Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/62 E. 2022/631 K. 28.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/62 Esas – 2022/631
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/62 Esas
KARAR NO : 2022/631
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/01/2021
KARAR TARİHİ: 28/06/2022
K. YAZIM TARİHİ: 05/07/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ; davacı tarafından, daha önceden davalı aleyhine açılan alacak davasının lehlerine sonuçlandığını, yapılan yargılama sonunda; Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi 24.06.2020 Tarih, … Esas ve … Karar sayılı ilamın gerekçe bölümünün son kısmında; “… davacının toplam alacak miktarının her iki taraf defterine göre 84.363,11 TL olduğu, takipten önce davalının temerrüde düşürüldüğünün ispat edilememesi nedeniyle işlemiş faiz alacağının yerinde olmadığına anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir…” hükmüne amir olduğunu, ayrıca, Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda; davalı şirketin, müvekkiline toplam 84.363,11-TL borcu kaldığı görüşüne yer verildiğini, ancak işbu ilk davada; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, mahkemeden 2.000,00-TL’nin taraflarınca talep edildiği için mahkemece talebe bağlı kalarak bu miktar üzerinden karar verildiğini, talepleri dışında kalan 82.363,11-TL’lik alacak miktarı için ek dava açma zorunluluğu oluştuğunu, kısmi davada alınan ve kesinleşen hükmün dayanağını teşkil eden bilirkişi raporunun, kısmi dava tutarını aşan bölümünün de açılan ek dava yönünden hem tarafları hem de mahkemeyi bağlayacak nitelikte kesin bir delil mahiyeti taşıdığını, arabuluculuk görüşmelerinde de anlaşmaya varılamadığını, tüm bu nedenlerle, davanın kabulüne karar verilerek 82.363,11-TL alacak tutarının, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle: Davacının taleplerinin haksız ve dayanaktan yoksun olup, taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, ayrıca -davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte- zaman aşımı ve hak düşürücü süre itirazlarını da belirttiklerini, müvekkili şirketin yaşadığı ödeme sıkıntısı nedeniyle 27.10.2017 günü Ankara … İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile konkordato mühleti talep ettiğini, mahkemenin de talep ile birlikte 27.10.2017 tarihi itibariyle İİK’nun 289. maddesi gereğince müvekkili şirket aleyhine 6183 sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dâhil olmak üzere hiçbir takip yapılamayacağına ve evvelce başlamış takiplerin durmasına, ihtiyati haciz kararlarının uygulanmamasına karar verdiğini, akabinde 20.11.2017 günü İİK gereği mühlet kararı verildiğini, verilen mühlet kararında yine İİK’nun 289.maddesi gereğince müvekkili şirket aleyhine 6183 sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dâhil olmak üzere hiçbir takip yapılamayacağına ve evvelce başlamış takiplerin durmasına, ihtiyati haciz kararlarının uygulanmamasına karar verildiğini, davacının iddia ettiği borç ile müvekkilinin belirttiği borç miktarı arasında fark olduğundan bu hususun konkordato kurumunda nizalı (çekişmeli) alacaklar hakkındaki hükümlerle çözüm bulacağını, somut olayda uygulanan mülga İİK 297 gereği yapılan bir duruşma olduğunu bu duruşmada verilen hükmün kesin olduğunu, davacının, işbu davada kendilerinin konkordato nisabında kendi iddiaları tutarında katılmalarını istediğini, ancak Ankara … İcra Hukuk Mahkemesinin, davacının 82.822,51TL üzerinden hesaba katılmasına kesin olarak karar verdiğini, söz konusu bu kararın ayrı bir dava açılarak değiştirilmesi, kaldırılmasının mümkün olmadığını, davacının iddia ettiği gibi bir kesin hükmün de mevcut olmadığını, zira ilgili davada görüleceği üzere davacı tarafın 151.613,07TL asıl alacağı olduğunu iddia ettiğini ancak mahkeme kararında 84.363,11TL alacak olduğunun tespit edildiğini, yani davacının talebinin haksızlığının ortaya koyulduğunu, öte yandan davacının indirimsiz 82.823TL lik alacağının zaten konkordatoya kaydedildiğini, konkordatoya tabi olan işbu alacak için ayrıca dava açılarak eda hükmü verilmesinin mümkün olmayacağını, işbu alacağın konkordatoda zaten kabul edilmiş ve konkordato şartlarında ödenmesine karar verildiğini, davacının iddia ettiği gibi 151.613,07TL’lik bir alacak olsa dava haklı görülebileceğini, ancak böyle bir şey olmadığı gerek konkordato kayıtları gerekse de mahkeme kararıyla sabit olduğunu, yani bu alacakla ilgili bir ihtilafın olmadığını, konkordato şartlarına göre bundan %40 indirim yapılacak ve 60 ay vadede ödeneceğini, davacının icra takibi konkordato başvurusunda bulunduğunu ve mühlet verilmiş bir şirkete karşı yaptığı, hukuka aykırı bir takip olduğunu, işbu takipte geçen alacakların kabul edilmesinin beklenemeyeceğini, aksinin, konkordatonun amacına aykırı düşeceğini, tüm bu nedenlerle davacı tarafın hukuki dayanaktan yoksun davasının, önce usulden bu mümkün olmadığı takdirde esastan reddine, her türlü yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas ve … Karar sayılı dosyası, ticaret sicil kayıtları, Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas; … Karar sayılı dosyası kapsamında konkordatonun tasdikine ilişkin dava tarihinde yürürlükte bulunan İİK’nın 302.maddesi kapsamında kesinleşen kısmi alacak davasına ek dava olarak açılan alacak davasıdır.
Kesinleşen ilgili mahkeme ilamı ile; “Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacının davalı şirketten Ankara … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden takibe konulan faturalar nedeniyle alacaklı olup olmadığı, varsa alacağın miktarı, Ankara … İcra mahkemesince … esas sayılı dosyasında davacının kabul edilen 82.822,51 TL miktar üzerinde toplam 173.531,11 TL miktarla davacının alacağı olup olmadığı konusundan kaynaklandığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafından alacağa dayanak olarak Ankara … İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında takip konusu yapılan faturalar ve işlemiş faiz alacaklarıdır.
Taraf defterleri üzerinde bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonucunda davacı kayıtlarına göre davacının davalıdan 84.363,61 TL alacağı olduğunu, davalı defterlerine göre davalının 84.363,11 TL borcunun bulunduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafın alacak başvurusu üzerine icra mahkemesince alacağın 82.822,51 TL miktar üzerinden konkordato hesabına katılmasına karar verildiği, davanın bu miktarın üzerinde kalan alacağa yönelik olarak açıldığı, davacının toplam alacak miktarının her iki taraf defterlerine göre 84.363,11 TL olduğu, takipten önce davalının temerrüde düşürüldüğünün ispat edilememesi nedeniyle işlemiş faiz alacağının yerinde olmadığı anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. “
Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas konkordato dosyasında konkordatonun tasdikine karar verildiği, Yargıtay …Hukuk Dairesinin bozma kararı doğrultusunda Ankara Bölge Adliye Mahkemesinin … Esas; … Karar sayılı ilamı ile davalı şirket hakkında konkordato tasdik talebinin reddine karar verildiği ilgili tasdik talebinin reddi kararı Yargıtay … Hukuk Dairesinin … Esas; … Karar sayılı ilamı ile onandığı bu kapsamda alacağın konkordato kapsamında alacak olmadığı nazara alınarak kesinleşen mahkeme ilamı ile Taraf defterleri üzerinde bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonucunda davacı kayıtlarına göre davacının davalıdan 84.363,61 TL alacağı olduğu hususunda ihtilaf bulunmadığı iş bu kapsamda ilgili mahkeme ilamı ile kesinleşen alacak miktarı olan 2.000TL mahsup edilerek bakiye talep edilebilecek 82.363,11 TL alacak tutarının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, 82.363,11 TL alacak tutarının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 5.626,22 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.406,56 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.219,66 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Zorunlu arabuluculuk nedeniyle Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.096,27 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 1.406,56 TL peşin harç, 59,30TL başvuru harcı, 8,50TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.474,36 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 73,20 TL tebligat ve posta gideri olarak sarf edilen yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 11.507,20 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.28/06/2022

Katip Hakim
E-imzalıdır. E-imzalıdır.