Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1068 E. 2023/627 K. 30.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/1068 Esas – 2023/627
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2022/1068 Esas
KARAR NO : 2023/627

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/08/2022
KARAR TARİHİ: 30/05/2023
K.YAZIM TARİHİ: 25/06/2023

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; müvekkili aleyhine davalı tarafından Beypazarı İcra Dairesi … Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatıldığını, yapılan takibin açıkça usule aykırı olduğu gibi davalı tarafından başlatılan söz konusu icra takibine konu alacakların kesinlikle hiçbir hukuki dayanağı olmadığını, müvekkilinin böyle bir borcu bulunmadığını, davalı şirket ile müvekkili arasındaki ticari iş ilişkisi bulunduğunu, aralarındaki iş ilişkisi gereği müvekkilinin davalı şirketten alacağını/hak edişini tahsil etmekte olduğunu, ancak aralarındaki sözleşme gereği alınan her silobas için davalı şirketin belirleyeceği miktarda teminat göstermek zorunda olduğunu, davalı şirket ile müvekkili arasındaki ticari iş neticesinde, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 10.maddesinde belirtilen teminat senedi (27/07/2021 Tanzim Tarihli) müvekkilince verildiğini, bu teminat senedinin davalı şirket tarafından müvekkili aleyhine 27/07/2021 tanzim tarih, 200.000,00TL tutarlı bononun 34.694,54TL olan kısmının ödenmemesi iddiası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başladığını, takibin kesinleşmesi ve müvekkilince açılacak olan menfi tespit davasının icra takibini durdurmayacağından dolayı müvekkilinin haciz tehdidi altına girdiğini, bu haciz tehdidi altında müvekkilinin, 27/12/2021 tarihinde … Bankası TA.O aracılığıyla Beypazarı İcra ve İflas Müd. Emanet Hesabına “… E. Dosya, alacaklı aleyhine açacağı menfi tespit, istirdat vb tüm dava ihtirazi kayıtla” açıklaması ile ödeme yaptığını ve Beypazarı İcra Müdürlüğüne “ihtirazi kayıt” ile ödeme yaptığını ve ilgili icra dosyasının kapatıldığını, yetinebileceği gibi, söz konusu teminat senedinin, sözleşmede de belirtildiği üzere “söz konusu işin gerçekleşmesi amacıyla teslim aldığı her bir silobas için” alınmakta olduğunu, müvekkilinin, davalı şirkete ait olan silobası/dorseyi 07/10/2021 tarihli “Alma Tutanağı” ile teslim edildiğini, ilgili dorsenin/silobasın davalı şirkete teslimi ile işin ifası gereği gibi yerine getirildiğini, bunun sonucu olarak da teminatın sona ermesi gerekirken davalı şirketin, sanki işin ifası 07/10/2021 tarihinde gereği gibi ifa edilmemiş gibi davranarak ilgili teminat senedi hakkında kötü niyetli olarak 23/11/2021 tarihinde icra takibi başlattığını, teminat senetleri TTK m.776’da yazılı şartlardan ödeme vaadi” içermediklerinden kambiyo senedi olarak nitelendirilemeyeceğini, bu nedenle kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine de konu edilemeyeceğini beyan ederek, müvekkilinin, davalı şirkete borçlu bulunmadığının tespitine, müvekkilinin borçlu olmadığı halde ödemek zorunda kaldığı 43.717,05TL’nin ödeme tarihi olan 27/12/2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili; davaya konu kambiyo senedinin teminat olarak verilmemiş olup teminat senedi niteliğini haiz olmadığını, taraflar arasındaki ticari ilişki gereği ifa uğruna, ödeme aracı olarak verilen kambiyo senedinin teminat senedi olduğu iddiasının kabulü mümkün olmadığını, her ne kadar davacı tarafça davaya konu kambiyo senedinin teminat senedi olduğunu, kayıtsız şartsız bir borç ikrarı içermediği, bu sebeple kambiyo takibine konu edilemeyeceği iddia edilmekteyse de işbu iddianın hukuken bir karşılığı bulunmadığını, davaya konu edilen senedin taraflar arasındaki ticari ilişki gereği davacının edimlerinin ifası uğruna ödeme aracı olarak verilmiş olup kayıtsız şartsız borç ikrarı içeren kambiyo senedi vasfına haiz olduğunu, teminat senedinden bahsedilebilmesi için senet üzerinde açıkça hangi ilişkinin teminatı olarak verildiğinin belirtilmesi gerektiğini, buna ilişkin senet üzerinde bir kayıt yoksa ayrı bir belge ile ispat edilmesi gerektiğini, ayrı yazılı belge ile ispat edilebilmesi için belgede açıkça ilgili senede atıf yapılması gerektiğini, işbu atfın yapıldığının kabul edilebilmesi için ise senedin vade, tanzim ve miktarının açıkça yer alması gerektiği içtihat edildiğini, davaya konu kambiyo senedi incelendiğinde ise ne senet üzerinde herhangi bir teminat kaydı, ne de davacı tarafça dayanılan sözleşme içeriğinde senedin tutarına, vadesine ve tanzim tarihine ilişkin bir atıf yer almadığını, davacı tarafça atıf yapılan sözleşme maddesinde, yalnızca 100.000,00TL’lik kambiyo senedi veya başkaca muteber (banka teminat mektubu, rehin vs.) bir teminat verileceği belirtilmekte herhangi bir vade veya tanzim tarihi yer almadığını, davaya konu kambiyo senedinin tutarının 200.000,00TL, tanzim tarihinin 27.07.2022 olduğu izahtan vareste olup davacı tarafça dayanak yapılan sözleşmede bu bilgilere yönelik hiçbir atıf bulunmadığını, nitekim davaya konu kambiyo senedi, davacının iddiasının aksine, taraflar arasındaki ticari ilişki gereği ifa uğruna, ödeme aracı olarak verilmiş olup teminat senedi olarak verilmediğini, sözleşmede müvekkili Şirket’e her bir silobas için verilmesi öngörülen teminatın davacı tarafından hiçbir zaman verilmediğini, işbu sebeple davacının davaya konu senedin kayıtsız şartsız bir borç ikrarı içermediğini, kambiyo vasfını haiz olmadığı yönündeki iddialarının kabulü mümkün olmayıp sebepten mücerret ve kayıtsız şartsız borç ikrarı içeren kambiyo senedi kapsamında başlatılan icra takibine istinaden yapılan ödemenin istirdadının talep edilemeyeceğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Beypazarı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, davalı şirketin ticaret sicil kaydı, davacının ticaret sicil ve vergi dairesi kayıtları ile tüm dosya kapsamı.
Davacı yanın yemin deliline dayanmış olduğu, verilen kesin süre içerisinde yemin metni sunulmuş olup, yemin metninin davalı yana tebliğ edildiği, davalı tarafça yeminin iade edildiği anlaşıldığından, davacı yana yemini yaptırılmıştır. Davacı tarafından, “Bana sormuş olduğunuz 200.000,00TL tutarlı 27/07/2021 tarihli senet teminat senedi olarak düzenlenmiştir, mal bedeli yerine düzenlenmemiştir, düzenlenen senet silobasların tesliminin teminatı için düzenlenmiştir, ben silobasları davalı yana teslim ettim ancak teminat senedi bana iade edilmedi, ben şişelerin nakliyesi için davalı yanla anlaşmıştım ancak şişeler nakliye sırasında yıkılmıştır, ancak şişeler zarar görmemişti, davalı yan da 02/09/2021 tarihli faturayı bu şişeler sebebiyle düzenlemiştir, bu faturaya da itiraz ettim” şeklinde beyanda bulunulmuştur.
GEREKÇE :
Dava, icra takibine konu bonodan dolayı borçlu bulunulmadığı iddia olunarak davacı tarafça ödenen 43.717,05TL’nin istirdadı istemine ilişkindir.
Beypazarı İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklının davalı, borçlunun davacı olduğu, alacağın dayanağının 27/07/2021 tanzim tarihli, vadesi yazılı olmayan 200.000,00TL tutarlı bono olduğu, takibin kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip olduğu, takipte talep edilen tutarın 34.694,54TL olduğu, takip dosyasına konu toplam borcun davacı tarafça 27/12/2021 tarihinde 43.717,05TL olarak ödendiği, işbu davanın 1 yıllık hak düşürücü sürede açıldığı tespit edilmiştir.
Takibe konu alacağın dayanağı olan bonoda her ne kadar vade tarihi yazılı değilse de, bu şekilde tanzim edilen bononun görüldüğünde ödenecek bono olduğu ve 1 yıl içinde ibraz edilmesi gerektiği, takip tarihi gözetilerek süresi içerisinde ibraz edildiği ve bononun kambiyo senedi vasfında olduğu anlaşılmıştır.
Davacı yan bononun taraflar arasındaki ticari ilişkinin teminatı amacıyla verildiğini, bir borç ikrarını içermediğini, silobasların teslimi ile teminatın ortadan kalktığını ve senedin iadesi gerektiğin iddia etmektedir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 6. maddesine göre, kural olarak bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf o vakıayı ispat etmeye mecburdur.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) “İspat Yükü” başlıklı 190. maddesinde; “(1) İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.
(2) Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.” şeklinde düzenleme getirilmiştir.
Menfi tespit ve istirdat davaları 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir. Maddeye göre; borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. İspat yüküne ilişkin yukarıda açıklanan genel kural menfi tespit ve istirdat davaları için de geçerlidir. Yani, menfi tespit ve istirdat davalarında da, tarafların sıfatları değişik olmakla beraber, ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir.
Takibe konu senedin kambiyo vasfında olduğu görüldüğünden senede karşı senetle ispat kuralı gereği davacının iddiasını aynı nitelikteki delille ispat etmesi gerekmektedir. Ancak davacı tarafça dosya kapsamına bu yönde bir delil sunulamamıştır. Bu nedenle dava dilekçesinde dayanılan yemin delili hatırlatılmıştır. Davacı yan yemin metnini hazırlayarak dosyaya sunmuştur. Yemin metnini tebliğ alan davalı yan yemini davacıya iade ederek davacının yemin etmesini talep etmiştir. Davacı yan mahkememiz duruşmasına katılarak yemin konusu hususlarda yemin etmiştir. Yemin kesin delil niteliğindedir. Davacının yeminli beyanından, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında söz konusu senedin silobasların tesliminin teminatı için düzenlendiği, mal bedeli için düzenlenmediği, davacının silobasları davalı yana teslim ettiği, ancak uyuşmazlık konusu teminat senedinin davacıya iade edilmediği, bu itibarla senedin teminat senedi olduğu ve silobasların teslimi ile teminatın ortadan kalktığı ve senedin iadesi gerektiği anlaşılmıştır. Davacı yan, şişe nakliyesi sebebiyle davalının oluşan zararı kapsamında davacı adına düzenlediği fatura tutarını senedi dayanak göstererek takipte talep ettiğini de beyan ettiğinden senedin teminat senedi olduğu kabul edilmiştir. Bu itibarla davacının takipte borçlu olmadığı halde ödediği tutarın istirdadı talebinde haklı olduğu sonuç ve kanaatine varılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜ İLE, Davacının Beypazarı İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında davalı yana borçlu olmadığı halde ödediği 43.717,05TL’nin ödeme tarihi olan 27/12/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan istirdadı ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 2.986,31TL karar ve ilam harcından peşin alınan 746,58TL harcın mahsubu ile bakiye 2.239,73TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.295,59TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 746,58TL peşin harç, 80,70TL başvuru harcı, 11,50TL vekalet harcı olmak üzere toplam 838,78TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 95,00TL tebligat ve posta yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 9.200,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.30/05/2023

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı