Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/903 E. 2022/264 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/903 Esas – 2022/264
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/903
KARAR NO : 2022/264
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/11/2021
KARAR TARİHİ: 17/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 22/03/2022
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; davalının, müvekkili şirkette … Müdürlüğü’nde arge sorumlusu olarak 16.10.2012- 14.07.2020 tarihlerinde çalıştığını, davalı işçinin istifa dilekçesi verdiğini ve iş sözleşmesini kendi isteğiyle sona erdirdiğini, kendi işini yapacağından bahisle ilişiğinin kesilmesini istediğini, müvekkili şirketin davalının talebi üzerine işten çıkış işlemlerini tamamladığını ve işçiye hak ettiği tüm işçilik alacaklarını ödediğini, davalının müvekkili şirketin iştigal konusuyla aynı konuda “… Tic. Ltd. Şti.” nin kurucu ortağı olduğunu, davalının müvekkili şirket içinde yaptığı iş ve çalıştığı pozisyon, gerek buna uygun olarak imzalamış olduğu sözleşme ve gerekse iş sözleşmesi devam ederken ve istifasından sonraki süreç içinde sergilediği haksız davranışlar hiçbir tereddüte yer vermeyecek şekilde haksız rekabet oluşturduğunu, davalının müvekkili şirkete karşı rekabet yasağına aykırı işlem yaptığını, müvekkili şirketle imzaladığı iş sözleşmesine uymadığını, haksız rekabetin şartlarının oluştuğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 50.000TL cezai şartın davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davanın, rekabet yasağının ihlalinden doğduğu ileri sürülen cezai şart alacağının tahsili istemine yönelik olup, iş bu davanın görülme yeri iş mahkemesi olduğunu, dava dilekçesinin ilk sayfasında sadakat yükümlülüğüne aykırı davranıldığı iddiasına, son sayfasında ise “iş sözleşmesi devam ederken” ibaresine yer verildiğini, bu haliyle davacı tarafça haksız rekabet oluşturduğu iddia olunan eylemin iş akdi devam ederken başladığını, iş akdinin sona ermesinden sonra ise rekabet yasağı hükmüne aykırılığın söz konusu olduğu iddia edilmekte olduğunu, davanın İş Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerektiğini, bu nedenlerle öncelikle görev itirazının değerlendirilerek dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmiştir.
e-imza e-imza

GEREKÇE :Dava, davacı firmada işçi olarak çalışan davalının rekabet yasağı sözleşmesinin ihlali nedeniyle cezai şart istemine ilişkindir.
Davacı, davalının davacı şirkette proje müdürlüğünde … sorumlusu olarak çalıştığını, kendi isteği ile işten ayrıldığını, iş sözleşmesine konu rekabet yasağına aykırı davrandığını belirterek cezai şart talebinde bulunmuştur. Davalı yan ise, davanın rekabet yasağının ihlalinden doğduğu ileri sürülen cezai şart alacağının tahsili istemine yönelik olduğunu, iş bu davanın görülme yerinin iş mahkemesi olduğunu savunmuştur.
Davalı işçinin davacı şirketten ayrıldığı, taraflar arasında düzenlenen 04.06.2018 tarihli iş sözleşmesinin 1. Maddesine göre; “Haksız Rekabet Yaratma” başlığı altında rekabet yasağının kapsamı belirtilmiştir. Buna göre “Personel, herhangi bir nedenden dolayı iş sözleşmesi sona ermesinden sonra İş sözleşmesinin, ister kendi isteğiyle ister haklı nedenle işveren tarafından sona erdirilmesi tarihinden itibaren 2 yıl içerisinde işverenin ve bağlı kuruluşlarının faaliyetinin yoğun olduğu …, …, … illerinde gerek bireysel girişimci olarak gerek bir ortak girişimi veya ortak olarak doğrudan veya dolaylı olarak … ve bağlı kuruluşları ile hiçbir şekilde çalışamaz, rekabete giremez. Personel yukarıda zikredilen ve hiçbir baskı veya müzayaka veya gabin halinde bulunmadan kayıtsız ve şartsız olarak kabul ve taahhüt ettiği hususlarla ilgili olarak yapmış olduğu hareketlerle aykırılık teşkil eder veya herhangi bir şekilde taahhüdüne uymaz ise herhangi bir ihtara veya bildirime gerek kalmaksızın 50.000-TL cezai şartı ödemeyi kabul ve taahhüt eder.” şeklinde düzenleme yapıldığı anlaşılmaktadır. Resmi kayıtlarda taraflar arasında işçi işveren ilişkisi bulunduğundan, iş sözleşmesinin nitelendirilmesinin ve taraflar arasındaki rekabet yasağına dair maddelerin işçi-işveren ilişkisi içinde tartışılması gerektiği anlaşılmıştır.
Davanın yasal dayanağı 6098 sayılı TBK’nın 444-447.maddeleri arasında yer almaktadır.
Yargıtay ….Hukuk Dairesinin 21.12.2021 tarih ve … esas, … karar sayılı kararı şu şekildedir;
”Türk Borçlar Kanunu’nun rekabet yasağının sona ermesini düzenleyen 447.maddesinde iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız olarak ya da işçi tarafından haklı nedenle feshedilmiş olması halinde rekabet yasağının sona ereceği düzenlenmiş olup, haklı fesih müessesesinin iş hukuku ilkeleri çerçevesinde ticaret mahkemesince değerlendirilmesinin güçlüğü ortadadır.
Uyuşmazlığın kaynağı iş sözleşmesi olduğundan Türk Borçlar Kanununun 444 ve devamı maddelerine dayalı olarak İş Kanunu kapsamında işçi sayılan kişinin, rekabet yasağı sözleşmesinin ihlali nedeniyle açılan cezai şartın tahsiline ilişkin davalarda iş mahkemeleri görevlidir. Dairemizin önceki kararlarında işçinin iş sözleşmesi sona erdikten sonrası dönem bakımından rekabet yasağına ilişkin olarak cezai şart ve tazminat davaları bakımından ticari dava olduğu belirtilmiş ise de; konunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmakla, yukarıda belirtilen açıklamalar uyarınca görevli mahkemenin iş mahkemesi olduğu belirlendiğinden bu karardan dönülmesi gerektiği anlaşılmıştır.” (Yargıtay 9.HD 2021/10474 esas, 2021/15964 karar, 2021/10473 esas, 2021/15963 karar, 2021/10135 esas, 2021/15961 karar, 2021/10136 esas,2021/15962 karar, 2021/10134 esas, 2021/15960 karar, 2021/10133 esas, 2021/15959 karar, 2021/3076 esas, 2021/9789 karar sayılı ilamları da aynı doğrultudadır.)
12/10/2017 tarihli 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’ nun 5/1-a maddesine göre: ” 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun İkinci Kısmının Altıncı Bölümünde düzenlenen hizmet sözleşmelerine tabi işçiler ile işveren veya işveren vekilleri arasında, iş ilişkisi nedeniyle sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü hukuk uyuşmazlıklarına iş mahkemelerinde bakılır. 7036 sayılı yasa 6102 sayılı TTK’ dan sonra yürürlüğe girdiğinden ve TTK’nın 4/1-c maddesindeki düzenlemeyi değiştirdiğinden, iş akdinin sona ermesinden sonra oluşacak
e-imza e-imza

rekabet yasağına ilişkin davalarda da iş mahkemeleri görevli olduğundan yukarıda belirtilen güncel Yargıtay kararları da gözetilerek göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan 6100 Sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine,
2-Karar kesinleştiğinde ve yasal sürede başvurulması halinde dosyanın görevli Ankara Batı Nöbetçi İş Mahkemesine gönderilmesine,
3-6100 Sayılı HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren 6100 Sayılı HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, taraf vekillerini yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.17/03/2022

Katip Hakim
e-imza e-imza