Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1069 E. 2023/1074 K. 19.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/1069 Esas – 2023/1074
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2022/1069 Esas
KARAR NO : 2023/1074

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/08/2022
KARAR TARİHİ: 19/10/2023
K. YAZIM TARİHİ: 03/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin alacağını tahsil amacıyla Beypazarı İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile davalı borçlu hakkında ilamsız icra takibi başlattığını, davalı borçlunun yasal süre içerisinde borçlu olmadığından bahisle itiraz etmesi üzerine icra takibinin durdurulduğunu, davalı … lojistik ile müvekkili arasında taşıma hizmet sözleşmesi imzalandığını ve bu sözleşmenin 7/3 maddesinde taşıma bedelinin faturanın davalı … Lojistik’e ibrazından sonraki 21 gün içinde ödeneceğinin düzenlendiğini, ilgili düzenlemeye göre müvekkilinin … limanı arasındaki her sefer başına 1500TL+KDV almaya hak kazandığını, taşıma hizmet sözleşmesinin gereklerine uygun olarak müvekkilince 30.09.2021 tarih … fatura nolu e-arşiv faturası yaptığı 4 sefer için ve 07.10.2021 tarih ve … fatura nolu e-arşiv faturası ile de yapmış olduğu 7 sefer için fatura düzenlendiğini, faturaların davalı tarafa ibraz edildiğini ve herhangi bir itiraza uğramadığını beyan ederek, davalının Beypazarı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, haksız itiraz nedeniyle davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İtirazın iptaline konu icra dosyasında takibe konu edilen faturaların hangi faturalar olduğunun anlaşılamadığını, icra dosyasına sıkı sıkıya bağlılık ilkesi gereği icra takibine dayanak yapılmayan faturaların hükme esas alınmasının mümkün olmadığını, bir an için aksi kabul edilse dahi, faturaya 8 günlük süre içerisinde itiraz edilmemiş olmasının sözde alacağın varlığına tek başına delil teşkil etmeyeceğini ve alacağın varlığını ispata elverişli olmadığını, davacı ile müvekkili şirket arasındaki ticari ilişkiye binaen açık hesap ilişkisi kapsamında dava konusu takip tarihi itibariyle davacının alacağı değil bilakis borcu olduğunu, davacı tarafından, müvekkili Şirketçe dava dışı …’a ait cam şişelerinin taşınması işi sırasında, taşınan cam ürünlerin kırılmasına (toplam 26 adet palet) sebebiyet verildiğini, davacı tarafından mezkur eşyalara zarar verilmesi üzerine … tarafından hasar tespit tutanağı tutulduğunu, bu sebeple hasar bedeli olarak …’ın müvekkili Şirket’e yansıtmış olduğu 45.221,59TL faturanın, müvekkili şirketçe 02/09/2021 tarihinde ve aynı tutarda davacıya yansıtma faturası olarak iletildiğini, taraflar arasındaki Sözleşmesinin 14. maddesindeki; “14. Tedarikçi, işbu Sözleşme kapsamında herhangi bir uyuşmazlık doğması halinde … Lojistik’in ticari defter ve kayıtlarının esas alınacağını, … Lojistik’in kayıtlarının bağlayıcı olduğunu kabul ve taahhüt eder.” hükmü gereğince taraflar arasındaki kesin delil mahiyetindeki delil sözleşmesi kapsamında müvekkili Şirket’in ticari defter ve kayıtlarının esas alınacağının kararlaştırıldığını, en nihayetinde taraflar arasındaki açık hesaba dayalı ticari ilişki kapsamında müvekkili Şirket’in 12.11.2021 tarihli cari hesap ekstresi kapsamında davaya konu icra takibinin açıldığı tarih itibariyle 34.694,54-TL alacaklı olduğunu, davacı tarafından her ne kadar takip öncesi sözde asıl alacağa faiz işletilmişse de temerrüt olgusu gerçekleşmediğinden faiz işletilmesinin de mümkün olmadığını, kaldı ki takip talebinde işletilen faizin hangi tarihten, hangi faiz türü üzerinden talep edildiği de açıkça belirtilmediğinden, faiz talebinin hukuka aykırı olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Beypazarı İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyası, taraflar arasında imzalanan taşıma hizmet sözleşmesi, faturalar, tarafların ticari defter ve kayıtları, BA-BS formları, 25/02/2023 ve 04/07/2023 tarihli bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, ilamsız icra takibine yönelik itirazın İİK’nun 67. maddesi gereğince iptali talebine ilişkindir.
Beypazarı Asliye Hukuk Mahkemesinin 26/08/2022 tarih …/…-… E-K.sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilerek gönderilen dava dosyası mahkememiz esasının yukarıdaki sırasına kaydedilmiştir.
Davacının tacir sıfatının araştırılması amacıyla … Vergi Dairesine yazılan müzekkereye verilen cevabi yazıda; …’in “Kara Yolu ile Şehirler Arası Yük Taşımacılığı (Gıda, Sıvı, Kuru Yük, vb) faaliyetinden dolayı gerçek usulde gelir vergisi mükellefi olduğu, 1.sınıf tüccar olarak ticari kazanç yönünden 2022 yılı için bilanço esasına göre defter tuttuğu bildirilmiş, davacının tacir olduğu anlaşılmıştır.
Beypazarı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasının bir sureti dosya arasına alınmış, incelenmesinde; Davacı (alacaklı) vekili tarafından davalı (borçlu) şirket aleyhine 19/11/2021 tarihli ödeme emri ile toplam 16.896,17TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 27/11/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin 22/11/2021 tarihli dilekçeyle itirazı üzerine icra takibinin 23/11/2021 tarihinde durdurulduğu, eldeki davanın 19/08/2022 tarihinde yasal bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı, icra takibine de konu ettiği faturalardan kaynaklanan toplam 16.896,17TL bakiye alacağının davalı tarafından ödenmediğini iddia etmekte, davalı şirket ise takip dosyasına sunduğu dilekçeyle davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını savunmaktadır.
Tarafların uyuşmazlık dönemine ilişkin BA-BS formları ilgili vergi dairelerinden celp edilmiştir.
Taraf iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi amacıyla Davacı ticari defterleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu sunulan 25/02/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…Davacı …’e ait ticari defter kayıtlarına ve dosya kapsamına göre, davacının 19.11.2021 tarihinde Beypazarı İcra Müdürlüğü’ne … E. Sayılı dosyası ile davalı … Lojistik A.Ş. aleyhinde başlatmış olduğu ilamsız icra takibinin takip tarihi olan 19.11.2021 tarihi itibariyle davalı şirketten 12.863,45 TL alacaklı olduğu, davalının takibe yaptığı itirazın yerinde olmadığı, bu çerçevede takibin 12.863,45 TL üzerinden devamının gerektiği, davacının söz konusu alacağını 19.11.2021 takip tarihinden tahsil tarihine kadar geçen sürede ticari temerrüt faiz oranları üzerinden işleyecek faiz tutarı ile birlikte talep etme hakkına sahip olduğu, ancak davacı şirketin icra takibinden önce alacağının tahsili hususunda davalıya yazılı ya da sözlü ihtarı bulunmadığı için takip tarihinden önce davacının davalıyı temerrüde düşüremediği, bu nedenle icra takibinde davacı tarafından talep edilen işlemiş faiz talebinin yersiz olduğu, bununla birlikte davalı şirkete ait ticari defterlerin İstanbul’da olmasından dolayı davalı şirkete ait ticari defterlerin fiilen incelenme imkânı elde edilemediği, davalı şirkete ait ticari defter kayıtlarından hareketle taraflar arasındaki borç-alacak ilişkisine ilişkin bir tespite bulunulamadığı…” yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davalı şirket kayıtları üzerinde talimat yoluyla yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu sunulan 04/07/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…Davalı … Lojistik A.Ş.’nin 2021 yılı yasal ticari defterleri kayıtları, muavin defteri ve Form Ba beyanları ile Davacı … Firması ticari defterleri üzerinde bilirkişi marifeti ile yapılmış incelemede düzenlenmiş rapor üzerinde yaptığım inceleme ve değerlendirmelerim neticesinde ; Tarafların 2021 yılı yasal ticari defter kayıtlarına göre her iki tarafın birbirinden alacaklı oldukları ( muhasebe tekniğine göre mümkün değildir. ) tespit edilmiştir. Bu doğrultuda ; ticari defter kayıtlarına göre Davacı … 18.306,60 TL. Alacaklı, Davalı … Lojistik A.Ş. 34.694,54 TL. alacaklı bulunmaktadırlar. Her ki tarafın alacaklı göründüğü bu farkın nereden kaynaklandığı incelendiğinde;
-Davacının, davalı adına düzenlediği 06.10.2021/… nolu 5.443,15 TL. Tutarlı faturanın, davalının kayıtlarında yer almamasından,
-Davalının, davacı adına düzenlediği 02.09.2021/… nolu 45.221,59 TL. Tutarlı fatura ile 14.10.2021/0247 nolu 2.336,40 TL. tutarlı faturaların, davacının kayıtlarında yer almamasından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Taraflar bu faturaları kabul edip, kayıtlarına almış olsalardı, Muavin defterleri bakiyelerinin aşağıdaki şekilde olacağı;
Davacı Muavin defteri Davalı Muavin defteri
18.306,60TL. B 34.694,54TL. B
45.221,59TL. A 5.443,15 TL. A
2.336,40TL. A
29.251,39 TL. ALACAK. 29.251,39 TL. BORÇ
(Davalı lehine) (Davacı aleyhine)

Nihai karar Sayın Mahkemenin takdirlerinde olmak üzere ; Tarafların düzenledikleri ancak karşılıklı kayıtlarına almadıkları yukarıda tespit edilen faturaların mahkemece kabul edilmeleri durumunda; Davalı … Lojistik A.Ş.’nin Davacı …’den 29.251,39 TL. alacağının bulunduğu…” yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davalı tarafça, cevap dilekçesinde yemin deliline dayanıldığı görülmekle davalı vekiline yemin delili hatırlatılmış, yemin deliline başvurup başvurmayacağını beyan etmek ve başvuracak ise usulüne uygun düzenlenmiş yemin metnini hazırlayıp dosyaya sunmak üzere iki haftalık kesin süre verilmiş, verilen kesin süre içerisinde davalı tarafça yemin metni dosyaya sunulmamıştır.
Davacı taraf taşıma hizmet sözleşmesi kapsamında davalıya nakliye hizmeti verdiğini, bu hizmete ilişkin icra takibine konu 2 adet faturanın davalı tarafa tebliğ edildiğini beyan etmiştir. Davalı taraf da taşıma hizmet sözleşmesi olduğunu ve taşıma işinin gerçekleştiğini ancak taşımaya konu ürünlerin kırıldığını, davacı tarafın kusurlu ifa yaptığını bu nedenle dava dışı firmaya hasar bedeli ödediğini belirtmiştir.
Davalı taraf bu kapsamda dosyaya hasar durum tespit tutanağı, fotoğraflar ve yansıtma faturası sunmuştur.
Davacı taraf sunduğu 16/03/2023 tarihli dilekçeyle hasar hususunun kabul etmemekte, tutanağın tek taraflı olduğunu, kendilerine tebliğ edilen hasara ilişkin bir rapor ya da tespit olmadığını, hasar oluşmuşsa dahi bu hususun taşımayla meydana gelemeyeceğini davadışı şirketin kusuru sonucu oluşan varsa bir hasarın kendilerine yüklenemeyeceğini beyan etmiştir.
Dava dışı … firması tarafından tutulan 03/07/2021 tarihli tutanak incelendiğinde sadece araç plakasının belirtildiği, fatura veya sevk irsaliyesine yer verilmediği gibi taşınan malların sadece etiket numaralarının belirtildiği, nevilerinin belirtilmediği görülmüştür. Yine tutanak altında kamyon şöforünün ya da davacı şirket çalışanın imzasının bulunmadığı, tek taraflı davadışı şirket tarafından tutulduğu görülmüştür. Yine sunulan fotoğraflarda da ürünlerin miktar ve nevileri belli olmadığı gibi dava konusu taşıma işlemine ilişkin olup olmadığı da denetlenememektedir. Hal böyle iken söz konusu tutanakta belirtilen hasarlı ürün tespitinin dava konusu taşıma işlemine ilişkin olup olmadığı mahkememizce denetlenemeyeceği gibi eldeki delillerle ve sözleşmede araç plakası belirtilmediğine göre davalının basiretli bir tacir gibi davranma yükümlülüğünü ihlal ederek varsa davacı tarafından kusurlu ifayı yazılı delillerle ispatlayamadığı mahkememizce kabul edilmiştir. Davalı tarafça, cevap dilekçesinde yemin deliline dayanıldığı görülmekle davalı vekiline yemin delili hatırlatılmış, yemin deliline başvurup başvurmayacağını beyan etmek ve başvuracak ise usulüne uygun düzenlenmiş yemin metnini hazırlayıp dosyaya sunmak üzere iki haftalık kesin süre verilmiş, verilen kesin süre içerisinde davalı tarafça yemin metni dosyaya sunulmamıştır. Davalı vekiline kesin sürenin sonuçlarının hatırlatılması ve süreden sonra davacının da muvafakatının bulunmaması gözetilerek davalı tarafa talep ettiği şekilde yeniden yemin delili için süre verilmemiştir.
Tüm bu açıklamalar ışığında, tarafların kabulünde olduğu üzere davacı tarafın nakliye hizmetinin ifa ettiği ancak davalının belirttiği şekilde kusurlu ifasının ispatlanamadığı gözetilerek işbu nakliye hizmetine konu bedeli içerir faturalar nedeniyle başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptaline, davacının kendi defterlerinde kayıtlı miktar üzerinden takibin devamına ve faturaya ve sözleşmeye dayalı olması gözetilerek icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkin davanın kısmen kabulüne aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE ; Davalının, Beypazarı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında yaptığı itirazın iptaline, takibin işlemiş faiz olmaksızın 12.863,45 TL asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-12.863,45 TL üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 878,70TL karar ve ilam harcından peşin alınan 204,07TL harcın mahsubu ile bakiye 674,63TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.560,00TL’nin, 1.187,66TL sinin davalıdan, 372,34TL sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 204,27TL peşin harç, 80,70TL başvuru harcı, 11,50TL vekalet harcı olmak üzere toplam 296,27TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 3.100,00TL bilirkişi ücreti, 129,00TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 3.229,00TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdir edilen 2.458,31TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 12.863,45TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 4.032,72TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi. 19/10/2023

Katip Hakim
e-imza e-imza