Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/480 E. 2022/948 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/480 Esas – 2022/948
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2022/480 Esas
KARAR NO : 2022/948
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 23/03/2022
KARAR TARİHİ: 20/10/2022
K. YAZIM TARİHİ: 31/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait … isimli iş yerinin 22/06/2021 tarihinde aşırı yağan yağmur nedeniyle sel baskınına uğradığını, müvekkilinin … Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Müdahale Amirliği’ni aradığını ve ekiplerin müdahale ettiğini, iş yerinin … şirketi tarafından … numaralı poliçe ile 23/12/2020 başlangıç 23/12/2021 bitiş tarihine kadar sigortalı olduğunu, poliçenin teminatlar bölümünde sel, su baskını durumunda 752.500,00 TL teminat yer aldığını, müvekkilinin dava konusu sel baskınını sigorta şirketine ihbarı sonrasında sigorta şirketi tarafından … numaralı hasar dosyasının açıldığını, sigorta şirketi aracılığı ile ekspertiz raporu hazırlandığını ve hasar miktarının 40.000,00 TL olarak belirlendiğini ancak sigorta şirketinin 1.0986,18 TL ödeme yaptığını, müvekkilinin şirketinin genişletilmiş kasko poliçesi ile davalı sigorta şirketince sigortalı olduğunu, 40.000,00 TL olarak belirlenen hasar miktarının müvekkiline eksik ödendiğini, sigorta şirketine ihtar çekildiğini ancak herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 16.000,00 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava değerinin belirlenebilir olması nedeniyle davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, bu nedenle dava şartı yokluğundan usulden red kararı verilmesi gerektiğini, ayrıca rizikonun … ‘da gerçekleşmiş olması nedeniyle yetkili mahkemenin … Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, bu nedenle yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, söz konusu … poliçe numaralı Kobi Paket Sigorta Poliçesi’nin Özel Şartlarında, Sel Su Baskını Teminatı başlığı altında ” Sel su baskını teminatı ile ilgili olarak meydana gelebilecek her bir hasarda, aşağıdaki grupların her birinin sigorta bedelinin %2’si oranında tenzili muafiyet ilgili grup için uygulanacaktır. Ancak, söz konusu gruplar için uygulanacak toplam muafiyet 50.000 EUR ile sınırlıdır. Bina, sabit tesisat ve dekorasyon, Emtea, Makine, teçhizat, demirbaş ve diğer tesisatlar” ibaresi yer aldığını, ekspertiz raporuna göre yapılan incelemelerde yağmur sebebi ile bina, emtia ve üçüncü şahıs mallarında hasar meydana geldiği tespit edildiğini, dosyanın sel su baskını teminatından değerlendirildiğini ve bina teminatı kapsamında gerçekleşen 7.140,00 TL hasar bedeline 6.446,30 TL, emtia kapsamında gerçekleşen 4.700,00 TL hasar bedeline ise 4.297,52 TL muafiyet uygulanarak ödenmesi gereken bina hasarı 693,70 TL, emtia hasarı ise 402,48 TL olarak hesaplandığını ve toplamda 1.096,18 TL’nin sigortalıya ödendiğini, gerçek zarar bedelinde mutabık kalınan tutar üzerinden ödeme gerçekleştirildiğinden müvekkili şirketin sorumluluğunun sona erdiğini beyan ederek, öncelikle mahkemece yetkisizlik kararı vermesini, aksi halde davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :
Dava, iş yeri sigorta poliçesi kapsamında davacının iş yerinde meydana gelen sel nedeniyle uğranılan zararın tahsili istemine ilişkindir.
Ankara Batı … Tüketici Mahkemesinin 25/03/2022 tarih …-… E-K.sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilerek gönderilen dava dosyası mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilmiştir.
Dava konusu sigorta poliçesi ve hasar dosyasının bir sureti dosya arasına celp edilmiştir.
Söz konusu sel olayı 22/06/2022 tarihinde …’da meydana gelmiştir
Bütün davalar için uygulanan yetki kuralına genel yetki kuralı denilmekte olup, genel yetkili mahkeme, davalının ikametgahı mahkemesidir. Eş deyişle, her dava, kanunda aksine hüküm bulunmadıkça açıldığı tarihte davalının ikametgahı sayılan yer mahkemesinde görülür (HMK.md.6/1). Bundan ayrı, bazı davalar için davalının ikametgahı mahkemesinin yanında, başka yer mahkemeleri de yetkili kılınmıştır. Bu istisnai nitelikteki yetki kurallarına özel yetki kuralları denilmektedir. İlke olarak, özel yetki genel yetkiyi kaldırmaz, onunla birlikte uygulanır. Ancak istisna olarak, bazı davaların mutlaka belli bir yer mahkemesinde açılması öngörülmüştür ki, bu halde kesin yetki söz konusudur. Kesin yetki halleri, genel yetkiye istisna olup, kesin yetki halleri kanunda açıkça düzenlenmiştir. Bunun dışında, bir dava için özel yetki kuralının bulunması halinde, davacının genel yetki ile özel yetki arasında bir seçim hakkı vardır. Özel yetki kuralları ilke olarak kamu düzenine ilişkin değildir.
6100 sayılı HMK’nın 19/2. maddesi ”Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.” hükmünü, 19/4. maddesi ise ”Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir.” hükmünü içermektedir.
Uyuşmazlık, sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat talebine ilişkin olup, kesin yetki söz konusu değildir. 6100 sayılı HMK’nın 15/1. maddesinde, “Zarar sigortalarından doğan davalar, sigorta, bir taşınmaza veya niteliği gereği bir yerde sabit bulunması gereken yahut şart kılınan taşınıra ilişkin ise, malın bulunduğu yerde; bir yerde sabit bulunması gerekmeyen veya şart kılınmayan bir taşınıra ilişkin ise, rizikonun gerçekleştiği yerde de açılabilir” şeklinde düzenleme mevcuttur. Somut olayda, taşınmaz sigortalanmış ve taşınmaz da …’da bulunmaktadır. Genel yetkili yer olan …’un yanısıra, … mahkemeleri de HMK’nın 15/1. maddesi gereğince özel yetkilidir. Bu durumda davacı, genel ve özel yetkili yer arasında seçim hakkına sahip olup, seçimini her ikisinden yana da kullanmayıp Ankara Batı Mahkemelerinde davasını açmıştır.
Bir davada birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa davacı bu mahkemelerden birinde dava açma hususunda seçimlik hakka sahip olup, davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa o zaman seçme hakkı davalı tarafa geçmektedir. (Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nin 23/09/2013 tarih 2013/9042 Esas 2013/12620 Kararı)
Davacı tarafın kanunda öngörülen genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde dava açmadığı, yetkisiz mahkemede dava açtığı dikkate alındığında seçme hakkının davalı tarafa geçtiği, davalı sigorta şirketi vekili tarafından süresinde sunduğu cevap dilekçesinde seçilen Ankara Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğu anlaşıldığından mahkememizin yetkisizliğine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Yetkiye ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan 6100 Sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine,
2-Karar kesinleştiğinde ve yasal sürede başvurulması halinde dosyanın yetkili Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-6100 Sayılı HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren 6100 Sayılı HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 20/10/2022

Katip Hakim
e-imza e-imza