Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/560 E. 2022/703 K. 01.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2022/560 Esas – 2022/703
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/560
KARAR NO : 2022/703
BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli)
DAVA TARİHİ : 27/05/2022
KARAR TARİHİ: 01/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/09/2022
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; üç kardeşin pay sahibi olduğu aile şirketi olarak kurulan davalı anonim şirkette %34 pay sahibi ve şirketi münferiden temsile yetkili yönetim kurulu üyesi olan müvekkilinin, kardeşleri olan şirketin diğer ortakları tarafından şirketten uzaklaştırıldığını, müvekkilinin oğlunun şirketten bölünme yolu ile kurulan … AŞ’deki işinden diğer ortaklar tarafından kovulduğunu, gerek davalı şirketin gerekse bölünme yolu ile kurulan anılan şirketin iş ve işlemleri ile ilgili müvekkiline bilgi verilmediği gibi müvekkilinin şirketin idaresinden uzaklaştırıldığını, müvekkiline mali konular hakkında bilgi ve inceleme yapması için izin verilmediğini, şirket defterlerinin ve kayıtlarının incelenemediğini, şirket adresine gelme ve inceleme yapma taleplerinin de 16.05.2022 tarihinde tehdit ve zor kullanma ile reddedildiğini, şirket merkezine gelerek inceleme yapmak ve bilgi almak isteyen müvekkiline saldırılması üzerine Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyasının açıldığını, müvekkilinin oğlu … adına kayıtlı … deposunun diğer şirket ortakları tarafından boşaltıldığını, 17.05.2022 tarihinde yayınlanan Ticaret Sicil Gazetesinde olağanüstü genel kurul toplantı çağrısı ilan edildiği halde genel kuruldan 15 gün önce şirket merkezinde tüm defter ve belgelerin incelemeye açık tutulması ve tüm ortaklara inceleme hakkı tanınmasına ilişkin kurala da uyulmadığını, gündemde yönetim kurulu üyelerinin artırılıp kısıtlanmasının da yer aldığını, şirkette müvekkilinin yetkilerinin…/…
e-imzalı e-imzalı e-imzalı e-imzalı

…/…. kısıtlanmaya çalışıldığının aşikar olduğunu, bu durumda şirket mal varlığının ve aktiflerinin azaltılacağını, bölünme ile kurulmuş olan … AŞ de diğer ortaklara göre müvekkiline daha az pay verildiğini, yönetim ve denetim organları dışında tutulduğunu, aile üyeleri arasında yaşanan bu husumet sebebiyle şirket yönetim organlarının faaliyetlerini sürdürebilmesinin imkansız hale geldiğini, bu sebeple şirkete kayyım tayininin zaruri olduğunu, müvekkiline bu tarihte müvekkilinin ortaklık haklarının yok sayıldığını, şirketin kuruluşundan beri ortaklara kar dağıtımı yapmadığını, müvekkiline ortaklara huzur hakkı ve maaş ödemesi yapılıp yapılmadığı hakkında bilgi verilmediğini, şirketin diğer ortaklarının gayri menkul mal varlığı yönünden adaletsiz bir şekilde zenginleştiğini, şirketin iyi yönetilmediğini, şirketin tüm imkanlarının şu anda sadece yönetici ortak tarafından kullanıldığını, TTK’nın 531. Maddesi kapsamında şirketin feshi koşullarının oluştuğunu, aile ortaklığı şeklindeki şirketler için ortaklar arasındaki husumetin ve yaşanan olayların şirketin tasfiyesini isteme veya ortaklıktan çıkmak için haklı neden olarak görüldüğünü ileri sürerek anonim şirketin feshi, mümkün görülmemesi halinde müvekkilinin ortaklıktan çıkma hakkının kullandırılarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50.000,00 TL çıkma payının dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont/avans faizi ile birlikte ödenmesi istemiyle açılan dava kapsamında; müvekkilinin haklarının zayi olması, telafisi güç ve imkânsız zararların doğma ihtimali bulunması nedeniyle şirketin adına kayıtlı araç ve tapularına ihtiyati tedbir ve/veya ihtiyati haciz konulmasına, şirketin banka hesapları üzerine ihtiyati haciz konulmasına, şirketin yönetiminden dışlanan müvekkilinin şirketin ticari faaliyetini kontrol etme imkanının tamamen kaldırılmasına yönelik olarak yapılacak 01.06.2022 tarihli olağanüstü genel kurul yapılması kararının iptaline ve/veya olağanüstü genel kurulun yapılmaması için ihtiyati tedbir kararı verilmesine, müvekkilinin şirketin faaliyetlerini kontrol edemez durumda olması, fiilen ve hukuken şirket faaliyetlerinin dışında tutulması, 01.06.2022 tarihinde yapılacak olağanüstü genel kurulun bunca yaşanan olay sonrasında yapılacak olması husususları dikkate alınarak şirkete özel denetçi ve kayyım atanmasına, bu aşamada kayyım ve özel denetçi atanmaması durumunda şirketin hak ve borçlarının dondurulmasına, şirketteki mal kaçırma durumları dikkate alınarak mahkemenin … D.iş sayılı dosyasından yapılan tespit de dikkate alınarak şirketin adresinde yeniden keşif yapılarak şirkete ait makina , teçhizat , hurda akü, plastik, kurşun, baca tozu vs stokların gerçek durumları hakkında tedbiren değer tespitinin yapılmasına, makina techizat ve demirbaşlar üzerine ihtiyati haciz uygulanmasına, davalı şirketin tüm aktif mal varlıklarının değerlerinini belirlenerek müvekkilinin ayrılma payının hesaplanmasına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davalı …’ın şirketten ayrılma iradesini ortaya koymuş olduğunu, şirketi temsile yetkili olduğu tarihlerde şirketin alacaklı olduğu firmadan alacağa karşılık almış olduğu çeki şirkete temsil etmekten imtina etmesi ve bu şekilde şirkete zarar vermesi sebebiyle kendisine karşı haklı olarak bir güven sorunu ortaya çıkmış ve …’ın şirketi temsil yetkisinin sonlandırılması zorunluluğunun doğduğunu, davacı tarafın şirketin diğer ortaklarının mal kaçırma ihtimalinin doğduğunu ileri sürdüğünü, müvekkili şirketin bağımsız denetim firmalarınca denetlenmekte olduğunu, herhangi bir usulsüz durum tespit edilmediğini, şirketten mal kaçırılması gibi bir durumun mümkün olmadığını, ifade ederek, şirkete kayyım atanması, ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir uygulanması taleplerinin ve haksız davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 04/07/2022 tarihli ara kararı ile; davacının davalı şirkete kayyım atanması yönündeki talebi ile ihtiyati haciz kararı verilmesi yönündeki talebinin reddine, …/…
e-imzalı e-imzalı e-imzalı e-imzalı

…/…İhtiyati Tedbir kararı yönündeki talebinin ise şirketin makine, ekipman, araç ve taşınmaz mallarının üçüncü kişilere devrinin önlenmesi açısından ihtiyati tedbir kararı verilmesine, teminat olarak taktiren 200.000,00TL nakit ya da teminat mektubu alınmasına, teminat yatırılması/teminat mektubu sunulması halinde davalı … Şirketinin makine, ekipman, araç ve taşınmaz mallarının üçüncü kişilere devrinin önlenmesi açısından ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiş, davacı vekili 26/07/2022 tarihli teminat mektubu sunmuş ve Ticaret Sicil Müdürlüğüne ile … Tapu Müdürlüğüne müzekkere yazılmıştır.
Dava, davalı … AŞ’nin feshi, uygun görülmez ise davacının ortaklıktan çıkma hakkının kullandırılması ile davacıya ait şirket payının değerinin belirlenmesi ile bu değerin ödenmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili mahkememize sunduğu 31/08/2022 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini belirterek, feragat istemi doğrultusunda karar verilerek mahkemece konulan tedbirlerin kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili 01/09/2022 tarihli dilekçesi ile davacı tarafın feragate yönelik beyanını kabul ettiklerini belirterek, feragate istinaden mahkemece konulan tedbirlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin vekaletnamede feragat yetkisinin olduğu görülmüştür.
Davacının netice-i taleplerinden feragat ettiği görüldüğünden ve feragat beyanı davayı sona erdiren usulü işlemlerden olduğundan feragat nedeniyle davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Davacı tarafın feragat talebinde bulunduğu ve konulan tedbirlerin kaldırılmasını talep ettiği, davalı tarafın feragate yönelik beyanı kabul ettiği ve feragate istinaden konulan tedbirlerin kaldırılmasını talep ettiği anlaşıldığından ve davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiğinden, mahkememizce 27/07/2022 tarihinde konulan tedbirin kaldırılmasına, bu hususta Ticaret Sicil Müdürlüğüne ve … Tapu Müdürlüğüne müzekkere yazılmasına,
3-Teminat Mektubunun talep halinde davacıya iadesine,
4-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken karar ve ilam harcı peşin alındığından, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
5-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 5.100,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere (kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle istinaf kanun yoluna başvurulabileceği, istinaf incelemesinin Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı) oy birliği ile karar verildi. 01/09/2022

Başkan Üye Üye Katip
e-imzalı e-imzalı e-imzalı e-imzalı