Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/8 E. 2023/255 K. 28.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/8 Esas – 2023/255
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2021/8 Esas
KARAR NO : 2023/255

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : 1-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
VEKİLİ :
2-
3-
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/01/2021
KARAR TARİHİ: 28/02/2023
K.YAZIM TARİHİ: 31/03/2023

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; 25.12.2019 tarihinde müvekkillerinden …’in yönetimindeki … plakalı araç ile … Bulvarından … istikametine doğru 40-45 km hızla seyir halinde iken, davalılardan …’in, …’e ait … plakalı araç ile aniden müvekkilinin önüne çıkarak çarpması sonucu meydana gelen kazada, müvekkili … ile araçta yolcu olarak bulunan diğer müvekkili …’nün yaralandığını, hastaneye kaldırıldıklarını, …’nün bilincini kaybettiğini, alnında ve burnunda derin kesikler oluştuğunu, dikiş atıldığını, estetik ameliyat ile burun kırığı tedavisi uygulanması gerektiğinin bildirildiğini, ancak dokuların uzun sürede iyileşmesi ve estetik tedavi ücretini karşılayamaması sebebiyle ameliyat olmadığını, bu yaralanma sebebiyle nefes almakta güçlük çektiğini, efor ve çalışma gücü kaybına uğradığını, bakım ihtiyacı duyduğunu, aynı şekilde …’in de ağır şekilde yaralandığını, dizini kıramadığını, ezik ve doku yırtılmaları gerçekleştiğini, ağrılar sebebiyle yere eğilirken zorluk çektiğini, efor ve çalışma gücü kaybına uğradığını, müvekkillerinin manevi olarak da büyük üzüntü duyduklarını, kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsü …’in asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini beyan ederek, belirsiz alacak davası olarak müvekkillerinin sürekli iş gücü kaybı sebebiyle ayrı ayrı 250,00TL, müvekkillerinden … için estetik ücreti de dahil olmak üzere tedavi giderleri için 400,00TL, bakıcı gideri olarak 100,00TL maddi tazminatın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen, … için 100.000,00TL, … için 50.000,00TL manevi tazminatın ise sigorta şirketi dışındaki davalılardan faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dosya kapsamında yapılan 13/10/2022 tarihli duruşmasında verilen ara karar gereğince davacı … yönünden tefrik kararı verilmekle, bu davacı yönünden ayrılan dava mahkememiz 2022/1071 esasına kaydedilmiştir.
Davacı vekili 08/02/2023 tarihli dilekçe ile davasını ıslah etmiş ve sürekli iş göremezlik tazminatı talebini 413.890,47TL’ye, tedavi gideri talebini 18.000,00TL’ye artırmıştır.
CEVAP :
Davalı … A.Ş vekili; … plakalı aracın müvekkili şirkete Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, davacılar tarafından dava öncesinde dava şartı arabuluculuğa başvuru yapılmadığını, davanın dava şart yokluğu sebebiyle usulden reddi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek üzere kusur oranlarının tespiti bakımından Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Kurumundan rapor alınmasını talep ettiklerini, dosyaya sunulan maluliyet raporunun yönetmeliğe uygun olmadığını, Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre rapor alınması gerektiğini, hesaplamada TRH 2010 yaşam tablosu ile 1,8 teknik faiz kullanılmasını talep ettiklerini, müvekkili şirketin tedavi gideri ile geçici iş göremezlik tazminatı taleplerine ilişkin sorumluluğunun ortadan kalktığını, hatır taşıması ve müterafik kusur sebebiyle tazminattan indirim yapılması gerektiğini, ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanabileceğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ile … vekili; Asliye Ticaret Mahkemesinin görevsiz olduğunu, dava konusu taleplerin zamanaşımına uğradığını, belirsiz alacak olarak ileri sürülemeyeceğini, eksik yatan harç sebebiyle manevi tazminat talebinin usulden reddi gerektiğini, kazanın davacı …’in kusurlu davranışı sonucu meydana geldiğini, iddia edilen zararlardan davacılardan …’in kazaya sebebiyet vermesi sebebiyle, …’nün ise emniyet kemeri takmaması sebebiyle sorumlu olduğunu, kimsenin kendi kusuruyla meydana getirdiği zararları başkasına yükleyemeyeceğini, davacıların talepleri için herhangi bir dayanak göstermediklerini, tedavi evraklarının sunulmadığını, davacılardan …’nün estetik ameliyat geçirmediğini, bakıcı gideri taleplerinin de haksız olduğunu, talep edilen manevi tazminat miktarının zenginleşme amacı taşıdığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, SGK kayıtları, tarafların ekonomik ve sosyal durum tespiti, … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 23/02/2022 tarihli davacı hakkında düzenlenen maluliyet raporu, 05/07/2021 tarihli Ankara trafik ihtisas dairesince düzenlenen kusur raporu, 04/04/2022 tarihli Ankara trafik ihtisas dairesince düzenlenen ek raporu, 12/09/2022 tarihli bilirkişi heyeti raporu, 01/02/2023 tarihli bilirkişi heyeti ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
… Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca davacı hakkında düzenlenen maluliyet raporunda, davacının 25/12/2019 tarihinde gerçekleşen trafik kazasına bağlı hastada meydana gelen burun kırığı, deviasyonu ve yüzündeki izler dikkate alınarak; 20 Şubat 2019 tarih ve 30692 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik” ve ekindeki cetveller esas alınmak kaydıyla bedensel engellilik oranı hesaplandığında; hastanın yüz bölgesinde tarif edilen yaralanmasının (ciltle seviye farkı yaralan, düdakta çekilmeye neden olan) sözel iletişimde diyalog mesafesinden özel bir dikkat sarf etmeden fark edilebilir durumda olduğu; yüz bölgesindeki bu özellikteki bir izin sosyal nitelikteki ve insanlarla sürekli ilelişim içerisinde olunmasını gerektiren mesleklerde mesleğe kabulde veya meslekte yükselmede önemli ölçüde etkili olabileceği. diğer taraftan evlilik ile ilgili beklentileri ctkileyebileceği ve ayrıca kişinin kendini algılaması, özgüveni ve gelecek beklentisi de dahil olmak üzere yaşamının fiziksel, sosyal, ruhsal ve ekonomik boyutlarını da etkileyebileceği hususları dikkate alınarak hastanın yüz bölgesindeki mevcul sekelinin kişi engel oranının deri, hipertrofik skar ve keloid, hafif (Vücut yüzeyinin %1-9 ‘unu kaplayan) maddesi uyarınca değerlenidirildiğinde ve hastanın mevcut klinik durumu dikkate alındığında %2 olduğu, Kulak Burun Boğaz, Yüz; Edinsel nedenlerle fiziksel görünümü bozan burun eğriliği maddesi uyarınca %2 olduğu, Balthazard Formülü uygulandığında %4 olduğu, 25/12/2019 tarihli trafik kazasına bağlı kişinin bedensel özürlülük oranının %4 olduğu, sekel halini aldığı ve sürekli olduğu, tıbbi iyileşme süresinin 3 (üç) haftaya kadar uzayabileceği, kaza nedeniyle kişinin tedavisinc başlanmasından itibaren tedavi süresince bakıcı ihtiyacı olmadığı belirtilmiştir.
Ankara trafik ihtisas dairesince düzenlenen kusur raporunda, davalı taraf sürücüsü …’in % 75 oranında kusurlu olduğu, davacı sürücü …’in % 25 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Ankara trafik ihtisas dairesince düzenlenen ek raporunda, davalı taraf sürücüsü …’in %75 oranında kusurlu olduğu, davacı sürücü …’in % 25 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi heyeti raporunda, 25.12.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu %4 oranında malul olan ve kusursuz olduğu tespit edilen … doğumlu davacı … için 182.099,31 TL sürekli iş gücü kaybı yönünden maddi tazminat hesaplandığı, davacının tedavi süresince bakıcı ihtiyacı bulunmadığı tespit edildiğinden, bu yönde bir hesaplama yapılmadığı, talep edilen tedavi giderlerine ilişkin ayrıntılı değerlendirme raporun mahsus bölümünde yapıldığı, davalılardan … kazaya karışan … plakalı hususi otomobilin sürücüsü, … maliki/işleteni, araç davalılardan … A.Ş’ye 06.07.2019 – 06.07.2020 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … no’lu Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğu, tazminatın haksız fiilden kaynaklandığı, mahkemece hükmedilecek tazminata; davalılar … ile … bakımından kaza tarihi 25.12.2019 itibariyle, davalılardan … A.Ş’ye ise poliçe teminatının ödenmesi konusunda davacı tarafından 25.06.2020 tarihinde başvuruda bulunulmuş, hasar dosyası açıldığı, mahkemece gerekli belgelerle başvuruda bulunulduğunun tespiti halinde, Karayolları Trafik Kanunun 99. maddesi uyarınca başvuruyu takip eden 8 iş günü sonunda davalının temerrüde düşürüldüğü kabul edilerek, hükmedilecek tazminata 08.07.2020 tarihi itibariyle yasal faiz takdir edilmesinin uygun olacağı belirtilmiştir.
Bilirkişi heyeti ek raporunda, mahkemenin ara kararı ile raporun mahsus bölümünde yapılan açıklamalar doğrultusunda yeniden değerlendirme yapılmış, 25.12.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu % 4 oranında malul olan ve kusursuz olduğu tespit edilen … doğumlu davacı … için 413.890,47TL sürekli iş gücü kaybı yönünden maddi tazminat hesaplandığı, davacının tedavi süresince bakıcı ihtiyacı bulunmadığı tespit edildiğinden, bu yönde bir hesaplama yapılmadığı, davacının talep edebileceği tedavi gideri toplamı 18.000,00TL olarak belirlendiği, davalılardan … kazaya karışan … plakalı hususi otomobilin sürücüsü, … maliki/işleteni, araç davalılardan … A.Ş’ye 06.07.2019 – 06.07.2020 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … no’lu Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğu, tazminatın haksız fiilden kaynaklandığı, mahkemece hükmedilecek tazminata; davalılar … ile … bakımından kaza tarihi 25.12.2019 itibariyle, davalılardan … A.Ş’ye ise poliçe teminatının ödenmesi konusunda davacı tarafından 25.06.2020 tarihinde başvuruda bulunulmuş, hasar dosyası açıldığı, mahkemece gerekli belgelerle başvuruda bulunulduğunun tespiti halinde, Karayolları Trafik Kanunun 99. maddesi uyarınca başvuruyu takip eden 8 iş günü sonunda davalının temerrüde düşürüldüğü kabul edilerek, hükmedilecek tazminata 08.07.2020 tarihi itibariyle yasal faiz takdir edilmesinin uygun olacağı belirtilmiştir.
GEREKÇE :
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi(sürekli işgöremezlik tazminatı, bakıcı gideri ile tedavi/estetik gideri) ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
25/12/2019 tarihinde, … yönetimindeki … plakalı araç ile sürücüsü …, maliki … olan,… Şirketince sigortalı olan … plakalı araç arasında yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiştir. Bu kaza neticesinde … plakalı araçta yolcu olarak bulunan Davacı … yaralanmıştır.
Davacılardan … tarafından açılan dava takipsiz bırakıldığından ve 3 aylık sürede yenilenmediğinden ve davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığından işbu davadan tefrik edilerek açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Davaya … yönünden devam edilmiştir.
… plakalı aracın 06/07/2019 – 06/07/2020 tarihleri arasında davalı sigorta şirketince trafik sigorta poliçesi kapsamında sigortalı olduğu, poliçe teminat limitinin ölüm ve sakatlanma kişi başına 390.000,00TL, sağlık gideri kişi başına 390.000,00TL olduğu, davacının davadan önce sigorta şirketine 25/06/2020 tarihinde başvurduğu, 8 iş gününün eklenmesiyle davalı sigorta şirketinin 08/07/2020 tarihinde temerrüte düştüğü, başvuruya ilişkin herhangi bir ödeme yapılmadığı tespit edilmiştir.
Kazaya ilişkin yapılan ceza yargılamasının Ankara Batı … ASCM’nin … Esas … Karar sayılı dosyasıyla yapıldığı, yapılan yargılamada alınan ATK kusur raporuna göre …in kazanın meydana gelmesinde asli, …’in tali düzeyde kusurlu olduğu, yargılamanın neticesinde sanık …hakkında birden fazla kişiye karşı taksirle yaralama suçundan hapis cezası verildiği, hapis cezasının adli para cezasına çevrildiği, sanık … hakkında adli para cezası verildiği tespit edilmiştir.
Mahkememizce taraflarca bildirilen deliller toplanarak dosya Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilmiş ve alınan kök ve itirazlar üzerine alınan ek rapor ile kazanın meydana gelmesinde sürücü …’in %75 oranında kusurlu olduğu, sürücü …’in % 25 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Düzenlenen raporun olayın oluş şekline uygun, gerekçeli ve denetime elverişli olması ve ceza dosyasında alınan rapordaki tespitler ile mahkememizce alınan rapor arasında çelişki bulunmaması sebebiyle rapor hükme esas alınmıştır.
Davacının oluşan maluliyetinin tespiti için davacı … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığına sevk edilmiş, yapılan muayene sonucu düzenlenen raporda davacının sürekli maluliyetinin %4 oranında olduğu, 3 hafta süreyle geçici işgöremezlik halinin olduğu, bakıcıya ihtiyacının bulunmadığı rapor edilmiştir. Maluliyet raporunun kaza tarihinde yürürlükte bulunan “Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik” ve ekindeki cetveller esas alınmak suretiyle belirlendiği, gerekçeli ve denetime elverişli olduğu değerlendirilmekle rapor hükme esas alınmıştır.
Davacının kaza tarihinde uzman çavuş olduğu ve davacının tabu olduğu yasalara göre erken emekliliğinin söz konusu olabileceği değerlendirilmekle çalıştığı kuruma müzekkere yazılmış ancak gelen cevabı yazının istenilen hususları karşılamadığı görülmüştür.
SGK’ya müzekkere yazılmış ve gelen yazı cevabından davacıya herhangi bir ödeme yapılmadığı ve gelir bağlanmadığı tespit edilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre davacının talep edebileceği maddi tazminatın hesaplanması için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi heyetinden kök rapor ve itirazlar üzerine ek rapor alınmıştır. Düzenlenen bilirkişi raporunun gerekçeli ve denetime elverişli olduğu, davacının işi gözetilerek özel yasasına göre emekli olacağı tarih dikkate alınarak hesaplamanın TRH 2010 yaşam tablosuna göre, progresif rant yöntemiyle bilinmeyen/işleyecek devre hesabı yapılırken bilinen son gelirin her yıl için %10 artırım %10 iskonto usulüne göre yapılmış olduğu, bu itibarla raporun hükme esas alınması gerektiği değerlendirilerek davalı yanın itirazları yerinde bulunmayarak rapor hükme esas alınmıştır.
Bu itibarla davacının oluşan %4 oranındaki sürekli maluliyetine göre talep edebileceği sürekli işgöremezlik tazminatının 413.890,47TL olduğu, yaralanmasına göre ise talep edebileceği tedavi giderinin 18.000,00TL olduğu tespit edilmiştir. Davacı taraf, bu tespitler uyarınca talep sonucunu artırmış ve harcını tamamlamıştır.
İddia ve savunma, toplanan deliller, alınan maluliyet, kusur ve hesap raporları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının yolcu olarak bulunduğu … plakalı araç ile … plakalı araç arasında meydana gelen trafik kazası sonucunda %4 oranında sürekli işgöremez kalacak şekilde yaralandığı, kazanın meydana gelmesinde, … plakalı araç sürücüsü …’in % 25 oranında kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü …’in %75 oranında kusurlu olduğu, davacının araçta yolcu olarak bulunması sebebiyle kazanın meydana gelmesinde bir kusurunun bulunmadığı, ayrıca dosya kapsamına göre tespit edilen müterafik kusurunun da bulunmadığı, zira kaza tespit tutanağından davacının emniyet kemerinin takılı olup olmadığının tespit edilemediği, davacının yaralanmasına göre talep edebileceği sürekli işgöremezlik tazminatının 413.890,47TL olduğu, tedavi giderinin ise 18.000,00TL olduğu, davacının sigortalı araçta yolcu olmaması sebebiyle davalı sigorta şirketinin hatır indirimi yapılması talebinin yerinde olmadığı, her ne kadar davalı yan zamanaşımı definde bulunmuşsa da, kazanın yaralamalı olduğu ve uzamış ceza zamanaşımı süresinin somut olaya uygulanması gerektiği, dava tarihi itibariyle 8 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı, davacının artırdığı talep sonucuna göre ve tespit edilen tazminat kalemleri uyarınca davacısının davasında haklı olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır. Bu nedenle davacının maddi tazminat talepli davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacının bakıcı ihtiyacı bulunmadığı tespit edildiğinden bu talebinin reddine karar verilmiştir. Hüküm altına alınan tazminat kalemleri poliçe limitini aştığından davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçede teminat altına alınan (ölüm ve sakatlanma kişi başına 390.000,00TL ile sağlık gideri kişi başına 390.000,00TL) tutarla sınırlı olmak üzere davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Sigortalı aracın ticari olmaması sebebiyle hüküm altına alınan tutara yasal faiz işletilmiştir.
6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Yapılan yargılama neticesinde davalı sürücü …’in haksız eylemi neticesinde davacı yolcu …’nün %4 oranında sürekli malul kalacak şekilde yaralandığı anlaşılmakla bir miktar manevi tazminata hak kazandığı değerlendirilmiştir. Davalı yanın haksız eylem ile davacının yaralanmasına ve beden bütünlüğünün zarar görmesine sebebiyet verdiği belirlendiğinden, davalıyı ekonomik bir yıkıma sürüklemeksizin, daha özenli olmaya sevketmek hedeflenerek, günün ekonomik koşullarına göre davacının yaralanmasının boyutu gözetilerek takdiren belirlenen 30.000,00TL manevi tazminatın davalılar … ile …den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, hüküm altına alınan tutara olay tarihi olan 25/12/2019 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
1-413.890,47TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …ye verilmesine, hüküm altına alınan tutara davalılar … ve … yönünden olay tarihi olan 25/12/2019 tarihinden, davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihi olan 08/07/2020 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti olan 390.000,00TL ile sınırlı tutulmasına,
2-18.000,00TL tedavi giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’ye verilmesine, hüküm altına alınan tutara davalılar … ve … yönünden olay tarihi olan 25/12/2019 tarihinden, davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihi olan 08/07/2020 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti olan 390.000,00TL ile sınırlı tutulmasına,
3-Davacının bakıcı gideri talebinin reddine,
4-Davacı …’nün manevi tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddi ile, 30.000,00TL manevi tazminatı davalılar … ile …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, hüküm altına alınan tutara olay tarihi olan 25/12/2019 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
5-Maddi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 29.502,43TL karar ve ilam harcından peşin alınan 2,56TL harç ile 7.365,00TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 22.134,87TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.360,00TL’nin kabul oranına göre hesaplanan 1.180,79TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili, 179,21TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
b-Davacı tarafından yatırılan 2,56TL peşin harç, 59,30TL başvuru harcı, 8,50TL vekalet harcı, 7.365,00TL ıslah harcı olmak üzere toplam 7.435,36TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
c-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle; kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden AAÜT gereğince davacı … için hesap edilen 63.464,67TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
d-Reddedilen maddi tazminat talebi bakımından, davalıların kendilerini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 13/2 uyarınca belirlenen 100,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Manevi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 2.049,30TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 341,55TL harcın mahsubu ile bakiye 1.707,75TL karar ve ilam harcının, davalılar … ve …’den alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 341,55TL peşin harcın davalılar … ve …’den tahsili ile davacıya verilmesine,
b-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10. maddesi gereğince kabul oranına göre takdir ve hesap edilen; davacı … için 9.200,00TL vekalet ücretinin davalılar … ve …den tahsili ile davacıya ödenmesine,
c-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden; davalılar … ve …in kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10/2 maddesi gereğince reddedilen miktara göre hesap edilen 9.200,00TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak bu davalılara ödenmesine,
7-Davacı tarafından sarf edilen 838,00TL tebligat ve posta gideri ile 1.200,00TL bilirkişi ücreti ile 2.123,00TL adli tıp muayene ücreti ve fatura bedeli olmak üzere toplam 4.161,00TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesap edilen 3.612,70TL’nin davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 3.378,05TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
8-Davalı … tarafından sarf edilen 108,60TL tebligat ve posta gideri ile 736,80TL adli tıp fatura bedeli olmak üzere toplam 845,40TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre hesap edilen 111,40TL’nin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, artan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
Dair, davacı vekili ile bir kısım davalılar vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.28/02/2023

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı