Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1094 E. 2023/369 K. 22.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/1094 Esas – 2023/369
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/1094
KARAR NO : 2023/369

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Şirket Ortaklığından Çıkarılma
DAVA TARİHİ : 19/10/2022
KARAR TARİHİ : 22/03/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/04/2023

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ortaklarından …’in ortaklığının başlangıcından bu yana şirketin olağan veya olağanüstü genel kurullarının çoğuna katılmadığını, katıldığı toplantılara ise, ortakların ısrarı sonucu katıldığı ve hiçbir fikir belirtmeyerek sadece imza atıp gittiğini, toplantılara katılım sağlamadığı gibi davalı şirkette de hiçbir görev dağılımında bulunmadığını, verilen görevleri yapmak istemediğini, müvekkili şirketin 2016 yılında sermaye arttırımına gittiğini, davalının alınan bu kararların toplantılarına katılmadığı gibi belirtilen sürelerde sermaye koyma borcunu da yerine getirmediğini ve şirket hissesi %l’den daha az oranlara kadar düştüğünü belirterek, TTK 641. Maddeye göre ayrılma akçesinin hesaplanarak, yukarıda anlatılanlar ışığında ve de TTK m 640, kıyasen uygulanacak olan TTK m. 245, maddelerince şirket ortaklarından …’in haklı nedenlerin varlığı ve bu ortaklığın daha fazla yürütülemeyeceği sebebiyle ortaklıktan çıkarılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin anlatımlarının doğruyu yansıtmadığını, hukuki dayanaktan yoksun ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, davacı şirketin 22/07/2022 tarihli genel kurul toplantısının 7 numaralı gündem maddesi sonucu ortaklardan …’in haklı nedenler sebebiyle ortaklıktan çıkartılması istemine ilişkindir.
TTK’nın “Çıkarma” başlıklı 640. maddesi uyarınca; limited şirketlerde, ortak, şirket esas sözleşmesinde öngörülmüş olması kaydıyla ve öngörülen sebepler çerçevesinde, genel kurul kararıyla şirketten çıkarılabileceği gibi, şirket esas sözleşmesinde öngörülmemiş olsa dahi haklı sebebin varlığı halinde şirketin istemi üzerine mahkeme kararıyla şirketten çıkarılabilecektir.
e-imza e-imza e-imza e-imza

TTK’nın 640/f.3. maddesinin temelinde ortaklıktan çıkarma davasının açılabilmesi için, bir ön şart olarak, TKK’nın 621/f.1- (h) hükmü uyarınca, genel kurulda oy hakkı bulunan esas sermayenin tamamının salt çoğunluğunun bulunması ve temsil edilen oyların en az üçte ikisinin sağlanması koşuluyla bir karar alınması gerekmektedir.
Ortağın şirketten çıkarılması, haklı bir sebebin var olmasına bağlıdır. Haklı sebeplerin neler olabileceğine ilişkin olarak kanunda herhangi bir düzenleme yer almamakla beraber, doktrin ve yargı kararları çerçevesinde haklı sebepler, somut durumun özelliğine göre değişebilecek olmakla beraber, şu şekilde sayılabilir:
Ortağın davranışlarının şirketin menfaatlerine zarar vermesi ve/veya şirketi zarara uğratması,
Ortağın bağlılık yükümlülüğü ve rekabet yasağına aykırı işlem ve eylemler gerçekleştirmesi,
Bir ortağın, uğradığı sürekli bir hastalık veya diğer bir sebepten dolayı, üstüne aldığı şirketin işlerini yapmak için gerekli olan yeteneği ve ehliyetini kaybetmesi,
Şirketin diğer ortaklarına karşı haksız fiil ika edilmesi.
Bu kapsamda, şayet ortağın kendi şahsında veya davranışında ortaya çıkan sebepler, ortaklık amacına ulaşılmasını olanaksız kılıyor veya önemli ölçüde amaca ulaşılmasını engelliyor ya da ortağın şahsı veya davranışı onun ortaklıkta kalmasını diğer ortaklar bakımından katlanılamaz gösteriyorsa, bu durumlarda ortağın çıkarılması için haklı sebebin varlığı kabul edilebilir.
Bu açıklamalar kapsamında; her iki tarafın dinlenen tanık beyanlarında, taraflar arasında bir takım anlaşmazlıkların olduğu görülmektedir. Fakat davalı ortağın tanık beyanlarına yansıyan davranışlarında yukarıda belirtilen ilkeler çerçevesinde ortaklıktan haklı nedenle çıkarılmasını gerektiren bir durum bulunmamaktadır. Davacı tanıklarından … şirketin ortağı olup, aynı zamanda davalı ile soruşturma dosyalarına yansıyan husumet olduğundan, tanıklığına itibar edilmemiştir. Diğer davacı tanığı … ise sadece adli sicil kaydının istenmesine rağmen davacıya ulaşılamadığını belirtmiştir. Davacının bu davranışı şirketin devamlılığına engel olacak tarzda olmayıp, haklı neden sayılmayacaktır. Dinlenen diğer tanık beyanları da dikkate alındığından, davacı tarafın kendi kusuru ile oluşturduğu duruma dayanarak fesih istemesi TMK’nun 2. Maddesinde belirtilen dürüstlük kuralına aykırı olması ve şirket ortaklığından çıkarılmanın son çare olarak düşünülmesi gerektiği dikkate alınarak mahkememizce davanın reddine karar verilmesi yönünden vicdani kanaat oluşmuş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 179,90TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 80,70TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.22/03/2023

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza