Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1377 E. 2023/326 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/1377 Esas – 2023/326
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/1377
KARAR NO : 2023/326

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : HASIMSIZ
ALACAKLILAR: 1-
VEKİLİ :
: 2-
VEKİLİ :
: 3-
VEKİLİ :
: 4-
VEKİLİ :
: 5-
VEKİLİ :
: 6-
VEKİLİ :
: 7-
VEKİLİ :
: 8-
VEKİLİ :
: 9-
VEKİLİ :
: 10-
VEKİLİ :
: 11-
VEKİLİ :
: 12-
VEKİLİ :
: 13-
e-imza e-imza e-imza e-imza

VEKİLİ :
: 14-
VEKİLİ :
: 15-
VEKİLİ :
: 16-
17-
VEKİLİ :

DAVA : Konkordato (Malvarlığının Terki Suretiyle Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 309/a İla 309/l))
DAVA TARİHİ : 26/12/2022
KARAR TARİHİ: 14/03/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/04/2023

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; Türkiye genelinde 53 şube ve 310 çalışanı ile Türk Gıda Sektöründe ülkemizde saygın bir kişiliği olan müvekkilinin maddi zarara uğradığını, işlerini düzeltmeye çalışırken ülkenin yaşadığı ekonomik kriz nedeni ile borçların ödenmesinde sıkıntıya düştüğünü, müvekkili Şirket’in piyasadan milyonlarca lira ticari alacağı bulunduğunu, mali yapısı ve işlerliğinin tamamen bozulduğu anlamına gelmemekle birlikte vadesi gelen ödemelerini yapabilmesi için gerekli nakit fonları üretme güçlüğü yarattığını, müvekkilinin likidite problemi nedeniyle zamanında ödeme yapamadığını, bu kapsamda haciz baskıları ile işlevini yerine getiremez hale geleceğine ilişkin belirtilerin görülmeye başlandığını, çeklerinin yazıldığını, bu süreçte diğer çeklerinin de yazılmasının olası olduğunu, kaydi bilançosunda borca batık olmadığını, aynı zamanda güncel piyasa rakamlarıyla oluşturulan rayiç değer bilançosunda da şirketin borca batık olmadığının görüldüğünü, şirketin mevcut satışlarında ciddi ilerlemeler sağladığını ve yüksek kar hedeflerinin olduğunu, ancak şu an piyasadaki olumsuz hareketler, hammadde fiyat artışları nedeniyle ekonomik zorluklar yaşadığını, müvekkili lehine daha evvel yine mahkemenizde görülen 2021/777 esas sayılı dosyasında adi konkordato talebinde bulunulmuş, 01/10/2022 tarihinde geçici mühlet, 30/12/2021 tarihinde kesin mühlet kararı verildiğini, dosya kapsamında, 03/12/2022 tarihinde İİK. 302 uyarınca alacaklılar toplantısı yapılmış olup, kanunda aranan nisabın sağlandığını, öte yandan, diğer konkordato koşullarının sağlanmasına karşın, konkordato komiserleri tarafından hazırlanan nihai raporda, konkordatonun başarıya ulaşma şansının kalmadığı yönünde görüş bildirilmesi üzerine, mahkeme tarafından konkordato başvurusunun reddine karar verildiğini, müvekkili … işletmesi kapsamında ticari faaliyeti ve içinde bulunduğu likidite sorunları sebebiyle, yukarıda bahsedilen konkordato komiserleri tarafından sunulan nihai raporda her ne kadar konkordatonun başarıya ulaşamayacağı ihtimali olduğu yönünde görüş bildirilmiş olsa da gelinen aşamada müvekkili işletmenin bazı borçları kapatılarak, toplam borç miktarının azaltıldığını, müvekkili hakkında, adi konkordato değil, malvarlığının terki suretiyle konkordato türünde başvuruda bulunularak, borçların faizler hariç ana para tutarlarının %40 iskonto sonrası %60 oranında ödeneceğini, sadece içinde bulundukları nakit sıkışıklığını aşmak amacıyla, konkordato kapsamındaki borçların mal varlığının terki suretiyle ödeme teklifinde bulunduklarını belirterek, yararlarına geçici mühlet kararı verilmesini, akabinde de kesin mühlet kararı ve konkordatonun tasdiki kararı verilmesini talep etmiştir.
e-imza e-imza e-imza e-imza

CEVAP :Dava hasımsız açılmıştır.
Dosyaya beyan dilekçesi sunan alacaklılar davanın (talebin) reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır.
GEREKÇE :Dava, 2004 sayılı İİK’un 7101 sayılı yasa ile değişik 285 vd. maddeleri uyarınca konkordato (geçici mühlet kararı verilmesi, akabinde kesin mühlet kararı verilmesi ve neticesinde konkordatonun tasdiki) talebi ile ilgilidir.
Davacı vekili mahkememize sunduğu 26/12/2022 tarihli dilekçe ile konkordato talebinde bulunmuştur. Dava dilekçesinin ekinde, İİK’un 286. maddesinde sayılan belgelerin eklendiği, konkordato talebiyle mahkemeye müracaat için şirket genel kurul kararı ile vekile (konkordato başvurusuna ilişkin) yetki veren vekaletnamenin bulunduğu görülmüştür.
Yapılan inceleme neticesinde; davacı yararına 29/12/2022 tarihinde İİK’un 287/1 maddesi gereği geçici mühlet kararı verilmiş, borçlunun malvarlığının muhafazası içinde tüm tedbirler alınmıştır.
Davacıya verilen üç aylık geçici mühlet süresi dolmadan kesin mühlete geçilmesinin talep edilmesi karşısında, mahkememizce kesin mühlet hakkında bir karar vermek için İİK’un 289/2 maddesi uyarınca duruşma açılmış, borçlu ve geçici konkordato komiser kurulu duruşmaya çağırılmış ve beyanları alınmıştır.
Konkordato Komiserler Kurulu tarafından sunulan raporda; konkordato talebinde bulunan firmanın 03/03/2023 tarihli ara karar gereğini yerine getirip getirmeyeceği belli olmadığından, ara karar gereğinin yerine getirilmesi halinde mahkemenizce verilen ve 29/03/2023 tarihinde dolacak olan üç aylık geçici mühlet süresinin İİK m.287/IV uyarınca iki ay süreyle uzatılmasına yönelik talebin değerlendirilmesini talep etmişlerdir.
Bilindiği gibi konkordato,ödeme sıkıntısı içerisindeki borçlulara borçlarını zamana yayılmış vadede ödeme fırsatı veren bir kurumdur. Burada yargılamanın sonunda konkordato yönünden tasdik kararı verilmesi için davacı borçlunun özellikle Medeni Kanunun 2. Maddesi anlamında dürüstlük kuralına uygun bir şekilde davranması beklenmektedir. Somut olayda, davacı borçlunun mahkememizin 2021/777 esas sayılı dosyası ile talep etmiş olduğu konkordato tasdik talebi mahkememizce reddedilmiş, bunun üzerine bu dosyada malvarlığının terki suretiyle yeniden konkordato talep edildiği görülmektedir. Fakat konkordato komiserlerince verilen raporlarda da görüleceği üzere davacı tarafın daha önceki projeden farklı olarak bir proje ortaya koyamadığı, varolan şubelerin faaliyetlerinin projenin akamete uğramasına neden olacak şekilde bilinçli olarak azaltıldığı, bazı şubelerde farklı firmaların pos cihazının kullanıldığı, işletmenin gereği olarak ödenmesi gereken şube kiralarının ödenmediği, bu haliyle konkordato projesinin başarıya uluşma şansının olmadığı yönünden mahkememizce vicdani kanaat uyanması gözetilerek davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-… Vergi Dairesinin … vergi nosunda kayıtlı olan … T.C. Kimlik numuralı davacı …’un (…)’in Konkordato talebinin REDDİNE,
2-Dosya kapsamında konulan tüm tedbirlerin kaldırılmasına,
3-Konkordato komiserlerinin görevinin sonlandırılmasına,
4-Ödenmeyen konkordato komiser ücreti var ise, dosyada bulunan gider avansından karşılanarak kendilerine ödenmesine,
5-Kararın bir suretinin Ankara Ticaret Sicil Memurluğuna gönderilmesine,
6-Geçici mühletin kaldırılarak konkordato talebinin reddine ilişkin kararın İİK’nun 288/son maddesi uyarınca ilan edilmesine,
7-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 179,90TL karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
e-imza e-imza e-imza e-imza

8-Karardan sonra yapılacak yargılama giderlerinin davacının gider avansından karşılanmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile alacaklı vekillerinin yüzüne karşı, istinaf kanun yolu açık olmak üzere (kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle istinaf kanun yoluna başvurulabileceği, istinaf incelemesinin Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı) oy birliğiyle karar verildi.14/03/2023

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza