Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1023 E. 2023/1022 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/1023 Esas – 2023/1022
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2022/1023 Esas
KARAR NO : 2023/1022

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/08/2022
KARAR TARİHİ: 05/10/2023
K.YAZIM TARİHİ: 31/10/2023

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; müvekkilinin davalının talebi üzerine prefabrik evinin yapımında kullanılacak tüm malzemeleri imal ettiğini ve kendi üzerine düşen edimi yerine getirerek davalıya teslim ettiğini, ancak davalının kötü niyetli olarak üzerine düşen edimi yerine getirmediğini ve malzemelerin ödemesini müvekkiline yapmadığını, müvekkilinin söz konusu malzemelerle ilgili olarak 25.11.2021 tarih, … numaralı ve 71.019,00TL asıl alacak ve 12.783,42TL KDV olmak üzere toplam 83.802,42TL tutarlı fatura düzenlediğini ve davalının mail adresine gönderdiğini, taraflar arasında ticari ilişki olduğuna dair davalının eşi … ile yapılan telefon mesaj çıktılarının da mevcut olduğunu, ayrıca davalı yanında çalışan veya ortakları olan … isimli kişi ile müvekkilinin fatura tarihinden önce 02.11.2021 tarihinde başlayan mesajlarından da taraflar arasında imalatı ve siparişi verilen malzemelerin detaylarının konuşulmuş olduğunu, söz konusu malzemelerin sevk edilmeden önce tır üzerinde fotoğraflarının çekilerek gönderildiğini, tüm bu hususların müvekkili ile davalı arasındaki ticari ilişkiyi ve anlaşmayı ispatlamaya yeterli olduğunu, müvekkilinin alacağını tahsil edebilmek için birçok kez davalıyı aramış ise de olumlu yanıt alamadığını, bunun üzerine davalı aleyhine Ankara … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile faturaya dayalı olarak icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli olarak barca ve yetkiye itiraz etmesi sonucunda aynı takibin devamı olarak yetkili olan Kahramankazan İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalının bu takibe de haksız ve gerekçesiz olarak yetkiye, borcun tamamına, asıl alacağa, faiz ve tüm ferilerine itiraz ederek takibi durduğunu, arabuluculuk görüşmelerinin de anlaşamama ile sonuçlandığını beyan ederek; Kahramankazan İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı tarafından dosyaya cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER :
Kahramankazan İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, tarafların ticaret sicil kayıtları, tarafların 2021 yılına ait BA-BS formları, davacı şirketin ticari defter ve kayıtları, 05/05/2023 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
Bilirkişi raporunda, dosya kapsamı ve davacı kayıtlarının incelenmesi neticesinde; davacının Kahramankazan İcra Dairesi’nin … E. sayılı dosyası kapsamında 17.05.2022 tarihli ilamsız takiplerde ödeme emri ile davalıdan oları 83.802,42TL alacağını, asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek 939 faiz ile tahsilini talep ettiği, davalının: dosya kapsamındaki … Vergi Dairesi Müdürlüğünün 12.10.2022 tarihli müzekkere cevabına göre 2021 döneminde İşletme Hesabı Esasına göre defter tuttuğu, ilgili dönemde BA-BS bildirimi verme yükümlülüğünün bulunmadığı, davaya cevap vermediği, ticari defterini sunmadığı, dolayısıyla davalının ticari defterlerinin incelenemediği, davacının 2021 yılı kayıtlarına göre; dava konusu alacağın dayanağı faturanın davacı tarafından 2021 yılı BS formu ile beyan edildiği, davacının incelenen 2021 yılı ticari defterlerinden yevmiye defterinin kapanış tasdikinin yapılmamış olduğu, kayıtlara göre dava konusu alacağın dayanağı faturanın davalı hesabına borç kaydedilmiş olduğu, davalı tarafından yapılan herhangi bir ödemenin kayıtlarda yer almadığı, davacı kayıtlarına göre icra takip tarihi olan 17.05.2022 itibariyle davacının davalıdan 83.802,42TL bakiye alacağının bulunduğu belirtilmiştir.
GEREKÇE :
Dava; taraflar arasındaki ticari alım – satım kapsamında faturaya dayalı alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı yanın gerçek kişi olduğu görülmekle tacir araştırması yapılmış, dosyaya kazandırılan bilgi ve belgelerden davalının 2021 yılında işletme hesabına göre defter tutarken 01/01/2022 tarihi itibariyle bilanço esasına geçtiği anlaşıldığından dava tarihinde tacir olduğu anlaşılmakla mahkememizin görevli olduğu değerlendirilerek işin esasına girilmiştir.
Davacı alacaklı taraflar arasındaki ticari alım – satım nedeniyle davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla faturaya dayalı icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya tebliğ edilmeden önce davalı borçlu 7 günlük yasal süresi içinde 17.05.2022 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir.İtirazın iptaline yönelik olarak açılan iş bu dava hak düşürücü yasal süresi içerisinde açıldığından işin esasına girilerek inceleme yapılmıştır.
Davacı yan, davalı ile aralarındaki ticari ilişki kapsamında prefabrike evin yapımında kullanılacak tüm malzemeleri imal ederek davalıya teslim ettiğini, bu kapsamda uyuşmazlık konusu faturayı düzenlediğini, bu ilişki sebebiyle faturadan kaynaklı alacağının bulunduğunu iddia ederek alacağının tahsili amacıyla başlattığı takibe davalının vaki itirazının iptalini talep etmiş, davalı yan ise, usulüne uygun tebliğe rağmen cevap dilekçesi sunmadığından savunması tespit edilememiş, borca itiraz dilekçesi içeriğinden borcunun bulunmadığını savunduğu tespit edilmiştir.
Uyuşmazlık, davacı yanın takip çıkışı kadar davalıdan alacaklı olup olmadığı hususundadır.
Kahramankazan İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasında takibe konu edilen alacağın dayanağının 25/11/2021 tarihli KDV dahil 83.802,42TL(KDV hariç 71.019,00TL) tutarlı fatura olduğu, bu faturadan kaynaklanan alacağın tahsilinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Tarafların bağlı bulundukları vergi dairelerinden 2021 yılına ait BA-BS formları HMK m.221 uyarınca resen celp edilmiştir. İncelenmesinde; davacı tarafça davalı adına, 1 adet belge karşılığı KDV hariç 71.019,00TL mal satış bildiriminde bulunulduğu, davalı tarafça 2021 döneminde işletme hesabına göre defter tutulduğundan BA-BS bildirimi verme yükümlülüğü bulunmadığından belgelerin gönderilemediği anlaşılmış olup, davacı tarafça bildirilen faturanın KDV hariç tutarı gözetildiğinde bildirilen faturanın uyuşmazlık konusu fatura olduğu tespit edilmiştir.
Davacı yan tanık dinletmek istemişse de, hukuki işlemin ispatına yönelik dava değeri gözetilerek tanık dinlenemeyeceğinden bu talebi reddedilmiştir.
Davalıya verilen kesin süreye rağmen ticari defter ve kayıtlar sunulmadığından ve bulunduğu yerin adresi de bildirilmediğinden davacı yanın defter ve kayıtları ile mahkememiz dosyası üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Yapılan inceleme sonucunda düzenlenen 04/05/2023 tanzim tarihli bilirkişi raporunda; davacının 2021 yılı ticari defterlerinin noter açılış tasdikleri bulunduğu, ancak yevmiye defterinin kapanış tasdikinin bulunmadığı, uyuşmazlık konusu faturanın davacı defterinde kayıtlı olduğu, herhangi bir ödeme kaydının bulunmadığı, borcun 2022 yılına devredildiği, 83.802,42TL davacının davalıdan alacaklı olduğu rapor edilmiştir. Düzenlenen raporun gerekçeli ve denetime elverişli olduğu değerlendirilmekle rapor hükme esas alınmıştır.
Dava konusu alacak, fatura alacağına dayanmaktadır. Fatura düzenlenmesi tek başına muaccel bir alacağın varlığını ispata yeterli değildir. Davacının aynı zamanda malın teslim edildiğini/hizmetin ifa edildiğini ispat yükü altındadır.
Fatura düzenlenmesi için öncelikle taraflar arasında akdi bir ilişkinin bulunması gerekir. Bunun için de öncelikle taraflar arasındaki sözleşmesel ilişkinin varlığının kanıtlanmış olması gerekir. Davalının sözleşmesel ilişkiyi inkâr etmesi durumunda davacının öncelikle aralarındaki akdi ilişkiyi ispat etmesi gerekmektedir.
Davalı yana verilen kesin süreye rağmen defter ve kayıtlar sunulmadığından ve adresi de bildirilmediğinden yapılan ihtar uyarınca davacı defterleri davacı lehine delil olarak değerlendirilebilecek idiyse de, davacının yevmiye defterinin kapanış onayının yapılmamış olması sebebiyle davacının ticari defter ve kayıtları davacı lehine delil olarak kabul edilmemiştir.
İddia ve savunma, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı yan davalı ile aralarında prefabrike evin yapımında kullanılacak tüm malzemelerin imal edilip teslimi konusunda ticari ilişki bulunduğunu iddia etmiş, davalı taraf ise borca itiraz dilekçesiyle borca itiraz ederek ticari ilişkiyi kabul etmemiştir. Davacının alacağın varlığından önce taraflar arasındaki ticari ilişkiyi ispat etmesi gerekmektedir. Bu hususta ispat yükü davacı üzerindedir. Dosyada sunulu bulunan fatura ve BS formundaki bildirim tek başına taraflar arasında iddia olunan şekilde ticari ilişki olduğunu ispat için yeterli değildir. Davacı yanın yevmiye defterinin kapanış onayı yapılmadığından defter davacı lehine delil olarak kabul edilemeyecektir. Bu itibarla dosyada davacı yanın iddialarını ispata yarar delil bulunmamaktadır. Davacı yana dava dilekçesinde dayandığı yemin delili hatırlatılmış ancak davacı yan yemin deliline başvurmamıştır. Davacı yan taraflar arasındaki akdi ilişkiyi ispat edemediğinden ispat edilemeyen davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Alınması gereken 269,85TL karar ve ilam harcının peşin alınan 1.431,14TL harçtan mahsubu ile artan 1.161,29TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.560,00TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.05/10/2023

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı