkilisi olarak çalışırım dava konusu tersiyer kırıcı iş makinesini davalıdan ikinci el olarak satın aldık, makinenin doğası gereği ancak sahada kullanılarak denenebilecek bir makinedir bu sebeple davalıdan satın alırken test etme şansımız olmamıştır makine kurulduktan sonra akım verildikten ve malzeme atıldıktan sonra makinede adeta bir patlama meydana geldi, bu durumu davalı firmanın yetkilisi … beye bildirdik o da ücreti karşılığında tamir edebileceğini belirtti biz makineyi davalıya götürdük tamiri sonrası bedelini ödedik, makineyi ikinci kez kurduğumuzda yine aynı şekilde akım verildikten ve malzeme atıldıktan sonra önceki arıza ile aynı arızayı verdi yine davalı şirket yetkilisi … bey ile görüştük ücret talep edince makinenin asıl üreticisi olan … Makine firmasına makineyi tamir ettirdik, makine burada tamir edilirken firmanın bize söylediği şudur anamil yamuk, makinenin kasnağı orijinal değil içindeki aynaları dıştaki tutamları esnekliğini kaybetmiş demişti, makine tamir edildikten sonra yaklaşık bir senedir kullanılmaktadır herhangi bir arıza vermemiştir. Makinenin kurulumu ve nakliyesi ve işçiliği bize aitti sebebi ise davalı yanın bu talebimize olumlu yanıt vermemesiydi makinenin pandülleri arasındaki boşluğu davalı firma ayarlayıp göndermiştir davalı vekilinin sorduğu gibi detaylı bir kurulum olmamıştır makine tek parça halinde kurulumu yapılmış vaziyette bize gönderilmiştir biz sadece sehpaya monte edilmesi için dört cıvatasını sıktık motora bağlanması için kayışlarını taktık aynı işlemi … makinenin onarımından sonra da yaptık herhangi bir sıkıntı olmadı.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mali Müşavir bilirkişi raporunda, dosya kapsamı ve davacının 2021 yılı kayıtlarının incelenmesi neticesinde; davacı dava dilekçesi ile; taraflar arasında gerçekleştirilen satış işlemine konu makinede davaının hiçbir kusur ve ihmali olmaksızın kendiliğinden ortaya çıkan gizli ayıplar sebebiyle davalı şirketçe karşılanarak doha sonra müvekkili şirkete fatura edilen 53.104,00TL onarım bedeli ve davacı tarafından karşılanan 88.500,00TL onarım bedelinin taksili için fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00TL’nin ayıplı malın satıcısı konumunda bulunan davalı şirketten ihtar tarihi olan 21.10.2021 tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek olan ticari avans faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi” talep ve dava edilmiş, davacının 2021 yılı kayıtlarına göre; dava dilekçesinde belirttiği 2 adet faturadan 19.08.2021-… nolu 53.104,01TL tutarlı davalı faturasını davalı hesabına alacak kaydettiği ve bedelinin davalıya çek verilmek suretiyle ödendiğine ilişkin kayıtların yer aldığı, yine 05.11.2021-… nolu 88.500,00TL tutarlı faturanın dava dışı … Makine Ltd. Şti hesabına kaydettiği ve ödemesinin de çek ile yapıldığına ilişkin kaydın kayıtlarda yer aldığı, davacı kayıtlarına göre dava konusu edilen makinenin tamiri için hem davalıya hem de dava dışı şirkete faturaları mukabilinde ödediği toplam 141.604,00TL’nin 2021 yılı kayıtlarına hem fatura hem de ödeme belgeleri nezdinde kaydedildiği belirtilmiştir.
Makine Mühendisi bilirkişi raporunda, iki defa arızalanan kırıcı makinanın arızaları sonucunda incelemesini yapamamış olmamdan, yaptırılarak onarılmış olmasından, inceleme anında sorunsuz çalışıyor olmasından ve değişen parçaların da incelenmesi fırsatı bulunmamasından, satın alınan 2.el kırıcı makinanın gizli ya da açık ayıplı olduğuna ilişkin bir tespit yapamamakta ve kanaat oluşturamamakta olduğu belirtilmiştir.
Makine Mühendisi bilirkşi ek raporunda, yapılan tespitler ve görüntü – fotoğraflı tespitler neticesinde dava konusu tersiyer kırıcının gizli ayıplı olduğu, alıcının işletme biçiminden kaynaklanan bir kusuru bulunmadığı kanaatinde olduğu belirtilmiştir.
GEREKÇE :
Dava, davacı tarafça satın alınan tersiyer kırıcı iş makinesinin ayıplı satıldığı iddiasına dayalı onarım bedelinden şimdilik 1.000,00TL’nin tahsiline ilişkindir.
Taraflar arasında akdedilen satış sözleşmesi uyarınca, davacının davalıdan 125.000,00TL bedelli ikinci el 800’lük tersiyer kırıcı iş makinesi satın aldığı, davalının bu itibarla 23/03/2021 tarihli 125.000,00TL tutarlı faturayı davacı adına keşide ettiği, davacının da 25.000,00TL EFT göndererek ve toplam 100.000,00TL tutarlı çekler ile fatura bedelini ödediği, makinenin bir süre kullanıldığı, 18/07/2021 tarihinde arızalandığı, arızanın ücretsiz onarılması için davacı tarafça davalıya bildirimde bulunulduğu, arızanın onarılarak giderildiği ancak davalı tarafça davacı adına 18/08/2021 tarihli 53.104,00TL tutarlı onarım bedeline ilişkin fatura düzenlendiği, davacının bu faturayı ödemek zorunda kaldığı, ardından 05/10/2021 tarihinde ikinci kez arıza verdiği, arızanın davalı yana bildirildiği, ancak onarımın ücretsiz yapılmayacağının bildirilmesi üzerine onarımının davacı tarafça davadışı … Makine isimli firmaya yaptırıldığı ve 88.500,00TL onarım bedeli ödediği, davacı tarafça davalıya her iki onarım bedelinin tahsili için Ankara … Noterliği’nin 21/10/2021 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiği, daha sonra Mahkememizin … değişik iş sayılı dosyası ile 04/11/2021 tarihinde tespit yapıldığı, işbu dava ile her iki onarım bedelinin davalıdan tahsilinin talep edildiği anlaşılmaktadır.
İddia ve savunma, toplanan deliller, yapılan tespit sonrası alınan bilirkişi raporu, dinlenen tanıkların beyanları, işbu dosyada alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasında akdedilen satım sözleşmesi sonucu davacının davalıdan 125.000,00TL bedelli ikinci el 800’lük tersiyer kırıcı iş makinesi satın aldığı, davalının bu itibarla 23/03/2021 tarihli 125.000,00TL tutarlı faturayı davacı adına keşide ettiği, davacının da 25.000,00TL EFT göndererek ve toplam 100.000,00TL tutarlı çekler ile fatura bedelini ödediği, bu faturanın ve ödemelerin incelenen davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, dinlenen tanıkların beyanlarından ilk arızanın da ikinci arızanın da derhal davalı yana bildirildiği, ilk arızanın 18/07/2021 tarihinde meydana geldiği, bu arızanın davalı tarafça giderildiği ancak onarım bedeline ilişkin 18/08/2021 tarihli 53.104,00TL tutarlı fatura düzenlendiği, davacının bu fatura bedelini ödediği, yine bu ödemenin incelenen davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, ikinci arızanın 05/10/2021 tarihinde meydana geldiği ve davalı yanın ücretsiz onarım yapmayacağından davadışı … Makine isimli firmaya yaptırıldığı ve 88.500,00TL onarım bedeli ödendiği, yine bu ödemenin incelenen davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, yapılan tespit sonucu düzenlenen rapor, mahkememizce makine mühendisi bilirkişiden alınan ek rapor ile tüm dosya kapsamına göre, tersiyer kırıcı iş makinesinin pandüllerinin kama girişlerinin kırılmış olduğu, kama girişlerinin kırılması sonucu da pandüllerin direkt kırıcı içine girip kırıcıyı parçaladığı, tahrik mili kasnağının dönüşü esnasında yalpa yaptığı, bunun da salgı komparatörünün sabit kalmayıp salgı yapmasından dolayı milin eğriliğinden kaynaklandığı, makinenin bu nedenlerle iki kez arızalandığı, makinenin bu itibarla gizli ayıplı olduğu ve arızanın kullanım hatasından kaynaklanmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
TBK’nun Ayıptan sorumluluk başlıklı 219. Maddesi “Satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur. Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur.” şeklinde olup davalının satıcı olarak davacıya satılan tersiyer kırıcı iş makinesinde tespit edilen gizli ayıplardan sorumlu olduğu, davacının TBK’nun 227. Maddesindeki seçimlik haklardan ücretsiz onarımı talep ettiği, ancak davalının bunu kabul etmeyerek davacıdan onarım bedelini tahsil ettiği, davacının onarım bedelini davalıdan talep etmekte haklı olduğu, davalı yana ödenen 53.104,00TL ile davadışı … Makine isimli firmaya ödenen 88.500,00TL olmak üzere toplam 141.604,00TL’nin davalıdan tahsili gerektiği kabul edilmiştir. Bu itibarla davacının davasının kabulüne karar verilmiştir. Davadan önce davalı yan ihtarname ile temerrüte düşürülmüş olup ihtarnameye davalı tarafça 27/10/2021 tarihinde cevap verildiğinden ihtarnamede verilen 3 günlük ödeme süresi eklenerek davalının 02/11/2021 tarihinde temerrüte düştüğü kabul edilmiştir. Buna göre 141.604,00TL’nin temerrüt tarihi olan 02/11/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜ İLE, 141.604,00TL’nin temerrüt tarihi olan 02/11/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 9.672,96TL karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70TL harç ile 2.410,00TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 7.182,26TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.096,27TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 80,70TL peşin harç, 80,70TL başvuru harcı, 11,50TL vekalet harcı, 2.410,00 TL ıslah harcı ile Mahkememizin … Değişik İş sayılı dosyasında yapılan tespit nedeniyle davacı tarafından yatırılan 97,70 TL peşin harç, 59,30 TL başvuru harcı, 8,50 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 2.748,40 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 323,50TL tebligat ve posta gideri, 2.000,00TL bilirkişi ücreti ile Mahkememizin … değişik iş sayılı dosyasında yapılan tespit nedeniyle davacı tarafından sarf edilen 35,50 TL tebligat ve posta gideri, 419,90 TL keşif harcı ve 750,00TL bilirkişi ücreti ve 250,00 TL keşif araç ücreti olmak üzere toplam 3.778,90 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 22.240,60TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.18/04/2023

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı