Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/458 E. 2022/664 K. 05.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/458 Esas – 2022/664
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2022/458 Esas
KARAR NO : 2022/664
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/04/2022
KARAR TARİHİ: 05/07/2022
K.YAZIM TARİHİ: 18/07/2022
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; müvekkili şirket ile dava dışı/sigortalı araç sahibi … ile arasında … numaralı 15/01/2021 – 15/01/2022 vade tarihli karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk (trafik) sigorta poliçesi bulunduğunu, 14/09/2021 tarihli Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağı uyarınca; davalı sürücü …’ün sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile 14/09/2021 tarihinde … ili, … ilçesi, … caddesinden seyir ile … caddenin kavşağına geldiği sırada, sağ tarafından düz seyreden dava dışı/sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile çarpışması sonucu, …’ün idaresindeki … plakalı araç çarpışmanın tesiri ile savrularak park halinde bulunan … plakalı araca çarparak maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, 12/10/2021 tarihli Ekspertiz Raporu’nda kazanın 14/09/2021 tarihli Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağı’nda belirtilen şekilde meydana geldiğini, Sigortalı …’a ait aracın sürücüsü davalı …’ün asli kusurunun ve dava dışı …’ın kusurunun ise tali kusur olması nedeniyle bu doğrultuda rücu imkanımızın var olduğunun tespit edildiğini, müvekkili şirket tarafından yasada belirtilen nedenlerle asıl alacak kalemi olan, 14/10/2021 tarihinde 3.375,00-TL ve 18/10/2021 tarihinde 10.992,23-TL olmak üzere toplamda 14.367,23-TL tazminat alacağının, hak sahiplerine ödendiğini, davalı’nın kusuruna isabet eden hasar/tazminat için müvekkili şirket’in rücu hakkı doğduğunu, davalı’nın kusuru (asli kusurlu) oranında müvekkili sigorta şirketi’nin sigortalısına ödemek zorunda kaldığı tazminatı, davalı’dan rücuen tazmin etme hakkı bulunmadığını, müvekkili şirket tarafından ödenen, takibe giriş miktarı olan meblağın tahsili amacıyla Ankara Batı İcra Müdürlüğü … E. sayılı takip dosyası ile borçlu’ya ödeme emri gönderilmiş ancak davalı tarafından borca itiraz edilerek takibin durmasına sebep olunduğunu, müvekkilinin sigortalısında meydana gelen hasar sonucu ödenen meblağdan davalı kusuru oranınca sorumlu olduğunu beyan ederek, fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydı ile davalı’nın haksız itirazının iptaline, bu miktarın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı tarafından dosyaya cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER :
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava; meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacı sigorta şirketi tarafından sigortalıya ödenen hasar bedelinin rücuen tazmini amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı alacaklı meydana gelen trafik kazası nedeniyle sigorta şirketi tarafından sigortalıya ödenen hasar bedelinin rücuen tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 23/03/2022 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 7 günlük yasal süresi içinde 15/03/2022 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir.
Eldeki davada; uyuşmazlık, maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle dava dışı sigortalıya ödenen hasar bedelinin rücuen tazmini amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın haksız olup olmadığı ve iptalinin gerekip gerekmediğine ilişkindir.
14/09/2021 tarihinde, maliki dava dışı … olan, davacı sigorta şirketince sigortalanan davalının sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araç arasında trafik kazası meydana gelmiştir.
… plakalı aracın davacı sigorta şirketince 15/01/2021 – 15/01/2022 tarihleri arasında karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi kapsamında sigortalı olduğu, poliçe teminat limitinin maddi zararlarda araç başına 43.000,00TL olduğu, dava dışı sigortalıya anılan kaza sebebiyle davacı sigorta şirketince 14/10/2021 tarihinde 3.375,00TL ve 18/10/2021 tarihinde 10.992,23TL ödeme yapıldığı tespit edilmiştir.
Dava T.T.K’nun 1472 md. kaynaklanan rücuen tazminat davasıdır. Davacı sigortacı ile dava dışı sigortalı arasında akdi ilişki vardır. 1472 maddenin karar başlığı “halefiyet” sözcüğünü taşımaktadır. Madde hükmüne göre; sigortacı sigorta tazminatını ödediğinde hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder.
Sigortacının halefiyete dayalı olarak açacağı rücuen tazminat davasında, görevli mahkemenin belirlenmesi konusunda; 22.03.1944 tarih, 37 Esas, 9 Karar sayılı(03.07.1944 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan) Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında “sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle halefiyet davası ticari dava sayılamaz. Bu dava aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur” ilkesi benimsenmiştir. Buna göre; sigortacının halefiyete dayalı olarak açtığı davada, davanın nitelendirmesi yapılırken, davacının sigortalısı ile zarara neden olduğu iddia edilen arasındaki hukuki ilişkiye bakılması gerekir.
Bu bağlamda, açılan davanın halefiyete dayalı haksız fiilden kaynaklı olduğu, sigortaya dayalı olmadığı, davalının gerçek kişi olduğu ve tacir sıfatının bulunmadığı anlaşılmakla somut uyuşmazlığa bakma görevi genel mahkemelere aittir. Göreve ilişkin kurallar dava şartı olduğundan ve mahkemece yargılamanın her aşamasında resen dikkate alınması gerektiğinden uyuşmazlığa bakma görevinin mahkememize ait olmadığı, genel mahkemeler olan Ankara Batı Asliye Hukuk Mahkemelerine ait olduğu anlaşılmakla 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu dikkate alınarak, davanın usulden reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan 6100 Sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine,
2-Karar kesinleştiğinde ve yasal sürede başvurulması halinde dosyanın görevli Ankara Batı Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-6100 Sayılı HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren 6100 Sayılı HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.05/07/2022

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı