Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/973 E. 2021/935 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/973 Esas – 2021/935
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/973 Esas
KARAR NO : 2021/935
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : İtirazın İptali (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/11/2021
KARAR TARİHİ: 25/11/2021
K.YAZIM TARİHİ: 09/12/2021
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; 15 Kasım 2020’de müvekkili şirket ve davalı karşı taraf kira sözleşmesi akdedildiğini, imzalanan kira kontratosunda kiralanan taşınmazın şimdiki durumu ‘’Otel Olarak İşletilmeye Hazır Bina’’ olarak nitelendirildiğini, müvekkilinin, kiraya veren tarafından otelin faaliyete hazır olduğu hususunda kira sözleşmesinde verilen teminata güvenerek …. Ticaret Ltd. Şti ile 14.06.2021 tarihli restoran-hamam ve oda kira sözleşmesi yaptığını, 07.07.2021 tarihinde …. Ticaret Ltd. Şti’nin aldığı ”Bina Dayanaklılık Değerlendirme Sonuç Raporunda” : ”…yapının kontrollü hasar performans düzeyini sağlamadığı, yapı mevcut durumunda can güvenliği açısından oturmaya ve kullanmaya uygun olmadığı anlaşılmıştır.” sonucu geldiğini, dolayısıyla müvekkiline kira sözleşmesinde taahhüt edilenin aksine kiralanan taşınmaz otel olarak işletilmeye uygun olmadığından kira sözleşmesinin konusu olan otelin faaliyete geçememesi sonucu ifanın hukuken imkânsızlığı oluştuğunu, karşı tarafın kira kontratosunda verdiği taahhütte güvenerek müvekkili şirketin …. Ltd Şti ile imzaladığı sözleşme hukuki olarak ifa edilemeyecek duruma geldiğinden müvekkili şirketin zarara uğradığını, müvekkili firmanın davalının verdiği taahhüde güvenerek yaptığı …. ile sözleşme doğrultusunda yaptığı asansör, demirbaş, teminat, deprem raporu harcamaların ve yapılan sözleşme ifa edilemeyecek duruma geldiğinden otelin ve binaların kullanılamayacak durumda olmasından dolayı müvekkilinin ödediği cezai şartları müvekkilinin dava dışı ….’ya ödemek zorunda kaldığını, ….’ya yapılan ödemelerin tazmini için davalı vakıftan talepte bulunulduğunu, ancak davalı vakfın ödemeleri kabul etmediğini, bu sebeple rızaen ödenmeyen borcun cebren tahsili için Kızılcahamam İcra Dairesi – …. E. sayılı takip dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalı borçlunun icra takibinin sonuçlarından kaçınmak ve bu arada mal kaçırmak amacıyla haklı ve hukuken korunabilir bir sebep olmaksızın borca, faize ve ferilerine itiraz ettiğini, ilgili icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalı tarafın; ödeme yapmaması nedeniyle başlatılan icra takibine, süreci uzatmak adına haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiğini beyan ederek, fazlaya ilişkin haklarımızın saklı kalması kaydıyla; davalı tarafın Kızılcahamm İcra Dairesi – ….E. sayılı icra dosyasına yapmış olduğu haksız ve dayanaksız itirazın iptaline ve icra takibinin devamına, takipten sonra yapılan ödemelerin infaz aşamasında icra müdürlüğünce dikkate alınmasına, davalı tarafın İİK mad. 67/2 uyarınca %20 oranından aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
GEREKÇE :Dava; taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesi uyarınca ayıplı teslim iddiasına dayalı alacağın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı alacaklı taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesi nedeniyle davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla ilamsız icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 18/07/2021 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 7 günlük yasal süresi içinde 13/07/2021 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir. İtirazın iptaline yönelik olarak açılan iş bu dava hak düşürücü yasal süresi içerisinde açılmıştır.
Mevcut dava, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden sonra, 23/11/2021 tarihinde açılmıştır. Öncelikli olarak Asliye Ticaret Mahkemesinin davaya bakmakla görevli olup olmadığının belirlenmesi gerekir.
6100 Sayılı HMK.nun 4/1-a maddesinde, Sulh Hukuk Mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; kiralanan taşınmazların, 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanun’una göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görürler, hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda; davacı şirket ile davalı arasında 15/11/2020 tarihli kira sözleşmesi tanzim edildiği, kira sözleşmesine konu kiralananın sözleşmeye uygun olmaması sebebiyle davacının dava dışı şirkete ödemiş olduğu cezai şart bedelini davalıdan tahsil etmek amacıyla Kızılcahamam İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı icra takibi başlatıldığı dosya kapsamından sabittir. Uyuşmazlığın temeli kira sözleşmesinden kaynaklanmakta olup davanın açıldığı 23/11/2021 tarihinde yürürlükte olan HMK.nun 4/1-a maddesi gereğince dava değerine, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın davaya bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesine aittir. Buna göre, göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nun 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Yasal sürede başvurulması halinde dosyanın görevli Ankara Batı Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.25/11/2021

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı