Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1228 E. 2023/685 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/1228 Esas – 2023/685
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2022/1228 Esas
KARAR NO : 2023/685

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/11/2022
KARAR TARİHİ: 08/06/2023
K. YAZIM TARİHİ: 05/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında NGS hizmeti verilmesi yönünde Haziran 2021 de anlaşma sağlandığını, müvekkilinin davalı tarafından gönderilen EMB’leri analiz ederek NGS sonuç raporlarını hazırlayacağı ve yapılan hizmetin bedeli olarak 130 $+KDV fatura tarihindeki kur üzerinden hesaplanarak TL üzerinden fatura kesileceğini, müvekkilinin hazırladığı NGS sonuç raporlarını davalı şirket yetkilileri ile hem e-posta ile hem de … üzerinden paylaşmaya başladığını, davalının da hakediş raporları ile onay e-postaları gönderdiğini, siz konusu faturaların açıklamalarında 130 $+KDV birim fiyat olarak belirtilen ve fatura günündeki TCMB USD kuru üzerinden TL karşılığı faturaların kesildiğini, ödeme peşin ve vadesinin 5 gün olarak belirlendiğini, müvekkilinin hak ettiği tutarları davalının zamanında ödemediğini, bunun üzerine 26/01/2022 tarihli e-postada o döneme kadar kesilen 6 adet fatura, yapılan ödemeler ve bakiye borcu gösterir tablonun iletildiğini, ancak müvekkilinin hizmeti devam ederken ödemelerin düzenli olmaması nedeniyle 29/04/2022 tarihli e-posta ile bakiye borç ve kur farkını gösteren tablonun davalı ile paylaşıldığını, aynı şekilde 23/05/2022 tarihli e-postada da bakiye borcun kur farkı ile birlikte ödenmesinin talep edildiğini, söz konusu faturaların tablosu ve dokuzuncu fatura sonrası bakiye alacağı gösterir dökümün dava dilekçesi ve ekinde sunulduğunu, 23/04/2022 tarihli fatura sonrasında da davalının ödeme yapmaması üzerine, müvekkilinin icra takibine konu olan 23/06/2022 tarihli … numaralı 87.089,38 TL tutarlı kur farkı faturasını düzenlediğini, ardından müvekkilinin önce Ankara … Noterliğinin 28/06/2022 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesini daha sonra da İzmir … Noterliğinin 08/08/2022 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesini göndererek davalıdan bakiye borcun kur farkı ile birlikte ödenmesinin talep edildiğini, davalının il ihtarname sonrasında toplam 59.104,08 TL ödediğini, ikinci ihtarname sonrası ise toplam 36.914,72 TL ödediğini, ancak müvekkilinin kur farkından doğan zararı ve talebinin karşılanmadığını, bunun üzerine Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını ancak davalı yanca yapılan itiraz üzerine takibin durdurulduğunu, arabuluculuk görüşmelerinin de görüşememe ile sonuçlandığını beyan ederek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, itirazın haksız ve kötü niyetli olması nedeni ile davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafça keşide edilen haksız faturaya süresi içerisinde itiraz edildiğini, taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığını, yerleşik Yargıtay içtihatlarında da açıkça belirtildiği üzere, kur farkı talep edilebilmesi için taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunması gerektiğini, sözleşmede kur farkı talep edilebileceğine dair hükmün bulunması ve faturanın USD üzerinden düzenlenmesi gerektiğini, taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığı gibi kur farkı talep edebileceğine dair bir anlaşmanın da yapılmadığını, davacının buna ilişkin herhangi bir delil sunmadığını, taraflar arasında TL üzerinden ödeme yapılacağı kararlaştırıldığını, ödemelerin TL ile yapıldığını, cari hesaplarda TL üzerinden oluşturulduğunu ve faturaların TL olarak düzenlendiğini, dolayısıyla davacının kur farkı talebinde bulunamayacağını, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, davacının ihtarname ile bildirdiği talep ve iddiaların müvekkilince kabul edilmediğini, ihtarname ekinde gönderilen kur farkı faturasının davacıya iade edildiğini, 28/06/2022 tarihli ihtarname ile müvekkilinden 183.185,44 TL alacaklı olunduğu iddia edilse de müvekkilinin 29/06/2022 tarihi itibariyle davacıya toplam 96.096,00 TL borcunun bulunduğunu, taraflar arasındaki şifahi anlaşma gereği bu borcun 58.000,00 TL lik kısmının vadesinin geldiği, vadesi gelen tutarın 5 gün içerisinde ödeneğinin davacıya ihtarname ile bildirildiği ve 29/06/2022 tarihinde 10.000,68 TL’si, 01/07/2022 tarihinde 10.000,68 TL’si, 04/07/2022 tarihinde 10.000,68 TL’si, 05/07/2022 tarihinde 10.500,68 TL’si, 06/07/2022 tarihinde 10.000,68 TL’si ve 08/07/2022 tarihinde 8.600,68 TL’si olmak üzere 59.104,08 TL ödendiğini, bunun üzerine davacı tarafça keşide edilen 08/08/2022 tarihli ihtarname ekinde gerçeğe aykırı kayıtlar içeren cari hesap özeti ve kur farkı faturası gönderildiğini, ancak müvekkilince kabul edilmeyip iade edildiğini, müvekkilinin 12/08/2022 tarihi itibariyle davacıya toplam 16.923,98 TL borcu bulunduğunu ve ödendiğini, 18/08/2022 tarihinde de davacıya 10.000,68 TL lik bir ödeme daha yapıldığını ve böylelikle müvekkilinin davacıya borcu kalmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Tarafların ticaret sicil kayıtları, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, tarafların ticari defter ve kayıtları, BA-BS formları, 12/05/2023 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, kur farkı alacağından dolayı kesilen fatura bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasının bir sureti dosya arasına alınmış, incelenmesinde; Davacı (alacaklı) şirket vekili tarafından davalı (borçlu) şirket aleyhine 05/09/2022 tarihli ödeme emri ile 87.089,38 TL fatura alacağı ile 2.428,36 TL takip öncesi işlemiş faiz toplamından oluşan 89.517,74 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 12/09/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin 12/09/2022 tarihli dilekçeyle itirazı üzerine icra takibinin durdurulduğu, eldeki davanın 21/11/2022 tarihinde yasal bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı şirket, icra takibine de konu ettiği kur farkı faturasından kaynaklanan toplam 89.517,74TL bakiye alacağının davalı tarafından ödenmediğini iddia etmekte, davalı şirket ise takip dosyasına sunduğu dilekçeyle davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını savunmaktadır.
Tarafların bağlı bulundukları vergi dairelerinden 2020-2021 yılına ait BA-BS formları HMK m.221 uyarınca resen celp edilmiştir.
Taraf iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi amacıyla alınan 12/05/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“…Davacının Ankara Batı İcra Dairesi’nin … E. Sayılı dosyası kapsamında 05.09.2022 tarihli ilamsız takiplerde ödeme emrij| ile davalıdan 87.089,38 TL fatura alacağı ile 2.428,36 TL takip öncesi işlemiş fağz toplamından oluşan 89.517,74 TL alacağını, alacağın tahsili tarihine kadar 9917,25 temerrüt faizi ile birlikte tahsilini talep ettiği ve davalıya göndermiş olduğu ihtarnarheleri de dosya kapsamına sunduğu,
Taraflara ait dosya kapsamındaki BA-BS formlarına göre;
Davacının, davalı adına düzenlediği 2021 yılında KDV hariç toplamı 256.077,56 TL olan 6 adet faturayı BS formu ile beyan ettiği, 2022 yılında ise beyanın bulunmadığı ancak Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından düzenlenen ve 25.01.2022 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan “elektronik olarak düzenlenen belgeler 2021 Temmuz ayından itibaren BA-BS form bildirimlerine dahil edilmeyecektir” hükmünü içeren 523 nolu VUK tebliği kapsamında 2022 yılına ilişkin faturaların BS formu ile beyan edilmediğinin değerlendirildiği,
Davalının 2021 yılında KDV hariç toplamı 256.077,56 TL olan 6 adet ve 2022 yılında da KDV hariç toplamı 164,411,87 TL olan 5 adet davacı faturası olmak üzere toplam 11 adet davacı faturasını BA formu ile beyan ettiği,
Davacının 2021 ve 2022 yılı kayıtlarına göre: Davalı adına düzenlenen 11 adet faturanın davalının borcuna kaydedildiği, davalı ödemelerinin de davalının alacağına kaydedildiği, TL bazında en son hesap hareket tarihi olan 18.08.2022 tarihi itibariyle davacının davalıdan 87.166,64 TL alacaklı alduğu, söz konusu bakiye alacağın da yaklaşık olarak 23.06.2022 tarihli … nolu 87.089,74 TL tutarlı kur farkı faturasından kaynaklı olduğu,
Gerek davalı, gerekse davalı vekili tarafından ticari defter ihcelemesi için beyan edilen iletişim kişisi ile yapılan görüşmeler ve davalı adresinde bilirkişi incelemesi yapılmak istenmesine rağmen davalı ticari defter ve belgelerinin sunulmadığı, ticari defterlerin bulunduğu belirtilen Mali Müşâvirle yapılan görüşmelerden de sonuç alınamadığı, bu nedenle davalının ticari defter ve belgeleri sunulmadığından incelenemediği, ancak davacı kayıtlarında yer alan 11 adet fatura dikkate alındığında, davalının dosya kapsamındaki BA-BS formları incelendiğinde kur farkı faturasının da dahil olduğu 11 adet davacı faturasının davalı tarafından BA formaları ile beyan edilmiş olduğunun değerlendirildiği,
Sayın Mahkemece davacı talebinin kabul edilmesi yönünde kakar verilmesi durumu dikkate alınarak yapılan hesaplamalar neticesinde;
Kur farkı faturasına konu 9 adet davacı faturası ve davalı ödemeleri, fatura ve ödeme tarihleri dikkate alınarak TCMB döviz satış kuru ile hesaplandığında 9 adet faturanın toplamının 36.644,40 USD olarak hesaplandığı, davalı ödemelerinin ise 31.659,86 USD olarak hesaplandığı, 18.08.2022 tarihi itibariyle USD bazında davacının davalıdan 4.984,54 USD bakiye alacağının bulunduğu, bu tutarın icra takip tarihi olan 05.09.2022 itibariyle karşılığının 90.886,61 TL olarak hesaplandığı, dava tarihi olan 21.11.2022 tarihi itihariyle TL karşılığının ise 92.852,1 TL olarak hesaplandığı, icra takibiyle talep edilen tutarın ise anapara olaraki 87.089,74 TL olduğu…” yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık taraflar arasında ihtilaf bulunmayan ve davalı tarafça ödemesi yapılan 9 adet faturadan kaynaklı düzenlenen 1 adet kur farkı faturasından kaynaklanmaktadır. Davalı taraf taraflar arasında kur farkına ilişkin bir anlaşma yapılmadığından alacağı reddetmekte, davacıya bir borcunun bulunmadığını savunmaktadır.
Tüm dosya kapsamından, davanın faturadan kaynaklı alacağın tahsili amacıyla başlatılan itirazın iptaline ilişkin olduğu, taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığı, davacı tarafça sunulan ticari defter ve kayıtlar üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde davacının takibe konu borç tutarını oluşturan faturaların fiyat farkından oluştuğu belirlenmiş ise de dosya kapsamında davacı alacağını oluşturan faturanın davalı tarafa tebliğ edildiğine dair herhangi bir delil sunulmadığı, kur farkından doğmayan diğer faturalardan kaynaklı alacağın ihtarname sonrası davalı tarafça ödendiği, davalı tarafın kur farkından kaynaklı ilişkiyi inkar etmiş konumunda olduğu, davacının kendisine ait ticari defter ve kayıtlarda alacağının kayıtlı olması, alacağın varlığını tek başına ispata yeterli delil olarak kabul edilemeyeceği, taraflar arasında fiyat farkı uygulamasına ilişkin bir teamül olmadığı, daha önce fiyat farkı faturası düzenlenmediği, iade ve fiyat farkı faturalarının teslim alan kısımlarının boş olduğu, faturaların tebliğine ilişkin belge sunulmadığı, sunulan faturanın açıklama kısmında “…firmanıza kesilen 9 adet usd birim fiyatlı faturaya istinaden kur farkı faturası” açıklaması yazılmış olmasına rağmen fiyat farkı oluşturduğu iddia edilen iş ve işlemlere dair açıklama yapılmadığı, davacı şirketin faturalandırmayı hangi kriterlere göre yapmış olduğu anlaşılamadığından takip konusu tutara yapılan itirazın yerinde olup olmadığı tarafımızca belirlenememiştir. Faturanın hangi kriterlere göre düzenlendiğinin belirsiz olduğu, tüm açıklanan nedenlerle davacının davasını ispatlayamadığı kanaatine varılarak davanın reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
Davalının kötüniyet tazminatı talebi değerlendirildiğinde, kötüniyet tazminatı takibe girişmekte kötüniyetli bulunduğu borçlu tarafından açıkça kanıtlanmış olan, ya da öyle olduğu ayrıca kanıtlanmasına gerek bulunmaksızın dosya kapsamından açıkça anlaşılabilen alacaklıya yönelik bir yaptırım niteliğindedir. Alacaklının anılan tazminata mahkum edilebilmesi açıkça takibin kötüniyetle yapılmış olması koşuluna bağlanmıştır. Alacaklının icra takibini kötüniyetli olarak yaptığı hususu, borçlu tarafından kanıtlanmalıdır. Öğreti ve Yargıtay uygulamasına göre alacağının bulunmadığını bildiği veya bilmesi gereken bir durumda olduğu halde icra takibine girişen alacaklı kötüniyetli kabul edilir. Bu nedenle davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilme şartları oluşmamıştır.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 1.528,74 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.348,84 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 3.120,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 14.322,84 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/06/2023

Katip Hakim
e-imza e-imza