Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/628 E. 2022/1110 K. 22.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/628 Esas – 2022/1110
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2021/628 Esas
KARAR NO : 2022/1110

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
VEKİLİ :
2-
VEKİLİ :
3-
4-
VEKİLİ :
5-
6-

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/08/2021
KARAR TARİHİ: 22/11/2022
K.YAZIM TARİHİ: 26/11/2022

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; dava dışı işçi … tarafından Ankara Batı … İs Mahkemesinin … Esazs sayılı. dosyası ile Belediye aleyhine dava açıldığı, davada dava dışı işçinin 2009-2019 yılları arasında çalıştığı belirtilerek, ödenmeyen işçilik alacaklarının davalı belediyeden tahsilinin talep edildiği, davanın kabulüne dair verilen kararın Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile takibe konulması üzerine icra dosyasına davacı belediye tarafından 51,139,72 TL ödendiği, Hizmet İşleri Genel Şartnamesinin 38. maddesinde, davalı şirketlerin dava dışı personelin işçilik alacaklarından sorumlu olduğu hususunun düzenlendiği, dava açılmadan önce arabuluculuk başvurusunda bulunulduğu ancak anlaşma sağlanamadığı belirtilerek fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla, dava dışı işçi … için ödenen 51.139,72-TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ve 6183 sayılı Kanuna göre hesaplanacak faizi ile birlikte davalıların sorumluluk sınırları belirlenmek suretiyle rücuen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalılardan … Şti. vekili; … Şirketi-… Şti. ortak girişimi ile davacı … Belediye Başkanlığı arasında 01.01.2013-30.09.2013 tarihlerini kapsayan … ihale kayıt numaralı sözleşmenin imzalandığı, Hizmet alım sözleşmesi kapsamında istihdam edilip, kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde iş akitleri sona eren işçilerin tazminat ve ücretlerinin ortak girişim tarafından ödendiği, … Şirketi ile davacı … Belediye Başkanlığı arasında 01.10.2014-30.09.2017 tarihlerini kapsayan … ihale kayıt numarali sözleşmenin imzalandığı, … Şirketi ile davacı … Belediye Başkanlığı arasında 01.10.2014-30.09.2017 tarihlerini kapsayan … ihale kayıt numaralı sözleşme sona erdikten sonra davalı belediye tarafından teminat mektuplarının iade edilmediği personellerin kıdem tazminatlarını ödeme gerekçesiyle nakde çevrildiği, bu kapsama adi ortaklık dönemin de dahil edildiği, esasen davalı belediyenin yapmış olduğu bu uygulama nedeniyle Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile dava açıldığı belirtilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Cevap dilekçesi ekinde davacı belediye Temizlik İşleri Müdürlüğü tarafından Başkanlık Makamına gönderilen 16.04.2018 tarih ve … sayılı yazıda teminat mektuplarının emanet hesaba aktarıldığının belirtildiği, toplam 3.450,000,00-TL’lik teminat mektubunun nakde çevrildiği açıklamalarına yer verilmiştir.
Davalılardan … Şirketi vekili;… Şirketi- … Şti. ortak girişimi ile davacı … Belediye Başkanlığı arasında 01.01.2013-30.09.2014 tarihlerini kapsayan … ihale kayıt numaralı sözleşmenin imzalandığı, davalı şirketin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini tam olarak yerine getirdiği, teminat mektubunun sorunsuz olarak adi ortaklığa iade edildiği, kıdem lazminatına hak kazanan personellerin tüm tazminat ve ücretlerinin ortak girisim tarafından ödendiği, dava dışı personel ihaleyi yeni kazanan … Şirketi nezdinde çalışmaya devam ettiğinden kendisine ödeme yapılmadığı, … Şirketi ile davacı … Belediye Başkanlığı arasında 01.10.2014-30.09.2017 tarihlerini kapsayan … ihale kayıt numaralı sözleşmenin imzalandığı, bu sözleşme kapsamında teminat mektubunun nakde çevrilerek iade edilmediği, davacı belediye Temizlik İşleri Müdürlüğü tarafından Başkanlık Makamına gönderilen 16.04.2018 tarih ve … sayılı yazıda teminat mektuplarının emanet hesaba aktarıldığının belirtildiği, toplam 3.450,000,00-TL’lik teminat mektubunun nakde çevrildiği açıklamalarına yer verildiği belirtilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan … Şti vekili; 6552 sayılı Kanun hükümlerine göre kıdem tazminatlarından kamu kurum ve kuruluşlarının sorumlu olduğu, taraflar arasında müteselsil sorumluluk bulunduğu, Yargıtay … Hukuk Mahkemesinin … esas … Karar sayılı ve 02.07.2018 tarihli kararının da bu yönde olduğu, dava dışı işçiye davalı şirket tarafından 14.09.2011 vade tarihli çek ile 1.403,00-TL ödendiği, dava dışı işçinin davalı şirketi ibra ettiği, davalı şirketin kıdem tazminatından sorumluluğun dava dışı işçinin davalı şirket nezdinde çalıştığı süre ve son aldığı ücret üzerinden olacağı belirtilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Cevap dilekçesi eki belgelerin incelenmesinde, davalı şirket tarafından dava dışı işçi …’e 14.09.2011 keşide tarihli 1.403,00-TL miktarlı çek verildiği, tarihsiz ibranamede dava dışı işçi için kıdem lazminatı olarak 1.402,77-TL tahakkuk ettirildiği belirtilmiştir.
Diğer davalılar tarafından dosyaya cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER :
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, Ankara Batı … İş Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası, davalıların ticaret sicil kayıtları, SGK kayıtları, 23/03/2022 tarihli bilirkişi raporu, 31/10/2022 tarihli bilirkişi ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, dava dışı işçiye ödenen tazminatın taraflar arasındaki sözleşmeler kapsamında davalılardan sorumlulukları oranında rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Eldeki dava, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tarihinden sonra, 17/08/2021 tarihinde açılmıştır. Burada öncelikli olarak Asliye Ticaret Mahkemesinin davaya bakmakla görevli olup olmadığının belirlenmesi gerekir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için ya uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir. Örneğin, ödünç para verme işlemlerine ilişkin uyuşmazlıklar Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca, iflas davaları ise 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 154 ve devamı maddeleri hükmünce ticari dava sayılır. Buna karşılık Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca, tarafların tacir olup olmamasına bakılmaksızın ticari dava sayılan havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin uyuşmazlıklardan doğan davalar herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmiyorsa, ticari dava vasfını kaybedecektir. Diğer taraftan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hâl böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
Bu durumda, davanın Asliye Ticaret Mahkemesince görülüp karara bağlanabilmesi için uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması ve bu bağlamda tarafların her ikisinin birden tacir olması zorunludur.
Eldeki davada uyuşmazlık, davacı belediye bünyesinde yürütülen evsel atıkların toplanması, toplanan atıkların nakli, cadde ve sokak, meydan ve pazar yerlerinin insan ve makine marifetiyle süpürülmesi faaliyetlerinin davalılarca ihale yoluyla gerçekleştirilmesi sırasında dava dışı işçiye Belediye tarafından ödenen tazminatların davalılardan rücuen tahsiline ilişkindir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi ile … Hukuk Dairesinin benzer dosyalarla ilgili sözleşmeye konu işin taşıma hukuku kapsamında kaldığından mutlak ticari dava olması sebebiyle Asliye Ticaret Mahkemesinin görevine girdiğine dair emsal nitelikte kararları bulunmaktaysa da, Yargıtay … Hukuk Dairesi … Esas … Karar sayılı ilamı ile benzer mahiyetteki bir davanın temyiz incelemesi neticesinde “… Bu kapsamda Belediyenin asli işleminden olan temizlik işi ile ilgili taraflar arasında hizmet alım sözleşmesi imzalandığı ve uygulandığı anlaşılmıştır. Her ne kadar taraflar arasındaki sözleşmenin taşıma edimini içerdiği belirtilerek arabuluculuğa tabi olduğu yönünde karar verilmiş ise de taraflar arasındaki sözleşmede baskın olan edim Belediyenin asli işi olan temizlik ile ilgili hizmet alımı olduğu ve bu halde dava konusu uyuşmazlığın arabuluculuğa tabi olmadığı” şeklinde karar verildiği, bu itibarla ihale ekindeki sözleşmede anılan birçok işten biri olan çöp toplama ve nakli işinin TTK’nın 850 vd. maddelerinde düzenlenen taşıma sözleşmesi kapsamında değerlendirilemeyeceği, çöp nakil işinin, temizlik ve çöp toplama faaliyetinin devamı niteliğindeki hizmet işi olduğu kanaatiyle, davacının tacir olmadığı da gözetilerek, ihtilafın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesince çözümlenmesi gerektiği, nitekim Ankara Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi … Esas; … Karar sayılı ilamında “… Bu itibarla anılan sözleşmelerin bundan sonraki uyuşmazlıklarda Yargıtay 6.HD.nin anılan kararı dikkate alınnarak hizmet sözleşmesi olarak nitelendirilmesi gerekmiştir. Bu itibarla, Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun 01/07/2022 tarihli ve 1047 sayılı kararı ile belirlenen iş bölümüne göre, “6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun ikinci kısmında (Özel Borç İlişkileri -Akdin Muhtelif Nev’ileri) yer alan ve diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmelerden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların (satış sözleşmesi:taşınır ve taşınmaz satışı, ödünç sözleşmeleri:ariyet (kullanım ödüncü) – karz-ödünç (tüketim ödüncü), ölünceye kadar bakma sözleşmesi, vedia (saklama) sözleşmesi, hizmet sözleşmesi, kefalet sözleşmesi, vekalet sözleşmesi)” istinaf incelemesinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi (4). Hukuk Dairesi tarafından yapılması gerektiğinden, dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi (4). Hukuk Dairesine gönderilmesine..” şeklinde uyuşmazlığın dairenin görevine girmediğine dair karar verdiği, iş bu kapsamda temel uyuşmazlığın TTK’nın 850 vd maddelerinde düzenlenen taşıma sözleşmesi kapsamında değerlendirilemeyeceği ve görev hususunun davanın her aşamasında dikkate alınabileceği sonuç ve kanaatiyle göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine, görevli mahkemenin Ankara Batı Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan 6100 Sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine,
2-Karar kesinleştiğinde ve yasal sürede başvurulması halinde dosyanın görevli Ankara Batı Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-6100 Sayılı HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren 6100 Sayılı HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, davacı vekili ile davalı … şti vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.22/11/2022

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı