Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/83 E. 2021/447 K. 15.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/83 Esas – 2021/447
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/83 Esas
KARAR NO : 2021/447

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
2-
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/02/2021
KARAR TARİHİ: 15/06/2021
K.YAZIM TARİHİ : 30/06/2021

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; müvekkili banka ile davalı/borçlu şirket … arasında 03/12/2014 tarihli ticari nitelikli genel kredi sözleşmesi tanzim ve imza edildiğini, bu kapsamda davalı/borçluya ticari/tarım kredisi tahsis edildiğini, sözleşmeye diğer davalı/borçlu …’nun müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imza attığını, davalıya tahsis edilen kredinin geri ödemesinin vadesinde gerçekleştirilmemesi üzerine davacı banka tarafından Polatlı … Noterliği’ nin 11/12/2018 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile 11/12/2018 tarihi itibari ile kredinin kat edildiğini, kullandırılan … numaralı Hasat Kart Tedarikçi ve … numaralı Hasat Kart KMH borçları nedeni ile kat tarihi itibari ile anapara, faiz, KKDF, BSMV ve ihtar masrafı olmak üzere toplam 37.527,80 TL tutarında borçlu oldukları; 3 gün içerisinde ödenmesi gerektiği, aksi taktirde fiili ödeme tarihine kadar geçecek süre için kat tarihi itibari ile % 45 temerrüt faizi ile tahsili amacı ile hukuki işlemlere başlanacağının ihtar edildiğin, ihtarnamenin davalı/borçluların kredi sözleşmesinde yer alan ve yasal ikametgah adresi olarak kararlaştırılan adresinde 13/12/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, davacı banka tarafından keşide edilen hesap katı ve ödeme ihtarına rağmen davalılar tarafından borcun ödenmemesi üzerine bu defa müvekkil banka tarafından Ankara …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun 08/12/2020 tarihli borca itiraz dilekçesinde … tarafından gönderilen ödeme emrinde borçlu olarak isminin yer almadığını; borçlunun … olduğunu, kendisinin pasif husumet ehliyetinin bulunmadığını iddia edilmiş ise de iş bu iddianın haksız ve kötüniyetli olduğunu, Ankara Batı İcra müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasının, Ankara …. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasının devamı niteliğinde olup; gerek takip talebinden gerek davalıca verilen yetkili icra müdürlüğüne gönderme talep dilekçesinden gerekse de icra müdürlüğünün yetkili icra müdürlüğüne gönderme yazısından davalı …’ nun takip borçlusu olduğunun açıkça anlaşıldığını, bu kapsamda davalı/borçlu …’nun icra takibinde pasif husumet ehliyeti bulunmadığı yönündeki iddiasının diğer borca itirazları gibi davacı bankanın alacağını sürüncemede bırakmak amacı ile ileri sürülmüş kötü niyetli bir iddiadan ibaret olduğunu, ödeme emrinin davalı borçlular tarafından tebelllüğü akabinde süresinde ve usulüne uygun şekilde borca ve yetkiye itiraz edilerek, yetki itirazının yerinde görülmesi üzerine yetki itirazı ile dosyanın gönderildiği Ankara Batı İcra Müdülüğünün … E. Sayılı dosyasından gönderilen ödeme emrine karşı yine davalı borçlular tarafından süresinde ve usulüne uygun şekilde itiraz edildiğini; icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalıların Ankara Batı İcra Müdülüğünün … E. Sayılı dosyasına vaki itirazlarının haksız ve hukuka aykırı mahiyette olduğunu, herhangi bir belge ve sair evrak içermeyen itirazın borcu ödememek, sürüncemede bırakmak ve zaman kazanmak amacı ile itiraz edildiğini beyan ederek, davalı borçluların Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takibine yönelik itirazının iptali ile takibin devamına, ilik olan alacak üzerinden %20’den aşağı olmamak üzere davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalılar vekili süresinden sonra sunduğu cevap dilekçesinde; öncelikle takip konusu olan söz konusu alacağın muaccel hale gelmediğini, davalının temerrüde düşürülmediği için faiz istenmesinin mümkün olmadığını, takibin dayanağı olan kredi sözleşmesindeki boşlukların sonradan doldurulması, okunmadan imzalattırılması ve sonradan doldurulan kısımların paraf edilmemesi nedeniyle sözleşmeyi kabul etmedikleri, sözleşmede kredi limitinin belirsiz olduğunu, sözleşmede kefil olan …’nun kefilliği için eşinin rızasının alınmadığını, davalıların tacir olmadığını, bu şekilde genel kredi sözleşmesi imzalaması için bir neden olmadığı gibi, bilmeden ve anlatılmadan kredi sözleşmesi imzalatıldığını, kabul anlamına gelmemekle beraber, alacağın net olarak belirlenmesi gerektiği, alacaklı bankanın, kredi kartı alacağı ile birlikte hesap alacağını aynı dosyada takip yaptığı, iki takip birlikte yapılması mümkün olmadığı gibi, mükerrer alacak kalemi oluştuğunu, alacaklı bankanın yapmış olduğu bu işlemlerin hukuka aykırı olup, kötü niyetle yapıldığını, davalıların muaccel bir borcu bulunmadığını, ayrıca, bankanın icra takibine konu ettiği alacağın hesap özetlerini, yazılı bir belgeyle borç miktarı ve muaccel olduğunu belgelemesi gerektiğini, bu konuda alacaklı bankanın davalıya gönderdiği usulüne uygun tebliğ edilmiş bir belge bulunmadığını, krediyi kullandıran bankanın, krediyi kullanan tarafa ait cari hesabın kesilmesine veya kısa, orta, uzun vadeli kredi hesabının muaccel kılınmasına ilişkin hesap özetinin veya gayri nakdi kredinin ödenmemiş olması nedeniyle tazmin talebinin veya borcun ödenmesine ilişkin noter aracılığıyla krediyi kullanan tarafa kredi sözleşmesinde yazılı ya da ipotek akit tablosunda belirtilen adrese ihtar göndermesi gerektiğini, bu nedenle krediyi kullandıran tarafın alacağını İİK.nun 68/b maddesi çerçevesinde belgelerle ispat etmesi gerektiğini, ayrıca, alacaklının takibe koyduğu alacaklarına uyguladığı faiz oranının fahiş olup, takibin dayanağı olan kredi sözleşmeleri incelendiğinde takipteki faiz oranından takibe konulmasının mümkün olmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyası, davacı banka kayıtları, davalılara kullandırılan kredi sözleşmesi, borç tablosu, tüm ödeme belgeleri, 21/05/2021 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava; taraflar arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesi, hasat kart ve hasat kart kredili mevduat hesabı kapsamında alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı alacaklı, düzenlenen genel kredi sözleşmesi nedeniyle davalılardan alacaklı olduğu iddiasıyla ilamsız icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçlu vekiline 07.12.2020 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlular vekili 7 günlük yasal süresi içinde 08.12.2020 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir.İtirazın iptaline yönelik olarak açılan iş bu dava hak düşürücü yasal süresi içerisinde açıldığından işin esasına girilerek inceleme yapılmıştır.
Davacı banka ile davalı … arasında 03/12/2014 tarihli 100.000,00TL limitli genel kredi sözleşmesi akdedildiği, davalı …’nun ise 08/12/2014 tarihinde 100.000,00TL kefalet limitiyle kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığı, davalı kefil …’nun eşi …’nun da sözleşmede imzasının bulunduğu, davacı banka tarafından hasat kart ve hasat kart kredili mevduat hesabına ilişkin borcun davalı borçlu tarafından zamanında ödenmemesi sebebiyle kat edilerek davalılara tebliğe çıkartıldığı ve sunulan mazbatalardan davalılara tebliğ edildiği, ancak davalılar tarafından ödemenin yapılmaması üzerine kat edilen borcun tahsili amacıyla asıl borçlu ve kefil hakkında icra takibi başlatıldığı, davalıların vekili aracılığıyla yapmış oldukları borca itirazlarında sözleşmenin sonradan doldurulduğu, okunmadan imzalatıldığı, kredi limitinin belirsiz olduğu ve kefilin eşinin imzasının bulunmadığı savunularak asıl alacak ile ferilerine, ferilere işletilen faizlere itiraz ettikleri dosya kapsamından anlaşılmıştır.
Dosyaya ibraz edilen deliller ile davacı banka kayıtları üzerinde inceleme yapılmasına dair alınan bilirkişi raporunda, davacı bankanın Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … E dosyası ile davalılar hakkında başlattığı takip talebinde; 38.394,12 TL asıl alacak, 863,87 TL işlemiş faiz, 43,20 TL BSMV, 39.301,19 TL toplam alacağın talep edildiğini, yasal düzenlemeye uygun olarak Kredili Ticari Mevduat Hesaplarına /kredi kartına uygulanacak azami faiz oranları için Türkiye Cumhuriyet Bankası’nca belirlenen yasal faiz oranları baz alınarak 29.01.2019 takip tarihine kadar yapılan hesaplamalarda, Asıl alacak 36.518,98 TL, İşlemiş faiz 1.380,85 TL ve %5 BSMV 69,03 TL olmak üzere toplam 37.968,86 TL alacağın tespit edildiği, takip tarihinden tahsiline kadar geçen günler için 36.518,98 TL (11.585,21 TL’si Hasat kart+24.933,77 TL si Kredili tic. Mevduat hesabından) asıl alacağa 5464 Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 26/3.maddesi uyarınca Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından açıklanacak kredi kartı işlemlerinde uygulanacak azami gecikme (temerrüt) faiz oranı ve faizin %5 gider vergisiyle hesaplanacak tutarın talep edilebileceği, davacının % 20 icra inkar tazminatı talebine ilişkin değerlendirme ve kararın, İİK md.67/ 2 gereğince mahkemenin takdirinde olduğu belirtilmiştir. Düzenlenen bilirkişi raporunun bilim ve tekniğe uygun, gerekçeli, hükme esas almak için denetime elverişli olduğu tespit ve takdir edilerek rapor hükme esas alınmıştır.
Yapılan yargılama toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacı banka ile davalı … arasında 03/12/2014 tarihli 100.000,00TL limitli genel kredi sözleşmesi akdedildiği, davalı …’nun ise 08/12/2014 tarihinde 100.000,00TL kefalet limitiyle kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığı, davalı kefil …’nun eşi …’nun da sözleşmede imzasının bulunduğu, sözleşmenin bilgilendirme nüshasının teslim alındığına dair imzalanan tutanağın dosyaya sunulu olduğu, sözleşmede limitin belirli olduğu ve davalı kefilin de borçlunun da sözleşmede imzalarının bulunduğu, davalı yanın imza inkarına dair bir savunmasının bulunmadığı, kefilin eşinin de sözleşmede imzasının bulunduğu, davalılar vekilinin bu sebeple savunmalarının yerinde olmadığı, alınan bilirkişi raporuyla tespit ve hesap edildiği üzere davacı bankanın davalılardan takip tarihi itibariyle 11.585,21TL hasat kart asıl alacağı, 24.933,77TL hasat kart kredili mevduat hesabı alacağı, 1.380,85TL işlemiş faiz ve 69,03TL BSMV olmak üzere toplam 37.968,86TL alacaklı olduğu ve davalıların takibe yapmış oldukları itirazlarının kısmen haksız olduğu anlaşılmıştır. Bu doğrultuda asıl alacak miktarı yönünden raporda tespit edilen miktar yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. İşlemiş faiz ve BSMV yönünden ise taleple bağlılık ilkesi gereğince takip talebinde işlemiş faiz 863,78TL ve BSMV 43,20TL talep edildiğinden bu miktarlar yönünden takibin devamına karar verilmiştir. Tespit alacağa takip tarihinden itibaren 2019 yılı ilk çeyreğinde oran belirlenmediğinden 2018 yılı son çeyreğinde belirlenen yıllık %33 ve dönemlere göre değişken TCMB Kredi kartı azami gecikme faizi oranları üzerinden temerrüt faizi ve bu faizin %5,00’i oranında BSMV işletilmek suretiyle devamına karar verilmiş, alacak miktarı likit olmadığından ve yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE, Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasına davalı borçlular tarafından yapılan itirazın 36.518,98 TL asıl alacak, 863,87TL işlemiş faiz, 43,20 TL BSMV olmak üzere toplam 37.426,05 TL yönünden iptaline, takibin 36.518,98 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %33 ve dönemlere göre değişken TCMB Kredi kartı azami gecikme faizi oranları üzerinden temerrüt faizi ve bu faizin %5,00 oranında BSMV işletilmek suretiyle devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alacak miktarı likit olmadığından ve yargılamayı gerektirdiğinden davacı yanın icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gereken 2.556,57TL karar ve ilam harcından peşin alınan 671,17TL harcın mahsubu ile bakiye 1.885,40TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında davalılar tarafından görüşmeye katılınmaması nedeniyle 2020 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre belirlenen 1.360,00 TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 671,17 TL peşin harç, 59,30TL başvuru harcı, 8,50TL vekalet harcı olmak üzere toplam 738,97 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 114,70TL tebligat ve posta gideri ile 600,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 714,70TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesap edilen 680,60TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 5.613,91TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalıların kendilerini vekil ile temsil ettirdikleri görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 13/2 gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 1.875,14 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.15/06/2021

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı