Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/755 E. 2022/122 K. 02.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/755 Esas – 2022/122
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/755
KARAR NO : 2022/122
BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Şirketin Payının Bedelsiz Olarak Devri
DAVA TARİHİ : 24/09/2021
KARAR TARİHİ: 02/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 04/03/2022
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; tarafların paydaş oldukları … Şti.’nin %99,9 hissesinin sahibi ve yönetim kurulu başkanı …’in 16.09.2020 tarihinde vefat ettiğini, …’in vefatı ile şirketteki payının tamamı yasal mirasçısı olan oğluna intikal ettiğini, payını devraldığı şirketin %99,9 hissedarı olduğu nu Ticaret Sicilinde de tescil ve ilan olunduğunu, …’ın şirkette %0,1 oranında ikinci pay sahibi olduğunu, şirketin başka ortağının olmadığını, daha önce başka bir şirket tarafından işletilmekte olan …’nde, davalı … olarak çalışırken, işletme yeni kurulan-unvan değişikliği yapılan ….Şti.’ne devrolunduğunu, işletmeyi devralan şirketin sahibi olan müvekkilin murisi … ile davalı arasında 10.10.2018 tarihinde haricen düzenlenen dava konusu Şirket Ortaklık Sözleşmesi başlıklı protokol düzenlendiğini ve davalının şirketin %0,1 (Binde Bir) ortağı olduğunu, davalının anılan işletmede … ve mes’ul müdür olarak çalışması devam ederken İş kanunun 25.Maddesi kapsamındaki ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranışı nedeniyle davalının iş akdi işveren tarafından tek taraflı olarak feshedildiğini, dava konusu ortaklık sözleşmesi ile müvekkil murisi arasında gerçekleşen anılan ortaklık ilişkisi de fiilen sonlandığını, davalının iş akdinin sonlandırılması üzerine Ankara Batı ….İş Mahkemesi’nin … E.sayılı dosyası ile işçilik alacaklarının tahsili talepli dava açmış olup, davanın derdest olduğunu, davalı ile kurulan ortaklık ilişkisi anlamını yitirmiş ve fiilen de sonlanmış olduğunu, müvekkilinin davalı üzerindeki ortaklık payının tarafına devrini
e-imza e-imza e-imza e-imza

davalıdan ek 2’deki ihtarname ile talep ettiğini, davalının ek 3’te örneği sunulan, vekili aracılığıyla gönderdiği ihtara cevabı ile devre yanaşmadığını, diğer yandan davalı, şirketin ikinci ortağı konumunda olduğundan, şirketin ortaklar kurulu kararlarına katılımı olmadan şirketin genel kurul toplantıları yapılamadığını, şirkete müdür de atanamadığını, müvekkilinin toplantı çağrılarını karşılıksız bırakan davalının, haksız tutumuyla şirketin yönetim organına kavuşmasına da fiilen engel olduğunu, davalının açık sözleşme hükümlerine rağmen dava konusu hisse devrine yanaşmaması da açıkça kötü niyetinden kaynaklandığını, dava konusu sözleşme hükümleri açık olup, ortaklığın hukuki boyutlarını ve sonlanma şeklini açıkça düzenlediğini, davalının ortaklık için herhangi bir sermaye katmadığını, şirkete ait menkuller üzerinde herhangi bir hakkının olmadığını, kar payı üzerinde hakkının olmadığını, şirketin zararından-borçlarından da sorumlu olmadığını, tüm kar ve zararın büyük ortağa ait olduğu hususları açıkça belirlendiğini, davalının ortaklıktaki görevi ile görevi karşılığı belirlenen hak ve alacakları da sözleşmede açıkça belirlendiğini, yine sözleşmede ortaklığın fesih ve devrinde herhangi bedel de öngörülmediğini, davaya konu protokolde ortaklığın feshi ve davalının %0,1 hissesini müvekkile devri gerektiği ve yine devirle birlikte herhangi bir bedel talep edemeyeceği hususlarının açık olduğunu ve davalı hissesinin bedelsiz olarak devrine karar verilmesi gerektiğini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile … Şti. ortağı … arasında 10.08.2018 tarihli Şirket Ortaklık Sözleşmesi düzenlendiğini, bu sözleşmeye göre şirkete bağlı işyerinde mesul müdür sıfatıyla şirketin %0.1 ortağı olduğunu ve mesul müdürlük ve … hizmetine devam eder iken, davalı şirket tarafından müvekkiline karşı haksız ithamlar ve dayanaktan yoksun beyanlar içeren Malatya ….Noterliği’nin 12.06.2020 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname başlıklı belge gönderildiğini, müvekkilinin bu ihtarnamedeki haksız ithamlara karşılık olarak Etimesgut ….Noterliği’nin 18.06.2020 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname başlıklı belgeyi davalı şirkete göndermiş olup bunun üzerine davalı şirkette Ankara ….Noterliği’nin 26.06.2020 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname başlıklı belge ile müvekkilin iş sözleşmesini haksız bir şekilde feshettiğini, bunun üzerine müvekkil tarafından Ankara Batı ….İş Mahkemesi’nin … E.sayılı dosyası ile şirkete bağlı işyerindeki 10.08.2018 tarihinden 26.06.2020 tarihine kadar olan çalışma süresi içerisindeki başta ücret alacağı olmak üzere işçilik tazminatlarının ödenmesi talepli dava açtığını, ayrıca davalı tarafından müvekkile gönderilen ihtarnamelere konu haksız suçlamalar ile ilgili olarak Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduğunu ve bu dosyadan takipsizlik kararı verildiğini, davalının işbu davayı açmaya neden olduğunu bildirdiği müvekkilinin hakkındaki haksız ve mesnetsiz iddiaların doğru olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Dava dışı şirkete ait ticaret sicil kayıtları, Ankara Batı …. İş Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, davalı …’ın… Şti.’ndeki %0,1 (binde bir) payının 10/10/2018 tarihli ortaklık sözleşmesi gereği bedelsiz olarak davacıya devri istemine ilişkindir.
Dava dosyasına mübrez ticaret sicil kayıtlarından … sicil nolu … Şirketinin, öncesinde … Şirketi olduğu, … sicil nolu … Şirketi’nin Yenimahalle …. Noterliğinin 04/10/2011 tarih ve … yevmiye numarası ile 05/10/2011 tarihinde tescil edildiği ve 10/10/2011 tarihli … sayılı … Ticaret Sicili Gazetesi’nde … Şirketi unvanı ile yayımlandığı, işbu şirketin ortaklık yapısı incelendiğinde, şirket kurucu ortaklarının … ve … olduğu, şirket ortaklarından …’in şirket müdürü olarak
e-imza e-imza e-imza e-imza

seçildiği, şirketin kuruluşta sermayesinin 25,00TL değerinde 1000 hisseye karşılık olan 25.000,00TL paya ayrıldığı, 500 hissenin …’a, 500 hissenin …’e ait olduğu, bu şirketin Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde 02/11/2018 tarihli … sayılı yayımlanan ilanla unvan değişikliğine gittiği, … Şirketi olan ticaret unvanının … Şirketi olarak değiştirildiği ve 30/10/2018 tarihinde tescil edildiği, aynı ilanda şirket ortaklarından …’ın … adet hissesini …’e, …’in … adet hissesini …’e, …’in 1 adet hissesini …’a devrettiği, buna göre şirket ortaklık durumunun … hisse sahibi … ve 1 hisse sahibi … olduğu, 04/01/2021 tarihli … sayılı … Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayımlanan ilanla, … hissesini …’e devrettiği, buna göre şirket ortaklık durumunun … hisse sahibi … ve 1 hisse sahibi …olduğu hususları tartışmasızdır.
10/10/2018 tanzim tarihli “Şirket Ortaklık Sözleşmesi” başlıklı belgenin incelenmesinde; … Şirketi’nin şubesi olarak ağız ve diş sağlığı alanında … adresinde faaliyette olan …’in hissesi bulunan işletmenin …’e devrinin kararlaştırıldığı, …’in faaliyette olan kliniği devralmak üzere limited şirket kuracağı, bu şirketin kuruluşuyla ilgili … ile sözleşmede yazılı hususlarda anlaşıldığı, sözleşmenin 5. Maddesinde, sözleşmede anlaşılarak değişiklik yapma hakkı saklı kalmak üzere sözleşmenin 5 yıl süre ile geçerli olacağı, 5 yılın sonunda küçük ortağın hissesini büyük ortağa devredeceği, tarafların 5 yılın sonunda sözleşmeyi uzatabileceği, tarafların ilk yıldan sonra dilerlerse 3 ay önceden ihbarda bulunarak sözleşmeyi feshedebileceği, sözleşmenin feshinin küçük ortağın hissesinin büyük ortağa devri yoluyla gerçekleşeceği hususlarının düzenlendiği, sözleşmenin …, …, … tarafından imzalandığı tespit edilmiştir. Her ne kadar belgede bir de tanık şeklinde bir ibare bulunup üzerinde imza olduğu görülmüşse de, davalı yanın cevap dilekçesinde sözleşmenin inkar edilmediği ve imzaya ilişkin bir inkarının bulunmadığı, davalının davalı vekiline vermiş olduğu dosyada mübrez vekaletname üzerindeki davalı imzası ile belgedeki tanık üzerindeki imzanın benzer olduğu görülmekle imzanın davalıya ait olduğu kanaati mahkememizde hasıl olmuştur.
Davacı yan açmış olduğu işbu dava ile, davalının iş akdinin işveren tarafından İş Kanunu madde 25 uyarınca haklı sebeple feshedildiğini, bu nedenle sözleşmenin 5. maddesi uyarınca davalıya ait hissenin davacıya devredilmesi gerektiğinden bahisle hisse devrine karar verilmesini talep etmiştir.
TTK’nın 595. Maddesine göre, esas sermaye payının devri veya devri borcunu doğuran işlemlerin yazılı şekilde yapılacağının ve tarafların imzalarının noterce onaylı olacağının düzenlendiği, madde uyarınca hisse pay devrinin yazılı şekilde imzası noterlikçe onaylı sözleşme ile yapılmasının geçerlilik koşulu olduğu tespit edilmiştir. Buna göre dosyaya sunulu bulunan 10/10/2018 tanzim tarihli “Şirket Ortaklık Sözleşmesi” başlıklı belgenin adi yazılı şekilde düzenlenmiş olduğu, adi yazılı sözleşme ile davacının davalıdan şirket pay iktisabının mümkün olmadığı, taraflar arasında geçerli bir şirket pay devri sözleşmesi bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 80,70TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
e-imza e-imza e-imza e-imza

3-Zorunlu arabuluculuk nedeniyle Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunun AAÜT madde 13/2 uyarınca hesap ve takdir olunan 10,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Karardan sonraki yargılama giderinin davacının gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.02/02/2022

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza