Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/949 E. 2021/1057 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/949 Esas – 2021/1057
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/949 Esas
KARAR NO : 2021/1057
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/03/2021
KARAR TARİHİ: 23/12/2021
K. YAZIM TARİHİ: 13/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında … model, alttan açılır tip kepçenin satın alınması konusunda sözleşme imzalandığını işbu sözleşme uyarınca müvekkili şirketin satış bedelinin tamamını davalı firmaya ödediğini, satışa ilişkin davalı firma tarafından 30/03/2016 tarihinde irsaliye kesildiğini, müvekkil şirkete satılan kepçenin dilekçe ekinde sunduğu garanti sözleşmesi uyarınca garantiye alındığını, müvekkili şirkete ait kepçenin arka kol bobininde çatlama meydana geldiğini, bu çatlakla alakalı davalı şirkete bildirim yapılarak garanti kapsamında parçanın değiştirilmesinin talep edildiğini ancak bu talebin davalı şirket tarafından reddedildiğini, bu çatlağın garanti kapsamına girdiğini, yapılan yargılama sonucunda bilirkişi marifetiyle çatlak meydana gelen parçanın bedeli belirlendiğinde artırılmak üzere şimdilik 500,00 TL ile müvekkili şirketin kepçeyi çalıştıramadığı sürede uğradığı gelir kaybının bilirkişi tarafından belirlendiğinde artırılmak üzere şimdilik 500,00 TL olmak üzere toplam 1.000,00TL’nin davalı şirketten tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının müvekkili şirkete karşı toplam 1000 TL’nin tahsili istemiyle işbu davayı açtığını, öncelikle işbu davanın görüleceği yetkili mahkemenin belirlenmesi gerektiğini, yasa hükmü gereği müvekkili şirketin yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğunu, dava konusu iş makinasını müvekkili şirketin … A.Ş’ye sattığını, davacı tarafla herhangi bir alım satım sözleşmesi olmadığını, davacı tarafın bu makinayı dava dışı finansal kiralama şirketinden kiralamış olduğunu, davacı taraf ile müvekkili arasında herhangi bir alım satım akdi bulunmadığından davacının bir talepte bulunmasının mümkün olmayacağını bu nedenle davanın husumet yokluğundan reddinin gerektiğini, ayrıca davayı kabul etmemekle birlikte iş makinasında meydana gelen arızanın üretimden kaynaklı olmadığını oluşan arızanın iş makinasının kullanımındaki hatadan kaynaklandığını, davacı tarafın sunmuş olduğu garanti belgesindeki sürenin dolduğunu, müvekkili şirketin taahhüt ettiği bu süre aşıldığından üretimden kaynaklı ayıp ve kusura bağlı bir sorumluluğunun bulunmadığını bu nedenle davanın reddi gerektiğini, ayrıca davacıya müşteri memnuniyeti kapsamında arızalı parçanın kaynak işlemiyle onarılabileceğinin bildirildiğini, davacının da kabul ettiği garanti kapsamında da arızalı bir parçanın onarım ile işlevini görebilir hale getirilmesi durumunda davacının parça değişim talebinin olamayacağını net bir şekilde yazdığını, davacının mahrum kaldığı kâr nedeniyle talep ettiği zararın kabulünün mümkün olmadığını, müvekkili şirketin hiçbir kusurunun olmadığını beyan ederek, öncelikle usulden, aksi halde esastan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava, ticari satım sonrası garanti sözleşmesi kapsamında parçanın değiştirilmemesinden kaynaklı parça bedeli ve dava konusu iş makinesinin çalıştırılamamasından kaynaklı gelir kaybı talebine ilişkindir.
… Asliye Hukuk Mahkemesinin … esasına kayden açılan davada, 21/09/2021 tarih … E-K sayılı ilam ile verilen yetkisizlik kararı üzerine gönderilen dava dosyası mahkememiz esasının yukarıda bildirilen sırasına kaydedilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile usul ve yasaya uygun olarak alınan denetlenebilir bilirkişi raporu ve keşif tutanağı birlikte değerlendirilerek; dava konusu iş makinasının arka bomunda çatlak oluştuğu, üretimden kaynaklı bir ayıp olmadığı anlaşılmıştır. Garanti Şartlarının 10. Maddesi şu şekildedir; “Garanti kapsamında arızalı kabul edilen motor, şanzıman, diferansiyel gibi ana aksamın veya parçaların, onarım ile işlevini görebilir hale getirilmesi mümkün ise söz konusu arıza onarım ile giderilir ve müşteri bu durumlarda parça/aksam değiştirilmesini talep edemez.Garanti kapsamında arızalı parçayı onarma ya da değiştirme kararı tamamen …in yetkisindedir.” Bu madde gözetilerek arka bomun değiştirilmesine yer olmadığına, arka bom malzemesinin çelik konstrüksiyon olduğu ve iş makinesinin 7500 saati aşmadığı durumu dikkate alındığında garanti şartlarında olacağı, bilirkişinin tespitinden arka bomun onarımının mümkün olduğu ve yeniden kullanılmasının mümkün olduğu anlaşılmıştır. Bu haliyle parça değişimine gerek olmadığı, onarım ile işlevini tekrar yerine getirilebilir durumda olduğundan ve garanti şartlarının 10. Maddesi gereğince bu arızanın üretim kaynaklı olmadığından garanti kapsamında onarımının yapılması gerektiği anlaşılmıştır. Davacı da dava dilekçesinde kabul ettiği üzere parça onarımı davalı firma tarafından teklif edilmiş ve davacı tarafından kabul edilmemiştir.Davacının talebinin de parçanın değiştirilmemesinden kaynaklı parça bedeli ve dava konusu iş makinesinin çalıştırılamamasından kaynaklı gelir kaybı olduğu göz önüne alındığında parça bedelinin tazmini talebinin yukarıda açıklanan nedenlerle reddine karar vermek gerekmiş, dava konusu iş makinesinin çalıştırılamamasından kaynaklı gelir kaybı açısından ise davalının onarım talebinde bulunduğu gözetilerek kusuru olmadığından reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen ve dava öncesi ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 23/12/2021

Katip Hakim
e-imza e-imza