Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/380 E. 2022/1074 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/380 Esas – 2022/1074
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2022/380 Esas
KARAR NO : 2022/1074

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 06/04/2022
KARAR TARİHİ: 10/11/2022
K. YAZIM TARİHİ: 05/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;Müvekkilinin 12.11.2021 tarihinde … plakalı aracıyla … Tüneli civarlarında seyir halinde trafiğin durağan olması dolayısıyla beklediği sırada, davalı …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın müvekkilinin aracına arkadan çarptığını, bu çarpışma neticesinde müvekkilinin aracının çarpmanın etkisiyle hemen öndeki araca çarpmak durumunda kaldığını, bu nedenle aracının hem önünde hem de arkasında ciddi hasar oluştuğunu, oluşan hasar akabinde müvekkilinin sigorta dosyası açtırarak aracının onarımını sağladığını, sigorta dosyasına binaen düzenlenen eksper raporu ile davalı …’in idaresindeki … plakalı aracın %100 kusurlu bulunduğunu, bahse konu trafik kazası neticesinde … model … marka ve olay tarihinde 20.900 kilometrede olan, TRAMER kaydı olmayan müvekkilinin aracının, hem ön hem de arka bölgeden hasar almış olduğundan araçta ciddi bir değer kaybı meydana geldiğini, araç değer kaybının tazmini talepleri dolayısıyla davalı sigorta şirketine 12.01.2022 tarihinde KEP vasıtasıyla başvuru yapıldığını, herhangi bir dönüşün yapılmaması dolayısıyla tüm davalılar aleyhinde arabuluculuk süreci başlatıldığını, olumsuz sonuçlandığını, açıklanan nedenlerle müvekkilinin aracında meydana gelen değer kaybının tazmini gerektiğinden eldeki davayı açmak ve hesaplanacak değer kaybının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmek lazım olduğunu, tüm bu nedenlerle, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla haklı davanın kabulü ile; müvekkilinin aracında meydana gelen değer kaybının tespiti ile meydana gelen zararın tazmini adına şimdilik 500-TL’nin (HMK m.107) kaza tarihinden itibaren avans faiziyle aksi halde yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı … AŞ vekili cevap dilekçesi ile özetle; ilgili kazaya karışan, … plakalı aracın müvekkili …A.Ş. tarafından 16.01.2021/2022 tarihlerini kapsayan … numaralı Karayolları Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalandığını, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun iş bu sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, davanın reddi gerektiğini, teminat limiti kalmadığını, 12.10.2021 günü saat 18:45 sıralarında … Mevkiinde … Tünelini Çıkışında … Plakalı arac önunde duran … Plakalı Araca Vurduğunu, Vurmanın etkisi İle … Plakalı Aracın da kendi önündeki … plakalı araca çarpması sonucu üç araçlı kaza meydana geldiğini, davacı tarafın öncelikle taraflarına değer kaybı talebinde bulunduğunu, eksist sistemi üzerinden ataması yapılan eksperden alınan rapor sonucunda, mağdura ait aracın 27.913,00 TL değer kaybettiği tespit edildiğini ve bu bedelin 11.02.2022 tarihinde davacı vekiline ödendiğini, yine davacıya ait aracın kasko sigortacısı olan … A.Ş. tarafından onarılmış olup, toplam onarım bedeli 38.064,56 TL tuttuğunu, ilgili kasko şirketinin taraflarına rücu ettiğini, ancak kaza tarihi itibari ile teminat limitinin 43.000,00 TL olması ve değer kaybı ödemesi de yapılmış olduğundan kalan bakiye limit olan 15.087,00 TL …’ya 24.02.2022 tarihinde ödendiğini, buna göre, kaza tarihi itibarı ile poliçe teminat limitinin 43.000,00 TL olması ve öncesinde 27.913,00 TL değer kaybı tazminatı ödenmiş olduğundan bakiye limit olan 15.087,00 TL’nin kasko rücusu olarak ödendiğinden teminat limitinin ödendiğini ve müvekkili şirketin sorumluluğunun son bulduğunu, tüm bu nedenlerle teminat limiti kalmadığından davanın reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesi ile özetle; kazada kendisinin kusuru bulunmadığını, kaza olduğu gün yağış sebebi ile yerlerin ıslak ve kaygan olduğunu, tarafına kusur atfedilmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, ayrıca davacıya davalı sigorta şirketi tarafından ödeme yapıldığını, davacının dava dilekçesinde belirttiği gibi bir zararı olmadığını, tüm zararların da karşılandığını, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilerek yargılama giderlerinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Trafik Kazası Tespit Tutanağı, sigorta poliçesi, hasar dosyası, araç trafik tescil kayıtları, tramer kayıtları, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
Bilirkişi 02/10/2022 tarihli raporu ile özetle; meydana gelen trafik kazasında;
… plakalı aracın sürücüsü …’in %100 (Yüzde Yüz) oranında “tamamen kusurlu” olduğunu, … plakalı aracın sürücüsü …’nın ve … plakalı aracın sürücüsü …’in her biri kendi nam ve hesabına olmak üzere ayrı ayrı “tamamen kusursuz” olduklarını, dava konusu kaza anında hasarlanan … plakalı araçta oluşan değer kaybı bedelinin kaza tarihi itibariyle olmak üzere 27.913,70 TL (YirmiyedibindokuzyüzonüçLira,yetmişkuruş) olacağını, belirlenmiş olan 27.913,00 TL reel değer kaybı bedelin davacı … A.Ş. tarafından … plakalı aracın malikine ödenmiş olduğunu bildirmiştir.
GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklı araç değer kaybı tazminat talebine ilişkindir.
Davalı Sürücü …, 12.11.2021 günü saat 18.45 sıralarında yönetimindeki … plakalı aracı ile (C aracı ) … İli, … İlçesinde … kontrol kesim numaralı … Otoyolunun en sol şeridini takiben … İstikametinden … istikametine doğru seyir halinde iken …Km mevkide … tünelinin … yönü çıkışı kesimde yol çalışması nedeniyle trafik zorunluluğu gereği ön ilerisinde duraklamış olan davacı sürücü … yönetimindeki … plakalı aracın (B aracı) arka kısmına çarpmıştır. Çarpmanın etkisi ile hareketlenen davacı sürücü … yönetimindeki … plakalı araçta (B aracı) ön kısmı ile yine trafik gerekliliği nedeniyle ön kısmında duraklamış olan dava dışı sürücü … yönetimindeki … plakalı aracın (A aracı) arka kısmına çarpmıştır. Olay sonucunda her üç araçta da maddi hasar meydana geldiği olay maddi vakıa olarak kabul edilmiştir. Kusur yönünden yapılan değerlendirmede uyuşmazlık konusu kazanın meydana gelmesine neden olan ilk arkadan çarpma eylemi aşamasında … plakalı aracın (C aracı) sürücüsü davalı …’in Karayolları Trafik Kanunun 52. ve 56.Maddeleri ile Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 107.Maddesinde belirlenen kurallar ve zorunluluklara muhalefet gösterdiği ve ihlallerde bulunduğu anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenler itibariyle … plakalı aracın davalı araç sürücüsü …’in yine Karayolları Trafik Kanunun 84.Maddesi gereği uyuşmazlık konusu trafik kazasının meydana gelmesinde ve tüm aşamalarında Asli ve tamamen kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd). Bu kapsamda davacı, aracın ZMMS poliçesini düzenleyen davalı sigorta şirketinden talepte bulunmuştur.
Kural olarak araçta meydana gelen “değer kaybı” (istikrar kazanan yerleşik Yargıtay uygulamalarına göre); aracın serbest piyasa koşullarına göre kaza tarihi itibariyle önceki kazalar araştırılarak niteliği ve etkisi göz önüne alınarak, tartışılarak hasarsız haldeki ikinci el rayiç değeri ile aracın yaşı, modeli, özellikleri, hasar miktarı ve hasarlı kısımların özelliği dikkate alınarak kazadan sonraki tamir edilmiş halinin rayiç değeri tespit edilip bu iki miktar arasındaki azalmadan ibarettir. Daha somut bir ifade ile aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş piyasa değeri ile onarılmış haldeki piyasa değeri arasındaki fark kriteri esas alınmalıdır. (Yargıtay 17. HD’nin 2016/16876 E – 2017/12161 K sayılı, 27/12/2017 tarihli ve 2015/5301 E – 2017/11098 K sayılı, 28/11/2017 tarihli kararları) Anayasa Mahkemesi iptal kararından sonra genel şartlar ile ekindeki formüllere göre yapılan tazminat hesabının yasal dayanağı kalmamıştır. Denetime elverişli bilirkişi raporu hükme esas alınarak davacı aracında oluşan değer kaybı bedelinin reel piyasa kaşullarına göre kaza tarihi itibariyle olmak üzere dava konusu kaza anında hasarlanan … plakalı araçta oluşan değer kaybı bedelinin kaza tarihi itibariyle olmak üzere 27.913,70 TL (YirmiyedibindokuzyüzonüçLira,yetmişkuruş) olacağını, belirlenmiş olan 27.913,00 TL reel değer kaybı bedelin davacı … A.Ş. tarafından … plakalı aracın malikine ödenmiş olduğu, davacının aracında oluşan hasarın boyutu ile tamiri gözetilerek araçta bakiye değer kaybı oluşmayacağı, değer kaybı zararının dava tarihinden önce sigorta şirketi tarafından ödendiği bu kapsamda bilirkişi tespiti yerinde görülmekle hükme esas alınmış ve davacının bakiye değer kaybı zararı bulunmadığından reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70TL karar ve ilam harcın peşin olarak alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Zorunlu arabuluculuk nedeniyle Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davalı … Şirketi kendisini vekil ile temsil ettiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/2 maddesi uyarınca 500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Şirketi vekiline ödenmesine,
6-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 10/11/2022

Katip Hakim
E-imzalıdır. E-imzalıdır.