Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/310 E. 2023/341 K. 16.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/310 Esas – 2023/341
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2022/310 Esas
KARAR NO : 2023/341

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/03/2022
KARAR TARİHİ: 16/03/2023
K. YAZIM TARİHİ: 28/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 29.07.2021 tarihinde sürücü … yönetimindeki … plakalı araç ile dava dışı … yönetimindeki … plakalı araç arasında trafik kazası meydana geldiğini, kaza nedeniyle yol üzerinde duruşa geçmiş olan sürücü … yönetimindeki davacıya ait … plakalı araca aynı istikamette seyir halinde olan sürücü … yönetimindeki, davalı sigorta şirketine sigortalı olan … plakalı aracın da duramayarak arkadan çarptığını, meydana gelen kaza nedeniyle müvekkiline ait … plakalı aracın arka kısmında hasar ve buna bağlı olarak da değer kaybı oluştuğunu, arabuluculuk görüşmelerinin de anlaşamama ile sonuçlandığını beyan ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla araçta oluşan değer kaybı bedeli için şimdilik 1.000,00TL maddi tazminatın işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; usule ilişkin itirazlarından sonra, müvekkili şirket tarafından davacının maddi hasar ödemesinin hesaplamalara göre yapıldığını, dolayısıyla davacının başkaca hak ve alacağı kalmadığını, müvekkili şirketin yalnızca gerçek zarar ile sorumlu olduğunu, taraflarınca davacıya 5.500 TL maddi hasar, 4.509,12 TL de tedarik ödemesi yapıldığını ve teminat kapsamında dikkate alınmasını talep ettiklerini, müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranında ve teminat limiti ile sınırlı olduğunu, değer kaybına yönelik olarak parça ve işçilik olmaması sebebiyle ödeme yapılmadığını, araç mahrumiyet taleplerinin de teminat dışı olduğunu beyan ederek haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğine rağmen davalı … tarafından cevap dilekçesi sunulmamış, duruşmalara katılmamıştır.
DELİLLER :
Sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, … plakalı araca ait tramer kaydı, 13/05/2015 tarihli hasar ve kusur bilirkişisi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, trafik kazası nedeniyle oluşan değer kaybı tazminatı talebine ilişkindir.
29.07.2021 tarihinde, davalı şirkete trafik sigorta poliçesi bulunan diğer davalı … idaresindeki … plakalı araç ile davacıya ait … plakalı aracın çarpışması sonucu dava konusu maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın kara yolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
Davacı zarar gören, anılan yasa hükümleri gereği davalılardan talepte bulunmuştur.
Dosyaya kazandırılan 10/11/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; meydana gelen trafik kazasında, … plakalı aracın sürücüsü …’ın %100 (Yüzde Yüz) oranında “tamamen kusurlu” olduğu, … plakalı aracın sürücüsü …’ın ise “tamamen kusursuz” olduğu, … plakalı araçta dava konusu kaza nedeniyle oluşan hasar sonrasında kaza tarihi bariyle olmak üzere 10.000,00 TL (On Bin Lira) reel değer kaybı oluşacağı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davacı vekili 09/02/2023 tarihli ıslah dilekçesi ile; 1.000,00 TL olan maddi tazminat talebini, 9.000,00 TL arttırarak, 10.000,00 TL ye yükseltmiştir.
Tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile usul ve yasaya uygun olarak alınan mahkememiz ve kanun yolu denetimine elverişli, gerekçeli ve ayrıntılı olarak düzenlenen bilirkişi raporu birlikte değerlendirilerek; davalının %100 oranda kusuru ile gerçekleşen kaza nedeniyle, kusur oranına göre hesaplanan ve karşılanmayan değer kaybı zararından tüm davalıların müşterek ve müteselsilen sorumlu oldukları anlaşıldığından dava ve ıslah dilekçesi gözetilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. Kazaya karışan araçlar ticari araç olmadığından avans faizi talebinin ise reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜNE,
10.000,00 TL değer kaybı alacağının davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihi olan 23/03/2022 tarihinden itibaren, diğer davalı … yönünden olay tarihi olan 29/07/2021 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili (davalı sigorta şirketi yönünden poliçe limitleri dahilinde) ile davacıya verilmesine, faiz türüne ilişkin fazla talebin reddine,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 683,10 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL ile ıslah harcı olarak alınan 154,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 448,40 TL harcın davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak (davalı sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limitiyle sınırlı olmak kaydıyla) hazineye gelir kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.600,00 TL’nin davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacıdan dava açılırken tahsil edilen 80,70 TL başvurma harcı, 11,50 TL vekalet harcı, 80,70 TL peşin harç, 154,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 326,90 TL harcın davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak (davalı sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limitiyle sınırlı olmak kaydıyla) davacıya verilmesine,
3-Davacının yargılamada yapmış olduğu 900,00 TL bilirkişi ücreti, 383,25 TL posta ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 1.283,25 TL yargılama giderinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak (davalı sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limitiyle sınırlı olmak kaydıyla) davacıya verilmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 9.200,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi. 16/03/2023

Katip Hakim
e-imza e-imza