Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/371 E. 2022/329 K. 06.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/371 Esas – 2022/329
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2022/371 Esas
KARAR NO : 2022/329
HAKİM :
KATİP :
DAVACILAR : 1-
2-
3-
4-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
VEKİLİ :
2-
VEKİLİ :
3-
VEKİLİ :
4-
VEKİLİ :
5-
VEKİLİ :
6-
VEKİLİ :
7-
İHBAR OLUNAN:
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 23/06/2017
KARAR TARİHİ: 06/04/2022
K.YAZIM TARİHİ: 25/04/2022
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; 25/01/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında müvekkillerinin babası …’ın vefat ettiğini, …’ın müteveffanın eski eşi olduğunu, bu evlilikten müşterek davacı olan üç çocuklarının bulunduğunu, kazanın … plakalı araç ile … plaka sayılı aracın çarpışması sonucu meydana geldiğini, müteveffanın … plakalı araçta yolcu olarak bulunduğunu, yolcu olan müteveffaya kusur izafe edilmesinin mümkün olmadığını, SGK kayıtlarına göre kazanın meydana geldiği tarihte müteveffanın davalı … Tic. Ltd. Şti.’nde iş kanuna tabi olarak çalıştığını ve … A.Ş.’ye ait malları …’ya götüren kamyonun şoförü olduğunu, müteveffanın ölümü ile müvekkillerinin destekten yoksun kaldıklarını beyan ederek, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla, 250,00 TL cenaze giderinin, her bir davacı için 250,00 TL olmak üzere toplam 750,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının, her bir davacı için 50.000,00 TL olmak üzere toplam 150.000,00 TL manevi tazminatın fiilin meydana geldiği tarihten itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 04/03/2019 tarihli dilekçe ile davasını ıslah etmiş ve davacı … yönünden maddi tazminat talebini 10.410,45 TL’ye, davacı … yönünden maddi tazminat talebini 39.009,21 TL’ye artırmıştır.
CEVAP :
Davalı … Tic. Ltd. Şti. vekili; müteveffanın kaza tarihinde müvekkili şirkette şoför olarak çalıştığını, kaza olayı ile ilgili SGK ‘ya iş kazası bildiriminin yapıldığını, ancak olayın iş kazası olmasının ve müvekkili şirketin işveren olmasının bu kaza nedeniyle sorumlu tutulması için yeterli olmadığını, kazanın 3. kişinin tam kusuru ile meydana gelmiş olup, kaza ile müvekkili şirket tarafından yürütülen iş arasındaki illiyet bağının kesildiğini, bu sebeple müvekkili şirketin kaza nedeniyle sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, kabul anlamına gelmemek üzere mahkemece yaptırılacak bilirkişi incelemesinde müvekkili şirkete kusur izafe edilmesi durumunda, olay iş kazası olduğundan SGK tarafından hak sahiplerine bağlanacak peşin sermaye değerli gelirin ve diğer ödemelerin tazminat miktarından indirilmesi gerektiğini, talep edilen tazminat miktarının fahiş olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili; müvekkili şirketin müteveffa ve davacılar ile arasında herhangi bir ilişki olmadığını, olayın meydana gelmesinde müvekkili şirketin kusurunun bulunmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili; davaya konu kazaya karışan … plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde … numaralı ZMMS poliçesi ile 02.11.2016/2017 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olup, araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, tarafların kusur durumunun tespiti gerektiğini, destekten yoksun kalma tazminatı hesabının 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMMS Genel Şartları ve eki uyarınca yapılması gerektiğini, somut olayda müteveffanın çocukları … ve …’ın yaş sınırını aştığından ve destekten çıktıklarından, bu davacılar yönünden davanın reddi gerektiğini, müteveffanın geçirdiği kaza, iş kazası niteliğini taşıdığından SGK’dan davacılara iş kazası nedeniyle bağlanan peşin sermaye değerinin sorulmasını talep ettiklerini, müvekkili şirketin cenaze ve defin gideri ile manevî tazminat yönünden herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, faize hükmedilmesi halinde faizin dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiz olduğunu, müvekkili şirketi KTK 97. maddesi kapsamında geçerli bir başvuru yapılmadığından ödeme de yapılmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …; kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığını, davalı …’nun kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili; müvekkili şirketin çalışanının olayın meydana gelmesinde kusurlu olmamasından mütevellit müvekkili şirketin de herhangi bir tazminat sorumluluğunun doğmadığını, bu sebeple destekten yoksun kalma tazminatı, maddi tazminat, manevi tazminat ve sair talepler adı altında herhangi bir talepte bulunulamayacağını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili; … plakalı aracın, müvekkili şirket nezdinde 29.01.2016/2017 vadeli tarihli … nolu ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, davacı tarafın sigortalının kusurun ve zararını ispat etmesi gerektiğini, davacıların müteveffanın destek olduğunu makul ve muteber delillerle ispatlamakla yükümlü olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacı lehine tazminata hükmedilmesi halinde faizin başvuru tarihinden itibaren yasal faiz olarak belirlenmesi gerektiğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dava dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, SGK kayıtları, tarafların ekonomik ve sosyal durum tespiti, müteveffanın kaza tarihinden geriye dönük son altı aylık ücret bordrosu, … Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyası, … Ağır Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası, 13/04/2018 tarihli kusur raporu, 03/08/2018 tarihli hesap bilirkişisi raporu,15/11/2018 tarihli hesap bilirkişisi ek raporu, 22/02/2019 tarihli hesap bilirkişisi ikinci ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma ile cenaze giderlerine ilişkin maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
25/01/2017 tarihinde, davalı sürücü … sevk ve idaresindeki davalı … Aş ye ait olan … plaka sayılı araç ile davalı …’nun sevk ve idaresindeki davalı … LTd şirketine ait … plakalı araç ile çarpışması sonucu dava konusu trafik kazası meydana gelmiştir. Davacıların desteği … … plakalı araçta yolcu olup, kaza sonucu hayatını kaybetmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde esasa dair verilen 04/07/2019 tarihli karar, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi … HD’nin 10/03/2022 tarih …E.-… K. sayılı ilamı ile; ” 6100 sayılı HMK.nın 114/1-c maddesi gereğince görev hususunun dava şartı olması nedeniyle HMK.nın 115/1 maddesi gereğince yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen gözetilmesi gerekir. Mahkemece davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine ve mahkemenin görevsizliğine, dosyanın görevli ve yetkili İş Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken yargılamaya devam edilerek esas hakkında karar verilmiş olması doğru görülmediğinden HMK’nın 355.maddesi gereğince görev hususunun kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle bu husus re’sen gözetilerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK.nın 353/1.a.3. maddesi gereğince görev konusunda karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, istinaf eden taraf vekillerinin sair istinaf nedenlerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerektiği” belirtilerek mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
4857 Sayılı İş Kanununun 1.maddesinin ikinci fıkrasında “Bu Kanun, 4.maddedeki istisnalar dışında kalan bütün iş yerlerine, bu iş yerlerinin işverenleri ile işveren vekillerine ve işçilerine faaliyet konularına bakılmaksızın uygulanır.” 5521 sayılı Yasanın 1. maddesinde; “İşçiyle işveren veya işveren vekili arasında iş aktinden veya İş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözüm yeri İş Mahkemeleridir.
Eldeki davada, davacıların murisi ile davalılardan … Ltd. Şti. arasında işçi-işveren ilişkisi bulunduğu ve davanın iş kazasından kaynaklandığı ve davada işverene karşı da husumet yöneltilmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Davacıların murisi ile davalılardan … Ltd. Şti. Arasında işçi-işveren ilişkisi bulunmakta olup, davalı şirketin davacıların meydana gelen zararından işverenin kusuru oranında müştereken ve müteselsilen sorumluluğu bulunmaktadır. Uyuşmazlık temelinin iş kazası olması sebebiyle 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunun 1. maddesi uyarınca davanın İş Mahkemelerinde görülüp neticelendirilmesi gerekir. Bu sebeple davaya bakmaya Ankara Batı İş Mahkemeleri görevlidir. Bu durumda, HMK’nın 114 ve 115 madde hükümleri nazara alınarak davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nun 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Yasal sürede başvurulması halinde dosyanın görevli Ankara Batı Nöbetçi İş Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.06/04/2022

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı