Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/876 E. 2022/431 K. 12.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/876 Esas – 2022/431
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/876 Esas
KARAR NO : 2022/431
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/08/2021
KARAR TARİHİ: 12/05/2022
K.YAZIM TARİHİ: 13/06/2022
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; müvekkili şirketin davalı şirket ile aralarındaki ticari satımdan kaynaklanan yılardır süregeler bir ticari ilişkinin bulunduğunu, müvekkilinin bakiye alacağının tahsili amacıyla davalı aleyhine Ankara … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası üzerinden icra takibi yaptığını, davalı borçlu tarafından yetki itirazı nedeniyle yetkisizlik kararı verilmesi üzerine takibin yetkili Anka Batı İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyasında devam ettirildiğini, davalı borçlu tarafından yapıları haksız itiraz nedeniyle takibin durduğunu, dava şartı arabuluculuk görüşmelerinin de anlaşamama ile sonuçlandığımı beyan ederek, davalının Ankara Batı İcra Dairesi … E. sayılı dasyasındaki icra takibine yaptığı itirazın iptaline, haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edilmesi nedeniyle davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı şirket tarafından dosyaya cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER :
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, tarafların ticaret sicil kaydı, tarafların 2018-2019 yılına ait BA-BS formları, davacı şirketin ticari defter ve kayıtları, 19/04/2022 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
Bilirkişi raporunda, dava dosyası ve davacı kayıtlarının incelenmesi neticesinde; davacının Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra dosyası ile davalıdan talebinin 5.795,94 TL asıl alacağını asıl alacağa takip larihinden itibaren işleyecek 449,00 yasal faizi ile birlikte talep ettiği, davalı tarafından davaya cevap verilmediği gibi ticari defterlerinin de sunulmadığı, dolayısıyla ticari defterlerinin incelenemediği, ancak davacı faturalarının davalı tarafından BA formu ile boeyan edildiği, davacı kayıtlarına göre, cari hesap ilişkisi kapsamında davacının icra takip tarihi (24.05.2019) itibariyle davalıdan 5.765,94 TL bakiye alacağının bulunduğu belirtilmiştir.
GEREKÇE :
Dava; taraflar arasındaki ticari satım nedeniyle bakiye cari hesap alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı alacaklı taraflar arasındaki ticari satım nedeniyle davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla faturaya dayalı icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 12/09/2019 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 7 günlük yasal süresi içinde 14/09/2019 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir. Dosya kapsamında itirazın alacaklıya tebliğine ilişkin mazbata bulunmadığından itirazın iptaline yönelik olarak açılan iş bu davanın hak düşürücü yasal süresi içerisinde açıldığı değerlendirilmekle işin esasına girilerek inceleme yapılmıştır.
Davacı yan, davalı ile aralarındaki ticari alım – satım ilişkisi kapsamında bakiye cari hesap alacağının bulunduğunu iddia ederek bakiye alacağının tahsili amacıyla başlattığı takibe davalının vaki itirazının iptalini talep etmiş, davalı yan ise, usulüne uygun tebliğe rağmen cevap dilekçesi sunmadığından davalı yanın savunmaları tespit edilememiş, borca itiraz dilekçesi içeriğinden borcunun bulunmadığını savunduğu anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık, davacı yanın takip çıkışı kadar davalıdan alacaklı olup olmadığı hususundadır.
Tarafların bağlı bulundukları vergi dairelerinden 2018 ve 2019 yıllarına ait BA-BS formları HMK m.221 uyarınca resen celp edilmiştir. İncelenmesinde; davacı tarafça davalı adına 2019 yılına ilişkin bildirim bulunmamakla birlikte 2018 yılına ilişkin … adet belge karşılığında KDV hariç 926.199,00TL mal satış, 5 adet belge karşılığında KDV hariç 51.702,00TL mal alış bildiriminde bulunulduğu, aynı şekilde davalı tarafça, davacı adına 56 adet belge karşılığında KDV hariç 926.199,00TL mal alış, 5 adet belge karşılığında KDV hariç 51.702,00TL mal satış bildiriminde bulunulduğu, bu itibarla bildirimlerin örtüştüğü tespit edilmiştir.
Davalıya verilen kesin süreye rağmen ticari defter ve kayıtlar sunulmadığından ve bulundukları yerin adresi de bildirilmediğinden davacı yanın defter ve kayıtları ile mahkememiz dosyası üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen 14/04/2021 tanzim tarihli bilirkişi raporunda davacının takip tarihi itibariyle 5.765,94TL alacaklı olduğu rapor edilmiştir. Düzenlenen raporun gerekçeli ve denetime elverişli olduğu değerlendirilmekle hükme esas alınmıştır.
Dava konusu alacak, faturaya dayalı bakiye cari hesap alacağına dayanmaktadır. Fatura düzenlenmesi tek başına muaccel bir alacağın varlığını ispata yeterli değildir. Davacının aynı zamanda malın teslim edildiğini/hizmetin ifa edildiğini ispat yükü altındadır.
Fatura düzenlenmesi için öncelikle taraflar arasında akdi bir ilişkinin bulunması gerekir. Bunun için de öncelikle taraflar arasındaki sözleşmesel ilişkinin varlığının kanıtlanmış olması gerekir. Davalının sözleşmesel ilişkiyi inkâr etmesi durumunda davacının öncelikle aralarındaki akdi ilişkiyi yani alım-satım ilişkisini ispat etmesi gerekmektedir. Bu nedenle, bir satım ilişkisinde davacı taraf sattığı malın miktarını ve alıcıya teslimini, davalı taraf ise yaptığı ödemeleri usulüne uygun bir şekilde ispat etmek zorundadır.
Davacı yan faturadan kaynaklanan alacağının bulunduğunu iddia etmiş, incelenen davacı yan defter ve kayıtları ile tarafların dosyaya kazandırılan Ba – Bs formlarındaki bildirimlerinin örtüştüğü görülmüştür. Davalı yanın Ba formuyla davacı adına uyuşmazlık dönemine ilişkin mal alım bildiriminde bulunduğu tespit edilmiştir. Basiretli bir tacir gibi davranma yükümlülüğü bulunan davalının, hayatın olağan akışına göre teslim almadığı faturaya konu mallara ilişkin bildirimde bulunmaması gerekmekte olup davalı tam tersine uyuşmazlık dönemine ilişkin davacı adına davacı kayıtları ile örtüşecek şekilde Ba formuyla vergi dairesine bildirimde bulunmuştur. Bu itibarla taraflar arasındaki akdi ilişkinin varlığı ve mal teslimi yönündeki davacı iddiaları kanıtlanmıştır.
Davalı yana verilen kesin süreye rağmen defter ve kayıtlar sunulmadığından ve adresi de bildirilmediğinden yapılan ihtar uyarınca davacı defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yapılmış olması ve davacı lehine delil olma vasfına haiz olması hususları gözetilerek davacı defter ve kayıtları HMK madde 222/3 (Değişik:22/07/2020 – 7251/23.m.) uyarınca davacı lehine delil olarak kabul edilmiştir.
Bu itibarla alınan bilirkişi raporuyla tespit edildiği üzere davacının takip tarihi itibariyle davalıdan takip çıkışı olan 5.765,94TL kadar alacaklı olduğu, davalının itirazının haksız olduğu ve iptalinin gerektiği sonuç ve kanaatine varılmakla davanın kabulüne, Ankara Batı İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, alacak miktarı likit olduğundan ve davalı yan takibe haksız olarak itiraz ettiğinden alacak miktarının %20’si olan 1.153,18TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Her ne kadar kararın miktar itibariyle kesin olacağı düşünülmekteyse de 15/04/2022 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 24/02/2022 tarih 2021/34 Esas 2022/21 Karar sayılı kararı ile 6100 sayılı HMK’nın 341. Maddesinin ikinci fıkrasının birinci cümlesi iptal ediliğinden istinaf kanun yolu açık olarak karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜ İLE, Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına,
2-Alacak miktarı likit olduğundan ve davalı yan takibe haksız olarak itiraz ettiğinden alacak miktarının %20’si olan 1.153,18TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 393,87TL karar ve ilam harcından peşin alınan 69,64 TL harcın mahsubu ile bakiye 324,23TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle 2020 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 69,64TL peşin harç, 59,30TL başvuru harcı, 8,50TL vekalet harcı olmak üzere toplam 137,44TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 60,00TL tebligat ve posta gideri ile 700,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 760,00TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 5.100,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.12/05/2022

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı