Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/706 E. 2022/112 K. 01.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/706 Esas – 2022/112
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/706 Esas
KARAR NO : 2022/112
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/09/2021
KARAR TARİHİ: 01/02/2022
K. YAZIM TARİHİ: 21/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;Davalı borçlu …’in, asıl borçlu … Tic.Ltd. Şirketinin müvekkili banka ile yaptığı sözleşmeye dayanarak kullandığı ticari kredili mevduat hesabı ve ticari kredi kartına kefil olduğunu, davalının aynı zamanda asıl borçlu şirketin ortağı olduğunu, davalı ve dava dışı borçluların, ticari kredi ve kredi kartı kullanımından doğan borçlarının geri ödemesini sözleşme ve mevzuat hükümlerine uygun olarak yapmadığını, telefonla yapılan ikazlar sonuç vermeyince hesabı kat edildiğini ve müvekkili banka tarafından düzenlenen ihtarname ile temerrüt oluşturulduğunu, davalı-borçlunun hesap kat’ına itiraz etmemiş olduğundan içeriğin kesinleştiğini, borçlu ve dava dışı diğer borçlular aleyhine Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibine başlanıldığını, davalı-borçlunun borca itiraz ettiğini, arabuluculuk aşamasında da anlaşma sağlanamadığını, tüm bu nedenlerle davalı tarafa yapılan itirazın dayanaksız ve haksız olup takibi sürüncemede bırakmaya yönelik olduğunu, %20’den az olmamak üzere inkâr tazminatına da hükmedilmesini talep ettiklerini, ayrıca dava dışı …’ın da Ankara Batı İcra Müd. … esas sayılı dosyasından başlatılan ilamsız takibe itirazı üzerine taraflarınca Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını, tüm bu nedenlerle haksız ve dayanaksız itirazın iptaline, itirazın haksız ve dayanaksız olması nedeniyle %20’dan az olmamak üzere inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve Avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; davacının davasının haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu, reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davalı hakkında kesin mühlet kararı ve davalıya karşı icra takibi açma yasağı bulunduğu halde davacının bu icra takibini açmasının kanuna aykırı olduğunu, davacı tarafın dava konusu Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takibini 24.02.2020 tarihinde açtığını, halbuki; davalı hakkında Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı konkordato dosyasında 23.12.2019 tarihli ara karar ile 23.12.2019 tarihinden itibaren 1 yıl süre ile kesin mühlet kararı verildiğini, yani 23.12.2019 – 23.12.2020 tarihleri arasında 1 yıl süre ile müvekkili davalı hakkında icra takibi açılamayacağını, davacı bankanın 24.02.2020 tarihinde dava konusu icra takibini açtığını, takibin mahkeme kararına, kanuna ve hukuka aykırı olduğunu, dava dışı şirketin borcunu ödediğini, müvekkili davalının davacı tarafa borcu olmadığını, davacı bankanın icra takibinin ve davasının haksız olduğunu, ayrıca, dava dışı … isimli şirketin konkordato ilan etmesine bağlı olarak müvekkiline icra takibi yapılması haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu, borçluya konkordato mühleti verilmesi ile borç kendiliğinden muaccel hale gelmeyeceğini ve alacak asıl borçluya karşı muaccel olmadan da kefile karşı muaccel olamayacağını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla; dava dışı … isimli şirketin borçlarının muaccel olduğunun iddia edilmesinin kabul edilemeyeceğini ve bu durumun kanuna ve hukuka aykırı olduğunu, bu nedenle müvekkili davalıya bu gerekçeyle icra takibi yapılmasının da haksız olduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere, müvekkili davalının evli olup kefilliğe eşinin rızası bulunmadığından bu kefalet sözleşmesini geçersiz olduğunu, dava konusu kefalet sözleşmesinin kanuni şekil şartlarını taşımadığından “geçersizdir” olduğunu, davacının icra inkar tazminat talebinin de haksız olduğunu, itiraz ettiklerini, haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddine, kesin mühlet kararı ve icra takibi yasağı bulunmasına rağmen icra takibi açan davacı tarafın % 20 den az olmamak kaydıyla müvekkili davalıya kötü niyet tazminatı ödemesine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası, mahkememizin … esas sayılı dosyası, davacı banka kayıtları, kredi sözleşmesi, … esas sayılı dosyada alınan bilirkişi raporu ile ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
Mahkememizin … esas sayılı dosyasında düzenlenen bilirkişi raporunda, Ticari Kredili Mevduat Bakımından; Ankara Batı lcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasındaki takip tarihi (07.01.2020) itibarıyla; davacı takip alacaklısı bankanın davalı takip borçlusu müteselsil kefilden 16.587,02 TL asıl alacak, 122,75 TL işlemiş faiz, 6,14 TL gider vergisi ve 609,10 TL masraf olmak üzere toplam 17.325,01 TL tutarında alacaklı olduğu, takip tarihinden (07.01.2020) itibaren 16.587,02 TL tutarındaki asıl alacağa TCMB’nin dönemlere göre değişken kredi kartı yıllık azami gecikme faizi oranları üzerinden temerrüt faizi işletilebileceği ve faizin % 5,00’i oranında BSMV tahakkuk ettirilebileceği, davacı takip alacaklısı bankaca fazladan talep editen alacak kısmının 6.323,77 TL (23.648,78 TL — 17.325,01 TL 5 8.323,77 TL) olduğu, alacağın hesaplanabilir (likit) nitelik taşıdığı, taraflardan yalnızca davacı takip alacaklısının icra inkâr tazminatı talep ettiği gözetildiğinde; hesaplanan toplam nakdi alacak kısmına (17.325,01 TL) göre icra inkâr tazminatı konusundaki tüm değerlendirmelerin Sayın Hâkimliğinizin takdirinde olduğu, mahkemece davacı takip alacaklısı banka lehine icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerektiği kanaatine varılması halinde hesaplanan toplam nakdi alacağın (17.325,01 TL) % 20,00’lik kısmının 3.465,00 TL olduğu; Ticari Kredi Kartı Bakımından; Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasındaki takip tarihi (07.01.2020) itibarıyla; davacı takip alacaklısı bankanın davalı takip borçlusu müteselsil kefilden 21.627,08 TL asıl alacak, 160,04 TL işlemiş faiz ve 8,00 TL gider vergisi olmak üzere toplam 21.795,12 TL tutarında müteselsilen alacaklı olduğu, takip tarihinden (07.01.2020) itibaren 21.627,08 TL tutarındaki asil alacağa TCMB’nin dönemlere göre değişken kredi kartı yıllık azami gecikme faizi oranları üzerinden temerrüt faizi işletilebileceği ve faizin e 5,00’i oranında BSMV tahakkuk ettirilebileceği, davacı takip alacaklısı bankaca fazladan talep edilen alacak kısmının 548,10 TL (22.343,22 TL — 21.795,12 TL — 548,10 TL) olduğu, alacağın hesaplanabilir (likit) nitelik taşıdığı, taraflardan yalnızca davacı takip alacaklısının icra inkâr tazminatı talep ettiği gözetildiğinde; hesaplanan toplam nakdi alacak kısmına (21.795,12 TL) göre icra inkâr tazminatı konusundaki tüm değerlendirmelerin mahkemenin takdirinde olduğu, mahkemece davacı takip alacaklısı banka lehine icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerektiği kanaatine varılması halinde hesaplanan toplam nakdi alacağın (21.795,12 TL) ye %20,00’lik kısmının 4.359,02 TL olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi ek raporunda, hukuki nitelendirme, değerlendirme, takdir ve yorum mahkemeye ait olmak üzere tespit edilen maddi olgular ile somut verilere dayanan bilimsel gerekçelerde açıklandığı üzere davacı vekilinin itirazlarının 30.12.2020 tarihli bilirkişi raporundaki görüşleri değiştirmeyi gerektirir bir mahiyet arz etmediği rapor edilmiştir.
GEREKÇE :
Dava; davacı ve dava dışı … Tic. Ltd. Şti. arasında düzenlenen genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesi ile … card üyelik sözleşmesini davalının müteselsil kefil olarak imzalaması sebebiyle muaccel ve ödenmediği iddia olunan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dosyaya sunulu bulunan ticaret sicil kayıtlarından davalının dava dışı … Tic. Ltd. Şti.’nin kurucu ortağı olduğu, yine dosya kapsamında sunulu bulunan 26/05/2016 tanzim tarihli 20.000,00TL limitli genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesinin davalı tarafından 26/05/2016 tarihinde müteselsil kefil sıfatıyla imzalanmış olduğu TTK’nin 584. maddesinin son fıkrası gereğince, ticaret siciline kayıtlı ticari işletmenin sahibi veya ticaret şirketinin ortak yada yöneticisi tarafından işletme veya şirketle ilgili olarak verilecek kefaletler, mesleki faaliyetlerle ilgili olarak esnaf ve sanatkarlar siciline kayıtlı esnaf veya sanatkarlar tarafından verilecek kefaletleri, 27/12/2006 tarihli ve 5570 sayılı Kamu Sermayeli Bankalar tarafından Yürütülen Faiz Destekli Kredi Kullandırılmasına Dair Kanun kapsamında kullanılacak kredilerde verilecek kefaletler ve tarım kredi, tarım satış ve esnaf ve sanatkarlar kredi ve kefalet kooperatifleriyle, kamu kurum ve kuruluşlarınca kooperatif ortaklarına kullandırılacak kredilerde verilecek kefalet için eşin rızası hükmü aranmaz hükmü dikkate alınarak limited şirket ortağı olan davalıların işleriyle ilgili kefil olurken eşlerinin muvafakatlarını almalarına gerek olmadığından kefilin kefalet limiti olan 50.000,00TL ile sorumlu olduğu tespit edilmiştir.
Dava dışı borçlu … Tic. Ltd. Şti.’nin konkordato talebinde bulunduğunu ve mahkememizce 24/07/2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere geçici mühlet ve 23/12/2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere kesin mühlet kararı verildiği davalı taraf dava dışı … isimli şirketin konkordato ilan etmesine bağlı olarak müvekkiline icra takibi yapılması haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu iddia ettiği bu kapsamda yapılacak değerlendirmede davacının müteselsil kefil sıfatıyla borç altına girdiği, bu kapsamda TBK 586.Maddesi gereğince alacaklı banka borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefil hakkında takip yapma hakkı tanıyan kefalet türü olduğu borçlunun iflas etmesi veya konkordato mehil verilmesi hallerinde doğrudan kefile başvurmaya engel bir durum olmadığı Konkordato (geçici veya kesin) mühletinin sonuçları, yalnızca alacaklı ve borçlu bakımından geçerli olduğundan borçtan birlikte sorumlu olan kefiller bakımından geçerli değildir. Buna göre, konkordato geçici mühleti kararından konkordatonun tasdik edilmesine kadarki süreçte borçtan birlikte sorumlu olan kefillere karşı alacağın tamamı hakkında alacaklıların başvuru (müracaat) hakkı vardır; alacaklı bu süreç içerisinde kefile karşı icra takibi yapılmasını veya başlamış olan icra takibine devam edilmesini sağlayabilir. İş bu sebeple kefile karşı takip yapılmasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.Düzenlenen bilirkişi raporunun gerekçeli ve denetime elverişli olduğu hükme esas alınarak yapılan değerlendirmede davalı yanın, ticari kredili mevduat bakımından 16.587,02TL asıl alacak, 122,75TL işlemiş faiz, 6,14TL BSMV, 609,10TL masraf ile ticari kredi kartı bakımından 21.627,08TL asıl alacak, 160,04TL işlemiş faiz, 8,00TL BSMV yönünden itirazının haksız olduğu ve iptalinin gerektiği anlaşılmakla davanın kısmen kabul kısmen reddi ile Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın ticari kredili mevduat bakımından 16.587,02TL asıl alacak, 122,75TL işlemiş faiz, 6,14TL BSMV, 609,10TL masraf ile ticari kredi kartı bakımından 21.627,08TL asıl alacak, 160,04TL işlemiş faiz, 8,00TL BSMV yönünden iptaline, takibin bu miktarlar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE, tahsilde tekerrür olmamak üzere; Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın ticari kredili mevduat bakımından 16.587,02TL asıl alacak, 122,75TL işlemiş faiz, 6,14TL BSMV, 609,10TL masraf ile ticari kredi kartı bakımından 21.627,08TL asıl alacak, 160,04TL işlemiş faiz, 8,00TL BSMV yönünden iptaline, takibin bu miktarlar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Ticari kredi kartına ilişkin alacak likit olduğundan asıl alacak miktarının %20’si olan 4.327,41TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ticari kredili mevduat bakımından alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gereken 2.672,29 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 555,47 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.116,82TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle 2021 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.096,27TL’nin davanın kabul-red oranına göre belirlenen 932,47 TL’sinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, kalan 163,80 TL’nin davacıdan tahsil ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 555,47TL peşin harç, 59,30TL başvuru harcı, 8,50TL vekalet harcı olmak üzere toplam 623,27 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 47,10 TL tebligat ve posta gideri olarak yapılan yargılama giderinin davanın kabul-red oranına göre hesaplanıp belirlenen 40,06 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 5.868,02TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 5.100.00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
7-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin, davalı asil ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.01/02/2022

Katip Hakim
e-imzalıdır e-imzalıdır.