Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/719 E. 2021/860 K. 03.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/719 Esas – 2021/860
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/719
KARAR NO : 2021/860
BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 14/09/2021
KARAR TARİHİ: 03/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 05/11/2021
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; 6102 sayılı kanunda belirtilen sürede sermayesini asgari tutarda yükseltmediği için müvekkilinin yetkilisi bulunduğu …. Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nin ticaret sicilden resen silindiğini, ancak şirket adına kayıtlı ….. plaka sayılı … model …. marka araç bulunduğunu ve bu aracın hak sahipliği belirlenemediğinden hukuki işlemlerin yapılamadığını, kamyonun vergi borcu doğduğunu ve kullanılmamasına rağmen yer işgal ederek müvekkilini zarara uğrattığını belirterek yalnızca iş bu kamyonun satış işlemlerinin yapılabilmesi için şirketin geçici olarak ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı kurum mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; dava konusu edilen şirketin 6102 sayılı TTK’nuun geçici 10. Maddesi kapsamında sermayesini 10.000,00TL’ye çıkarmadığı için geçici 7. Maddenin b bendi uyarınca usulüne uygun resen terkin edildiğini, 03/07/2014 tarihinde şirket adresine tebliğ yapıldığını, ancak 05/08/2014 tarihinde müdürlüğe iade edildiğini, aynı zamanda 07/07/2014 tarihli ve …. sayılı …’de şirkete 2 ay içindi bildirimde bulunmadığı takdirde mühfesih sayılacağının ilanen tebliğ edildiği, şirketlerin 6102 sayılı TTK’nun 31. Maddesi uyarınca, tescil edilmiş hususlarda meydana gelen her türlü değişikliği tescil ettirmesi gerektiğini, ancak şirketler adres değişikliğinin tescili zorunluluklarını yerine getirmediğinden bu konudaki sorumluluğun şirket yetkililerine ait olduğunu, şirketin kendisine bildirilen 2 aylık sürede münfesih olmadığını belgeleyen hiçbir evrak ibraz etmediğinden, 06/02/2015 tarih ve … sayılı ….’de yapılan ilan ile sicilden resin terkin edildiğini, şirketin borç ve alacak durumunun kurumca bilinmesinin mümkün olmadığını, bu nedenle davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden taraflarına vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesini talep etmiştir.
e-imza e-imza e-imza e-imza

DELİLLER : Dava konusu edilen şirketin sicil özeti bilgileri, … plakalı aracın trafik tescil kayıtları ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Talep, sicilden re’sen terkin edilen şirketin yeniden ihyası istemine ilişkindir.
… Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından verilen cevapla, talebe konu edilen şirketin TTK’nun hükümlerince münfesih olmasına veya sayılmasına rağmen kendilerine yapılan ihtar ve 07/10/2013 tarih ve … sayılı ile 07/04/2014 tarihli ve … sayılı nüshalarında yayınlanan ilan ile yapılan ihtara rağmen ve 6552 sayılı kanunun 134. maddesi ile 6102 sayılı kanunun geçici 10. maddesinde belirlenen sürede sermayelerini asgari tutara yükseltmedikleri tespit edilen ve 03/02/2015 tarihinde ticaret sicilinden resen silindiği tescil edilerek …’nin 06/02/2015 tarih ve ….sayısında ilan edildiğini bildirilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun geçici 7.maddesi gereğince; 01/07/2015 tarihine kadar sayılan halleri tespit edilen ya da bildirilen anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyeleri, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılacak olup, anonim ve limited şirketler 559 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermayelerini öngörülen tutara çıkarmamış bulunmaları, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlük tarihinden önce veya 01/07/2015 tarihine kadar münfesih olmaları, Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanmış olmakla birlikte genel kurulun toplanamaması nedeniyle ara bilançoların ve kati bilançonun genel kurala tevdi edilemediği için ticaret sicilinden terkin edilememeleri sebepleriyle re’sen terkin edilebilecektir. Ticaret Sicil Müdürlüklerince kapsam dahilindeki şirketlere bir ihtar gönderilecek olup bu şirketler tasfiye memuru bildirmeleri halinde maddede gösterilecek usulde tasfiye edilecek olup, ihtara rağmen tasfiye memuru bildirilmediği taktirde şirketlerin unvanı ise ticaret sicilden re’sen silineceği, ancak şirketin devam eden davasının bulunması halinde bu madde hükmünün uygulanmayacağı gibi sicilden kaydı silinen şirket alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını talep edebilecektir.
6102 sayılı TTK’nın geçici 7/4 maddesi; “Ticaret sicili müdürlüklerince; a)Kapsam dahilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanır. Yapılacak ihtar, ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderilir. İlan, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinde itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçer. Ayrıca anılan ilan, bildirici niteliği haiz olarak ilgili ticaret ve sanayi odası veya ticaret, sanayi ya da deniz ticaret odasının internet sitesinde aynen yayımlınır.” hükmünü içermektedir.
Ticaret Sicil Müdürlüğünden gelen yazı cevabı incelendiğinde; Ticaret Sicil Müdürlüğünün 03/07/2014 tarihinde ihyası istenen şirketin sicil kayıtlarındaki adresi olan “….” adresine tebligat çıkarttığı, tebligatın 05/08/2014 tarihinde “…. Sokak Yok” notuyla iade edildiği, 07/07/2014 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde ilan yapıldığı ve 03/02/2015 tarihinde şirketin terkin edildiği anlaşılmıştır. İhyası istenen şirkete tebligat yapılamamış ise de; 6102 sayılı TTK’nın geçici 7/4 maddesindeki usul dairesinde ilan tarihine göre tebliğ tarihi belirleneceğinden, dava konusu terkin işleminde usulsüzlük bulunmadığı anlaşılmıştır.
Dava konusu şirketin kaydının geçici 7.madde kapsamında re’sen silindiği, kararın Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinin 06/02/2015 tarihli ve …. sayılı suretinde ilan edildiği anlaşılmıştır. Davamızın açılış tarihinin ise 14/09/2021 olduğu göz önüne alındığında Türk Ticaret Kanunu ile Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair 6335 Sayılı Kanun ile 6101 Sayılı TTK’ya eklenen geçici 7. maddenin 15. bendinde “Ticaret Sicilinden kaydı silinen şirket ve kooperatifin…/…
e-imza e-imza e-imza e-imza

…/…alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket ve kooperatifin ihyasını isteyebilir” hükmü göz önünde bulundurulduğunda silinme tarihinden dava açılma tarihine kadar 5 yıldan fazla sürenin geçtiği anlaşılmıştır. Bu sebeple hak düşürücü süre içerisinde davanın açılmadığı dikkate alınarak davacının davasının reddine karar vermek gerekmekle, aşağıda belirtilen şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30TL karar ve ilam harcı peşin alındığından, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Karardan sonra yapılacak yargılama giderlerinin davacının gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.03/11/2021

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza