Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/915 E. 2023/16 K. 10.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/915 Esas – 2023/16
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2021/915 Esas
KARAR NO : 2023/16

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA İHBAR OLUNAN :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/11/2021
KARAR TARİHİ: 10/01/2023
K. YAZIM TARİHİ: 26/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı borçlu ile davacının ortak olduklarını, dava dışı … Şti. İle … A.Ş arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesine istinaden, söz konusu şirket lehine ticari kredi, şirket çek kredisi, kredili mevduat hesabı açıldığını, bu kredilerden kaynaklı kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle ilgili banka tarafından önce Ankara … İcra Müdürlüğü’nde … E. Sayılı takip başlatıldığını ve bu takibin … için kesinleştiğini, davacının yaptığı yetkisizlik itirazı sonrası, dosyanın Ankara Batı İcra Müdürlüğü’ne gönderilerek … Esasa kaydedildiğini, takibe yapılan itirazın, Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih, … E. ve … K sayılı iptal kararı sonrasında ilgili icra dosyasına 52.376,18 TL ödeme yaparak borcun tamamını ödediğini, müteselsil kefil olarak tamamını ödediği borcun, diğer müteselsil kefile isabet eden miktarı için başlattığı icra takibinin itiraz sonrası durduğunu, kefilin eda ettiği şey nispetinde alacaklının haklarına halef olacağını, borcu ödeyen kefilin asıl borçluya ödediği miktarın tamamı için diğer müteselsil kefile payına düşen miktar kadar rücu hakkına sahip olduğu gerekçesiyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalı borçlu aleyhine Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasıyla başlattığı icra takibine yönelik itirazın iptali ile takibin devamına ve borçlunun icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, vekalet ücreti ve mahkeme masraflarının karşı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının iş bu davayı açmakta hukuki yararı olmadığını, çünkü davanın 09.11.2021 tarihinde açılmış bir “İtirazın İptali ” davası olduğunu, davaya konu Ankara Batı İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyasında ise takibin durdurulmasına 08.12.2021 tarihinde karar verildiğini, itirazın iptali davasının açılabilmesi için alacaklının davanın açılmasında hukuki yararının olması gerektiğini, hukuki yararın bir dava şartı olduğunu, takibin itirazla durmadığı hallerde borçlunun dava açma hakkının olmadığını, bu sebeple davanın öncelikle usulden reddinin gerektiğini, öte yandan davacının yatırdığı harcın eksik olduğunu ve davacıya kesin süre verilmesi gerektiğini, davacının iş bu davasını sadece icra takibi asıl alacak yönünden açtığını, asıl alacağa ilişkin itirazlarını hiçbir şekilde kabul etmemekle birlikte, davacının faiz talebi bulunmadığından ve iddianın genişletilmesine muvafakatleri bulunmadığından faiz talep etmeye ve faiz konusunda karar vermeye de gerek bulunmadığını, davanın, davacının iddiasına göre ortak olunan … Şti’nin …banktan Genel kredi sözleşmesi ile müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları sözleşmeden kaynaklanan borcun davacı tarafından ödenmesi ile müvekkilinden ödediğini iddia ettiği miktarı istemesi için başlatmış olduğu icra takibine yönelik itirazın iptali davası olduğunu, … Şti’nin …bank’tan Genel kredi sözleşmesi ile böyle bir kredi çektiği ve bu sözleşme gereğince davacı …, … ve …’in müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğunu, borcun ödenmemesi üzere …bank tarafından Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nde … E sayılı takip başlatıldığını ve müvekkilince itiraz edilmediğinden takibin kesinleştiğini, ancak davacı …’nın haksız ve mesnetsiz olarak bu takibe itiraz edip kendi itirazı-kusuru ile itirazın iptali davası açılmasına ve dosya borcuna fazladan yargılama gideri vekalet ücreti ve tazminat kalemlerinin de eklenmesine sebebiyet vermesine neden olduğunu, bu sebeple hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemekle birlikte takibe haksız ve mesnetsiz biçimde itiraz etmeyen müvekkilinin, davacının kendi haksız ve mesnetsiz itirazıyla sebep olduğu kalemlerden sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, aynı zamanda, davacı tarafından başlatılan ve iş bu davanın dayanağı Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında asıl alacağın 26.188,09-TL olarak gösterildiğini, bu rakamın davacının dava dilekçesinde ödediğini iddia ettiği 52.376,18-TL tutarın tam yarısı olduğunu, yani davacının ödemiş olduğunu iddia ettiği toplam icra takibi tutarının yarısını müvekkilinden tahsil etmek amacıyla iş bu takibi başlattığını, davacının yalnız davalı müvekkiline tutarın yarısı oranında rücu davası açmasının haksız olduğunu, genel kredi sözleşmesinde diğer müşterek ve müteselsil kefilin … olduğunu, bu durumda, Davacı …, … ve davalı müvekkil … arasında müşterek borçlu ve müteselsil sorumluluğun söz konusu olduğunu, ancak bir müteselsil ve müşterek kefilin daha bulunduğu (…) gözetildiğinde davacının ödediğini iddia ettiği miktarın yarısını müvekkilinden isteyemeyeceğini, nitekim hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemekle birlikte paylar oranında sorumluluk olması gerektiğini, bu halde davacının davasının ödediğini iddia ettiği miktarın yarısını müvekkilden talep etmesinin kabul edilemez olduğunu, bu sebeple davacının ödediğini iddia ettiği tutardan müşterek ve müteselsil kefil …’nın da sorumlu bulunduğundan davanın …’ya ihbarının gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas ve… esas sayılı takip dosyaları, 05/02/2014 tarihli genel kredi sözleşmesi, Mahkememizin … esas sayılı dava dosyası, 03/10/2022 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklı rücu ilişkisi sebebiyle başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkindir.
Davacının rücuya tabi ödemesinin bulunup bulunmadığı ve takip tarihi itibariyle işlemiş faizin hesaplanması bakımından dosya bilirkişiye tevdi edilmiş 03/10/2022 tarihli rapor dosyaya kazandırılarak hükme esas alınmıştır.
Davacı dosyaya sunduğu 26/10/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile; dava değerini işlemiş faiz talebi yönünden 5.329,14 TL artırarak, artırdığı miktar yönünden eda davası olarak devamına, işleyecek faiz oranına ıslah ile TCMB Ticari işlerde uygulanacak temerrüd faiz oranlarının uygulanmasına, borçlunun borca itiraz dilekçesinde işleyecek faiz oranına da itiraz etmesi nedeniyle işleyecek faiz oranına ilişkin hüküm kurulmasına, dava dilekçesinde itirazın iptali ve takibin devamı talebi asıl alacakla birlikte işlemiş faizi de kapsayacağından işlemiş faiz tutarı hakkında hüküm kurulmasına, itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı taraf aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile usul ve yasaya uygun olarak alınan denetlenebilir bilirkişi raporu birlikte değerlendirilerek; davacı …’nın Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … E dosyası ile davalı … hakkında başlattığı (Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … E. dosyasının devamı niteliğinde olan) takip talebinde ; 26.188,09 TL asıl alacak, 8.081,68 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 34.269,77 TL alacak talep ettiği, tarafınca yasal düzenlemeye uygun olarak Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nca belirlenen yasal faiz oranları baz alınarak 20.08.2021 takip tarihine kadar bilirkişi tarafından yapılan hesaplamalarda, 52.133,80 TL asıl alacak, 26.821,67 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 78,955.47 TL olarak tespit edildiği anlaşılmıştır. Belirlenen tutarın 6098 sayılı TBK.’nun 587 maddesinin son fıkrasına göre; “Birbirlerinden bağımsız olarak aynı borç için kefil olanlardan her biri, borcun tamamından sorumlu olur. Ancak, borcu ödeyen kefil, aksine anlaşma olmadıkça toplam kefalet miktarındaki payı oranında rücu hakkına sahiptir” maddesi uyarınca toplam alacak tutarı olan 78.955,47 TL’nın 1/2 si olan 39.477,74 TL olarak davlının sorumluluğu bulunduğu anlaşılmıştır. Nihai olarak davalının sorumluluğunun 26.066,9 TL asıl alacak 13.410,5 TL işlemiş faiz olduğu, takip talebinde ise 26.188,09 TL asıl alacak 8.081,68 TL işlemiş faiz talep edildiği görülmüştür. İtirazın iptali davalarında takip talebindeki miktarlarla sınırlı olunduğundan icra takibindeki miktarlara bağlılık ilkesi gözetilerek akibin 26.066,9 TL asıl alacak, 8.081,68 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 34.148,58 TL üzerinden devamına karar verilmiştir. Her ne kadar davacı davasını işlemiş faiz yönünden 5.329,14 TL arttırmışsa da yukarıda açıklandığı şekilde itirazın iptali davasında talep icra dosyasındaki talebi aşamayacağından fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, alacağın likit olduğu gözetilerek asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ İLE ; Davalının, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin 26.066,9 TL asıl alacak, 8.081,68 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 34.148,58 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-26.066,9 TL üzerinden işletilecek %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Karar kesinleştiğinde dosyamız arasında bulunan mahkememizin 2017/594 esas sayılı dosyasının iadesine,
4-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 2.332,69 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 413,90 TL, tamamlama harcı olarak alınan 150,00 TL, ıslah harcı olarak alınan 100,00 TL olmak üzere toplam 663,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.668,79 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.096,27 TL’nin, davanın kabul ve red oranına hesap edilen 945,38 TL’sinin davalıdan, 150,89 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 413,90 TL peşin harç, 59,30 TL başvuru harcı, 150,00 TL tamamlama harcı, 100,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 723,20 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 900,00 TL bilirkişi ücreti, 226,75 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 1.126,75 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdir edilen 971,67 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 5.450,33 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, davacı asil ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 10/01/2023

Katip Hakim
e-imza e-imza