Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/205 E. 2023/908 K. 14.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/205 Esas – 2023/908
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2022/205 Esas
KARAR NO : 2023/908

HAKİM :
KATİP :

DAVACILAR : 1-
2-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
VEKİLİ :
2-
VEKİLİ :
3-
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/02/2022
KARAR TARİHİ: 14/09/2023
K.YAZIM TARİHİ: 10/10/2023

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; 13.03.2021 tarihinde davacının oğlu müteveffa …’ın olay yeri otobüs durağında otobüs beklerken davalı sürücü … idaresindeki aracın darbesine maruz kalıp metrelerce sürüklenerek hayatını kaybettiğini, kaza tutanağının da sürücü …’ın beyanı üzerine düzenlendiğini ve kaza tutanağında maktülün kontrolsüz yola çıktığının, … plakalı araç sürücüsünün ise süratli seyir ile kazaya karıştığının belirtildiğini, ceza aşamasında aldırılan bilirkişi raporunun da bu paralelde düzenlendiğini, davalı idaresindeki araç hızının çok yüksek olduğu gibi davalının dalgın ve muhtemelen telefonla konuşarak seyir haliyle aracının kontrolünü kaybedip kazaya neden olduğu beyan ederek, şimdilik kaydıyla davalıların her biri için 100,00TL’den toplam 400,00TL maddi tazminatın, davalılar … ve … için müştereken ve müteselsilen her birine 50.000,00TL olmak üzere toplam 100.000,00TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 23/05/2023 tarihli dilekçe ile davasını ıslah etmiş ve davacı … için talep edilen destekten yoksun kalma tazminatı talebini 56.908,78TL’ye, davacı … için talep edilen destekten yoksun kalma tazminatı talebini 107.353,74TL’ye artırmıştır.
CEVAP :
Davalı … vekili; dava konusu kazanın meydana geldiği yolun yerleşim yeri dışı, aydınlatması olmayan gidiş-gelişli şeklinde birer şeritli bir yol bölümü olduğunu ve davalının 50-55 km/h hızla seyri esansında yerleşim yeri dışında birşeye çarptığını ancak bunun insan olacağını dahi düşünemediğini, davacı tarafça yayanın yol kenarında otobüs beklediği belirtilmişse de, aracın yayaya çarptığı yerin yolun sağ kenarı olmayıp yolun tam ortası olduğunu, keza yolun kenarında banket de olmayıp, yayanın yol üzerinde yürümeyi tercih ettiğini, davacı tarafça davalının araç kullanırken telefon kullandığı belirtilmişse de bu soyut iddianın taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, yayanın kaza esnasında 3,72 Promil alkollü olarak aniden yola çıkarak kazaya neden olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili; dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın davalı sigorta şirketi tarafından İhtiyarı Mali Sorumluluk Sigorta poliçesi ile sigortalı olduğu ve sorumluluklarının da trafik sigorta poliçesi limiti üzerinde kalan bedel olduğu belirtilmiştir.
Davalı … vekili; davalının araç kiralama işi ile uğraştığını ve … Kiralama isimli dükkanında gerçek ve tüzel kişilere resmi şekilde uzun süreli araç kiralama hizmeti sunmakta olduğunu ve bu işlemleri de yazılı olarak yapmakta olduğunu, bu durumda işleten sıfatı da değişiyor olmakla davalı yönünden davanı reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili; dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın davalı sigorta şirketine sigortalı olduğunu ve sorumluluklarının da sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında poliçe limiti ile sınırlı olduğunu belirtilmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, SGK kayıtları, tarafların ekonomik ve sosyal durum tespiti, müteveffanın vefatından önceki gelir durumu, 19/01/2023 tarihli bilirkişi heyeti raporu, 06/04/2023 tarihli bilirkişi heyeti raporu ile tüm dosya kapsamı.
Bilirkişi heyeti raporunda, … plakalı otomobil sürücüsü …’ın meydana gelen kazanın oluşumunda, 2918 sayılı KTK’nun 52/b. maddesi kural ihlalini işlemiş olmakla %25 oranında kusurlu olduğu, Yaya …’ın meydana gelen kazanın oluşumunda, 2918 sayılı KTK’nun 68/b-c. maddeleri ve K.T.Y. 138/b-3 maddeleri kural ihlallerini işlemiş olmakla %75 oranında kusurlu olduğu, ZMMS poliçesinin kaza tarihini kapsadığı ve ölüm halinde şahıs başına azami teminat limitinin 430.000,00TL’sı olduğu, Davalı … A.Ş.’nin 19.04.2021 tarihinde temerrüdünün oluştuğu, Müteveffa …’ın hak sahiplerinin destekten yoksun kalma nedeniyle oluşan maddi zarar miktarlarının; …’ın: 28.454,39TL, …’ın: 53.676,87TL olmak üzere toplam 82.131,26TL olduğu, Kasko Sigorta Poliçesinin kaza tarihini kapsadığı, artan mali mesuliyet klozu kapsamında azami teminat limitinin kombine 100.000,00TL(manevi tazminat taleplerinin teminat kapsamı dışında olduğunun düzenlendiği)olduğu, ancak, davacıların ZMMS poliçe teminat miktarını aşan bakiye maddi zararlarının bulunmadığı anlaşılmakla, davalı … nezdinde düzenlenen Kasko Sigorta Poliçesinin artan mali mesuliyet klozu kapsamında tazmini gereken destekten yoksun kalma zararı bulunmadığı, davacı tarafın defin giderine, cenaze giderine, vekaletname giderine, noter giderine, veraset intikal vergisine ilişkin maddi tazminat talebi yönünden hukuki değerlendirme ve nihai takdirin Mahkemenin takdirine ait olduğu belirtilmiştir.
Fen heyetinden oluşan üçlü bilirkişi heyeti raporunda, Davacılar yakını, Müteveffa yaya …’ın, meydana gelen olayda %50 oranında kusurlu olduğu, davalı sürücü …’ın olayda %50 oranında kusurlu bulunduğu, görüş ve kanaatine varılmıştır.
GEREKÇE :
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi tazminat(destekten yoksun kalma tazminatı, defin gideri, cenaze gideri, vekaletname gideri, noter gideri, veraset intikal vergisi) ile manevi tazminat istemine ilişkindir.
12/03/2021 tarihinde, …’nın maliki olduğu, …’ın sürücüsü olduğu, … A.Ş.’nce trafik sigorta poliçesi kapsamında sigortalı olan, … tarafından kasko sigorta poliçesi kapsamında sigortalı olan … plakalı aracın yaya …’a çarpması sonucu ölümlü trafik kazası meydana gelmiştir. Bu kaza sonucunda davacılar miras bırakanı … vefat etmiştir.
Davalılardan … aracın uzun süreli kira akdiyle davalı …’a kiralandığını savunmuştur. Tüm dosya kapsamına göre; davalının … Kiralama unvanı altında araç kiralama faaliyeti ile iştigal etmekte olduğu, kaza tarihi olan 13.03.2021 tarihinden önce, kazaya karışmış … plaka sayılı aracın 06/01/2021 tarihli oto kiralama sözleşmesi ile diğer davalı …’a kiralandığı, kiralamanın uzun süreli kiralama olduğu, kabis kayıtlarında kiralamaya ilişkin bildirim bulunduğu, kira bedeline yönelik fatura tanzim edilmiş olduğu, aracın işleteninin … olduğu, davalı …’nın işleten sıfatı bulunmadığı anlaşılmakla davalı … yönünden açılan dava işbu dosyadan tefrik edilerek Mahkememizin 2022/1070 Esasına kaydedilmiş ve davalı … yönünden pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verildiği, kararın istinaf kanun yoluna başvurulmaksızın 13/04/2023 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davacı yanın maddi tazminat talebine ilişkin talep sonucu açık olmadığından 23/06/2023 tarihli ön inceleme duruşmasında talep sonucu açıklattırılmış, buna göre davacının her bir davacı yönünden 100,00TL defin gideri, cenaze gideri, vekaletname gideri, noter gideri ve veraset intikal vergisi ile 100,00TL destekten yoksun kalma tazminatı olmak üzere 400,00TL talep edildiği anlaşılmıştır.
Davacı yanın sunmuş olduğu 24/02/2023 tarihli dilekçesinin iddianın genişletilmesi ve değiştirilmesi yasağı kapsamında olduğu, davalı tarafça dilekçeye açıkça muvafakat edilmediği anlaşılmakla dilekçeye itibar edilmemiştir.
… plakalı aracın, kullanım durumunun hususi olduğu, 06/12/2020 – 06/12/2021 tarihleri arasında davalı … Şirketince trafik sigorta poliçesi kapsamında sigortalı olduğu, poliçenin kaza tarihini kapsadığı, poliçe teminat limitinin sakatlanma ve ölüm kişi başına 410.000,00TL(kaza tarihinde 430.000,00TL) olduğu, davacının davadan önce davalı sigorta şirketine zararın tazmini için başvurduğu, başvurunun 02/08/2021 tarihinde tebliğ edildiği, 8 iş gününün eklenmesiyle davalı sigorta şirketinin 13/08/2021 tarihinde temerrüte düştüğü, başvuruya istinaden herhangi bir ödemenin yapılmadığı tespit edilmiştir.
… plakalı aracın, 02/10/2020 – 02/10/2021 tarihleri arasında davalı … tarafından kasko sigorta poliçesi kapsamında sigortalı olduğu, poliçenin teminatları incelendiğinde 100.000,00TL limitli İhtiyari Mali Mesuliyet Teminatının bulunduğu, teminatın trafik sigortası haddi üzerinde kalan kısmı limit kadar kapsadığı, manevi tazminat taleplerinin teminat dışı olduğu, davacı yanın davadan önce sigorta kuruluşuna başvurduğu, poliçede manevi tazminat klozu bulunmadığından herhangi bir ödeme yapılmadığı tespit edilmiştir.
Somut olaya konu ölümlü trafik kazası sebebiyle yürütülen ceza soruşturmasında alınan 16/07/2021 tanzim tarihli raporda, yaya …’ın asli olarak birinci derecede kusurlu olduğu, sürücü …’ın tali olarak ikinci derecede kusurlu olduğunun belirlendiği, Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında alınan 27/06/2022 tanzim tarihli raporda ise yaya …’ın ve sürücü …’ın eşit oranda kusurlu olduğu belirlenmiştir. Ceza Mahkemesince kovuşturma aşamasında alınan rapor hükme esas alınarak sürücü hakkında hapis cezası verildiği, kararın istinaf edildiği, henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır.
Mahkememizce meydana gelen kazadaki tarafların kusur durumunun tespiti ile davacı yanın maddi tazminat talepleri yönünden hesaplama yapılması için dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyetince 18/01/2023 tanzim tarihli rapor düzenlenerek dosyaya sunulmuştur. Düzenlenen raporda yaya …’ın %75 oranında kusurlu olduğu, sürücü …’ın %25 oranında kusurlu olduğu rapor edilmiş olup ceza mahkemesince alınan raporla mahkememiz dosyasında alınan rapor arasında çelişki meydana geldiğinden çelişkinin giderilmesi için Karayolları Fen Heyetinde görevli 3 kişilik bilirkişi heyetinden 04/04/2023 tanzim tarihli rapor alınmış ve raporda yaya …’ın %50 oranında kusurlu olduğu, sürücü …’ın %50 oranında kusurlu olduğu rapor edilmiştir.
Ceza mahkemesince verilen kararın henüz kesinleşmediği görülmüşse de ceza mahkemesince tespit edilen maddi vakıalarla mahkememiz bağlı olacaktır. Buna göre, mahkemece tespit edildiği üzere sürücünün kaza sırasında cep telefonu ile görüşme yaptığı sabittir. Bu kural ihlalinin de kazada etkili olduğu anlaşılmıştır. Bu itibarla Mahkememizce de bu tespit, hükümde ve kusur belirlemesinde dikkate alınmış ve düzenlenen 04/04/2023 tanzim tarihli heyet raporuna itibar edilerek yaya …’ın %50 oranında kusurlu olduğu, sürücü …’ın %50 oranında kusurlu olduğu kabul edilmiştir.
Maddi tazminat hesabı yönünden alınan 18/01/2023 tanzim tarihli raporda belirlenen tazminat tutarlarında herhangi bir değişiklik yapılmasına gerek olmadığı, yalnızca kusur tenkisinin yapılması gerektiği, bunun ise mahkememizce basit dört işlem hesabıyla yapılabileceği, ek rapor alınmasına usul ekonomisi ilkesi gereğince lüzum olmadığı değerlendirilmiştir. Bu doğrultuda davacı … için hesaplanan 113.817,57TL’den %50 kusur tenkisi yapıldığında davacının talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının 56.908,78TL olduğu, davacı … için hesaplanan 214.707,49TL’den %50 oranında kusur tenkisi yapıldığında davacının talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının 107.353,74TL olduğu tespit edilmiştir. Davacı yanın ıslah dilekçesi de gözetilerek davacıların destekten yoksun kalma tazminatlarının kabulüne karar verilmiştir. Her ne kadar dava dilekçesinde faiz talep edilmemişse de ıslah dilekçesinde faiz talep edildiğinden sigortalı aracın kullanım durumunun hususi olduğu gözetilerek hüküm altına alınan tutara yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir.
Davacı yanın cenaze ve defin gideri yönünden talebi incelendiğinde; gerek … Belediye Başkanlığı’ndan gelen yazı cevabından gerekse dosyaya sunulu bulunan belgelerden davacı yanın cenaze ve defin gideri yaptığı iddiasını ispatlayamadığı, dava dilekçesinde sunulan Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne ait tahsilat makbuzunda 100,00TL defin ücreti tahsil edildiği ancak tahsilatın davadışı …’dan yapıldığı anlaşıldığından davacıların bu yöndeki maddi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacı yan ıslah dilekçesinde 362,00TL vekaletname giderini talep etmiş olup noterden düzenlettirilen vekaletnameye ilişkin giderin yargılama giderleri arasında dikkate alınması gerektiğinden(Bknz: Yargıtay 22. HD. 2016/4526 E. 2019/932 K.) 362,00TL vekaletname giderinin yargılama giderleri içinde değerlendirilmesi suretiyle davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
Davalılardan …, sürücü olması sebebiyle haksız fiil sorumluluğu ve işleten olması sebebiyle tehlike sorumluluğu kapsamında davacıların zararlarından sorumlu tutulmuş, davalı … Şirketi ise trafik sigortası poliçesi sebebiyle akdi sorumluluk gereği davacıların zararından sorumlu tutulmuştur. Davacıların hüküm altına alınan zararlarının toplam tutarı gözetildiğinde trafik sigortası poliçe teminat limitini aşmadığı anlaşılmakla davalı …nin zarardan sorumlu olmadığı değerlendirilmekle bu davalı aleyhine açılan davanın reddine karar verilmiştir.
6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Davacılardan …’ın müteveffanın annesi olduğu, …’ın ise müteveffanın babası olduğu, müteveffa …’ın vefatıyla davacıların oğullarını kaybettikleri, bu kayıpla davacıların müteveffanın gerek maddi gerekse manevi desteğinden yoksun kaldıkları, olay sebebiyle manevi olarak çöküntüye uğradıkları tüm dosya kapsamından anlaşılmıştır. Davacıların müteveffa ile yakınlık dereceleri, davalı sürücünün %50 oranındaki kusur oranı, müteveffanın kazanın meydana gelmesinde %50 oranında kusurlu olması, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davacıların yaşadıkları elem ve acı, kaybettikleri manevi destek göz önüne alınarak, ruhsal dengesi bozulan davacıların uğradıkları manevi zararın giderimi amacıyla, paranın satın alma gücü itibariyle belirli bir meblağın davalılardan alınarak davacılara verilmesi suretiyle, davacıların zedelenmiş olan yaşama sevincini tazelemek, bunu yaparken felaketi özlenir kılmamak, davalı sürücüyü ekonomik bir yıkıma sürüklemeksizin, daha özenli olmaya sevketmek hedeflenerek, günün ekonomik koşullarına TBK’nın 56. maddesi uyarınca uygun bir tazminata hükmedilmesi gerektiği kanaatiyle, davacı anne … için 40.000,00TL, davacı baba … için 40.000,00TL manevi tazminat takdiriyle hükmedilen tazminatın olay tarihi olan 12/03/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’tan tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı yanın maddi tazminat talepli davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
a-Davacı … için 56.908,78TL, Davacı … için 107.353,74TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılar … ve … şirketinden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, hüküm altına alınan tutarlara Davalı … yönünden olay tarihi olan 12/03/2021 tarihinden, davalı … şirketi yönünden temerrüt tarihi olan 13/08/2021 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, davalı … şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı tutulmasına,
b-Davacı yanın mezar ücreti talebinin reddine,
c-Davalı … aleyhine açılan davanın reddine,
2-Davacı yanın manevi tazminat talepli davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE, Davacı … için 40.000,00TL, Davacı … için 40.000,00TL manevi tazminatın olay tarihi olan 12/03/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’tan tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Maddi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 11.234,43TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1,36TL harç ile 2.806,20TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 8.426,87TL karar ve ilam harcının davalılar … ve … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.640,00TL’nin kabul oranına göre hesaplanan 1.514,73TL’sinin davalılar … ve … A.Ş.’den; 98,27TL’sinin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
b-Davacılar tarafından yatırılan 1,36TL peşin harç, 80,70TL başvuru harcı, 11,50TL vekalet harcı, 2.806,20TL ıslah harcı olmak üzere toplam 2.899,76TL harcın davalılar … ve … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
c-Davacıların kendilerini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle; kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden AAÜT gereğince davacı … için hesap edilen 9.200,00TL, davacı … için hesap edilen 9.200,00TL vekalet ücretinin davalılar … ve … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
d-Reddedilen maddi tazminat talebi bakımından, davalılar … ve … A.Ş.’nin kendilerini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 3/2 ve 13/2 uyarınca belirlenen 100,00TL vekalet ücretinin davacı …’dan, 100,00TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak bu davalılara verilmesine,
e-Davalı … A.Ş.’nin kendisini vekil ile temsil ettiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 3/2 ve 13/3 uyarınca 9.200,00TL vekalet ücretinin davacı …’dan, 9.200,00TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak bu davalıya ödenmesine,
4-Manevi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 5.464,80TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 341,56TL harcın mahsubu ile bakiye 5.123,24TL karar ve ilam harcının, davalı …’tan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacılar tarafından yatırılan 341,56TL peşin harcın davalı …’tan tahsili ile davacılara verilmesine,
b-Davacıların kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10. maddesi gereğince kabul oranına göre takdir ve hesap edilen; davacı … için 9.200,00TL, davacı … için 9.200,00TL vekalet ücretinin davalı …’tan tahsili ile davacılara ödenmesine,
c-Davalı …’ın kendisini vekil ile temsil ettiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 10/2 uyarınca 9.200,00TL vekalet ücretinin davacı …dan, 9.200,00TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak bu davalıya ödenmesine,
5-Davacılar tarafından sarf edilen 286,75TL tebligat ve posta gideri ile 5.600,00TL bilirkişi ücreti, 362,00TL dava açılması için yapılan vekalet gideri olmak üzere toplam 6.248,75TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesap edilen 5.771,46TL’nin davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 3.881,21TL ile sınırlı olmak üzere davalılar … ve … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine, artan kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.14/09/2023

Katip- Hakim-
e-imzalı e-imzalı