Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1308 E. 2023/560 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/1308 Esas – 2023/560
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2022/1308 Esas
KARAR NO : 2023/560

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 07/12/2022
KARAR TARİHİ: 11/05/2023
K. YAZIM TARİHİ: 01/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ; 09.09.2022 tarihinde davalı tarafça sigortalı …’a ait yine oğlunun (…) sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile müvekkiline ait ve park halinde bulunan … plakalı aracına çarptığını ve bu surette maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, dava açılmadan önce sigorta şirketine başvuru yaptıklarını, sigorta şirketi tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, müvekkiline ait araçta KDV dahil 28.514,38 TL hasar meydana geldiğini, söz konusu hasar nedeniyle müvekkilinin aracında ciddi oranda bir değer kaybı meydana geldiğini, kaza tarihinde müvekkili tarafından ticari olarak kullanılan ve kaza tarihinde park halinde olan araca davalı şirketçe sigortalı …’a ait ve yine oğlunun sevk ve idaresindeki aracın tam ve asli kusurlu olarak müvekkiline ait araca çarpması nedeniyle müvekkilinin aracında 28.514,38 TL hasar meydana geldiğini, söz konusu hasar nedeniyle müvekkilinin aracında ciddi miktarda bir değer kaybı meydana geldiğini, zira, müvekkiline ait aracın kaza anından hemen önce 115.000 KM civarlarında bir kilometreye sahip; 2020 model ve daha önce hiç bir kazası olmayan ticari bir araç olarak bulunmaktayken tam kusur ile davalı yanca sigortalı tarafından müvekkiline ait araca çarpıldığını ve müvekkilinin aracında ciddi bir hasar meydana geldiğini, bu hasar nedeniyle de müvekkilinin aracının değerinde ciddi bir azalma yaşandığını, oluşan hasar nedeniyle daha önce hasarsız olarak bulunan müvekkilinin aracının rayiç piyasa bedelinde ciddi bir düşüş yaşandığını, araç değer kaybının da müvekkilinin maddi zararlarından olduğundan sigortalının sigorta şirketi olan (Karayolları Zorunlu Trafik) … A.Ş. Müvekkilinin maddi zararlarından sorumlu olacağını, müvekkiline ait … plaka numaralı … model … (daha önce kazası bulunmadığını ve kaza anında 115.000 km civarında kilometresi bulunduğunu) aracın kaza anındaki rayiç piyasa bedeli ile kaza nedeniyle piyasa bedeli arasında oluşan farkın belirlenerek alacağın belirli hale gelebilmesi için dosyanın alanında uzman bir bilirkişiye gönderilmesini, neticeten davalı yanca sigortalı …’ın oğlu …’ın kusuru nedeni ile müvekkilinin aracında meydana gelen maddi zararın hesaplanarak davalı yandan alınıp taraflarına verilmesine karar verilmesi gerektiğini, tüm bu nedenlerle müvekkilinin aracında meydana gelen zararın HMK m.107 uyarınca belirli hale gelene kadar 1.000 TL belirsiz alacak davası olarak kabulüne ve alacak belirli hale geldikten sonra kaza tarihi itibari ile yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak taraflarına verilmesine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili dava değeri artırım dilekçesi ile özetle; dava dilekçesinde 1.000 TL talep edilmiş olan değer kaybı bedelinin 9.000 TL arttırılması, dava değerinin 10.000 TL üzerinden yapılan değer kaybı alacağının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile, ayrıca vekalet ücreti ve yargılama gideri ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; dava zamanaşımına uğradığından zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davanın zamanaşımı nedeniyle reddini talep ettiklerini, davacı tarafın dava konusu tamamen ve açık şekilde belirli olduğunu iddia etmesine rağmen davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının hukuka aykırı olduğunu, bu nedenle davacının belirsiz alacak davası açmakta menfaati bulunmadığından, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 107. maddesi uyarınca davanın esasına girmeden doğrudan ve usulen reddini talep ettiklerini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru ve bakiye poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kazaya karışan … plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, müvekkil şirketin bu poliçedeki maddi zararlara ilişkin teminat limitinin ise kaza tarihi itibariyle araç başına 100.000,00-TL olduğunu, dosya üzerinde yapılan tüm ödemelerin poliçe teminat limitinden mahsup edilmesi gerektiğini, huzurdaki uyuşmazlık kapsamında davacıya ait araçta meydana gelen hasar karşı tarafın kasko sigortacısı tarafından giderilmiş olup müvvekkili şirketçe … A.Ş.’ye 28/11/2022 tarihinde 28.514,38-TL rücuen hasar tazminatı ödemesi yapıldığını, tüm bu nedenlerle zamanaşımına uğramış davanın reddine, usulden ret talebinin kabul edilmemesi halinde davanın esastan reddine, ret taleplerinin kabul edilmemesi halinde; kabul anlamına gelmemek kaydı ile, değer kaybı yönünden bilirkişi incelemesi yapılmasına ve tarafların kusur durumu ile bakiye teminat limiti gözetilerek hüküm kurulmasına, kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili şirket aleyhine tazminata hükmedilmesi halinde dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Sigorta Poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, araç trafik tescil kayıtları, tramer kayıtları, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
Bilirkişi 06/04/2023 tarihli raporu ile özetle; Davalı sigorta şirketine sigortalı … plakalı araç sürücüsü …’ın meydana gelen kazanın oluşumunda, 2918 sayılı KTK.nun 47/d., 52/b. ve 84/l. maddeleri kural ihlallerini işlemiş olmakla %100 oranında kusurlu olduğu, davacıya ait … plakalı araç sürücüsü …’in meydana gelen kazanın oluşumunda kusursuz olduğu, davacıya ait … plakalı araçta meydana gelen değer kaybının reel piyasa koşullarına göre 10.000,00 TL, sigorta genel şartları hesaplama yöntemine göre ise 7.259,00 TL olacağı, davalı sigorta şirketinin 2918 sayılı KTK.nun 91. Maddesi gereği sigortalısı araç sürücüsünün %100 kusurundan dolayı davacıya ait araç değer kaybından sorumlu olacağı, hangi değerin esas alınması gerektiği hususunun ise sayın mahkemenin değerlendirme ve takdirinde olacağı bildirilmiştir.
GEREKÇE :
Dava, trafik kazası nedeniyle araç değer kaybı tazminat talebine ilişkindir.
Dava konusu kaza, yerleşim yeri içi olay yeri … Caddesi üzerinde 2 araçlı ve park halindeki araca sol ön yandan çarpma şeklinde meydana gelmiştir. Kazanın oluşumu ise sürücü beyanlarında da açıkça belirtilmiş olmakla, buna göre davacıya ait … plakalı araç nizami olarak yolun kenarında park halindeyken, davalı sigorta şirketine sigortalı sürücü …’ın … plakalı araçla seyri esnasında beyanında da belirttiği üzere muhtemelen önüne kedi çıkmış olmasından kaynaklı kediye çarpmamak için ani manevrası ile aracının kontrolünü kaybederek seyrine göre yolun sağında nizami olarak park halinde bulunan davacı şirkete ait … plakalı aracın sağ ön yan tarafından çarpması şeklinde kazanın meydana geldiği anlaşılmıştır. Davalı sigorta şirketine sigortalı … plakalı araç sürücüsü …’ın meydana gelen kazanın oluşumunda, 2918 sayılı KTK.nun 47/d., 52/b. ve 84/I.maddeleri kural ihlallerini işlemiş olmakla 6100 oranında kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir. (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd). Bu kapsamda davacı, aracın ZMMS poliçesini düzenleyen davalı sigorta şirketinden talepte bulunmuştur.
Yargıtay 17.HD’nin 2017/1230 E- 2018/2590 K sayılı 15/03/2018 tarihli kararında vurgulandığı gibi değer kaybının hesabında aracın modeli, markası, özellikleri, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, tarafların iddia ve savunmaları ve tüm dosya kapsamı değerlendirilerek kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeriyle kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybı zararının hesaplanması ilke olarak kabul edilmesine,bu ilkeye uygun hesaplama ile davacıya ait araçta meydana gelen değer kaybının reel piyasa koşullarına göre 10.000,00 TL olacağı, Davalı sigorta şirketine sigortalı … plakalı araç sürücüsü …’ın meydana gelen kazanın oluşumunda, 2918 sayılı KTK.nun 47/d., 52/b. ve 84/l. maddeleri kural ihlallerini işlemiş olmakla %100 oranında kusurlu olduğu, 10.000,00 TL değer kaybının davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihi 28/11/2022’den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, 10.000,00 TL değer kaybının 28/11/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, (davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limitleri dahilinde tutulmasına)
2-Alınması gereken 683,10 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70TL harcın ve tamamlama harcı olarak yatırılan 153,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 448,70 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 2.353,22 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 80,70TL peşin harç, 80,70TL başvuru harcı, 11,50TL vekalet harcı ve 153,70 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 326,60 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 109,50TL tebligat ve posta gideri ile 2.000,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.109,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi.11/05/2023

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı