Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/58 E. 2023/340 K. 16.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/58 Esas – 2023/340
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2022/58 Esas
KARAR NO : 2023/340

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/01/2022
KARAR TARİHİ: 16/03/2023
K. YAZIM TARİHİ: 28/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … Şirketi ile müvekkil alacaklı-davacı müvekkili arasında 19.12.2016 tarihinde abonelik sözleşmesi ile ayrıca 24 aylık bireysel internet taahhütnamesi imzalandığını, bu sözleşme gereğince müvekkili şirketin, üzerine düşen edimleri gerçekleştirerek davalıya hizmet sağladığını fakat davalı/borçlu şirketin …, …, …, …, …, …, …, … numaralı normal faturalarını ve … numaralı Abonelik İptal (Son) faturalarında belirtilen hizmet bedellerini ödemediğini, fatura bedelleri toplamı olan 1.931,34 TL asıl alacak tutarının ödenmemesi üzerine, bu alacağın tahsili için, öncelikle 7155 Sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun gereğince, UYAP sistemi bünyesinde oluşturulan MERKEZİ TAKİP SİSTEMİ üzerinden … E. sayılı dosyasıyla, yetkili icra müdürlüğü olarak Ankara Batı İcra Müdürlüğü belirtilerek 04.12.2020 tarihinde takip başlatıldığını, borçlunun 02/07/2021 tarihinde borca, faize ve takibe ve ferilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğunu, Müvekkili şirket tarafından yapılan kontrollerde 28.06.2019 tarihinde aboneliğin iptal edildiğinin, müşterinin 2019/08-09-10-11-12. ve 2020/01-02-03. aylara ilişkin normal faturalarını ve 2020/04. aya ilişkin Abonelik İptal(Son) Faturasını ödemediğinin, dosyanın ödenmeyen faturalar nedeniyle hukuk birimine aktarıldığının, 04.12.2020 tarihinde müşteriye borç ihtarnamesinin adi posta yoluyla gönderildiğinin tespit edildiğini, dolayısıyla takip talebinde fatura bedellerinin talep edildiğini, takip öncesinde müvekkili şirket tarafından fatura ve borç ihbarnamesi gönderilerek borçlunun temerrüde düşürüldüğünü, öncelikle borçlunun temerrüde düşürüldüğü bu tarihten itibaren; aksi kanaatte takip ile karşı taraf temerrüde düşürülmüş olmakla takip tarihinden itibaren, Reeskont Avans faiz talepleri olduğunu beyan ederek, davalı-borçlunun itirazları haksız ve yersiz olduğundan, itirazın iptali ile UYAP Merkezi Takip Sisteminde Kayıtlı … Esas sayılı Merkezi Takip Sistemi dosyasında takibin aynen devamına, haksız ve dayanaksız olarak yapılan itirazlar sebebiyle alacak likit olduğundan takip bedelinin %20 sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, borçlunun temerrüde düşürülme tarihinden itibaren, aksi kanaatte takip ile karşı taraf temerrüde düşürülmüş olmakla takip tarihinden itibaren, reeskont avans faizine hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğine rağmen davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamış, duruşmalara katılmamıştır.
DELİLLER :
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı Merkezi Takip Sistemi dosyası, tarafların ticaret sicil kayıtları, dava konusu aboneliğe ilişkin tüm bilgi ve belgeler, 30/05/2022 tarihli bilirkişi kök raporu ile, 08/10/2022 ve 02/01/2023 tarihli bilirkişi ek raporları, davacı vekilinin HMK 183.md gereği düzeltme talepli 23/10/2022 tarihli dilekçesi ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, abonelik sözleşmesinden kaynaklanan alacağa ilişkin başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkindir.
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı Merkezi Takip Sistemi dosyasının bir sureti dosya arasına alınmış, incelenmesinde; Davacı (alacaklı) şirket vekili tarafından davalı (borçlu) şirket aleyhine 04/12/2020 tarihinde toplam 2.089,24 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı vekilinin 02/07/2021 tarihli dilekçeyle itirazı üzerine icra takibinin durdurulduğu, eldeki davanın 13/01/2022 tarihinde yasal bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraf iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi amacıyla alınan 30/05/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “… davacı vekilinin dava dilekçesinde “Müvekkil şirket tarafından yapılan kontrollerde 28.06.2019 tarihinde aboneliğin iptal edildiği” belirtilmiş, davacı tarafından bedeli talep faturaların tümü aboneliğin iptal tarihinden sonraki günlere ait olduğu anlaşılmaktadır. Nitekim ödenmediği iddia edilen ilk fatura 01- 31.08.2019 dönemine ait olup diğer faturalar da bundan sonraki tarihlere ait olduğu…
…Tüm dosya içeriği incelemesi ve yapılan tespitlere göre; Sözleşme faturalar incelenerek davacının dava konusu sözleşme nedeniyle alacağının hesaplanması sonucunda, sözleşme gereği davalının aldığı internet hizmetine karşılık gelen ve davacı tarafından davalının ödemediğini iddia ettiği 8 adet fatura bedellerinin toplam 601,75 TL olduğu, kampanya dahilinde yapılan indirim tutarının 1248,22 TL olduğu, faturalarda belirtilen indirim tutarları dahil edildiğinde, alacak fatura bedelleri toplamının 1849,97 TL olduğu…
…Davacı … tarafından … numaralı Abonelik İptal (Son) faturasında “Kampanyadan Sağlanan Avantajların Bedeli” adı altında 1328,94 TL’lik ilave fatura kesildiği görülmüştür. Yukarıdaki tabloda yapılan hesaplamada, faturalarda yapılan indirimler eklenerek indirimsiz fatura bedelleri hesaplanmış olması sebebiyle ve bu fatura herhangi bir hizmet bedeline karşılık gelmediğinden göz önüne alınmadığı…
…Davalı tüketicinin belirtilen hizmet bedellerini ödememiş olması ve kampanya dahilinde yapılan indirimlerin sözleşme gereği iptal olması sebebiyle davacının alacağı olan fatura bedelleri toplamının 1.849,97 TL olması gerektiği,…” yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Taraf vekillerince rapora itiraz edilmesi üzerine alınan 08/10/2022 tarihli ek raporda özetle; “…Kök raporda, davacı tarafından talep edilen miktarın, davacının iddia etttiği kampanya dahilinde yapılan indirimlerin, sözleşme gereği iptal olması sebebiyle, dosyadaki fatura bedelleri hesabı yapılmıştır. Davalı aboneye sağlandığı iddia edilen fatura bedelleri toplamı 601,75 TL’dır. Bu miktar davacının, -hizmet sağlanmış ise- faturalar üzerinden talep edebileceği miktar olarak değerlendirilmiştir. Ancak, davacı vekilinin dava dilekçesinde “Müvekkili şirket tarafından yapılan kontrollerde 28.06.2019 tarihinde aboneliğin iptal edildiği” belirtilmiş, davacı tarafından bedeli talep edilen faturaların tümünün aboneliğin iptal tarihinden sonraki günlere ait olduğu anlaşılmakta olup, abonelik iptali sonrasında herhangi bir hizmet verilmesinin mümkün olmayacağı göz önüne alındığında, davacı tarafın talep edebileceği bir alacağının olmayacağı,…” yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davacı vekilince mahkememize sunulan 23/10/2022 tarihli bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesinde; dosyaya kazandırılan bilirkişi raporundaki tespitler neticesinde, dava dilekçesinde yaptıkları maddi hatanın farkına vardıklarını, HMK’nın “Maddi hataların düzeltilmesi” başlıklı 183. Maddesi “Tarafların veya mahkemenin dava dosyasında bulunan belgelerdeki açık yazı ve hesap hataları, karar verilinceye kadar düzeltilebilir. Taraflardan birinin yazı veya hesap hatasını düzeltmesi sonucu yargılama uzamışsa, yargılama giderlerinin belirlenmesinde bu durum da dikkate alınır.” amir hükmü gereğince, dava dilekçesinde ve bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde sehven 28.06.2019 tarihinde şeklinde yazdıkları abonelik iptal tarihini, 30.04.2020 tarihi olarak düzelttiklerini, taraflarınca yapılan maddi hatanın yargılamayı uzatma gayesi taşımadığını, tamamen yazım yanlışından kaynaklandığını, bu nedenle HMK’nın ilgili hükmü gereğince düzeltme taleplerinin kabulü ile kök rapora karşı sundukları itiraz dilekçesindeki hususlarda yeniden hesaplama yapılması için dosyanın yeniden bilirkişiye tevdiine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 29/11/2022 tarihli celsesinde, dürüstlük kuralına aykırılık içermeyen davacı vekilinin maddi hatanın düzeltilmesi talebinin HMK 183. Maddesi gereğince kabulüne karar verilmiş; dosya düzeltilmiş abonelik iptal tarihine göre yeniden hesaplama yapılması için kök raporu hazırlayan bilirkişiye yeniden tevdii edilmiştir.
Bilirkişi tarafından düzenlenen 02/01/2023 tarihli ek raporda özetle; “…Davacı tarafından talep edilen miktarın, Dava konusu Taahhütlü Abonelik 27.12.2016 tarihinde başlamış olup, 24 aylık süre 28.12.2018 yılında tamamlanmış olması sebebiyle, davacının iddia etttiği kampanya dahilinde yapılan indirimlerin sözleşme gereği iptal olması gerektiği değerlendirilmektedir. Dolayısıyla alınan hizmet bedeli dışında kalan Fatura numarası … olan 30.04.2020 tarihli Kampanya Avantaj Bedeli altındaki 1328,94 TL’nin herhangi bir hizmet karşılığı olmadığı anlaşılmaktadır.
Davalı aboneye sağlandığı iddia edilen hizmet bedelleri toplamı 601,75 TL’dır. Bu miktar davacının, faturalar üzerinden talep edebileceği miktar olarak hesaplanmıştır.
Davacı vekilince, “icra inkar tazminatı ve davalı abonenin temerrüde düşürüldüğü bu tarihten (04.12.2020) itibaren; aksi kanaatte takip ile karşı taraf temerrüde düşürülmüş olmakla takip tarihinden itibaren Reeskont Avans faiz talebimize yönelik olarak yeniden hesaplama yapılması” talebi konusunun nitelikli hesap uzmanı alanına girdiği değerlendirilmektedir…” şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile usul ve yasaya uygun olarak alınan denetlenebilir bilirkişi raporları birlikte değerlendirilerek; taraflar arasında imzalanan ve ihtilaf bulunmayan abonelik sözleşmesi ve taahhütnamesinin 5.maddesi gereğince, davalı aboneye sağlanan indirim, cihaz veya diğer bedellerinin tahsil edilmemiş kısmının toplamı davalı aboneden tahsil edilebilecektir. Bu nedenle herhangi bir ödeme veya haklı fesih sebebi de sunulmadığına göre aboneye sağlanan hizmet bedeli 601,75 TL, sözleşmenin 5.maddesi gereğince taahhüde aykırılık nedeniyle 1.328,94 TL olmak üzere toplam 1.930,69 TL davacının dava konusu sözleşme nedeniyle davalıdan alacağı bulunmaktadır. Her ne kadar işlemiş faiz de talep edilmişse de dosya içerisinde davalının temerrüte düşürüldüğüne ilişkin bir belge bulunmadığından takibin işlemiş faiz olmaksızın 1.930,69 TL üzerinden devamına ve söz konusu borç abonelik faturasından kaynaklandığından likit olduğundan hareketle icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE ; Davalının, Ankara Batı İcra Müdürlüğü Merkezi Takip Sistemindeki … esas sayılı dosyasında yaptığı itirazın iptali ile, takibin işlemiş faiz olmaksızın 1.930,69 TL üzerinden devamına,
2-1.930,69 TL asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 131,88 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 51,18 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.096,27 TL’nin, davanın kabul ve red oranına göre hesap edilen 1.013,07 TL’sinin davalıdan, 83,20 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL peşin harç, 80,70 TL başvuru harcı, 11,50 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 172,90 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 700,00 TL bilirkişi ücreti, 200,00 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 900,00 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdir edilen 831,70 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından sarf edilen 500,00 TL bilirkişi ek rapor ücretinin, 29/11/2022 tarihli celse 2 nolu ara karar ve HMK’nun 183. maddesi gereğince davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 1.930,69 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 158,55 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi. 16/03/2023

Katip Hakim
e-imza e-imza