Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/12 E. 2023/339 K. 16.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/12 Esas – 2023/339
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2022/12 Esas
KARAR NO : 2023/339

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 2-
3-
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/01/2022
KARAR TARİHİ: 16/03/2023
K. YAZIM TARİHİ: 24/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 04.10.2021 günü saat 11.45 sıralarında davacı … yönetimindeki … plakalı otomobil ile … istikametinden … istikametine doğru seyir halinde iken …’nin su borularını döşemek için yolu bozmasından kaynaklı olarak yolun üst kısmına girmesi sebebiyle karşı yönden gelen araca çarpmamak için yolu ortalayarak hızlı gelen davalı …’ın kullandığı … plakalı kamyonun sağ ön kısmına çarpmış olduğunu, bu kaza nedeniyle müvekkili … yönetimindeki aracın perte çıktığını, meydana gelen kazada davalı sürücü …’ın alkollü olarak araç kullanması nedeniyle kazaya sebebiyet verdiğini ve tam kusurlu olduğunu, ayrıca davalı …’ın kullandığı kamyonun haddinden fazla yüklü olduğunu, dava konusu kaza nedeniyle müvekkiline ait … plakalı aracın ağır derece de hasarlandığını ve pert olduğunu beyan ederek fazlaya ilişkin ve diğer sorumluluklara karşı her türlü hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin meydana gelen kaza nedeniyle uğramış olduğu pert bedeli yönünden şimdilik 1.000,00 TL tazminatın, kaza tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; Arabuluculuk son tutanağı sunulmadığından ve davalı sigorta şirketine başvuru değer kaybı tazminatı talebi yönünden yapılmasına rağmen davanın pert bedeli yönünden açılması nedeniyle davanın öncelikle usulden reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davacı yanca, müvekkili sürücü …’ın alkollü olduğu iddia edilmiş ise de, bu hususu ispat edecek herhangi bir delil sunamadığını, çünkü bu iddianın gerçeği yansıtmadığını, kaza sonrasında ağır yaralanan müvekkilinin de … Hastanesi’ne kaldırıldığını ve hastane evraklarından alkollü olmadığının açıkça tespit edildiğini, müvekkilinin sevk ve idaresindeki kamyonetin haddinden fazla yük taşıdığı iddiasının da asılsız olduğunu, şayet böyle bir durum olsaydı kazadan sonra olay yerine intikal eden kolluk güçlerinin bunu tutanak altına alacağını, Davacı sürücü …’ın, Karayolları Trafik Kanunu’nun m.84. ve m.52/1a kurallarını ihlal ettiğinden, kazada asli kusurlu olduğunu, davacı yanın kendi ihlal ettiği trafik kurallarını, davalı müvekkili ihlal etmiş gibi sunmasının maddi gerçeğin ortaya çıkmasını engellemeye yönelik olduğunu, Davacı tarafın kusursuzluk iddiasının doğru olmadığını, bu nedenlerle müvekkillerinin dava konusu kazanın oluşumunda herhangi bir kusurlarının bulunmadığını, davacı sürücü …’ın tam ve asli kusurlu olarak kazaya sebebiyet verdiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının 04.10.2021 tarihinde meydana geldiği iddia edilen kaza sonucu … plakalı aracın hasara uğradığını, müvekkili sigorta şirketinde sigortalı olan … plakalı aracın 29.06.2021 – 29.06.2022 vadeli, … numaralı KTK Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesine istinaden şimdilik 1.000,00-TL hasar bedelinin kaza tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte tahsilini talep ettiğini, bu taleplerin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, öncelikle davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, dosyanın yetkili … Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülmesi gerektiği, ayrıca davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, müvekkili şirkete gerekli belgelerle usulüne uygun bir başvuru yapılmadığını, tüm bu nedenlerle öncelikle davanın HMK 115 maddesi gereği dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesini, aksi halde, Her halükarda hasar bedelinin Genel Şartlara göre hesaplanması gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla sorumlulukların sigortalının kusuru oranında, genel şartlara göre belirlenen hasar miktarından iskonto uygulanmak suretiyle sınırlı olduğunu, dava konusu kaza bakımından müvekkili sigorta şirketi eksperi tarafından, başvurana ait araçta değişmesi gerekli olan parçaların orijinalleri ile değiştirilmesinin takdir edilmesi üzerine tedarikçi firma aracılığıyla piyasa koşullarına göre oldukça uygun bir iskonto oranı üzerinden parça tedariklerinin sağlandığını ve bedellerinin müvekkili şirket tarafından karşılandığını, araçta meydana gelen hasar sonucunda değişmesi gerekli olan parçaların orijinal parça ile değişiminin sağlanması nedeniyle bakiye hasar miktarına hükmedilmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, Müvekkil şirketin KDV’den sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, sigortalı araç sürücüsü kusursuz olduğundan işbu davanın reddi gerektiğini, müvekkili şirketin temerrütünden bahsedilemeyeceğinden davacının faiz taleplerinin ve türünün de yersiz olduğunu, uygulanabilecek faizin avans faizi değil, yasal faiz olduğunu beyan ederek davanın öncelikle usulden aksi halde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı CBS’nin sayılı soruşturma dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, … plakalı araca ait tramer kaydı, tedavi belgeleri, Ankara Batı … ASHM’nin … esas sayılı dava dosyası ve bu dosya kapsamında alınan 22/06/2022 tarihli kusur raporu, mahkememizce alınan 05/07/2022 tarihli hasar ve kusur bilirkişisi raporu, Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesinden alınan 14/02/2023 tarihli rapor ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, trafik kazası nedeniyle oluşan pert bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
04.10.2021 günü, davalı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonet ile davacının sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın çarpışması neticesinde dava konusu trafik kazası meydana gelmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
Davacı tarafından bu açıklamalar kapsamında davalılardan talepte bulunulmuştur.
Aynı kazaya ilişkin olarak, iş bu dosya davalılarından … tarafından, davacı sıfatıyla iş bu dosya davacısı … aleyhine tazminat talebiyle açılan ve Ankara Batı … ASHM’nin … esasına kayden görülen dava dosyasının bir sureti dosya arasına alınmış, anılan dosya kapsamında alınan 22/06/2022 tarihli kusur raporunda meydana gelen kazanın oluşumunda sürücü …’ın %75 oranında, sürücü …’ın ise %25 oranında kusurlu oldukları yönünde tespit yapıldığı anlaşılmıştır.
Dosyamız kapsamında mahkememizce alınan 05/07/2022 tarihli bilirkişi raporunda ise … plakalı aracın sürücüsü …’ın %75 (Yüzde Yetmiş Beş) oranında kusurlu olduğu, … plakalı otomobilin sürücüsü …’ın ise %25 (Yüzde Yirmi beş) oranında kusurlu olduğu, … plakalı aracın kaza sonrasında uğramış olduğu hasar itibariyle PERT-TOTAL işleminin uygulanmasının uygun olduğu, kusur oranı takdiri Sayın Mahkemet ait olması itibariyle kusur oranı tazminat miktarı hesabı ile ilişkilendirilmeden, … plakalı araca PERT-TOTAL işleminin uygulanması sonrasında … plakalı aracın hasarlı hali ile araç malikinde kalmaya devam etmesi durumunda kaza tarihi ibariyle 18.750,00 TL (21.250,00TL— 2.500,00 TL) (OnsekizbinyediyüzelliLira), … plakalı aracın hasarlı hali mülkiyetinin … plakalı aracın sigortacısı firmaya devri halinde ise 21.250,00 TL (YirmibirbinikiyüzelliLira) olacağı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Her iki rapor arasında çelişki olması nedeniyle mahkememizce dosya Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesine gönderilmiş, düzenlenen 14/02/2023 tarihli raporda özetle, meydana gelen kazanın oluşumunda davacı sürücü …’ın %100 oranında kusurlu olduğu, davalı sürücü …’ın ise kusursuz olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Her ne kadar davacı vekilince iş bu rapora itiraz edilmiş ise de, ATK raporunun çelişkilerin giderilmesi amacıyla alındığı ve gerekçeli oluşu gözetilerek itirazın reddine karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile usul ve yasaya uygun olarak alınan denetlenebilir bilirkişi raporları birlikte değerlendirilerek; hangi tarafın şerit ihlali yaparak kazaya sebebiyet verdiği hususunda son alınan ATK raporundaki fren izinin başlangıç noktasının kıstas alınarak belirleme yapılması mahkememizce benimsenmiş, Trafik Kazası Tespit Tutanağı krokisinde belirtilen sağa yönelerek yol dışı kalan araca ait olduğu anlaşılan fren izlerinin başlangıç noktasının şeridi içinde olması da dikkate alındığında … Mahallesi istikametinden … Mahallesi istikametine seyir halinde olan sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı kamyoneti ile kendi şeridinde fren yaparak sağa yöneldiği değerlendirilerek davalının kusursuz olduğu ve davacının tazminat talebi değerlendirilirken öncelikle yukarıdaki yasal düzenleme gereği sürücü kusurunun tespitinin gerektiği, yapılan kusur incelemesi sonucunda yukarıda açıklanan gerekçelerle davalı sürücü …’ın olayda kusurunun bulunmadığının anlaşıldığı, sürücünün kusuru oranında sorumluluğu bulunan diğer davalıların da tazminattan sorumlu olamayacakları sabit olduğundan tüm davalılar hakkındaki davanın reddine yönelik olarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 80,70TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.295,59 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Yargılama sırasında suç üstü ödeneğinden karşılanan 1.578,00 TL lik Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesi rapor ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davalıların kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
Dair, davacı vekili ile davalılar … ve … vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 16/03/2023

Katip Hakim
e-imza e-imza