Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/759 E. 2022/14 K. 04.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/759 Esas – 2022/14
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/759 Esas
KARAR NO : 2022/14
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/09/2021
KARAR TARİHİ: 04/01/2022
K.YAZIM TARİHİ : 03/02/2022
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili, müvekkili ile davalı … A.Ş.’nin 2017 Aralık ayında … ili … ilçesi … Mahallesi … Parsel adresindeki inşaatın kalıp, demir ve duvar işlerinin yapımı için anlaştıklarını, bu sebep ile aralarında adi sözleşme imzalandığını, ancak davalı tarafın sözleşmeye uygun hareket etmediğini, yapılan sözleşmeye göre müvekkiline yaptığı iş karşılığında bir adet daire verileceği yazıldığını, ancak müvekkiline daire verilmediği gibi yaptığı işin karşılığı olarak maddi bir kazanç da elde edemediğini, aynı zamanda müvekkiline yaptığı işin karşılığında daire verileceği söylenip yapılan hesapta bahse konu inşaatta müvekkilinin yaptığı işin 85.000,00 TL olduğu dairenin 110.000,00 TL olduğu ve aradaki farkında gene davalı tarafa ait …’deki şantiyede müvekkiline ait alacaktan kesileceğinin belirtildiğini, davalıya noter aracılığı ile gönderilen ihtarnamenin ticaret sicil gazetesindeki adresine gönderilmesine rağmen iade olduğunu, ticaret sicil gazetesindeki adrese gönderilen ihtarnamelerin tebliğ edilmiş sayıldığını, bu şekilde davalının temerrüde düşürüldüğünü, müvekkilinin haklı bir alacağı bulunduğunu, o yüzden öncelikle müvekkilinin yaptığı işin karşılığı olan teslim edilmeyen dairenin teslimi gerektiğini, olmadığı takdirde müvekkili ile yapılan sözleşmeye istinaden bir daire ücretini, yine bu durumun da olmaması halinde müvekkiline yaptığı işlerin ücreti olarak toplam 110.000,00 TL’nin reeskont faizi ile ödenmesi gerektiğini beyan ederek, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla öncelikle müvekkilinin yaptığı işin karşılığı olan teslim edilmeyen dairenin teslimine, eğer ki bu durumda herhangi bir ifa imkansızlığı bulunuyor ise müvekkili ile yapılan sözleşmeye istinaden bir daire ücretine, eğer ki bu durumda da bir anlaşmazlık bulunuyor ise müvekkilinin yaptığı işlerin ücreti olarak belirttiği toplam 110.000,00 TL’nin reeskont faizi ile müvekkiline ödenmesine, davalının mal kaçırma ihtimali olduğu için mal varlığına tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı şirket tarafından dosyaya cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER :Davacının ticaret sicil kayıtları ve vergi dairesi kayıtları, davalı şirketin ticaret sicil kaydı, taraflar arasında düzenlenen adi yazılı eser sözleşmesi ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesi kapsamında davacının yaptığı işin karşılığı olan ve teslim edilmeyen dairenin teslimi, olmadığı takdirde sözleşmeye istinaden bir daire ücretinin tahsili istemine ilişkindir.
30/06/2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6335 sayılı Kanunla, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda değişiklik yapılmıştır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 5. maddesinde yapılan değişiklikle, Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisine dönüştürülmüştür.
Göreve ilişkin kurallar, dava şartıdır. (HMK m.114/1-c) Mahkeme, dava şartlarının yerinde olup olmadığını yargılamanın her aşamasında gözetir. Bu nedenle somut uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olup olmadığı hususu re’sen değerlendirilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin görev kapsamına giren ticari davaların neler olduğu 6102 sayılı TTK’nun 4. maddesinde belirlenmiştir.Buna göre:
a-TTK 4/1 maddesinde altı bent halinde sayılan hususlardan doğan davalar,
b-Özel kanun hükümleri gereği ticari sayılan davalar, (Kooperatifler Kanunu madde 99 gibi)
c-Her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan davalar ticari dava sayılır ve Asliye Ticaret Mahkemesinin görev sahasına girer.
Eldeki davada; taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesi kapsamında davacının yaptığı işin karşılığı olan ve teslim edilmeyen dairenin teslimi, olmadığı takdirde sözleşmeye istinaden bir daire ücretinin tahsili talep edilmiştir. Mahkememizce, ilgili ticaret sicil müdürlüğü ve vergi dairesi ile yapılan yazışma sonucunda davacının, dava tarihi itibariyle tacir sıfatının olmadığı anlaşılmıştır. Eldeki dava mutlak ticari dava niteliğinde de değildir. Diğer taraftan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hâl böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. Bu bağlamda, somut uyuşmazlığa bakma görevi Ankara Batı Asliye Hukuk Mahkemelerine aittir. 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu dikkate alınarak, davanın usulden reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan 6100 Sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine,
2-Karar kesinleştiğinde ve yasal sürede başvurulması halinde dosyanın görevli Ankara Batı Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-6100 Sayılı HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren 6100 Sayılı HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.04/01/2022

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı