Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/702 E. 2022/229 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/702 Esas – 2022/229
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/702 Esas
KARAR NO : 2022/229
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/09/2021
KARAR TARİHİ: 08/03/2022
K. YAZIM TARİHİ: 05/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;müvekkilinin davalı … A.Ş.’den, bir adet … marka, … model buzdolabı satın aldığını, buzdolabı, satın alındıktan sonra bir süre boyunca sorunsuz olarak kullanılabildiğini, fakat bir süre sonra, ürünün üst iki bölmesinin kapakları ancak zorlayarak kapatılabilmeye başladığını, alt iki bölmenin kapaklarının ise, kapanmamaya, kapatıldı sanılmasına rağmen, sürekli olarak kendiliğinden açılmaya başladığını, öte yandan, dolap kapaklarının kapanma sorununa ek olarak, buzdolabının soğutucu olarak kullanılan sağ alt bölmesinin, zaman zaman, kendiliğinden “dondurucu” olarak çalışmaya başladığını, günlük tüketim için muhafaza edilen sebze ve meyveleri dondurarak, hem kullanımlarını engellemekte, hem de bu gıda maddelerinin yapısını bozarak, yine zayiat oluşturduğunu, üründe sözü edilen ayıpların, açıkça “gizli ayıp” niteliğinde olduğunu, sözü edilen arızaların, ürün ilk satın alınıp kullanılmaya başlandığında mevcut olmayan, olağan gözden geçirme yahut muayene ile anlaşılamayan, ürünün kullanımıyla, zaman içinde oluşan arızalar olduğunu, söz konusu gizli ayıbın ortaya çıkması üzerine, davacının derhal Davalı …’ya ve … Merkezi’ne başvurduğunu, başvuruya uzunca bir süre herhangi bir yanıt alınamadığını, davalının ise uzunca bir süre Müvekkil’i beklettikten sonra, malın bulunduğu yere teknik servis yönlendirdiğini, teknik servis görevlilerinin, cihazın onarımına ilişkin hiçbir işlem yapmadığı gibi, teknik servis inceleme formu dahi oluşturmadıklarını, malın ayıpsız misli ile değişimi, yahut bedel iadesinin mümkün olmadığını; alt bölmelerin “soğutucu” olarak kullanılmasının “kullanıcı hatası” olduğunu ifade ederek, davacının ayıptan doğran seçimlik haklarını kullandığı talebini reddettiklerini, aldığı buzdolabından beklediği faydayı elde edemeyen ve aksine zarara uğrayan Müvekkilinin, Davalı tarafından bedel iadesi yapılması halinde, ayrıca aradan geçen süre içerisinde aynı ürün bazında gerçekleşen fiyat artışı dolayısıyla da zarara uğrayacağını, bu nedenle, Mahkemece ürün bedelinin iadesi yönünde hüküm kurulması halinde, ayrıca ürün bedelinde oluşan ve Mahkemece tespit edilecek olan fiyat artışının, tazminat olarak Davalı’dan alınarak Müvekkiline ödenmesi gerektiğini, tüm bu nedenlerle satılan malın ayıplı olduğunun tespiti ile, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesine; bunun mümkün olmaması halinde, Müvekkilinin ayıplı mal için ödediği 9.500,00-TL’nin satış tarihinden itibaren hesaplanacak en yüksek banka mevduat faiziyle birlikte Müvekkiline iadesine; mahkemece sözleşmeden dönme ve bedel iadesi yönünde hüküm kurulması halinde, aynı marka ve modelli cihazın güncel fiyatıyla, satış bedeli arasında kalan farkın tazminat olarak davalı’dan alınarak müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili ıslah dilekçesi ile özetle; uyuşmazlık konusu malın gizli ayıplı olduğunun tespitine; bu doğrultuda davanın kabulü ile toplam 20.685,92-TL’nin ticari faiziyle birlikte davalı’dan alınarak müvekkili Şirket’e ödenmesine karar verilmesini beyan etmiş, 17/02/2022 tarihli duruşmada ise malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebinden feragat ettiklerini beyan etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; TKHK kapsamında şirketlere de tüketici sıfatına sahip olma hakkı tanındığından yetkili ve görevli mahkemenin Ankara Batı Tüketici Mahkemeleri olduğunu, davacı yanın müvekkili şirketin uhdesinde bulunan …ndan davaya konu buzdolabını satın aldığını, satıştan sonra montaj esnasında ortaya çıkan dava dışı açık ayıpların yetkili servis tarafından giderildiğini ve ürünün teşhir olması nedeniyle ayıp oranında bedel iadesi de yapıldığını, bu şekilde davaya konu buzdolabı kontrollerinin servis tarafından yapılarak ayıpsız ve çalışır vaziyette davacıya teslim edildiğini, davacının ikrar ettiği üzere ilk zamanlarda sorunsuz olarak çalışan dolap ile ilgili sonraki tarihlerde servise arıza bildirimi yapıldığını ve yetkili servis yönlendirilmek suretiyle meseleyle ilgilenildiğini, davacı tarafından yapılan arıza bildirimlerinin dolabın kapağı ile ilgili olduğunu, davacının bu husus dışında bayilerine ya da yetkili servise yapmış olduğu herhangi bir başvuru ya da şikayet olmadığını, dava dilekçesinde bahsedilen soğutucu olarak kullanılan kısmın zaman zaman kendiliğinden dondurucu olarak çalışmaya başladığı, günlük tüketilen sebze ve meyveleri dondurduğu yönünde bir şikayeti olmadığını, bu hususu kesinlikle kabul etmediklerini, kabul anlamına gelmemekle birlikte; daha önce taraflarına ya da yetkili servise bildirilmeyen bir sözde arıza hakkında dava açılması iyi niyet kurallarıyla da uyuşmadığını, yargılamaya konu malın ayıplı olmadığını, davacının seçimlik haklarını kötü niyetli olarak kullandığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte bir an için gerçekten dolabın kapağının arızalı olduğunu varsaydıklarında tüketicinin seçimlik haklarını kötüye kullandığının görüleceğini, arızasının giderilmesi yerine dolabın ücretinin ve aradan geçen sürede beyaz eşya fiyatlarında yaşanan artış miktarı kadar bedelin kendisine ödenmesini talep ederek seçimlik hakkını kötüye kullandığını, dönme hakkının kullanılmasının hakkın kötüye kullanılması sayılabildiği hallerde tüketicinin, diğer seçimlik haklarını kullanmak zorunda olduğunu, bu nedenle, özellikle ayıbın yarattığı değer kaybının satılanın değerine nazaran açıkça düşük olduğu hallerde, tüketicinin sözleşmeden dönmesinin TMK 2/II anlamında hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu kabul edilmeli ve söz konusu hakkın kullanılmasına dayalı taleplerin reddedilmesi gerektiğini, satış sözleşmesinde alıcının ayıplı ifa karşısında sözleşmeden dönme hakkını sınırlayan TBK 227/IV hükmünün temelinde de aynı düşünce yattığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte; buzdolabının kapaklarının iddia edildiği gibi kapanmaması durumunun basit muayene ile anlaşılabilecek bir husus olduğunu, haksız ve usülsüz davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
DELİLLER :
Tarafların ticaret sicil kayıtları, fatura suretleri, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı,
Bilirkişi 20/01/2022 tarihli raporu ile özetle; davaya konu … marka … buzdolabının kapaklarının açılıp kapanmada tam olarak kapanmadığı buzdolabı kapı contalarının vakum görevini tam olarak yapamamasının kullanıma bağlı olmadığı, bu hatanın ilk alışta gözle muayenede görülemeyeceği, teşhir ürünü olarak kullanılan ürünün, bekleme süresine, teşhir esnasındaki açılıp kapatılma durumlarına ve kullanılan lastik contaların kalite durumuna göre vakum özelliğini kaybedebileceğinden bu ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu, ürünün kullanıcının beklediği faydayı sağlamadığı, söz konusu ayıbın davanın açıldığı 14.09.2021 tarihinden önce, garanti süresi içerisinde meydana geldiği kanaatine varıldığı, davaya konu buzdolabının davacının talebi doğrultusunda iadesine karar verilirse güncel eşdeğer yeni buzdolabı alış değerinin 20.685,92 TL olacağı hesaplandığı, davaya konu buzdolabının 4 kapısının komple değişiminin 3.800,00 TL’ye değişeceğini bildirmiştir.
GEREKÇE :
Dava, ayıplı ticari satış olduğu iddiasından kaynaklı ilgili malın ayıpsız misli ile değişimi mümkün olmadığı takdirde bedel iadesi talebine ilişkindir.
Taraflar arasında davaya konu buzdolabına yönelik akdi ilişki kurulduğu ve teşhir ürünü olduğu taraflar arasında çekişmesizdir. Buzdolabının teşhir ürünü ve arızanın kozmatik olması nedeniyle garanti kapsamına girmeyeceği, arızanın düzelmesi için buzdolabı kapaklarının değişmesi gerektiği tespit edilmiştir. Teşhir kusursuz olduğunun yazıldığı, üründeki arıza servis tarafından kurulum esnasında tespit edilerek servis raporuna yazıldığı, ürünün sevk irsaliyesinde ürünle ilgili teşhir ürünü olduğu ancak kusursuz olduğunun yazıldığı, söz konusu üründeki arızaların teşhir ürünü olması kaynaklı arıza olduğu, üründen bu şekilde tam olarak faydalanmanın imkansız olduğu, buzdolabının teknik olarak ayıplı bir ürün olduğu nitekim bilirkişinin 20/01/2022 tarihli raporu ile davaya konu … marka … buzdolabının kapaklarının açılıp kapanmada tam olarak kapanmadığı buzdolabı kapı contalarının vakum görevini tam olarak yapamamasının kullanıma bağlı olmadığı, bu hatanın ilk alışta gözle muayenede görülemeyeceği, teşhir ürünü olarak kullanılan ürünün, bekleme süresine, teşhir esnasındaki açılıp kapatılma durumlarına ve kullanılan lastik contaların kalite durumuna göre vakum özelliğini kaybedebileceğinden bu ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğuna yönelik tespitte bulunulmuştur. İş bu sebeple davalının ürünün ayıpsız olduğu iddiasını ispatlayamadığı, yerleşik Yargıtay uygulamalarında da belirtildiği üzere, kural olarak tarafların ayıplı ürün ve bedeline ilişkin iadeye yönelik edimlerini karşılıklı olarak yerine getirmeleri gerekmektedir. Somut olayda, satın alınan buzdolabının halen davacının elinde olduğu sabittir. Davacı ayıplı buzdolabını iade etmeden bedel iadesini talep edemez. Zaten dava dilekçesinde de davacı sözleşmeden dönme hakkını kullanarak, ayıplı ürünü davalıya iadeye hazır olduğunu belirtmiştir. taraflar arasında tüketici işlemi bulunmadığından cayma iradesinin TBK madde 223 ve 227 uyarınca sözleşmeden dönme ile ödenen bedelin iadesi yönünde olduğu, davacının seçimlik hakkını sözleşmeden dönme ile bedel iadesi yönünde kullandığı Davacının ürünü alırken teşhir ürünü olduğunu bilerek eş değer buzdolabı değerinden düşük bedelle 9.500,00 TL’ye satın aldığı bu kapsamda eş değer buzdolabı güncel fiyat bedelinin davacıya iadesine karar verilmesi durumunda davacı lehine sebepsiz zenginleşme durumu ortaya çıkacağından satın alma bedelinin davacı nezdinde bulunan 1 adet … marka … model buzdolabının söküm ve nakliye masrafları davalı yana ait olmak üzere davalıya iadesine, satın alma bedeli olan 9.500,00 TL buzdolabı bedelinin buzdolabının davalıya iade edileceği tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine ve Aynı marka ve model cihazın güncel fiyatı ile satış bedeli arasında kalan farka ilişkin tazminat talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE,
2-Davacının ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebinin feragat nedeni ile REDDİNE,
3-Terditli talep olan sözleşmeden dönme talebinin KABULÜ İLE, davacı nezdinde bulunan 1 adet … marka … model buzdolabının söküm ve nakliye masrafları davalı yana ait olmak üzere davalıya iadesine, 9.500,00 TL buzdolabı bedelinin buzdolabının davalıya iade edileceği tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Aynı marka ve model cihazın güncel fiyatı ile satış bedeli arasında kalan farka ilişkin tazminat talebinin REDDİNE,
5-Alınması gereken 648,95 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 162,24 TL harcın mahsubu ile bakiye 486,71 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00 TL’nin davanın kabul-red oranına göre hesaplanıp belirlenen 606,21 TL’sinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, 713,79 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan 162,24 TL peşin harç, 59,30TL başvuru harcı, 8,50TL vekalet harcı olmak üzere toplam 230,04 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından sarf edilen 55,20 TL tebligat ve posta gideri ile 600,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 655,20 TL yargılama giderinden davanın kabul-red oranına göre hesaplanıp belirlenen 300,90 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
8-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
9-Davalının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
10-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.08/03/2022

Katip Hakim
e-imzalıdır. e-imzalıdır.