Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/384 E. 2023/745 K. 20.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/384 Esas – 2023/745
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2022/384 Esas
KARAR NO : 2023/745

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 07/04/2022

(Birleşen Mahkememizin 2022/1315 Esas 2022/1176 Karar sayılı dava dosyası)

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 08/12/2022
KARAR TARİHİ: 20/06/2023
K.YAZIM TARİHİ: 19/07/2023

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; davacı şirket sigortalısı olup, davalının işleteni olduğu … plakalı araç sürücüsü dava dışı …’ın 20.03.2021 tarihinde park halinde bulunan … ve … plakalı araçlara çarparak maddi hasarlı trafik kazasına sebebiyet vermiş ve akabinde de olay yerini terk etmiş olduğunu, bunun neticesinde de davacı sigorta şirketinin ödemiş olduğu tazminatın rücuen tahsili için icra takibi başlatmış olduğunu ancak davalının itirazı üzerine takibin durdurulmuş olunduğu ve dolayısıyla işbu huzurdaki itirazın iptali davasını açma zorunluluğunun hasıl olmuş olduğunu, davalı …. Tic. Ltd. Şti. adına tescilli … plakalı aracın davacı şirket nezdinde 10.06.2020 – 10.06.2021 tarihleri arasında geçerli … numaralı “Kara Araçları Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi” (İhtiyari Mali Mesuliyet) ile sigortalı olduğunu, davalı … Tic. Ltd. Şti.’nin mülkiyetinde bulunan ve kaza anında sürücüsü tespit edilemeyen … plakalı aracın 20.03.2021 tarihinde … İli … İlçesinde … Sokağı takiben … Sokak kavşağında yolun sağında park halinde bulunan … plakalı araca çarptığını, bu aracın da çarpılmanın etkisiyle ön ilerisinde park halinde bulunan … plaka sayılı araca çarpmış olduğunu ve kaza sonrası davalı adına tescilli … plakalı araç sürücüsünün olay yerini terk etmiş olduğunu, davalıya ait araç sürücüsünün yapmış olduğu kaza neticesinde … plakalı aracın zarar görmüş olduğu ve alınan eksper raporu neticesinde müvekkil sigorta şirketi tarafından teminat limitleri dahilinde 28.07.2021 tarihinde 9.441,00TL ödemenin yapılmış olunduğunu, her ne kadar davalı sigortalının ZMMS poliçesi dava dışı bir başka sigorta şirketinde olsa da davalı sigortalının davacı şirket nezdinde de ZMM poliçesinden arta kalan risklerin teminat altına alınabilmesi amacıyla kasko ihtiyari mali mesuliyet poliçesi ile sigortalı olduğunu, hal böyleyken söz konusu hasara ilişkin 52.441,01TL tutarındaki hasarın 43.000,00TL’sinin trafik sigortası tarafından karşılanmış olunduğu ve bakiye 9.441,00TL’nin de davacı sigorta şirketi tarafından kasko ihtiyari mali mesuliyet poliçesi dahilinde karşılanmış olunduğunu, faiz başlangıç tarihinin davacı şirketin ödeme yaptığı tarih; faiz türünün ise yasal faiz olması gerektiğini beyan ederek, davalının Ankara … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takibe haksız ve mesnetsiz itirazının iptaline, takibin 9.441,00TL asıl alacak, 151,31TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.592,31TL üzerinden devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili; müvekkili şirket nezdinde Kasko İhtiyari Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olan, davalının işleteni, dava dışı …’ın sürücüsü olduğu … plakalı aracın 20.03.2021 tarihinde park halinde bulunan … ve … plakalı araçlara çarpması sonucu meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle müvekkili şirketin, zarar gören … plakalı araçta meydana gelen değer kaybı tazminatı nedeniyle İzmir … İcra dairesinin … E. Sayılı dosyasına Stopaj ve Vergi tevkifatı yapılmak suretiyle 42.216,81TL (Vergiler Dahil 44.829,85TL) tutarında ödeme yaptığını, bu alacaklarının tahsili amacıyla Ankara İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile başlattıkları icra takibine, davalı yanca haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulduğunu beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davalının itirazının iptali ile takibin 44.829,85TL asıl alacak, 961,69TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 45.791,54TL üzerinden devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, aynı kazaya ilişkin olarak taraflarınca yapılan başka bir hasar ödemesinin rücuna ilişkin olarak davalı aleyhine ikame edilen ve halen derdest olan Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyası ile işbu davanın usul ekonomisi ilkesi gereğince birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili; davacı şirketin rücuen tahsil davasının hukuki mesnedini oluşturan; davalı şirket adına kayıtlı olan aracı kullanmakta olan şoför …’ın olay anında alkollü olduğu ve bu sebeple olay yerini haksız ve sebepsiz şekilde terk etmiş olduğu iddiasının kesinlikle doğru olmadığını, davalı şirket adına kayıtlı bulunan aracı kullanmakta olan …’ın olay yerinden ayrılmasının; keyfi veya hukuki sorumluluktan kurtulmaya yönelik bir amaçla değil, kaza sebebiyle ortaya çıkmış olan zorunluluktan kaynaklı olarak gerçekleşmiş olduğunu, gerçekleşmiş olan kaza nedeniyle aracı kullanmakta olan …’ın yanında yolcu olarak seyahat etmekte olan … hanımın kaza sebebiyle şoka girmiş ve yaralanmış olduğunu, aracı kullanan …’ın bu sebeple yanında bulunan arkadaşını derhal en yakında bulunan Devlet Hastanesi’ne götürmüş olduğu ve aynı araçta bulunan yolcu … hanım hakkında doktor raporu düzenlenmiş olduklarını, söz konusu olay sebebiyle ile yapılmış olan hastane giriş ve rapor işlemlerinin ilgili sağlık kuruluşu ile yapılacak yazışma ile net bir şekilde ortaya çıkacağını, davanın mesnedi olan icra takibine yapılmış olan itirazın haklı olduğu gibi, davacı şirketin rücu hakkının bulunup bulunmadığı hususunun yargılamayı gerektirdiğini beyan ederek, haksız ve hukuken mesnetsiz davanın tüm ferileri ile birlikte reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dava yönünden davalı tarafından herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER :
Ankara … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, Ankara … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası, davalı şirketin ticaret sicil kaydı, davacı sigorta şirketi kayıtları, poliçe ve hasar dosyası, tanık beyanları, 01/05/2023 tarihli bilirkişi heyeti raporu ile tüm dosya kapsamı.
Tanık … duruşmadaki beyanında: “Ben kaza günü … plakalı araçta şoför koltuğunun yanındaki koltukta oturuyordum … alkollü değildi, virajlı bir yolda, sağa doğru döndüğümüzde yol yukarı doğru hafif eğimliydi havanın yağışlı olması sebebiyle araç kaydı ve önündeki park halindeki araca çarptı çarpmanın etkisi ile park halindeki araçta önündeki araca çarptı kaza bu şekilde meydana geldi, ben çarpmanın etkisi ile dizimi torpidoya vurdum … da kafasını cama vurmuştur, … kartvizitini ön cama koyarak beni hastaneye götürdü bu sebeple olay yerinden ayrılmak zorunda kalmıştır, ağrımın fazla olması sebebiyle … beni hastaneye götürdü.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Bilirkişi heyeti raporunda, davacı … A.Ş. şirketine Kasko/İMM sigortalı olup davalı “… Tic. Ltd. Şti.”nin de işleteni olduğu … plakalı aracın olay yeri firari sürücüsü …’ın meydana gelen kazanın oluşumunda, 2918 sayılı KTK.nun 52/a-b. 81/a-b-c-d., ve 84/l. maddeleri kural ihlallerini işlemiş olmakla %100 oranında kusurlu olduğu, … ve … plakalı araç sürücülerinin ise meydana gelen kazanın oluşumunda kusursuz oldukları, dava konusu kazaya %100 oranında kusuru ile neden olan … plakalı araç sürücüsü …’ın 20.03.2021 tarih, 19:00 saati civarında meydana gelen kaza sonrası olay yerini terk etmiş olduğu, kazadan 5 gün sonra 25.03.2021 tarihinde ifade vermiş olup, dosya muhtevasına göre somut olarak … plakalı araç sürücüsünün … olduğu bilinmediği gibi sürücünün … olduğu kabul edildiğinde dahi sürücü …’ın kaza saatinde alkollü olup olmadığı hususunda da dosyada bu bağlamda herhangi bir alkol tespit raporu da olmamakla, sürücünün kaza esnasında alkollü olup olmadığı da somut olarak kanıtlanır/ispatlanır değildir. Oysa sürücünün olay yerini terk etmemesi, sürücü belgesini resmi görevlilere göstermesi ve de alkollü olup olmadığını da ispat etmesi gerekirdi. Davacıya Kasko/İMM sigortalı … plakalı araç sürücüsünün belirtilen gereklilikleri yerine getirmeyerek dosya muhtevasına göre zorunluluk gerektiren bir durum da olmadan olay yerine resmi görevliler çağrılmadan/olay yerinde tutanak tutulmadan olay yerini terk ettiği anlaşılmakla, davacının dava konusu kaza sebebiyle Kasko/İMM teminatı dahilinde, 3. şahsa ödemek zorunda kaldığı tazminatı davalı sigortalısına, sürücüsünün olay yerini terk etmiş olması sebebiyle rücu edebileceği hususunun taktir ve değerlendirmesinin mahkemeye ait olduğu, Asıl dava için; Davacı sigorta şirketinin, Kasko/İMM sigortalısı aleyhine Ankara … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile 04.10.2021 tarihinde yaptığı ilamsız icra takibinde, 04.10.2021 takip tarihi itibariyle davalıdan talep edebileceği asıl alacağın 8.959,94TL, işlemiş faizin 150,23TL ve toplam alacağın 9.110,17TL olacağı, Birleşen dava için ; Davacı sigorta şirketinin, Kasko/İMM sigortalısı aleyhine Ankara … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile 04.07.2022 tarihinde yaptığı ilamsız icra takibinde, 04.07.2022 takip tarihi itibariyle davalıdan talep edebileceği asıl alacağın 44.829,85TL, işlemiş faizin 961,69TL ve toplam alacağın 45.791,54TL olacağı belirtilmiştir.
GEREKÇE :
Asıl dava; ihtiyari mali mesuliyet sigortası kapsamında trafik kazası nedeniyle zarar görene yapılan hasar ödemesinin sigorta sözleşmesi kapsamında sigortalısından rücuen tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali talebine ilişkindir.
Birleşen dava; ihtiyari mali mesuliyet sigortası kapsamında trafik kazası nedeniyle zarar görene yapılan değer kaybı ödemesinin sigorta sözleşmesi kapsamında sigortalısından rücuen tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali talebine ilişkindir.
Asıl dava yönünden davacı alacaklı davalıdan sigorta sözleşmesi kapsamında alacaklı olduğu iddiasıyla ilamsız icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 18.10.2021 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 7 günlük yasal süresi içinde 21.10.2021 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir.İtirazın iptaline yönelik olarak açılan iş bu dava hak düşürücü yasal süresi içerisinde açıldığından işin esasına girilerek inceleme yapılmıştır.
Birleşen dava yönünden davacı alacaklı davalıdan sigorta sözleşmesi kapsamında alacaklı olduğu iddiasıyla ilamsız icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 08.07.2022 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 7 günlük yasal süresi içinde 14.07.2022 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir.İtirazın iptaline yönelik olarak açılan iş bu dava hak düşürücü yasal süresi içerisinde açıldığından işin esasına girilerek inceleme yapılmıştır.
20/03/2021 tarihinde, maliki davalı … Tic. Ltd. Şti. olan davadışı …’ın sevk ve idaresindeki davacı … A.Ş.’nce sigortalı olan … plakalı aracın seyri sırasında park halinde bulunan … ve … plakalı araçlara çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiştir.
… plakalı aracın 10/06/2020 – 10/06/2021 tarihleri arasında davacı sigorta şirketince Kara Araçları Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi(İhtiyari Mali Mesuliyet) ile sigortalı olduğu, poliçenin kaza tarihini kapsadığı, kaza sebebiyle zarar gören … plakalı aracın uğradığı hasar sebebiyle poliçe kapsamında 28/07/2021 tarihinde 9.441,00TL ödeme yapıldığı, yine aracın hasarının boyutuna göre uğradığı değer kaybı sebebiyle 44.829,85TL ödeme yapıldığı, sigortalı araç sürücüsünün olay yerini terk etmesi sebebiyle rücu hakkının doğduğu iddia edilerek yapılan ödemelerin sigortalıdan tahsilinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Davalı yan, araç sürücüsününü olay yerini terk etmesinin gerekçesi olarak kaza sırasında araçta bulunan yolcu …’nin yaralanması ve hastaneye götürülmesini beyan ederek rücu koşullarının oluşmadığını savunmaktadır.
Uyuşmazlık, rücu koşullarının oluşup oluşmadığı hususundadır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun İhtiyari mali sorumluluk sigortasına uygulanacak hükümler başlıklı 100. Maddesi “Bu Kanunun sorumluluğun kaldırılması veya tazminatın azaltılmasına ilişkin 95 inci maddesi, doğrudan doğruya talep ve dava hakkına ilişkin 97 nci maddesi ve zamanaşımına ilişkin 109 uncu maddesi ihtiyari mali sorumluluk sigortasında da uygulanır.” ve Tazminatın azaltılması veya kaldırılması sonucunu doğuran haller başlıklı 95. Maddesi “Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez. Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabilir.” şeklindedir.
Yine poliçe düzenleme tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları 14 Mayıs 2015 gün 29355 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak 01 Haziran 2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.4. maddesinde; “Zarar Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması Ve Sigortacının Sigortalıya Rücu Hakkı başlıklı maddede “Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez.
Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda kazaya sebebiyet veren sigortalıya rücu edebilir.
Sigortalıya başlıca şu nedenlerle rücu edilir:
a-) Tazminatı gerektiren olay, sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kasti bir hareketi veya ağır kusuru sonucunda meydana gelmiş ise,
b-) Tazminatı gerektiren olay, aracın ilgili mevzuat hükümlerine göre gereken ehliyetnameye sahip olmayan veya geçerliliğini yitirmiş sürücü sertifikasına sahip ya da ehliyetine geçici/sürekli el konulmuş kimseler tarafından sevk edilmesi veya trafik kurallarının ağır kusur ile ihlali sonucunda meydana gelmiş ise,
c-) Aracın, uyuşturucu madde veya ilgili mevzuatta belirlenen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce veya aynı mevzuatta alkollü içki alamayacağı belirtilen kişilerce alkollü içki alınmak suretiyle kullanılması sırasında meydana gelen zararlar,
ç-) Tazminatı gerektiren olay, yolcu taşımaya ruhsatlı olmayan araçlarda yolcu taşınması veya yetkili makamlarca tespit edilmiş olan istiap haddinden fazla yolcu veya yük taşınması veya patlayıcı, parlayıcı ve tehlikeli maddeleri taşıma ruhsatı bulunmayan araçlarda, bu maddelerin parlama, tutuşma ve infilakı yüzünden meydana gelmiş ise,
d-) Sigortalının rizikonun gerçekleşmesi halinde bu genel şartların B.1 maddesinde belirtilen yükümlülükleri yerine getirmemesinden dolayı zarar ve ziyan miktarında bir artış olursa,
e-) Tazminatı gerektiren olayın aracın çalınması veya gasp edilmesi sonucunda olması halinde, çalınma veya gasp edilme olayında sigortalının kendisinin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kusurlu olduğu tespit edilirse,
f-) Bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu vb. kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması halinde,
Sigortacı rücu sebeplerine dayanarak tazminat sürecini geciktiremez ve bu sebeplere dayalı bilgi ve belgeyi hak sahibinden talep edemez.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Genel Şartlar B.4-f. bendi kapsamında sigortacının, sigortalısına rücu edebilmesi için ilgili yükümlülüklerin yerine getirilmemesi yeterlidir.
Sigorta genel şartları B.4-f. bendin kapsamında sigortalı, sürücünün olay yerini terk etmiş olması durumda ancak;
-Bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitmesi,
-Bedeni hasara neden olsun veya olmasın can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu hallerde ilgili maddeden kaynaklanan sorumluluklardan kurtulur.
Davacının talebinin genel şartlar B.4-f. maddesi gereğince sürücünün olay yerini terkine dayalı olduğundan, olay yerini terkin zorunlu nedenlerden kaynaklanmamış olması halinde davacı, zarar görene yapmış olduğu ödemeyi, sorumlu olduğu “gerçek zarar” ile sınırlı olarak, sigortalısından talep edebilir. Bu bilgiler ışığında dosya değerlendirildiğinde; davalı yan olay yerinin araçta yolcu olarak bulunan …’nin hastaneye götürülmesi sebebiyle terk edildiğini savunmuşsa da, gerek dosyaya hastane kayıtlarının sunulmaması ve getirtilecek belgelerin açıklanması için süre verilmesine rağmen getirtilecek yeri açıklamaması, gerekse araç sürücüsünün kazadan beş gün sonra 25/03/2023 tarihinde kollukta verdiği “öndeki aracın sahibi aşağı indi ve oldukça sinirliydi, baktım olay büyüyecek ve kavga çıkacak kazanında şoku ile olayın büyümemesi için oradan ayrıldım … kaza yeri terk cezai işlem uygulanmasını kabul ediyorum” şeklindeki ifadesinden olay yerinin mazeretsiz olarak terk edildiği, yasada açıklanan terke ilişkin zorunlu halin bulunmadığı, araç sürücüsünün bu şekilde ifadesi karşısında tanık beyanına itibar edilemeyeceği anlaşılmakla rücu koşullarının oluştuğu kabul edilerek gerekçeli ve denetime elverişli bilirkişi raporu hükme esas alınarak davalının haksız itirazının her iki icra dosyası yönünden iptaline dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
ASIL DAVA YÖNÜNDEN
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE, Ankara …İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın 8.959,94TL asıl alacak, 150,23TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.110,17TL yönünden itirazın iptaline, takibin 9.110,17TL yönünden devamına fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Asıl alacak likit olduğundan asıl alacağın %20’si olan 1.791,98TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 622,31TL karar ve ilam harcından peşin alınan 115,86TL harcın mahsubu ile bakiye 506,45TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.560,00TL’nin kabul oranına göre hesaplanan 1.481,58TL’sinin davalıdan, 78,42TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 115,86TL peşin harç, 80,70TL başvuru harcı, 11,50TL vekalet harcı olmak üzere toplam 208,06TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 129,25TL tebligat ve posta gideri ile 2.500,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.629,25TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesap edilen 2.497,09TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davalı tarafından yatırılan 50,00TL delil avansının karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
6-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 9.110,17TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 13/2 gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 482,14TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN 2022/1315 E. SAYILI DAVA DOSYASI YÖNÜNDEN
1-DAVANIN KABULÜ İLE, Ankara … İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına,
2-Asıl alacak likit olduğundan asıl alacağın %20’si olan 8.965,85TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 3.128,02TL karar ve ilam harcından peşin alınan 553,05TL harcın mahsubu ile bakiye 2.574,97TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.295,59TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 553,05TL peşin harç, 80,70TL başvuru harcı, 11,50TL vekalet harcı olmak üzere toplam 645,25TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 25,50TL tebligat ve posta yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 9.200,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.20/06/2023

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı