Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/709 E. 2022/710 K. 06.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/709 Esas – 2022/710
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/709 Esas
KARAR NO : 2022/710
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/09/2021
KARAR TARİHİ: 06/09/2022
K. YAZIM TARİHİ: 27/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;Müvekkili şirketin, ulusal ve uluslararası düzeyde gönüllü ve zorunlu sertifikasyon, denetim ve test alanlarında faaliyet gösteren bağımsız bir kurum olup müşterilerine talepleri doğrultusunda sertifikasyon hizmeti sağladığını, müvekkili şirket ile davalı arasında münakit … teklif proje numaralı, … teklif proje numaralı, … teklif proje numaralı ve … teklif proje numaralı teklifler (“Teklifler”) çerçevesinde müvekkili şirketin, davalının talep etmiş olduğu konularda tabloda detayları belirtilen hizmetleri (“Hizmetler”) vermeyi taahhüt ettiğini, davalının da bahsi geçen Hizmetler’in verilmesi karşılığında Teklifler’in 4 (dört) numaralı maddelerinde ve eklerinde belirtilen ücretleri ödemekle yükümlü kılındığını, bu çerçevede, müvekkili şirketin davalıya teklifler kapsamında yukarıda detayları belirtilen hizmetleri eksiksiz olarak vermiş olup bunun neticesinde faturalar tanzim ettiğini ve davalı şirkete ilettiğini, faturalarda hizmet kalemlerinin tek tek belirtildiğini ve faturaların hangi proje kapsamında tanzim edildiğinin teklif numarası belirtilmek suretiyle yazıldığını, işbu faturalar kendisine iletilen davalı şirketin, faturaların içeriğine ve miktarına hiçbir itirazda bulunmadığını, faturalara yasal süresi içinde itiraz etmeyen davalı şirketin faturanın içeriğini kabul etmiş sayılacağını, itiraza uğramayan ve böylece kesinleşen faturalara konu borçlarını tüm sözlü uyarılara rağmen ödemeyen davalı şirkete, borçlu olduğu hizmet bedellerini ödemesi için noter aracılığı ile ihtarda bulunulduğunu, ihtarnameye de herhangi bir cevap verilmediğini, bunun üzerine Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası kapsamında davalı aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça takibe, borcun ve işlemiş faizin tamamına ve ferilerine itiraz edildiğini, icra takibinin itiraz üzerine durdurulduğunu, arabuluculuk görüşmelerinde de anlaşma sağlanamadığını, tüm bu nedenlerle fazlaşa dair tüm hakları saklı kalmak üzere davanın kabulü ile davalının Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası kapsamında gönderilen ödeme emrine vaki hukuka aykırı ve dayanaksız itirazının iptaline ve takibin devamına, haksız itiraz nedeniyle davalı aleyhine alacak tutarının %20’si oranında icra inkar tazminatının ve yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı taraf davaya karşı cevap dilekçesi sunmamış, aşamalarda davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, tarafların ticaret sicil kayıtları, BA-BS formları, tarafların ticari defter ve kayıtları, bilirkişi rapor ve ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
Bilirkişi 07/02/2022 tarihli raporu ile özetle; 08.09.2020 icra takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 42. 038,54 TL asıl alacak ve 1.105,67 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 43.144,21 TL alacağı bulunduğu bildirilmiş, bilirkişi 01/06/2022 tarihli ek raporu ile de kök raporda değiştirilecek bir husus bulunmadığını bildirmiştir.
GEREKÇE :
Dava, faturaya dayalı başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkindir.
Davalı ticari defterleri HMK 220 maddesi gereğince incelenmek istendiği davalı taraf kesin süreye rağmen defter ve belgelerini dosyaya sunmadığı hususu nazara alınarak Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ibraz etmediği takdirde, belgenin elinde olmadığına dair yemin etmesine gerek olmaksızın HMK’nın 220/3. maddesi gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğunu mahkeme kabul edebilir. Aksinin kabulü durumunda; karşı tarafın ticari defterlerini sunmaması halinde sunan tarafın muntazam tutulmuş ticari defterlerinin lehe delil olarak kabul edilemeyeceği şeklinde bir sonuç ortaya çıkar ki bu ticari defterleri ve karşı taraf elinde olduğu ileri sürülen belgeleri delil olarak kabul edip sunulmaması halinde sonuçlarını belirleyen HMK’daki açık düzenlemelere aykırı bir yorum olacaktır ( Yargıtay 15. HD’nin 13/06/2017 tarih ve 2/16/2310 E.2017/2537 K sayılı ilamı). Davalının ise ödeme olgusunu ispatla yükümlü olduğu kanaatine varılarak ba-bs formları ile mal alış satış yapıldığı ispatlandığı, bu kapsamda davacı şirket tarafından düzenlenen faturaların davalı tarafından vergi dairesine beyan edilmiş olması nedeniyle kayıtlarına işlendiğinin anlaşıldığı ,kayıtlarına işlediği fatura iadesine ilişkin delil de sunulmadığı gözetilerek ispat yükü davalıda olduğu kanaatine varılmıştır. İcra takip tarihinden önceki dönem için temerrüt faizine hükmedilmesi TBK’nın 117.maddesi koşullarına bağlı olup icra takip tarihinden önce davalıya temerrüt ihtarı gönderilmesi gerekir. Taraflar arasında da ödeme günü kararlaştırılmadığı gibi davalıyı temerrüte düşürmek için ihtar gönderildiği de iddia ve ispat olunmadığından davacı alacaklı icra takip tarihinden önceki dönem için temerrüt faizi talebinde bulunamayacağından takip tarihinden önce işletilen faiz talebi reddedilmiştir.Bu kapsamda Davalının hizmet konusu bedeli ödediğini ispatlayamadığı HMK 220/3 maddesi de nazara alınarak satım konusu bedelin ödenmesi gerektiğinden davacının alacak talebinin yerinde olduğu davacının defter ve kayıtları, mevcut deliller ve bilirkişi raporu ile birlikte yapılan değerlendirme hükme esas alınarak davacının icra takip tarihi davacının davalıdan 42.038,54 TL asıl alacak ve 1.105,67 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 43.144,21 TL alacağı bulunduğu kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE, Davalının Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı takibe itirazının 43.144,21 TL üzerinden iptali ile takibin devamına,
2-42.038,54 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Fazlaya dair istemin reddine,
4-Alınması gereken 2.947,18 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 550,88 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.396,30 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında, Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.096,27TL’nin kabul oranına göre hesaplanan 1.036,96TL’sinin davalıdan, 59,317TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 550,88TL peşin harç, 59,30TL başvuru harcı, 8,50TL vekalet harcı olmak üzere toplam 618,68TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 53,70TL tebligat ve posta gideri ile 900,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 953,70TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesap edilen 902,10TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 9.200,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 13/2 gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 2.467,71TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
8-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 06/09/2022

Katip Hakim
E-imzalıdır. E-imzalıdır.