Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/944 E. 2022/671 K. 07.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/944 Esas – 2022/671
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/944 Esas
KARAR NO : 2022/671
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/11/2021
KARAR TARİHİ: 07/07/2022
K.YAZIM TARİHİ: 18/07/2022
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; davalı şirket ile müvekkili arasında yapılan sözlü anlaşma neticesinde, 2018 yılından itibaren davalı şirketten, müvekkilinin dökümhanesinde kullanılmak üzere sarf malzeme tedarik etmeye başlanıldığını, davalı şirketten tedarik edilen ürünlerin, döküm kalıplarında sıcaklığı muhafaza etmek üzere geliştirilen ısıya dayanıklı ve yalıtkan özelliği olan malzemelerden imal edildiğini, müvekkili şirketle davalı şirket arasındaki ticari ilişki süresince 2019 yılına kadar sağlanan ürünlerle ilgili bir problemle karşılaşılmadığını, hatta işbirliği firmaya verilen ArGe amaçlı destekler ve yeni ürünlerin devreye alınması ile daha da gelişerek devam ettiğini, ancak sürecin devamında 2019 yılında davalı firmadan tedarik edilen malzemelerin kullanıldığı imalatlarla ilgili müşterilerden şikayetler alınmaya başlandığını, bölgesel karbon artışına neden olabilecek diğer girdiler de analiz edildiğini ancak bu girdilerde karbon artışına neden olacak miktarda bir karbon içeriğine rastlanmadığını, dolayısı ile üretimi yapılan imalatlarda ki hatanın kaynağının davalı şirket olduğu kesin bir şekilde ortaya çıktığını, bu hususta yapılacak teknik bilirkişi incelemesi sonrasında açıklığa kavuşacağını, bu olumsuzluk üzerine müvekkili şirketin hataya konu uygunsuzlukla ilgili bir teknik rapor hazırlayarak derhal davalı şirket ile bu raporu paylaştığını, bunun akabinde de yapılan görüşmeler ve yazışmalar neticesinde davalı şirket tarafından müvekkili şirketin stoklarında olan ürünleri iade alınmadığını, bunun gibi birçok müşterisi ile problem yaşayan müvekkil ticari anlamda çok ciddi zarara uğradığını, itibarı zedelendiğini, davalı şirketin taraflar arasında yapılan anlaşma koşullarını taşımayan ve sözleşmeye aykırı olarak tedarik ettiği malzeme nedeniyle imalatı yapılan malzemelerdeki kalitenin düşmesi nedeniyle, müvekkilinin ticari anlamda ciddi miktarda zarara uğramasına sebep olduğunu, müvekkili şirketin yetkilileri tarafından meydana çıkan zarar davalı şirketten talep edildiğini, ancak bugüne kadar bir sonuç alınamadığını beyan ederek, fazlaya ilişkin her türlü dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla; davanın kabulüne, müvekkili şirketin uğramış olduğu her türlü zararının tespiti ve tazmini için şimdilik 1.000,00 TL’nin işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili; yetki yönünden itirazlarını belirterek, müvekkili …A.Ş ile … arasında ticari temas Haziran 2018 ayında başlandığını, çeşitli ürün numuneleri (Besleyici Gömlek, İzolasyon Tuğlası, Örtü Tozu, İzo Kapak, Pota Plakası, Yapıştırma Harcı) 2018 yılının Haziran ayından itibaren firmaya bedelsiz olarak gönderilip denendiğini, alınan olumlu sonuçlar ve …’ın kabulünün ardından, rutin ticari satışlar, Aralık 2018 ayında başlayıp 2021 yılının Ocak ayına kadar toplam 26 ay devam ettiğini, tüm bu satılan ürünlerin, müvekkili tarafından üretilen, prosesi ve formülü müvekkili şirkete ait, tüm tüketicilere açık ve diğer tüketicilere de aynen satılmakta olan ürünler olduğunu, bu ürünlerin davacı … tarafından formülü ve içeriği ısmarlandığını ve kendisine ait bir ürünün müvekkili şirkete yaptırtılması gibi bir durum söz konusu olmadığını, Borçlar Kanunu çerçevesinde bir “eser sözleşmesi”nden söz etmenin mümkün olmadığını, müvekkili firmanın ürettiği tamamen kendine ait formülü ve üretim prosesi olan ürünler olduğunu ve davacı …, bu ürünleri incelediğini, denediğini gerekli kalite kontrollerini yaparak müvekkili firmadan bu ürünleri satın aldığını, taraflar arasındaki hukuki ilişki bir “ticari satım” ilişkisi olduğunu, davacı; TTK 23/1-c maddesi gereğince, satın aldığı malda gizli ayıp ihbarını (8) gün içinde yapması gerektiğini, müvekkili firmaya bu şekilde hukuken geçerli ve sonuç doğuracak yasaya uygun bir ayıp ihbarı bulunmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :
Dava, taraflar arasındaki ticari alım satım ilişkisi nedeniyle davalı tarafından tedarik edilen ve ayıplı olduğu iddia edilen mal nedeniyle uğranılan zararın tespiti ve davalıdan tazmini istemine ilişkindir.
Davacı vekili tarafından dosyaya sunulan 05/07/2022 tarihli dilekçe ile davadan feragat edildiği bildirilmiş, davalı vekili ise 05/07/2022 tarihli dilekçesiyle davacının feragatı nedeniyle davacıdan vekalet ücreti, yargılama gideri ve sair hiçbir talepleri olmadığını beyan etmiştir. Davacı vekilinin dosyada sunulu bulunan vekaletnamesinin incelenmesinden davadan feragate ilişkin özel yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır. Usulüne göre yapılan feragat beyanı davayı sona erdiren usuli işlemlerden olup kesin hüküm gibi sonuç doğuracaktır. Davadan feragat edilmiş olmakla davanın feragat nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Feragat nedeniyle davanın REDDİNE,
2-Peşin alınan 59,30TL harçtan Harçlar Kanunu madde 22 uyarınca alınması gereken 80,70TL’nin 2/3’ü olan 53,80TL karar ve ilam harcının mahsubu ile artan 5,50TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında, Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.096,27TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalı yanın yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı tarafından yatırılan 200,00TL delil avansının karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.07/07/2022

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı