Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/605 E. 2021/890 K. 11.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/605 Esas – 2021/890
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/605 Esas
KARAR NO : 2021/890
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 2-
3-
VEKİLİ :
DAVALI : 4-
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 09/08/2021
KARAR TARİHİ: 11/11/2021
K. YAZIM TARİHİ: 22/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı işçi … tarafından Ankara Batı ….. İş Mahkemesinin …. E. …. K. sayılı dosyasında davacı … aleyhine ikame edilen davada, davacının 2009-2017 yılları arasında … bünyesinde ve taşeron şirketler nezdinde işçi olarak çalıştığını, yapılan yargılamada davanın kısmen kabulüne karar verildiğini, ilama dayalı olarak Ankara …. İcra Müdürlüğünün …. E. sayılı dosyasıyla müvekkili … aleyhine başlatılan takip nedeniyle, yargılama giderleri ve vekalet ücreti olmak üzere toplam 92.125,30 TL ödeme yapılmak zorunda kalındığını, hizmet alım sözleşmelerinden anlaşılacağı üzere davalıların yüklenici olduğunu, işçiyi istihdam ettikleri süreyle sınırlı olarak davalı işverenlerin ödenen tazminattan sorumlu olduğunu beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, Ankara Batı …. İş Mahkemesinin …. E. …. K. sayılı ilamına istinaden ödenen 92.125,30 TL nin taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesi uyarınca, davalıların tespit edilecek tam sorumlulukları oranında dava dışı işçi …’a ödeme tarihinden itibaren 6183 Sayılı Kanuna göre hesaplanacak faiziyle birlikte rücuen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı …. Ltd. Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; Her ne kadar İş Kanunu ve Borçlar Kanunu uyarınca davacı kurumun rücu hakkı bulunsa da 6552 sayılı kanun özel kanun niteliğinde olduğundan kanaatlerince kurumun rücu hakkı bulunmadığını, davacı ile davalılar arasında müteselsil sorumluluk olduğunu, İş Kanunu ilgili maddeleri uyarınca davacı asıl işveren konumunda olduğundan, çeşitli ihale dönemlerine göre müvekkili tarafından işçinin alt işveren işçisi olarak çalıştırıldığını, işçinin çalışma döneminde asıl işvereni davacı kurum olduğundan, davacının işçilik alacaklarından ve kıdem tazminatından kurumun da sorumluluğu bulunduğunu, davacının asıl işveren olarak yaptığı ödemenin tamamından alt işverenler sorumlu olmayıp bu tutarın en azından yarısının kurum tarafından ödenmesi gerektiğini ve bu tutarın rücu edilemeyeceğini, dava dışı işçinin müvekkilinden herhangi bir kıdem tazminatı alacağı bulunmadığından, müvekkilinin kıdem tazminatına ilişkin ödemelerden de davacıya karşı sorumlu olmadığını, müvekkili aleyhine kıdem tazminatı hesaplanacaksa dahi bu hesabın yapılmasında müvekkilinin sorumluluğunun dava dışı işçinin müvekkili bünyesinde çalıştığı süre ve bu sürede en son aldığı ücret miktarıyla sınırlı olduğu hususunun dikkate alınması gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … A.Ş. ile … Ltd. Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı idarenin aynı sebep ve iddialarla, aynı kişilere karşı Ankara Batı …. Asliye Hukuk Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyası ile dava açtığını, Ankara Batı ….. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas – … Karar sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilerek dava dosyasının Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderildiğini, bu kez yine Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. E., …. K. Sayılı kararı ile görevsizlik ve karar kesinleştiğinde/yasal sürede başvurulması halinde dosyanın Ankara Batı ….. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verildiği, bu kararın halihazırda kesinleşmediğini, bu anlamda, iki mahkeme arasında çözümlenmesi gereken bir olumsuz görev uyuşmazlığı bulunmakla birlikte halihazırda sebepleri, konusu ve tarafları aynı olan bir dava daha açıldığını, açıklanan nedenlerle davanın derdestlik nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı İdare ile müvekkili şirketler arasında akdedilen hizmet alım sözleşmeleri kapsamında dava dışı işçi …’ın da müvekkili şirketler bünyesinde istihdam edildiğini, 6552 sayılı Kanun 8. Md. Hükmüne göre davacı idarenin müvekkili şirketlere rücu hakkının olmadığı kanaatinde olduklarını, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte yapılacak olası bir hesaplamada, işçilik alacakları hesaplanırken müvekkili şirketlerin çalıştığı süre ve ücret ile sınırlı sorumluluk hesabı yapılması gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava, dava dışı işçiye ödenen tazminatın rücuen tahsili talebine ilişkindir.
“Aynı davanın, daha önceden açılmış ve hâlen görülmekte olmaması.” 6100 sayılı HMK’nun 114/1-ı madde ve fıkrasında dava şartı olarak öngörülmüştür. Aynı Yasının 115/2 maddesinde ise “Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Mahkememizin …. esas sayılı dosyası incelendiğinde; tarafları, dava konusu ve dava sebebinin iş bu dava ile aynı olduğu, 14/07/2020 tarihinde karara çıktığı, ancak iş bu davanın açılış tarihi itibariyle (09/08/2021) kesinleşmediği anlaşılmıştır. Bir davanın açılmasından sonra, aynı davanın bir kez daha mahkeme önüne getirilmesinde davacının herhangi bir hukuki yararı da bulunmamaktadır. Bu nedenle 6100 sayılı HMK’nun 114/1-ı ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı noksanlığı bulunduğundan davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın HMK 114/1 ve 115/2 maddeleri gereğince derdestlik nedeniyle USÜLDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 1.573,27 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.513,97 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalılar …. Ltd. Şti, … A.Ş. ve … Tic. Ltd. Şti kendilerini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara ödenmesine,
Dair, davacı vekili ile …. A.Ş ve … Ltd. Şti vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 11/11/2021

Katip Hakim
e-imza e-imza