Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/879 E. 2023/1029 K. 10.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/879 Esas – 2023/1029
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2021/879 Esas
KARAR NO : 2023/1029

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLLERİ :

DAVALILAR : 2-
3-
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 01/11/2021
KARAR TARİHİ: 10/10/2023
K. YAZIM TARİHİ: 02/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ; Müvekkilinin 06.06.2018 tarihinde gerçekleşen trafik kazasında, işleteni … olan, …’ın sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracın kendisine çarparak yaralamasına sebebiyet verdiğini, 14 gün yoğun bakımda kaldığını, müvekkilinin taburcu olduktan sonra dahi evinde tuvalet ve banyo ihtiyacı dışında evde fazla hareket etmemesi için doktorları tarafından uyarıldığını, müvekkilin elim kaza sonrasında bir yıl içerisinde kazadan kaynaklı beyin kanaması veya felçli kalma riski bulunduğu yine doktorlar tarafından belirtildiğini, müvekkilinin bedensel zarar nedeni ile bir yılı aşkın bir süre çalışamadığını, iş ve kazanç kaybına uğradığını, ayrıca müvekkilinin bu süreçte tedavi masrafları ile karşı karşıya kaldığını, hala kontrollerinin devam ettiğini ve tedavi masrafları ortaya çıktığını, müvekkilin yaralanması sebebiyle sanık … hakkında Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesi’nin 12.10.2021 tarih ile … E. … K. Sayılı kararıyla cezalandırılmasına karar verildiğini, davalı işletene ait … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle geçerli poliçe ile davalı sigorta şirketine trafik zmss olması nedeniyle poliçe limitine kadar maddi tazminat istendiğini, bu taleplerinin sigorta tarafından reddedildiğini, arabuluculuk görüşmelerinde de bir anlaşmaya varılamadığını, Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas dosyasında, sanık tarafın kusur yönünden itirazları sebebiyle … Üniversitesi’nin Trafik Kürsüsünce üç kişilik heyetten kusur raporu alındığını, 06.07.2021 tarihli … Trafik Kürsünce hazırlanan heyet raporuna göre, kabul anlamına gelmemekle birlikte, davalı sürücü …’ın tali kusurlu ve davacının asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini, … … doğumlu davacı …’ın, geçirdiği kaza nedeniyle, beden gücü kayıp oranının … Hastanesi Sağlık Kurulu’nun 04.11.2019 tarih ve … Rapor numaralı raporuna göre % 5 (beş) olarak belirlendiğini, davacının yoğun bakım ve sonrasındaki uzun tedavi süreci, tedavi sonrası süreçte felç kalma riski bulunması, tedavi sürecinde işe gidememesi ve kendine bakamaz hale gelmesi, uğradığı yaralanma sebebiyle yüzünde sabit iz kalması, 19 yaşında uğradığı kaza sebebiyle tedavi süreci ve sonrasında kafa tası konusunda hayli tedirgin bir hayat sürmek durumunda kalması gibi nedenlerle çektiği acılardan dolayı manevi zarara uğradığını, bu nedenlerle fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla; müvekkilin trafik kazası sonucu uğramış olduğu bedensel zarar nedeniyle, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere şimdilik 1.000-TL maddi tazminatın işleten ve sürücü yönünden olay tarihinden; davalı sigorta yönünden sigorta limitini aşmamak üzere temerrüt tarihinden işletilecek avans faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte davalılardan tahsiline, 100.000,-TL manevi tazminatın olay tarihinden işletilecek avans faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte davalılar işleten ve sürücüden tahsiline, işleten ve sürücünün arabuluculuk görüşmelerine haklı bir mazeretleri olmaksızın katılmamaları sebebiyle, haklı çıkmaları halinde dahi yargılama giderlerinden sorumlu tutulmalarını talep ve dava etmiş, davacı vekili 27/04/2022 tarihli dilekçesi ile de; maddi tazminat talebine dair tazminat kalemlerini; 100-TL geçici iş göremezlik,100-TL sürekli iş göremezlik talepleri, 600-TL tedavi giderleri, 100-TL kazanç kaybı ve 100-TL çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar olduğu yönünde beyanda bulunmuştur.
Davacı vekili ıslah dilekçesi ile özetle; talep edilen 1.000-TL maddi tazminatı 2.451,80-TL artırarak toplam 3.451,80-TL’ye çıkarılmasını, maddi tazminatın işleten ve sürücü yönünden olay tarihinden; davalı sigorta yönünden sigorta limitini aşmamak üzere temerrüt tarihinden işletilecek avans faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte davalılardan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı … Sigorta Aş vekili cevap dilekçesi ile özete; Sigorta genel şartlar ekinde maddi tazminat talepleri için sunulması gereken belgelerin sayıldığını, davacı tarafından usulüne uygun maluliyet raporu sunulmadığını, maluliyet tespiti yapılmadan müvekkiline yapılan başvurunun usulüne uygun olduğunun söylenmesi mümkün olmayarak davanın başvuru şartı eksikliğinden reddi gerektiğini, davacının “maddi” tazminat talebinin açık olmadığını, davacıya maddi tazminat talebini açıklaması için süre verilmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte; kaza yaya ile araç sürücüsü arasında meydana gelmiş olup kaza tespit tutanağında da görüleceği üzere müvekkili şirkete kusur verilmediğini, yaya orta refüjdan atlayarak karşıya geçmeye çalışırken kaza meydana gelmiş olup, sigortalı araç sürücüsünün yolda seyrederken yayanın refüjden atlayarak karşıya geçmeye çalışacağını öngörmesinin mümkün olmadığını, kusur oranlarının belirlenmesi gerektiğini, maluliyet durumunun de belirlenmesi gerektiğini, davacı tarafın dilekçesinde belirtilmiş olduğu %5 oranlı raporun müvekkili şirkete iletilmediğini, 6111 sayılı yasa uyarınca müvekkili Şirket’in tedavi giderleri, geçici iş göremezlik ve geçici iş göremezlik dönemi geçici bakıcı talepleri nedeniyle herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, tüm sorumluluğun SGK’ da olduğunu, açıklanan nedenlerle, davayı kabul anlamına gelmeyerek tedavi gideri kapsamında bulunan geçici bakıcı gideri tazminatı ve SGK sorumluluğunda olan geçici iş göremezlik tazminatı taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiğini, sigortaya usulüne uygun başvuru yapılarak başvuru şartı yerine getirilmemiş olup müvekkili şirket açısından sorumluluğun temerrüt tarihinden başlayacağı ancak temerrüdün oluşmadığı da dikkate alınarak olayın haksız fiil nedeni ile tazminat talebi olduğu dikkate alınarak aracın hususi de olduğu dikkate alınarak avans faizi talebinin kabulünün mümkün olmadığını, davacının iddialarını kabul etmediklerini, tüm bu nedenlerle; davacı tarafından usulüne uygun başvuru yapılmadığından davanın başvuru dava şartı eksikliğinden usulden reddini, davacıya talebini kuruşlandırarak açılması için süre verilmesini aksi takdirde davanın usulden reddini, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak taraflarına açılmış olan davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesi ile özetle; Müvekkili …’ın 06/06/2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacı sevk ve idaresindeki …’ın yolu kontrol etmediğinden ve kendinden kaynaklanan hatası nedeniyle … plaka sayılı babası olan diğer müvekkili … a ait araçla davacıya çarpmasına neden olduğunu, davacının olayın meydana geldiği yer … Bulvarı üzerinde hareket halinde iken yaya geçidine beş merte kala davacının önüne aniden çıkması nedeniyle kazaya neden olduğunu, bu kazada müvekkiline atfedilecek her hangi bir kusur bulunmadığını, müvekkilinin olay tarihinde sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile seyir halinde iken yaya olan davacıya çarpması sonucunda kaza meydana geldiğini, kaza tespit tutanağına göre davacının asli kusurlu , müvekkilinin tali kusurlu olduğu, yine … trafik kürsüsünden alınnan raporda davacı …’ın asli kusurlu, müvekkilinin tali kusurlu olduğunun belirtildiğini, davacının kendi dikatsizlik ve kusurundan kaynaklanan trafik kazasına neden olduğunu, … tarih … soruşturma numaralı, … Karar nolu Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair karar ile de müvekkilinin olayda bir kusurunun olmadığı yönünde olduğunu, davacının geçiş yaptığı yerden 75 metre uzaklıkta ışıklı yaya geçidinin olmasına karşın davacı oraya kadar yürümeyip bulunduğu yerden kontrolsüz geçiş yaparak müvekkilinin kullanmakta olduğu aracın kendisine çarpmasına sebebiyet verdiğini, müvekkilleri aleyhine açılan bu davanın reddini talep ettiklerini, yargılama sırasında ortaya çıkabilecek başka gerekcelerden, dolayı müvekkilleri aleyhine açılan bu davanın reddini. yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, araç trafik tescil kayıtları, Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas dosyası, tedavi giderleri, SGK kayıtları, şahıs tarafların sosyal ve ekonomik araştırmaları, bilirkişi raporu, … Üniversitesi Dahili Tıp Bilimleri Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının maluliyet raporu, İstanbul ATK … İhtisas Kurulu raporu, doktor ve aktüerya uzmanından oluşan heyet raporu ile tüm dosya kapsamı.
Kusur yönünden alınan 01/04/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davaya konu olan meydana gelen trafik kazasında; yaya …’ın %75 (Yüzde Yetmiş Beş) oranında kusurlu olduğunu, … plakalı aracın sürücüsü …’ın ise %25 (Yüzde Yirmi Beş) oranında kusurlu olduğunu bildirmiştir.
… Üniversitesi Dahili Tıp Bilimleri Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 03/06/2022 tarih, … sayılı raporunda özetle; davacı …’ın 06.06.2018 tarihli yaralanması neticesinde, Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre kişinin özür oranının %0 (yüzdesifir) olduğu, 6 (altı) ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı, 1(bir) ay süresince bir başkasının yardımına ihtiyacı olduğu, Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği’nin 12. Maddesine (03.08.2013-28727 sayılı resmi gazete) göre devamlı surette başka birinin bakımına muhtaç olmadığı bildirilmiştir.
… Üniversitesi Dahili Tıp Bilimleri Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen rapor ile davacı tarafından sunulan … Hastanesince düzenlenen raporlar arasında çelişki olması nedeni ile alınan İstanbul Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulunun 12/12/2022 tarih … sayılı raporunda özetle; davacı …’ın 06.06.2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında özürlülüğe neden olacak düzeyde araz bırakmamış olduğu dolayısıyla; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği, başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı ancak iyileşme süresi içerisinde 1(bir) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği bildirilmiştir.
Aktüerya uzmanı ve doktor bilirkişiden oluşan 26/05/2023 tarihli heyet raporunda özetle;Sigorta poliçesinin kaza tarihini kapsadığı ve sakatlanma halinde şahıs başına azami teminat limitinin 360.000,00-TL olduğu, davalı sigorta şirketinin ret tarihi itibarıyla temerrüdünün oluştuğu, davacı …’ın, trafik kazası sonucu uğradığı, … Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen 03.06.2022 tarihli rapor ile ATK İstanbul … Adli Tıp İhtisas Kurulunca düzenlenen 12.12.2022 tarihli raporda; davacının tüm vücut engellilik oranının %0 ( yüzde sıfır) olduğu tespit edildiğinden, Sürekli İş Göremezlik nedeni ile oluşan herhangi bir maddi zararının bulunmadığı; Geçici İş Göremezlik nedeni ile oluşan maddi zararının ; 2.404,68-TL, Bakıcı Gideri; nedeni ile oluşan maddi zararının 507,37-TL olduğu, …’ın dava konusu trafik kazası sonrası hastanede görmüş olduğu tedavi ve tetkikler nedeni ile sağlık harcamasının kurumları olan SGK tarafından karşılandığı, …’ın dava konusu kaza sonrasında maluliyet hesaplanmasında; kişinin özür oranının Özürlülük Ölçütü sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik esas alındığında %0 (yüzdesıfır) olduğu, 6 (altı) ay süreyle iş göremez olarak kaldığı, 1 (bir) ay süreyle başka birisinin geçici bakımına ihtiyacı olduğu, devamlı surette birinin bakımına ihtiyacı olmadığı, kişinin kontrol ve tedavi için yapmış olduğu yol masraflarının 1.298,00-TL. olarak hesaplandığı, davacının müterafik kusurunun tenzili ile 324,50-TL olduğu, hastanede görmüş olduğu tedavilerinden kaynaklı toplam 861,00-TL tutarında gider masrafının mevcut olduğu, anılan tutardan davacının müterafik kusurunun tenzili ile 215,25-TL olduğu bildirilmiştir.
GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklı sürekli iş göremezlik, geçici iş göremezlik, tedavi gideri (bakıcı ve yol giderleri) ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Davaya konu olay Sürücü … yönetimindeki … plakalı aracı ile 06.06.2018 günü saat 11.30 (08.15) sıralarında, … İli, … İlçesinde bölünmüş yol olan … Bulvarının … istikametinden Adliye istikametine doğru giden taşıtların kullandığı yol bandını takiben seyir halinde iken … istikametinden … istikametine giden taşıtların yol bandının sağ kenarında bulunan … AVM önü mevkiden hareketlenerek bölünmüş yolun üç şeritli ilk bandını geçerek geldiği orta refüj üzerinden tekrar hareketlenerek bölünmüş yolun diğer bandı üzerinden de karşıdan karşıya geçmek için seyrine göre sol tarafından taşıt yoluna giren yaya …’a üç şeritli bölünmüş yol bandının sol şeridi üzerinde çarpmıştır. Kaza nedeniyle yaya … yaralandığı olay maddi vakıa olarak kabul edilmiştir. Kusur yönünden yapılan değerlendirme; Dava konusu kaza sürecinde yaya …’ın ortamın aydınlık olduğu anda ve yaya geçidi olmayan bir yerden karşıdan karşıya geçmek istediği süreçte 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 68.Maddesi ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 138.Maddesinde belirtilen kurallara uygun hareket etmediği, taşıt yoluna girmeden önce taşıt yolunu yeterince kontrol ederek varsa kendi güvenliğini sağlamak amacıyla ilk geçiş hakkını bu araçlara vermesi sonrasında kontrollü olarak taşıt yoluna girerek karşıdan karşıya geçme eylemine başlaması gerekmekteydi. Ayrıca bu süreçte yaya …’ın kurallar gereği kaza mevkiine 75 m. uzaklıktaki yaya geçidine ulaşarak karşıdan karşıya geçme eylemini bu kesimden yapması gerektiği halde bu kurala da muhalefet ile yaya geçidi olmayan bir kesimden taşıt yolunu karşıdan karşıya geçmeye çalıştığı tespit edilmiştir. Belirlenerek açıklanmış olan tespitler itibariyle kendi yaralanması ile sonuçlanan dava konusu kazada yaya …’ın ASLİ DERECEDE KUSURLU olduğu kanaatine varılmıştır.Sürücü … yönetimindeki … plakalı aracı ile ortamın aydınlık, hava ve görüş koşullarının uygun olduğu, görüşe engel bir cismin bulunmadığı ve kaza saati itibariyle yaya ve taşıt trafiğinin fazla olduğu yerleşim yeri içi mevkide seyrini sürdürürken, seyir yönünü, taşıt yolunu ve yol üzerindeki araçların eylemlerini, orta refüje yaya olarak gelmesi itibariyle karşıdan karşıya geçme şeklinde bir eylem yapacağı kesinlikle belli olan yaya …’ın ve çevredeki diğer yayaların hareketlerini izleyerek öngörüde bulunması, bu aşamada yönetimindeki aracın hızını gerektiğince düşürmesi ve hatalı eylemde bulunması olası olan yayaları anlaşılır bir şekilde uyararak olası kazalara karşı önleyici tedbir alması gerekmekteydi. Ancak tespitler itibariyle sürecin bu şekilde gelişmediği davalı sürücü …’ın kaza süreci öncesinde herhangi bir önleyici tedbir almadığı,… plakalı aracın sürücüsü …’ın ise %25 (Yüzde Yirmi Beş) oranında kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd). Bu kapsamda davacı, aracın ZMMS poliçesini düzenleyen davalı sigorta şirketinden ve davalı araç sahibi …’dan talepte bulunmuştur. Diğer davalı … ise haksız fiil hükümleri gereğince sorumluluğu cihetine gidilmiştir.
… Üniversitesi Dahili Tıp Bilimleri Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen rapor ile davacı tarafından sunulan … Hastanesince düzenlenen raporlar arasında çelişki olması nedeni ile alınan İstanbul Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulunun 12/12/2022 tarih … sayılı raporu hükme esas alınarak Aktüerya uzmanı ve doktor bilirkişiden oluşan 26/05/2023 tarihli heyet raporu gözetilerek davacının tüm vücut engellilik oranının %0 ( yüzde sıfır) olduğu tespit edildiğinden, Sürekli İş Göremezlik nedeni ile oluşan herhangi bir maddi zararının bulunmadığından sürekli iş göremezlik tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.; Geçici İş Göremezlik nedeni ile oluşan maddi zararının ; 2.404,68-TL, Bakıcı Gideri; nedeni ile oluşan maddi zararının 507,37-TL olduğu, …’ın dava konusu trafik kazası sonrası hastanede görmüş olduğu tedavi ve tetkikler nedeni ile sağlık harcamasının kurumları olan SGK tarafından karşılandığı, …ın dava konusu kaza sonrasında maluliyet hesaplanmasında; kişinin özür oranının Özürlülük Ölçütü sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik esas alındığında %0 (yüzdesıfır) olduğu, 6 (altı) ay süreyle iş göremez olarak kaldığı, 1 (bir) ay süreyle başka birisinin geçici bakımına ihtiyacı olduğu, devamlı surette birinin bakımına ihtiyacı olmadığı, kişinin kontrol ve tedavi için yapmış olduğu yol masraflarının 1.298,00-TL. olarak hesaplandığı, davacının%75 kusurunun tenzili ile 324,50-TL olduğu, hastanede görmüş olduğu tedavilerinden kaynaklı toplam 861,00-TL tutarında gider masrafının mevcut olduğu, anılan tutardan davacının %75 kusurunun tenzili ile 215,25-TL olduğu bu kapsamda 2.404,68 TL geçici iş göremezlik, 507.37 TL bakıcı gideri, 324.50 TL yol masrafı gideri, 215.25 TL tedavi gideri olmak üzere toplam 3.451,80 TL’nin sigorta şirketi yönünden 23/07/2018 tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 06/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Davacının manevi tazminat talebi yönünden değerlendirme yapmak gerekirse; Kişilik haklarının zedelenmesine dayalı manevi tazminat istemlerine ilişkin düzenleme 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 56. Maddesinde Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.’ şeklinde ifade edilmiştir. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre uygun tazminatın belirlenmesinde saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği, kişilik hakları zedelenen tarafın, ekonomik ve sosyal durumu ve kusuru bulunup bulunmadığı ve varsa kusur derecesi, kişilik haklarına saldırıda bulunanın kusur derecesi, ekonomik ve sosyal durumu, tarafların sıfatı, işgal ettikleri makam ve diğer sosyal ve ekonomik durumları, ülkenin ekonomik koşulları, olayın ağırlığı gibi hususların değerlendirilmesi gerekmektedir. İş bu dosya bakımından değerlendirme yapıldığında davacının yaralanması nedeniyle üzüntü ve acı çektiği düşünülerek manevi tazminat talebine hak kazandığı tarafların kusur oranları, dosya kapsamında yapılan ekonomik sosyal durum araştırmaları, maluliyet oranı paranın günümüz şartlarında alım gücü nazara alınarak 7.000,00 TL’nin kaza tarihi olan 06/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminat talebinin KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE, 2.404,68 TL geçici iş göremezlik, 507.37 TL bakıcı gideri, 324.50 TL yol masrafı gideri, 215.25 TL tedavi gideri olmak üzere toplam 3.451,80 TL’nin sigorta şirketi yönünden 23/07/2018 tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 06/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, sigorta şirketinin poliçe limitleri dahilinde sorumlu tutulmasına,
2-Fazlaya dair sürekli iş göremezlik tazminat talebinin reddine,
3-Manevi tazminat isteminin KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE, 7.000,00 TL’nin kaza tarihi olan 06/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
Fazlaya dair istemin reddine,
4-Maddi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 3,42 TL harç ile 11,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 255,43 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.096,27 TL’nin davanın kabul-red oranına göre hesaplanıp belirlenen 110,76 TL’nin davalı sigorta şirketinden tahsili ile Hazineye gelir kaydına, kalan 985,51 TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
b-Davacı tarafından yatırılan 3,42 TL peşin harç, 59,30TL başvuru harcı, 8,50TL vekalet harcı, 11,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 82,22 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
c-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle; Kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden AAÜT 13/2 maddesi gereğince hesap edilen 3.451,80 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
d-Davalıların kendisini vekil ile temsil ettirdikleri görülmekle; reddedilen maddi tazminat talebi yönünden AAÜT 13/2 maddesi gereğince hesap edilen 100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
5-Manevi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 478,17 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 341,55 TL harcın mahsubu ile bakiye 136,62 TL karar ve ilam harcının davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 341,55 TL peşin harcın davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
b-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 7.000,00TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
c-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden; davalılar … ve …’ın kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10/2 maddesi gereğince hesap edilen 7.000,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … ve …’a ödenmesine,
6-Davacı tarafından sarf edilen 368,60 TL tebligat ve posta gideri ile 3.800,00 TL bilirkişi ücreti ile 1.810,00 TL ATK fatura ücreti olmak üzere toplam 5.978,60 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesap edilen 604,02 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
7-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, maddi tazminat talebi yönünden KESİN, manevi tazminat talebi yönünden kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.10/10/2023

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı