Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/884 E. 2023/104 K. 26.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/884 Esas – 2023/104
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2021/884 Esas
KARAR NO : 2023/104

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
İFLAS İDARE MEMURLARI:1-
2-
3-
VEKİLİ :

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 03/11/2021
KARAR TARİHİ: 26/01/2023
KARAR YAZIM TARİHİ: 25/02/2023

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; müvekkili şirketin profil üretimi alanında faaliyetlerini sürdüren bir şirket olduğunu, müvekkili şirket ile davalı müflis şirket ile arasında alım-satımdan kaynaklanan ticari bir ilişkinin kurulduğunu, davacı müvekkilinin davalıdan bu ilişkiden kaynaklı alacakları mevcut olduğunu, müvekkilinin hukuken kesinleşmiş bir alacak için belgeleri ile birlikte iflas masasına başvurduğunu, iflas masasının masaya alacak kaydı talebini alacağın fatura alacağı olması ve yargılamayı gerektirdiği gerekçesi ile reddedildiğini, bu kararın usul ve yasalara aykırı olduğunu, davalı müflis … tarafından keşide edilen ve kefili … olan 10.08.2018 düzenleme tarihli, 10.11.2018 ödeme tarihli 30.500,00TL bedelli senedin tahsili için Ankara … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası ile 10.08.2018 düzenleme tarihli, 30.11.2018 ödeme tarihli 30.500,00TL bedelli senedin tahsili için Ankara … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası ile icra takibine başlanmışsa da …’ın konkordato kesin mühleti içerisinde olduğundan bahisle takiplerin şikayete konu edilmesi üzerine Ankara … İcra Hukuk Mahkemesi … Esas – … Karar sayılı ilamı ve Ankara … İcra Müdürlüğü … Esas – … Karar sayılı ilamları ile şikayetlerin kabulü ile takiplerin borçlu şirket yönünden iptaline karar verildiğini, kararların kesinleştiğini, takip işlemleri, borçlu şahıs adına devam ettiğini, Müflis şirketin iflası Ankara Batı İcra Müdürlüğü … İflas sayılı dosyasıyla açılmış olup, bunun üzerine müvekkili şirket tarafından toplamda 73.416,43TL (30.500,00TL asıl alacak ile iflas açılış tarihine kadar işlemiş 6.371,16TL işlemiş faiz ve 30.500,00TL asıl alacak ile iflas açılış tarihine kadar işlemiş 6.045,27TL işlemiş faiz) alacağa ilişkin iflas masasına kaydedilmesine ilişkin başvuru yapıldığını, bu başvuruda alacağa dayanak olarak 10.08.2018 düzenlenme tarihli, 10.11.2018 ödeme tarihli 30.500,00TL bedelli senet fotokopisi, 10.08.2018 düzenlenme tarihli, 30.11.2018 ödeme tarihli 30.500,00TL bedelli senet fotokopisi ve ödememe protestoları iflas masasına ibraz edildiğini, Ankara Batı İcra Müdürlüğü tarafından tarafımıza 21.10.2021 tarihinde e-tebligat ile tarafımıza gönderilen 24.09.2021 tarihli kararında; “talep ekinde kambiyo senetlerine ilişkin belgeler sunulmuştur. Kambiyo senetlerine dayanan alacağı olması nedeni ile talebin yargılamayı gerektirdiğinden alacağın reddine karar verilmiştir” denilerek müvekkilinin alacak talebinin 4. sıra kapsamında reddine karar verildiğini, Davalı müflis şirket ile davacı müvekkili arasında yukarıda verilen ticari ilişki doğrultusunda, iki adet bono keşide edildiğini, kefili … olan 10.08.2018 düzenleme tarihli, 10.11.2018 ödeme tarihli 30.500,00TL bedelli bono için 14.11.2018 tarihinde noter aracılığıyla ödememe protestosu çekildiğini; 10.08.2018 düzenleme tarihli, 30.11.2018 ödeme tarihli 30.500,00TL bedelli bono için de 04.12.2018 tarihinde noter aracılığıyla ödememe protestosu çekildiğini, ödememe protestosu çekilmesi, başvuru hakkının kullanılması için gerekli şartların gerçekleştiğinin kanıtı olduğunu, Diğer yandan müvekkili şirket ile davalı müflis şirket arasında izlenen “cari hesap ekstresi” ve dayanak fatura örnekleri ekte sunulduğunu, burada görüleceği üzere 10.08.2018 tarihlerinde 10.11.2018 ve 30.11.2018 vade tarihli senetle ödeme amacı ile müvekkili şirkete teslim edilmiş ancak karşılıkları ödenmediğini, bu cari hesaba göre müvekkili şirketin davalı müflis şirketten1.029,26TL daha alacaklı olduğunu, söz konusu senetlerin karşılığı ödemelerin yapılmadığını, Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/600 Esas sayılı dosyasındaki 29.11.2018 tarihli Konkordato Geçici Komiser Kurulu Raporu’nun 8. sayfasındaki 28. numaralı sütunda, 37. sayfasındaki “Detaylı …”ın “…” hesabı karşısında yer aldığını, ayrıca 08.11.2019 tarihli kesin mühlet sürecine istinaden hazırlanan 3. Dönem Konkordato Komiser Kurulu Raporu’nun 11. sayfasındaki “Detaylı …nın “…” hesabı karşılığında iki adet senetten dolayı 61.000,00TL borçlu olduğunu beyan ederek, müvekkilinin bonodan kaynaklanan ve müflis şirketten alacağı olan toplam 73.416,43TL’nin kabulü ile masaya kayıt ve kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili süresinden sonra sunmuş olduğu cevap dilekçesinde, davalı müflis şirketin Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/600 E. sayılı dosyasında 2019/785 nolu kararı ile iflasına karar verildiğini, tasfiye işlemlerinin Ankara Batı İcra Dairesi … İflas dosyası ile yürütüldüğünü, ilk alacaklılar toplantısının 28.02.2020 tarihinde ikinci alacaklılar toplantısının 03.12.2021 tarihinde yapıldığını, davacının, … 14.01.2020 tarihli, … nolu başvurusuyla alacak başvurusunda bulunduğunu, bu başvurusu sonucunda, İflas İdare Memurlarının … nolu kararı ile alacağın reddedildiğini, İflas İdare Memurlarının bu kararı üzerine davacının huzurdaki davayı ikame ettiğini, İflas İdare Memurlarının vermiş olduğu kararın yerinde olduğunu, huzurdaki davanın reddinin gerekli olduğunu, İflas İdaresinin alacak kayıt başvurusunu incelediğini ve dosyada bulunan belge ve örneklerinde yapılan inceleme neticesinde alacağın varlığının saplanamadığından reddine karar verildiğini, iflas idaresinin İİK mad. 226 mucibine masanın menfaatini gözetmekle yükümlü olduğunu, dosyada bulunan belgelerin incelendiğini ve alacağın varlığını saptayamadığını, korunan menfaatin alacağın somut delillerle ispat etmiş olan alacakların menfaati olduğunu, bu bağlamda somut delillerle alacağını ispat edemeyen davacının
alacağının reddedilmesi iflas idaresinin İİK mad. 226 gereğince masanın menfaatini gözetmesi gereği olduğunu, bir alacağın sıra cetveline kayıt ve kabul edilmesi için alacağın varlığının kesin ve birbirini doğrulayan belgelerle, yargılamaya ihtiyaç gösterilmeyecek şekilde ispatlanması gerektiğini, burada ispatlanması gereken hususun temel borç ilişkisinin mevcudiyeti olduğunu, alacaklının talebinin şirket kayıtları ile örtüştüğü kadarı kabul edildiğini, örtüşmeyen bakiyenin reddedildiğini, bir alacağın sıra cetveline kayıt ve kabul edilmesi için alacağın varlığının kesin ve birbirini doğrulayan belgelerle, yargılamaya ihtiyaç gösterilmeyecek şekilde ispatlanması gerektiğini, burada ispatlanması gereken hususun temel borç ilişkisinin mevcudiyeti olduğunu, soyut senedin tek başına alacağın varlığının ispatlanması için yeterli olmadığını, senedin dayandığı hukuki ilişkinin temel borç ilişkisinin varlığının
ispatlanması gerektiğini, bu kuralın Yargıtay içtihatlarıyla kazanmış bir kural olduğunu, faturanın bir sözleşmenin ifasına ilişkin bilgileri içerdiğinden, faturayı düzenleyen ile faturayı alan taraflar arasında sözleşme ilişkisinin bulunması gerektiğini, faturanın delil niteliğine sahip olabilmesi için faturadaki bilgilerin tarafların defterlerimdeki kayıtlar ile desteklenmesi gerektiğini, faturaların iflas kararından sonra düzenlendiğini, açıklanan hukuki sebepler ve istikrar kazanmış yargı kararlarında da vurgulandığı üzere ticari defter ve kayıtların tetkiki ile temel borç ilişkisinin saptandıktan sonra ancak alacağın kabulünün mümkün olacağını, davacının ispatla mükellef olmasına rağmen iddia ettiği hususları ispatlayamadığından ve masaya eksik belge ile başvurduğundan alacağının reddedildiğini, dava açılmasına kendisinin sebebiyet verdiğini, soktrinde kabul edildiği üzere, kayıt terkini davasının reddi halinde, itiraz edilen alacak sıra cetvelindeki yerini koruyacağını, davacı alacaklının yargılama giderlerinden sorumlu olacağını, alacaklı bu yargılama giderlerinin ödenmesini iflas masasından isteyeceğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … iflas sayılı dosyası, Mahkememizin 2018/600 esas sayılı dava dosyası, tarafların ticaret sicil kayıtları, Ankara … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, Ankara … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, tarafların 2018 ve 2019 yıllarına ait BA-BS formları, talimat mahkemesi aracılığıyla alınan 08/07/2022 tarihli bilirkişi raporu, mahkememizce alınan 25/10/2022 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
Talimat mahkemesince alınan bilirkişi raporunda, davacı şirketin ticari defterlerinin (Yevmiye defteri, Defter-i Kebir ve Envanter Defteri) VUK. ve TTK ilgili madde esaslarına göre usule uygun tutulduğu, iş bu defterlerin Muhasebenin Temel kavramları yönünden geçerli ve delil niteliğine haiz olduğu, Davacı şirketin Yevmiye Defteri, Defter-i Kebir ve Envanter Defterlerine uygun olarak düzenlenen Muavin defter kayıtlarından elde edilen verilere göre; karşılıklı ticari alışverişin 29/03/2018 tarihinde başladığı, bu ticareti esnasında davacı şirket “… şti” nin davalı şirket “… Sti “ne itoplamda 8 (sekiz) adet fatuğ ile 1.301.131,26TL’lik ürün teslimi yaptığı, Tasfiye halinde … Şti toplamda; 61.000,00TL senet verdiği, Davacı şirket”… Şti”, davalı şirketten “Tasfiye halinde … şti’nden 10/08/2018 tarihinde alınan, 10/711/2018 vadeli 30.500,00TL ve 30/11/2018 vadeli 30.500,00TL olmak üzere 2 adet toplamda 61.000,00TL değerinde Protestolu senetlerin 2019 T. Yılı envanter defterinde tahsil edilememiş olarak kayıtlı olduğu, davacı şirket “… şti” nin davalı şirket “Tasfiye Halinde … Şti’nden Cari hesap bakiyesi 1.029,26TL alacaklı olduğunun tespit edildiği belirtilmiştir.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda, iddia, savunma ile dosyaya sulan delillerin ve taraflara ait ticari defterin incelenmesi ve değerlendirilmesi neticesinde; davalı Müflis … Şti. tarafından davacı … Şti.’ne tanzim edilen ve senet tutarının ödenmediği iddiasıyla davacı tarafından Ankara Batı İcra Müdürlüğü … sayılı iflas dosyasına 21.01.2020 tarihinde iflas masasına kayıt talebinde bulunulan alacak talebine konu edilen 10.08.2018 tanzim tarihli – 10.11.2018 ödeme günlü 30.500,00TL tutarlı ve 10.08.2018 tanzim tarihli – 30.11.2018 ödeme günlü 30.500,00TL tutarında olmak üzere 2 adet toplam 61.000,00TL değerindeki senetlerin her iki taraf ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, iflas tarihi olan 06.12.2019 tarihi itibariyle davacı şirketin söz konusu senetlerin tahsil edilememesinden dolayı davalı şirketten 61.000,00TL’si asıl alacak ve 5.730,65TL’si işlemiş faiz olmak üzere toplam 66.730,65TL tutarında alacaklı olduğu, bununla birlikte davalı şirketin iflas tarihi olan 06.12.2019 tarihi itibariyle, davacı şirketin davalı şirketten 61.000,00 TL alacaklı olduğu hususunda taraf ticari defterleri arasında bir ihtilaf bulunmadığı belirtilmiştir.
GEREKÇE :
Dava, taraflar arasındaki alım satım nedeniyle düzenlendiği iddia edilen bonolar nedeniyle alacağın iflas masasına kayıt ve kabulü istemine ilişkindir.
Mahkememizin 06/12/2019 gün ve 2018/600 Esas 2019/785 Karar sayılı ilamı ile davalı şirketin iflasına karar verildiği, verilen kararın 24/11/202 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Kayıt kabul davaları, iflasından önce müflisten alacaklı olanların, bir diğer ifade ile iflas alacaklılarının alacaklarını iflas masasına kaydettirmek için açtıkları ve dayanağını İİK’nın 235. maddesinden alan davalardır.
İşbu davaya konu alacağın dayanağının 10/08/2018 tanzim ve 10/11/2018 vade tarihli 30.500,00TL bedelli, 10/08/2018 tanzim ve 30/11/2018 vade tarihli 30.500,00TL bedelli iki adet bono olduğu, bu bonoların taraflar arasındaki alım – satım ilişkisine istinaden müflis şirket tarafından keşide edilmiş olduğu, davacının bu alacak ve işlemiş faiz için 21/01/2020 tarihli dilekçesiyle 73.416,43TL alacağını iflas masasına kaydettirmek için başvurduğu, 24/09/2021 tarihli … sayılı karar ile alacak başvurusunun reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Düzenlenen sıra cetvelinin davacı alacaklı vekiline 27/10/2021 tarihinde tebliğ edildiği ve işbu davanın 03/11/2021 tarihinde hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmakla işin esasına geçilmiştir.
Uyuşmazlık konusu, davacı yanın davalıdan iflas tarihi itibariyle alacaklı olup olmadığı ve alacaklı ise tutarı hususundadır.
Tarafların bağlı bulundukları vergi dairelerinden 2018-2019 yıllarına ait BA-BS formları HMK m.221 uyarınca resen celp edilmiştir. İncelenmesinde; davacı tarafça davalı adına 2018 yılına ilişkin 8 adet belge karşılığında KDV hariç 1.102,651,00TL mal satış bildiriminde bulunulduğu, aynı şekilde davalı tarafça, davacı adına 2018 yılına ilişkin 8 adet belge karşılığında KDV hariç 1.102.651,00TL mal alış bildiriminde bulunulduğu, bu itibarla bildirimlerin örtüştüğü tespit edilmiştir.
Tarafların defter ve kayıtları ile mahkememiz dosyası üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Gerek davacı defterlerinde gerekse müflis şirket defterlerinde uyuşmazlık konusu iki adet bononun tahsil edilememiş olarak kayıtlı olduğu, taraflar arasındaki ticari alım – satım ilişkisi kapsamında 8 adet fatura tanzim edildiği ve bu faturaların taraf defterlerinde kayıtlı olduğu, müflis şirket tarafından bir kısım ödemelerin yapıldığı, ancak uyuşmazlık konusu iki adet bono bedelinin ödenmediği, bu haliyle de davacı yanın kambiyo senedi vasfındaki iki adet bono tutarı olan 61.000,00TL kadar müflis şirketten alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır. Senetlerin vade tarihinden iflas tarihine kadar işlemiş faizinin de müflis şirketten tahsilinin gerektiği kabul edilerek bilirkişi raporunda hesaplanan 5.730,65TL işlemiş faiz kadar da davacının alacaklı olduğu kabul edilmiştir. Davacı vekili işlemiş faiz talebine yönelik faiz talebinin yasal faiz olmadığını, avans faizi olduğunu son celsede beyan etmişse de, bilirkişi raporunun davacı vekiline 08/11/2022 tarihinde tebliğ edildiği, yasal iki haftalık kesin süre içerisinde herhangi bir beyan ve itirazının bulunmadığı, bu itibarla raporun ve rapordaki hesaplamanın davacı yönünden kesinleştiği, bu itibarla davalı lehine usuli kazanılmış hakkın söz konusu olduğu değerlendirilmekle davacı vekilinin son celsedeki beyanına itibar edilmeyerek rapordaki faiz hesaplaması hükme esas alınmıştır. Bu itibarla iflas tarihi itibariyle davacı yanın 61.000,00TL asıl alacak ile vade tarihlerinden iflas tarihine kadar işlemiş 5.730,65TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 66.730,65TL alacaklı olduğu kabul edilerek bu alacağın iflas masasına alacak olarak kayıt ve kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE, 61.000,00TL asıl alacak ile vade tarihlerinden iflas tarihine kadar işlemiş 5.730,65TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 66.730,65TL’nin Ankara Batı İcra Dairesinin … iflas sayılı dosyasında iflas masasına kayıt ve kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alınması gereken 179,90TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 59,30TL peşin harç, 59,30TL başvuru harcı, 8,50TL vekalet harcı olmak üzere toplam 127,10TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 231,50TL tebligat ve posta gideri ile 1.600,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.831,50TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesap edilen 1.664,71TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 9.200,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 13/2 gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 6.685,78TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.26/01/2023

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı